Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/741 E. 2022/98 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

ESAS NO: 2021/741 Esas
KARAR NO : 2022/98
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/741 Esas
KARAR NO : 2022/98

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :11/03/2022

Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, müvekkiline ait … plakalı araca 09.09.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı tarafından sigortalanan … plakalı aracın çarpması sonucu hasar ve değer kaybına uğradığını, kazaya ilişkin 2020/… arubulucuk no ile 28.02.2020 tarihinde yapılan zorunlu arabuluculuk başvurusundan sonuç alınamadığını, bunun üzerine Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020… E. 2021/…. K. Sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak dava açıldığını, bu davada 7.000.000.TL Hasar bedeli ve 1.500.TL değer kaybının hüküm altına alındığını ve kararın kesinleştiğini, Ancak işlemiş faiz talebi hakkında “işlemiş faiz yönünden harçlandırılmış ve usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından bu konuda herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına kararı verildiğini, açılan davada faiz konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeni ile sonradan faiz istemi ile ilgili dava açma olanığının bulunduğunu, (Yargıtay HGK E: 2008/9-20 K: 2008/105 T: 06.02.2008) açıklanan nedenle işbu davada 7.000.000.TL Hasar bedeli ve 1.500.TL değer kaybı bedelinin davalının eksik ödeme yaptığı 26.11.2015 tarihinden 03.12.2021 dava tarihine kadarki işlemiş yasal faizinin ödenmesini talep ettiklerini faiz taleplerinin 2199 gün X %9 X 8,500,00 / 36.000 = 4.608,86.TL şeklinde hesaplandığını beyanla 4.608,86-TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalı şirkete 11/12/2021 tarihinde usulünce tebliğ edildiği, ancak cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.

GEREKÇE VE HÜKÜM :
Dava, trafik kazasından kaynaklı davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybı bedeli yönünden işlemiş faiz alacağı istemine ilişkindir.
Davacı vekili delil olarak, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… E. 2021/… K. Dosyası, İzmir 28.İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. Sayılı icra dosyası, İzmir Arabulucuk Bürosu 2020/… nolu arabulucuk son tutanağına dayanmıştır.
Tarafların anlaşamadıkları ve çözülmesi gereken hususların davacının aracında meydana gelen 7.000,00-TL hasar bedeli ve 1.500,00-TL değer kaybı alacağı yönünden Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… E. 2021/… K. Sayılı dosyasında herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilen faiz alacağına ilişkin davacının davalıdan talep edebileceği bir faiz alacağı olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve bu alacağa dava tarihinden itibaren faiz talep edip edemeyeceği hususları olduğu tespit edilmiştir.
İzmir 28.İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı dosyasının UYAP üzerinden dosya arasına alınmıştır.
Dava, ilk davada istenmeyen faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. HMK’nın ” Asıl borca bağlı hak ve borçların sona ermesi” başlıklı 131. maddesinde, “Asıl borç, ifa ya da diğer bir sebeple sona erdiği takdirde, rehin, kefalet, faiz ve ceza koşulu gibi buna bağlı hak ve borçlar da sona ermiş olur. İşlemiş faizin ve ceza koşulunun ifasını isteme hakkı sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bir bildirimle saklı tutulmuş ise ya da durum ve koşullardan saklı tutulduğu anlaşılmaktaysa, bu faizler ve ceza koşulu istenebilir.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
Bilindiği üzere faiz, konusu para olan borçlarda alacaklının parayı kullanmaktan mahrum kaldığı süre için borçludan almaya hak kazandığı bir karşılıktır. Faiz asıl alacağa bağlıdır, fakat bir kez doğmakla bir yan edim olarak varlık kazanır. Asıl alacak tamamen sona erdiğinde faiz borcu da sona erer (TBK m.131/1, BK m.113/2). Faiz alacağı doğduktan sonra, açıkça vazgeçilmedikçe ayrı dava ve takip konusu edilebilir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 16/05/2018 tarihli, 2017/19-1628 Esas, 2018/1098 Kararı). Faiz alacağının ayrı bir dava konusu olmasını engelleyen bir yasa hükmü olmadığı gibi faiz isteği, asıl alacağın bir bölümü olmadığından ayrı bir alacak niteliğinde olup esas alacak tahsil edilmedikçe ayrı bir davayla istenebilir. Yine asıl alacağın ödenmesi için açılan davada faize ilişkin hakkın saklı tutulmaması, daha sonra faiz için ayrı bir dava açılmasına engel değildir. Mülga 818 Sayılı BK’nun 113.maddesinin 2.fıkrasında kabul edilen esas, asıl borcun ödenmesi ile ilgili olup bu madde ile asıl borcun ödenmesi sırasında işlemiş faizleri isteme hakkı saklı tutulmamışsa artık faizin istenemeyeceği belirtilmektedir. Faiz alacağına ilişkin davanın açıldığı tarihte asıl borç ödenmemiş ise asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımı süresi içinde faizi istenebilir.
Tüm bu açıklamalar ışığında, dava konusu dosya ve uyuşmazlık incelendiğinde, davacı tarafından davalı aleyhine haksız fiil kaynaklı araç değer kaybı ve hasar bedeline ilişkin ilamsız icra takibi yapılmış, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından itirazın iptali amaçlı mahkememizde dava ikame edilmiştir. Ancak itirazın iptali davasının açılması esnasında fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş lakin icra takibinde talep edilen işlemiş faize yönelik kısım harçlandırılmamıştır. Mahkememizce asıl alacak yönünden davalının itirazının iptaline, işlemiş faiz alacağı yönünden ise harçlandırılmamış olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığı lakin davacının bu yöndeki haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş ve verilen karar davacı alacaklı tarafından icra dosyasına sunularak tahsili talep edilmiştir. Bunun üzerine davalı tarafça mahkeme kararı ile hüküm altına alınan miktar ödenmiş ve davacı alacaklı tarafından icra dosyasına alacağının tahsil edildiğine dair 07/04/2021 tarihli iş bu beyan dilekçesi sunmuştur. Beyan dilekçesinde dosya borcunun haricen alındığı beyan edilmiş olup iş bu dosyaya konu faiz alacağının asıl borcu olan miktar davacı tarafından tahsil edilmiştir. İş bu dava tarihi ise 03/12/2021 tarihi olup davacının infaz bildiriminden sonradır. Davacı infaz bildirimi esnasında faiz alacağını saklı tuttuğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamış, buna dair davalı ile aralarında imzalanmış bir protokol ya da ibraname de sunmamıştır. Kaldı iş bu dava faiz alacağın bağlı bulunduğu asıl alacağın sona ermesinden sonra ikame edilmiştir. Hal böyle olunca faiz alacağının asıl alacağın sona ermesi ve sona ermesi esnasında faiz alacaklarının saklı tutulduğuna dair bir beyan ya da irade açıklaması da sunulmadığına göre davacının faiz alacağı da asıl borç ile birlikte sona ermiştir.
Yukarıda açıklanan hususlar çerçevesinde davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
İş yoğunluğu nedeniyle gerekçesi sonradan yazılacak ekli kararda açıklanmak üzere;
Davanın REDDİNE,
Alınması gerekli 80,70 TL ilam harcından 78,71-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1,99-TL ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
A.A.Ü.T.ne göre belirlenen 4.608,86-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Sarfedilmemiş gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Tarafların ve vekillerinin yokluklarında KESİN olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
24/02/2022

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.