Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/73 E. 2022/271 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/73 Esas – 2022/271
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/73
KARAR NO : 2022/271

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ: 26/04/2022
YAZIM TARİHİ : 29/04/2022
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı
yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla …………. İcra Müdürlüğü’nün 201………… Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkilinin kuaför ve güzellik salonu işlettiğini, işyerinde kullanmak üzere “………..cilt bakım cihazı” satın almak istediğini, söz konusu ürünün satış ve teknik servis yetkilisi olduğunu söyleyen, davalı ile ürünü satın alma hususunda görüştüğünü, davalının ürünün satış bedelinin 20.000,00-TL’sinin gönderilmesi halinde ürünün gönderileceğini ve bakiye 18.000,00-TL’nin taksitler halinde gönderilebileceğini belirttiğini, müvekkilinin beyana itibar ederek davalı ile satış sözleşmesi imzaladığını ve Ön ödeme tutarı olan 20.000 TL’nin davacının verdiği hesaba 06/05/2019 tarihinde aktarıldığını, ancak satış sözleşmesine konu cihazın müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilinin tüm aramalarına rağmen oyalandığını ve cihazın teslim edilmediği gibi müvekkili tarafından yapılan ön ödeminin de iade edilmediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı hakkında icra takibi yapıldığını, davalının takibe kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulmasına karar verildiğini beyanla ,….. İcra Müdürlüğü’nün 201………E.sayılı dosyası ile yapılan takibe karşı davalının itirazının iptaline, takibin 21.001,10 TL üzerinden ve takip talebinde belirtilen şartlarla devamına, %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı tarafça herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı ve davanın reddi talebi mahiyetinde olduğu, anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, alım satım ilişkisinden kaynaklanan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların anlaşamadıkları ve çözülmesi gereken hususların taraflar arasında “…………cilt bakım cihazı satımı hususunda anlaşma sağlanıp sağlanmadığı, anlaşma kapsamında davacının davalıya 20.000,00-TL ön ödeme gönderip göndermediği, cihazın davalı borçlu tarafından davacıya teslim edilip edilmediği, davacının cihazın teslim edilmediği ve ön ödemenin iade edilmediği gerekçesi ile ödemiş olduğu ön ödemenin iadesi için yapmış olduğu icra takibinin yerinde olup olmadığı, davalının icra takibine yaptığı itirazın yerinde olup olmadığı ve netice olarak davacının icra takibinde davalıdan talep edebileceği alacak kalemlerinin ne olduğu işlemiş faiz talebinin fahiş olup olmadığı, icra inkar tazminatı talebinin yerinde olup olmadığı hususları olduğu görüldü.
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev sahası ticari davalar ile sınırlandırılmıştır(TTK m.5).
Hangi davaların ve işlerin ticari dava-iş olduğu TTK’nun 4.maddesinde sayılmıştır. Ayrıca bazı davalara ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı özel kanunlar ile öngörülmüştür. Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Borçlar Kanunu’nun 202 ve 203; 444 ve 447; 487-501; 515-519; 532-545; 547-554; 555-560; 561-580.maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar da ticari dava niteliğindedir. Bu ticari davalar mutlak ticari dava niteliğindedir.
TTK’nun 19.madde hükmü uyarınca her iki taraf için ticari sayılan hususlardan doğan hukuk davaları ticari davadır. Buna göre, davanın her iki tarafının tacir olması ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekir. Bu tür ticarî davalar nisbi ticarî dava niteliğindedir.
TTK md 5 uyarınca, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu hususların açıklandığı ve buna göre Asliye Ticaret Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu bu durumda göreve ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir. HMK md 2 de Asliye Hukuk Mahkemelerinin genel görevli mahkeme olduğu hüküm altına alınmıştır.
Söz konusu maddelerde tek tek belirtilen davaların, mutlak ticari dava niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, mutlak ticari davadan başka, nisbi ticari davaların da tanımı yapılmış ve bir davanın nisbi ticari dava olarak kabul edilebilmesi için her iki tarafın tacir olması ve aynı zamanda uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerekmektedir. Somut olayda davanın, davacının davalıya yapmış olduğu ön ödemenin iade edilmediği gerekçesi ile ödemiş olduğu ön ödemenin iadesinin tahsili talebi ile açılmış olduğu, davacının iddiaları, dava konusu ve sunulan deliller kapsamında uyuşmazlık TTK 4. maddede belirtilen, mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, aynı maddede dayanağını bulan nisbi ticari dava niteliğinde de olmadığı, davanın güven ilişkisine dayalı alacak istemine ilişkin olduğu; tarafların her ikisinin de mahkememizce yapılan araştırmada tacir niteliğine haiz olmadıkları ve esnaf vasfına haiz oldukları tespit edilmiş olup işbu davada genel mahkemeler görevli olduğu yargılama konusu uyuşmazlığın ticari dava olduğundan bahsedilemeyeceği ve yargılamaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemelerinin olmadığı, bu haliyle genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin söz konusu uyuşmazlıkta görevli olduğu, HMK md 114/1-c hükmüne göre, görev hususunun dava şartları içinde sayıldığı, görevin, yargılamanın her aşamasında gerek taraflarca ileri sürülebileceği gibi gerekse mahkemece resen dikkate alınması gerektiği, bu haliyle mahkememizin görevli olmadığı, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden REDDİNE,
Görevli mahkemenin Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
HMK’nun 20/1 maddesi hükmü gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvurulduğunda dosyanın görevli Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
HMK.331/2.maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunun dosyanın yasal süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmesi halinde o mahkemece karara bağlanmasına, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde ise talep üzerine veya resen mahkememizce karar altına alınmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır