Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/868 E. 2021/1161 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Müvekkil …’a ait olan … isimli iş yerinde … tarihinde sebebi henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktığını, çıkan yangın sonrasında ekspertiz raporlarından da anlaşılacağı üzere iş yeri içerisindeki malzemelerin tamamının zarar gördüğünü, sigorta poliçesinden de anlaşılacağı üzere iş yeri davalı … Sigorta AŞ tarafından yangın vs risklere karşı sigorta ettirildiğini, davalı … şirketinin bütün girişimlere rağmen iş yerinde yangının sebebi ve oluşan hasar konusunda tespit yapmaması ve bu süre zarfında iş yerinin yanan hali ile kalmış olması iş yerinin çalışmamasından kaynaklı gelir ve müşteri kayıplarının olması iş yerinin yanmış halinin çevreye verdiği zararın etkisi düşünülerek yangının sebebi ve yangın nedeniyle oluşan zararın tespiti amacıyla Kayseri 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/6 D.iş sayılı dosyası ile hasar tespiti yaptırıldığını, bu tespitte yangının sebebi tespit edilemediğini, iş yerinin boyasında, 3 komşu işyerlerinde, elektrik tesisatında iş yerinin girişindeki doğrama ve kompozitte, iş yerinin temizliğinde gerekli gider ve hasarların bedelinin belirlendiğini, iş yeri sigorta şirketinin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmemesi nedeniyle uzun bir süre kapalı kaldığını, bu nedenle müvekkilinin gelir kaybının oluştuğunu belirterek, açıklanan nedenlerle ve yargılama sırasında ortaya çıkacak sair hususlarla, fazlaya ilişkin hak ve taleplerin saklı kalmak kaydıyla işyerinin duvar ve tavan boyası 500,00 TL, alüminyum cephe doğrama ve kompozit 1.500,00 TL, yanmış malzemelerin toplanması ve nakliye ile taşınması 500,00 TL, tespit yaptırılmasına ilişkin masraflar 650,00 TL, elektrik ustası işçiliği ve elektrik tesisatında meydana gelen zarar 1.000,00 TL , iş yerinin yangın nedeniyle işletilememesinden kaynaklı gelir kaybı 1.000,00 TL, işyerinde yanan emtia bedeli 15.000,00 TL olmak üzere toplam 20.150,00 TL’nin … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket tarafından düzenlenen poliçe *** Mahall Si ekin Sok. … Sit. D blok No: 70 Daire: 1 Melikgazi/Kayseri adresindeki zemin veya giriş kat için düzenlendiğini, poliçenin 70 için düzenlenmiş olmasına rağmen yangın adresinin No: 72 olduğunu, yangın neticesinde meydana geldiği iddia edilen zarar teminat kapsamında dışında olduğunu, … tarihli yangında meydana geldiği iddia edilen zarar nedeniyle müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, zira davacı … hakkında yangına sebebiyet vermek suçundan açılan kamu davası yargılamasının halen Kayseri 15.Asliye Ceza Mahkemesinde *** E. sayılı dosyası ile devam ettiğini, davaya konu yangın Gesi *** Sokak No: 72 Kayseri adresinde faaliyet gösteren davacı …’a ait … ünvanlı işyerinde … günü saat 23:45 civarında meydana geldiğini, davacının kendi beyanında; yangın günü taziye ziyareti sebebiyle işyerinin açılmadığını, gece 23:30 sıralarında yazar kasadan rapor almak için işyerine girdiğini, masa üstünde bulunan tasarruflu lambayı yaktığını, 15 dakika sonra işini bitirip kapıdan çıkarken patlamanın olduğunu ve camların üzerine düştüğünü belirttiğini, buna mukabil içeriye girdiğinde herhangi bir kokuyu da hissetmediğini ifade ettiğini, itfaiye ekiplerince tanzim edilen raporda da yangının sebebinin tespit edilemediğinin belirtildiğini, işyerinde gaz kokusunun olmaması davacı …’ın işyerinden çıktıktan sonra patlamanın meydana gelmesi ve işyerinde malzemelerinin önceden boşaltılmış olması, olay yerinde üzerinde onluk çivi ile delik açılmış selilozik sprey boya kutusunun bulunması ve olayın meydana geliş şekli ve yangını şüpheli yangın kategorisine soktuğunu, yangının doğal nedenler sonucu oluşmadığını, kasıtlı eylemle meydana geldiğini, itfaiye raporuna yangının 00.04’te ihbar edildiğini, 00.10 da olay yerine intikal edildiğini ve 1 saat 19 dakika yangına müdahale edildiğinin belirtildiğini, yangın başlangıç itibariyle güçlü bir yangın olmayıp işyerinde bulunan ahşap rafları dahi yakmadığını, yangına zamanında müdahale edilmemesi nedeniyle büyüdüğünü ve hasarın artmasına neden olduğunu, işyeri yanan birinin telefon etmek için evine gitmesinin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ettiğini, yangının kasten çıkarılmış bir yangın olarak değerlendirilmesi sebebiyle davacının iddia ettiği zararları müvekkil sigorta şirketinin tazmin yükümlülüğünün bulunmadığını, yangın tarihinden itibaren faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu, ticari temerrüt faizi istenmesinin de hukuken mümkün olmadığını belirterek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini, yargılama ve talep etmektedir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
*** tarihli celsede Dosyanın resen seçilecek bir adet inşaat mühendisi, bir adet elektrik mühendisi ve bir adet sigorta uygulamaları konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi ile, iddia, savunma, tespit dosyası tanık beyanları, ceza dosyası, sigorta poliçesi itfaiye raporu ve tüm dosya kapsamı değerlendilerek davaya konu yangın olayının meydana gelme sebebi, tarafların kusur durumları, yangın neticesinde meydana gelen zarar miktarı ile davalının varsa sorumlu olduğu miktar konusunda rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Süleyman Soydan, Yrd. Doç. Dr. *** ve Arş. Gör. ***ın mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli raporda özetle; hasar adresi ile riziko adresinin aynı olduğunu, kiracı sıfatı ile sigorta sözleşmesinin akdedilmesinin ve bu bağlamda binada meydana gelen hasarın talep edilmesinin hukuken mümkün olduğunu, davacı sigortalının yangını kasten çıkardığının kesin ve tereddütsüz bir şekilde sigortacı tarafından ispatlanamadığını ve bu nedenle meydana gelen yargın rizikosunun sigorta teminatı kapsamında olduğunu, davalı sigortacının ***tarihinde temerrüde düşmüş sayılacağını ve talep edilen miktara bu tarihten itibaren avans faizi ile işletilerek davacı sigortalıya ödenmesi gerektiğini, davacı sigortalının rizikonun gerçekleşmesinden sonraki zararı azaltma ve önleme yükümlülüğü bakımından kusurlu olabileceğini tespit edilecek kusur oranına göre artmış olabilecek miktarının sigorta tazminatından düşülmesi gerektiğini, yangın rizikosu nedeniyle davalı … tarafından komşu ***’a poliçe limiti kapsamında yapılan ödemenin poliçe ile teminat altına alınan rakamdan düşülmesinin söz konusu olamayacağını, davacı sigortalının sigorta tazminatı kapsamında işyerinin yangın nedeniyle işletilmemesinden kaynaklı gelir kaybı talebinde bulunabileceğini mahkememize bildirmiştir.
*** tarihli celsede; Dava dosyasının raporu veren bilirkişi heyetine tevdii ile tarafların itiraz dilekçelerinde belirttikleri hususların tek tek karşılanmak incelenip değerlendirilmek ve gerekiyorsa yeniden hesaplama yapılması amacıyla ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler ***, Yrd. Doç. Dr. *** ve Arş. Gör. ***’ın mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli raporda özetle; dosyadaki bilgi ve belgeler kapsamında taraf itirazları doğrultusunda kök rapordaki kanaatleri bakımından farklı bir değerlendirmeye gerek olmadığını, bu nedenle kök rapordaki tüm kanaatlerinin geçerli olduğunu mahkememize bildirmişlerdir.
*** tarihli celsede dava dosyasının Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yoluyla gönderilerek, HMK’nun 266. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasının istenilmesine, HMK’nın 267/1. maddesi gereği bilirkişi heyetinin HMK’nun 268/1. maddesi uyarınca resen seçilecek bir elektrik mühendisi, bir inşaat mühendisi ile bir yangın-itfaiyecilik konusu uzmanı olarak belirlenmesine, HMK’nın 273/1. maddesi gereği mahkememizce toplanan tüm deliller ve tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle; *** tarihli yangının çıkış sebebinin belirlenerek davacıya yöneltilebilecek bir kusur bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranı, davacının işyeri duvar ve tavan boyası, alüminyum cephe doğrama, kompozit, yanmış malzemelerin toplanması ile taşınması, elektrik tesisatında meydan gelen zarar, elektrik ustası işçiliği ve işyerinde yanan emtia bedeli kalemlerinde zararı olup olmadığı, var ise miktarı hususlarında açıklamalı rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler ***’in Ankara 6. ATM vasıtası ile mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli raporda özetle; davacı işyerini kapattığı esnada meydana gelen yangını itfaiye bildirmesinde ihmalkar davranarak yaklaşık 30-35 dakika geç bildirmesi nedeniyle kendi işyerinde meydana gelen yangında hasarın artmasına neden olduğunu, dolayısıyla davacı …’ın yangın olayının meydana gelmesinde %40 oranında kusurunun bulunduğunu, olayda davacının kusurlu bulunması sebebiyle davacının davalı … şirketinden (7.000,00 X %60) 4.200,00 TL’sini talep etmesinin yerinde olduğunu mahkememize bildirmiştir.
