Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/36 E. 2022/97 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 25/02/2022

Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;

İSTEK :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının yöneticisi olduğu dönemde davacı şirket lehine ……. Şubesi’nden çektiği kredileri şirket kasasına intikal ettirmeyip şahsi menfaati için kullandığından bahisle şimdilik ……. TL tazminatın tahsili talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ………. havale tarihli ıslah dilekçesi ile; bilirkişiler raporuna göre şirketin zararının …… TL olduğu için ……….talebini HMK’nun 107/2.maddesi gereğince 42.292,70 TL olarak arttırdığını bildirerek, 41.292,70 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının husumet ehliyeti bulunmadığını, davanın açıldığı zamanda müvekkili yönetici hakkında sorumluluk davası açılması nedeniyle şirket ortaklar kurulu kararı alınmadığını, olayda 2-5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, ceza soruşturmasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, öte yandan davanın esası yönünden de talebin haksız olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.

GEREKÇE VE HÜKÜM :
Dava, 6762 sayılı TTK.’nun 556.maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 336 vd.madde hükümlerine göre açılmış, limited şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkindir.
Toplanan deliller doğrultusunda mahkememizce ……… gün ……… E.-………. K.ile “dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile açılan davanın kabulüne” karar verilmiştir.
Davalı vekilinin temyiz isteği üzerine Yargıtay ……Hukuk Dairesinin ….gün …. E. – ……… K.sayılı ilamı ile,
“………… tarihli Dairemiz bozma ilamında, davalı müdür hakkında görülen ceza davasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenmesi ve sonucuna göre zamanaşımı hakkında 6762 sayılı TTK’nın 309/4 hükmünde belirtilen sürelere göre karar verilmesi gerektiği vurgulanmış, mahkemece bozmaya uyularak, sonucu beklenen ve kesinleşen ceza mahkemesi kararında, davacıya işbu davada sorumluluk nedeni olarak yüklenen fiillerin, suçun unsurlarından kanunilik (tipiklik) unsurunun bulunmaması nedeniyle, suç teşkil etmediği bir diğer değişle, açıklanan fiillerin ceza kanunu mucibince suç olmadığından bahisle davalı hakkında beraat kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 6098 sayılı TBK’nın 72/1 hükmü ve bozma ilamında da belirtildiği gibi somut olaya 8 yıllık uzamış zamanaşımı süresinin uygulama kabiliyeti bulunmadığı, davacı şirketin, varlığını ileri sürdüğü eylemlerden, dava dilekçesindeki beyanlarından anlaşıldığı gibi 2007 tarihi itibariyle haberdar olduğu, kaldı ki en geç, müdürü ve ortağı …….. tarafından davalıya gönderilen……. tarihi ile muttali olduğu gözetildiğinde; dava tarihi itibarı ile TTK’nın 309/4’teki 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilmeksizin dosyanın esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamış….” düşüncesi ile mahkememiz kararı bozulmuş ve bilahare davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmiş ve dosya yeniden esasa kaydedilmiştir.
Taraf vekillerinin görüşleri alındıktan sonra bozma kararına uyulmasına karar verilmiştir.
Bu çerçevede tüm dosya içeriği ve delillerin, özellikle uyulan bozma kararı kapsamının değerlendirilmesi sonucunda;
Karşıyaka …..Asliye Ceza Mahkemesinin ………. E…….. K.sayılı kararı ile suçun unsurlarından kanunilik (tipiklik) unsurunun bulunmaması nedeniyle -eldeki dava konusu olayların- suç teşkil etmediği bir diğer değişle, açıklanan fiillerin ceza kanunu mucibince suç olmadığından bahisle davalı hakkında beraat kararı verildiği, bu durumda, 6098 sayılı TBK’nın 72/1 hükmünde öngörülen 8 yıllık uzamış zamanaşımı süresinin uygulanmasının mümkün olmadığı, davacı şirketin, varlığını ileri sürdüğü eylemlerden 2007 tarihi itibariyle haberdar olduğu, kaldı ki en geç müdürü ve ortağı…….. tarafından davalıya gönderilen … tarihli ve ……….yevmiye nolu ihtarname ile 29/01/2007 itibariyle öğrenmiş sayılması gerektiği, bu tarihten dava tarihi 18/08/2011 tarihine kadar TTK’nun 309/IV.maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, davalı tarafından süresinde zamanaşımı def’inde bulunulduğu anlaşıldığından dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu açıklamalar ışığında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve heyetin taktirine göre:
Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile açılan davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
Alınması gerekli 80,70 TL karar harcının 148,50 TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 67,80 TL harcın ve 435,00 TL ıslah harcının kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından sarfedilen ve muhtelif tebliğ ve yazı giderlerinden oluşan toplam 521,00 TL yargılama giderinin ve A.A.Ü.T.ne göre hesaplanan 6.168,05 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Sarfedilmemiş gider avansının bulunması durumunda karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 23/02/2022

Başkan…..

Üye ……

Üye ..

Katip…….

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.