Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
ESAS NO: 2021/521 Esas
KARAR NO : 2021/612
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/521 Esas
KARAR NO : 2021/612
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :01/12/2021
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, sigortalı araç sürücüsünün 14.01.2009 tarihinde ehliyetsiz ve asli kusurlu olarak karıştığı trafik kazası sonucu vefat ettiğini, müvekkili şirket hakkında verilen İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20… E. – 20… K.sayılı kararın temyiz incelemesi sonucunda onandığını ve müvekkili şirketin asıl alacak ve fer’ileri için 265.000,00 TL’sını 19.12.2016 tarihinde ödediğini, ZMMS genel şartlarının B/4,c maddesi ve Karayolları Trafik Kanunun 95/2.madde hükümleri uyarınca sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olarak araç kullanarak sebebiyet vermekle akde mualefet ettiğinden, vefat eden sigortalı adına tazminat alan eşi aleyhinde icra takibine başlandığını, alacağın tahsili için Menemen İcra Müdürlüğü’nün 20… E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve yersiz itirazı üzerine takibin durdurulduğunu bildirerek, sözü edilen icra takibine vaki itirazın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’lik bölümü için takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. Ancak icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde borcu kabul etmediğini, mirası reddettiğini, kaza sebebi ile sigorta şirketinin kimseye ödeme yapmadığını savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Davacı taraf delil ve belgelerini ibraz etmiş, Menemen İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı dosya aslı, İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosya örneği celbedilmiş, davalı taraf delil ve belge sunmamıştır.
Dava, araçta yolcu konumundaki işletenin trafik kazasına bağlı vefatı nedeniyle ödenen destekten yoksun kalma tazminatının veraset hükümleri ve zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi çerçevesinde sigorta şirketine iadesi istemine ilişkindir.
Menemen İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı dosyası ile davacı-alacaklı vekili tarafından davalı-borçlu … mirasçısı … ve davadışı-borçlu … mirasçıları … ve … aleyhine 02.03.2017 tarihinde, 265.000,00 TL asıl alacak, 4.639,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 269.639,32 TL alacağın, asıl alacağın “adi kanuni faiz” oranlarında işleyecek faizi ile birlikte tahsili yönünde takip açıldığı, ödeme emrinin davalı borçlu … varisi …’ya 10.03.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı-borçlu … varisi … tarafından sunulan 13.03.2017 tarihli borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu, iş bu davanın 1 yıllık yasal süre içerisinde açıldığı,
İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile davacı … vekili tarafından 04.05.2010 tarihinde davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı tazminat davası açıldığı, 31.05.2016 gün … K.ile cenaze giderlerine ilişkin talebin feragat nedeni ile reddine, 149.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi 14.01.2009’dan itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verildiği,
Hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşulmayan noktalar ve çözülmesi gereken sorun; İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyasının kesinleşip kesinleşmediği, dava dayanağı takip konusu 265.000,00 TL ödemenin davalı … ve diğer borçlulara ödenip ödenmediği; davalının, muris …’nın mirasını reddedip reddetmediği, reddetmemişse dahi eldeki dava yönünden davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, yine kaza anında araçta yolcu olarak bulunan muris …’nın ölümünden sonra davalıya ödendiği iddia edilen destek tazminatının eldeki dava nedeni ile davalıdan istenip istenemeyeceği noktalarındadır.
Tüm dosya içeriği ve delillerin, özellikle İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. – … K.sayılı kararı, olay ve karar tarihinde geçerli olan Yargıtay içtihatlarının değerlendirilmesi sonucunda:
Davayla ilgili 14.01.2009 tarihinde davalı murisi …’nın maliki ve işleteni olduğu, şoförü …’ın asli ve tam kusurlu olarak idare ettiği aracın başka bir araçla çarpışması sonucu vefat ettiği ve yukarıda anılan mahkeme kararı ile belirlenen destekten yoksun kalma tazminatının 265.000,00 TL olarak… aracılığıyla davalı …’nın ilgili dosyada vekili olan … hesabına 19.12.2016 tarihinde ödendiği belirgindir.
Davalı … dava dayanağı icra takibine sunduğu itiraz dilekçesinde …’nın eşi olduğunu ve mirasını reddettiğini bildirmiş, mirası red hususu mahkememizce açıklığa kavuşturulamamıştır. Bununla birlikte davalı, sigorta ettiren …’nın mirasını reddetmiş olsa dahi eşinin trafik kazasında vefatı nedeniyle sigorta şirketinden tahsil ettiği destekten yoksun kalma tazminatını …’nın mirasçısı olarak değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla hak etmiştir. Bu çerçevede, sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi gereğince ödediği tazminatının iadesini istemesi, sigorta kavramının mahiyetine, olaya uygun düşmez ve aksi düşünce kanuna karşı hile teşkil eder.
Bu açıklamalar ışığında, 01/03/2018 tarihli kararımız ile haklı görülmeyen davanın reddine karar verilmiş, davacı sigorta vekilince 19/04/2018 tarihinde karar istinaf edilmiş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 20.Hukuk Dairesi’nin 03/06/2021 tarih, … Esas, … Karar sayılı kararı ile; davacının davalıya rücu hakkının bulunduğu gözetilerek işin esasına girildikten sonra davalının mirasın reddine ilişkin savunmasının; davalının mirasın reddi şartlarının oluşup oluşmadığı konusunda terekenin aktif ve pasifi ile mirasçının terekeyi sahiplenme anlamına gelecek hukuksal bir işlemde bulunup bulunmadığı araştırılarak hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerektiği, hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı görüşü ile davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, dosya mahkememize gelerek mahkememizin 20… Esas sırasına kayıt edilmiştir.
İzmir Menemen Tapu Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta, … ve … adlarına kayıtlı aktif ve pasif taşınmazların tapu kayıtları gönderilmiştir.
İzmir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta, müteveffa … adına kayıtlı araca ait araç özet bilgi formu gönderilmiş, mirasçılar adına tescil edilen araçla ilgili bilgi verilmiştir.
Menemen Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta muris … mirasçıları tarafından 08/01/2010 tarihinde taşınmaza ilişkin beyanda bulunulmuş, tahakkuk eden vergilere ait tahsilat makbuzları yazı ekinde gönderilmiştir.
İzmir BAM 20.Hukuk Dairesi’nin 03/06/2021 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı sonrasında mahkememizce gerekli araştırmalar yapılmış, ilgili yerlere müzekkereler yazılmış ve yazılan müzekkereler sonucunda müteveffalının vefatından sonra, adına kayıtlı olan bir kısım taşınmazların ve bir aracın mirasçı sıfatı ile davalıya geçtiği, davalının ilgili vergi dairesine veraset ve intikal vergisi ödediği, mirasçı sıfatı ile edindiği bir kısım taşınmazlardaki hisselerini de sattığı bu suretle müteveffanın terekkesini sahiplendiğine dair işlem ve eylemlerinin bulunduğu görülmüştür.
İzmir BAM 20.Hukuk Dairesi’nin 03/06/2021 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamında “Somut olayda davacı sigorta şirketi yapılan yargılama sonucunda sigortalının vefatı nedeniyle davalıya destekten yoksun kalma tazminatı ödediğini belirtmektedir. Davalının davacı sigorta şirketine karşı açtığı davadaki destekten yoksun kalma tazminatına dayanak zarar; sigortalının ölümü sonucunda meydana gelmekle birlikte salt onun desteğinden yoksun kalınması olgusuna dayalı, mirasçılık sıfatıyla bağlı olmaksızın uğranılabilen bir zarardır. Sigortalının ölümü zararı doğuran olay olmakla birlikte, zarar doğrudan üçüncü kişi durumundaki destekten yoksun kalanlar üzerinde oluşmuştur. Bu zarardan doğan hak desteğe ait olmadığına göre, onun kusurunun bu hakka etkili olması da düşünülemez. Bu suretle, sigortalı murisin, ister kendi kusuru ister bir başkasının kusuru ile olsun, salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup; bu zarar gerek Kanun gerek poliçe kapsamıyla teminat dışı bırakılmamış olmakla, desteğinin kusurunun olması, davacının hakkına etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın sigortacıdan talep edilmesi olanaklıdır. Öte yandan Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesinde “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir” hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4.b maddesinde ise; tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda meydana gelmesi halinde, sigortacının işletene kusur oranında rücu edebileceği belirtilmiştir.” hususları açıkça belirtilmiş olduğundan ve mahkememizce verilmiş olan istinaf ilamına karşı hukuken direnme hakkı bulunmadığından BAM kararındaki gerekçeler, kaldırma kararı öncesi toplanan deliller, kaldırma kararı sonrası yazılan müzekkerelere verilen cevaplar dikkate alındığında davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davacının dava dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak, davalının Menemen İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının 20.000,00-TL asıl alacak yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.366,20-TL karar harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 241,80-TL müzekkere, tebligat gideri olmak üzere toplam 277,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iade edilmesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2021
Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.