*** tarihli celsede Dava dosyasının tekrar rapor veren bilirkişi heyetine tevdii amacıyla Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına, bilirkişi heyetinden davacının işyerinde yanan emtia bulunup bulunmadığı, var ise bedeli ile davacı ve davalı vekillerinin bilirkişi heyeti raporuna karşı uzmanlık alanları ile ilgili itirazları hususunda değerlendirme yapmak üzere HMK’nın 281/2. Maddesi uyarınca ek rapor aldırılmasının istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler ***’in Ankara 6. ATM vasıtası ile mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli raporda özetle; davacı vekilinin kök rapora yaptığı itirazların somut herhangi bir belge içermediğini, kök raporda yer alan görüş ve kusur oranlarının tespitinde kanaatlerinde bir değişiklik bulunmadığını mahkememize bildirmişlerdir.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair *** tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi Prof. Dr. ***’ın mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafça incelememize ticari defterlerin sunulmadığı, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelendiğini, dosyadaki vergi idaresi kayıtlarından davacının işletme hesabı esasına göre defter tuttuğunun anlaşıldığını, yangın tarihindeki gerçek stok bedelinin işletme bünyesinde barkod teknolojisi ile stok kartları ile sürekli stok takibinin yapılması durumunda net olarak ortaya çıkabileceğini, davacı tarafça vergi idaresine beyan edilen kayıtlardan 2015 yılında stoklara giren toplam maliyet bedelinin 139.541,59 TL olduğu, bunlardan satışı yapılanların maliyet değerinin 24.472,86 TL olduğunu, buna göre stokların tamamının yandığı kabul edilirse, yanan stok bedelinin 139.541,59 TL – 24.472,86 TL =115.068,73 TL olacağını, ancak vergi idaresine verilen beyannamede herhangi bir zarar belirtilmediği, dönem sonunda stoklarda 120.735 olduğunun beyan edildiğini, davacının 2014 ve 2015 yıllarında yaptığı kazanç beyanından (2.974,51 TL + 3.049,76 TL) ortalama günlük kazancının 8,25 TL olarak anlaşıldığını, Mahkemenin ara kararında belirtilen *** tarihleri arasındaki 67 gün için hesaplanacak kazanç kaybının 552,75 TL olacağını mahkememize bildirmiştir.
*** tarihli celsede Dava dosyasının rapor veren mali müşavir bilirkişiye tevdii ile, HMK’nun 278/4. maddesi uyarınca bilirkişiye davacının defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme ve rapora esas olup da dosyada bulunmayan belgeler varsa birer suretinin de rapora eklenmesi için yetki verilmesine, davacı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerini olup olmadığı usulüne uygun tutulup tutulmadığı, davacının ticari defterlerinde işyerindeki varsa emtealara ilişkin kayıt bulunup bulunumadığı ile davacının ticari defterleri ve mahkememizce temin edilen kayıtlar itibariyle davacının işyeri işletememesi nedeniyle gelir kaybı bulunup bulunmadığı, var ise *** ile *** tarihleri arasındaki döneme ilişkin miktarı hususlarında tarafların itirazları da incelenip değerlendirilmek suretiyle açıklamalı rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi Prof. Dr. ***’ın mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli ek raporda özetle; Davacının İşletme Hesabi esasına göre defter tuttuğunu, söz konusu deltlerin açılış tasdikinin bulunduğunu ve zamanında yapıldığını ancak kapanış tasdiki zorunluluğu olmadığını Davacının sunduğu İşletme Defterinde 2014 yılından devreden emtia tutarının 108.950 TL olarak yer aldığını, yangının meydana geldiği … tarihine kadar işletme stoklarına giriş olmadığını, sadece 650 TL satış bedelli emtia çıkışı olduğunu, davacının kar marjının kök rtaporumuzda belirtildiği üzere %10 olduğu dikkate alındığında bu dönemde çıkışı yapılan emtia bedelinin 650 TL / 1.10 = 590 TL olacağını, bu durumda davacının ticari defterleri veri olarak kabül edilirse yangının meydana geldiği tarihteki emtia tutarının 108.950 TL – 590 TL “ 108.360 TL olması gerektiğini, Davacının *** ve *** tarihleri arasında 4.433.74 TL tutarında satış yaptığı ve işyeri işletememesinin söz konusu olmadığını: Mahkeme aksi kanaalte ise davacının kar oranı olan 10 oranı satış tutarına uygulandığında davacının kazancının 443 TL olacağını ancak bahse konu dönemde ortalama karlılık üzerinden elde edeceği tutarın kök raporumuzda belirtildiği üzere 552.75TL olması gerektiğini, davacının elde ettiği kazanç olan 443 TL’nin olması gereken 552,75 TL’den indirildiğinde davacının bahse konu dönemde 109 TL kazanç kaybının olması gerektiğini mahkememize bildirmiştir.
Davacı vekili *** tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ettiğini bildirmiş ve gerekli harcı yatırdığına dair sayman mutemet alındısı evrakını mahkememize ibraz etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı dava dilekçesiyle … tarihinde iş yerinde yangın meydana geldiğini, işyerinini sigortalı olduğunu belirterek hasar bedelini talep etmiştir.
Davalı … ise dava konusu yerle ilgili poliçe olmadığını, poliçe adreslerinin farklı olduğunu, davacının yangını kasten çıkardığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Kolluk kuvvetleri tarafından tutulan tutanakta yangının haber merkezine 00:30’da ihbar edildiği, yangının davacıya ait *** isimli iş yerinde meydana geldiği ve çevreye sıçradığı tespit olunmuştur. İtfaiye raporunda ise yangının 00:04’te ibar edildiği görülmüştür.
Davalının iş yerinin davalı bünyesinde iş yeri paket sigorta ile yangın tarihini kapsayacak şekilde yangına karşı teminat altına alındığı görülmüştür.
Davacı hakkında Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesi dosyası kapsamında taksirle yangın çıkarma suçundan beraatine karar verildiği ve kararın kesinletiği görülmüştür.
Ceza dosyasının incelenmesinde davacının beyanına göre yangının olduğu gün taziye sebebiyle iş yerini açmadığını, yangının 23.45 civarında meydana geldiğini, 23:30 civarında Z raporu almak için iş yerine gittiğini, 15 dk civarında iş yerinde durduğunu ve masa lambasını yaktığını, kapıdan çıkarken patlama olduğunu, iş yerinde iken herhangi bir koku duymadığını, telefonu yanında olmadığı için eve gittiğini ve geldiğinde itfaiye ekiplerinin yangını söndürmeye çalıştığını belirtmiştir.
Dosya arasında Odtü elektrik ve elektronik uzmanı tarafından sunulan raporda yangın sonrası çivi ile delinmiş sprey boya kutusu bulunduğu ve yangının kasıtlı çıkarılma ihtimali bulunduğu değerlendirilmiştir.
Sigorta eksperleri tanık olarak beyanında yangın mahallinde şüpheli durumla karşılaştıklarını, beyan etmiştir.
Yangın uzmanı *** tarafından düzenlenen dosya arasındaki raporda yangını meydana getiren doğal bir durum olmadığını, tinerin zayıf buharlaşmasından kaynaklı olduğunu belirtmiştir.
Asliye ceza mahkemesince alınan raporda eldeki veriler ile kesin tespit yapılamayacağı tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan ***ve *** havale tarihli raporlar incelendiğinde davacının yangını 30-35 dk geç bildirdiğinden dolayı %40 oranında müterafik kusur değerlendirilmiştir.
Somut olayda ceza dosyası, davacı beyanına göre alındığından davacının olay günü 23:30 civarında Z raporu almak için iş yerine gittiğini, 15 dk civarında işyerinde durduğunu ve masa lambasını yaktığı, kapıdan çıkarken patlama olduğunu, iş yerinde iken herhangi bir koku duymadığını, telefonu yanında olmadığı için eve gittiğini ve geldiğinde itfaiye ekiplerinin yangını söndürmeye çalıştığını beyan ettiği görülmüştür. İtfaiye iadresinin 00:10’da müdahale ettiği anlaşılmıştır. Davacı iş yerinden çıkar çıkmaz patlama meydana gelmesi, gece geç saatlerde iş yerine gitmesi, yangın sonrası 10’luk çivi ile delinmiş sprey boya kutusunun yangın mahallinde bulunması, davacının hiçbir şey yokmuş telefon etmek için eve gitmesi, iş yeri yanan bir kişinin en yakın komşuya, yakıt istasyonuna vb yangını ihbar edebilecek bir yere gitmesi gerektiği, bilirkişi raporlarında yangının şüpheli olduğu dikkate alındığından davacının kendi kusuru sebebiyle yangına sebebiyet verdiği ve yangını kendi çıkardığı kanaati oluştuğundan davacının talepleri teminat dışı olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacının davasının reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 344,12 TL peşin harç ve 870,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.214,12 TL harçtan mahsubu ile artan 1.154,82 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği davacı taraf üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından yapılan talimat gideri 830,00 TL, talimat posta gideri 37,00 TL, 4 elektronik tebligat gideri 21,50 TL ve 3 tebligat gideri 30,00 TL olmak üzere toplam 918,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
6-AAÜT’ye göre hesap edilen 10.012,58 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/12/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*