Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/501 E. 2022/26 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

ESAS NO: 2021/501 Esas
KARAR NO : 2022/26
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/501 Esas
KARAR NO : 2022/26

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :27/01/2022

Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, 19/07/2020 tarihinde … plakalı araç sürücüsünün, müvekkiline ait … plakalı park halindeki aracına arkadan çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, hasar nedeni ile müvekkilinin aracında değer kaybı oluştuğunu, kaza tespit tutanağına göre diğer araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu ve bu hususun diğer sürücü tarafından da kabul edildiğinin kaza tespit tutanağında yer aldığını, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybından kazada kusuru bulunan … plakalı araç adına, kaza tarihinde geçerli olan, … poliçe nolu ZMM sigortasını düzenlemiş bulunan davalının sorumlu olduğunu, araçta meydana gelen değer kaybının poliçe kapsamında olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin sonuç doğurmadığını beyanla müvekkiline ait aracın kaza tarihinden önceki ve sonraki arasındaki değer farkının araçta oluşan değer kaybı olarak sorumlu olduğundan bahisle şimdilik 100 TL’sinin davalının temerrüde düştüğü tarih itibariyle işleyecek yasal faiz ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından mahkememize verilen cevap dilekçesinde kazanın meydana gelip gelmediğinin ve hasar ile kaza arasındaki illiyet bağının ispatlanması gerektiğini, meydana gelen kaza nedeni ile davacı yanın sigorta şirketi olan … SİGORTA A.Ş.’ye 20/11/2020 tarihinde 3.187,09 TL maddi hasar bedeli ödemesi yapıldığını, başvuru sonrasında hasarın karşılandığını, davacının kaza tarihindeki kasko poliçesinden hasarının tamamını alıp almadığının araştırılması gerektiğini, aynı zarara yönelik ikinci kez ödeme almasının sebepsiz zenginleşme teşkil edeceğini, Davacının AYM kararı çerçevesinde piyasa rayicine göre değer kaybı hesabı yapılması talebinin uygun olmadığını, 09/10/2020 tarihinde Anayasa Mahkemesi 2918 sayılı Kanununda Zorunlu Trafik Sigortası Genel Şartlarla ilgili olarak 90. Maddesinde “bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlar” ile “ve genel şartlarda” ifadesini ve 92. Maddesinin (i)(i) bendini iptal ettiğini, Genel şartların kanuni mesnedinin 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 11. Maddesi ve 6102 s Ticaret Kanununun 1425. Maddesinde bulan idari düzenlemeler olduğunu, iptal kararı münhasıran 2918 sayılı Kanunun 6704 sayılı Kanun ile değişen bazı hükümleri için verildiğini, genel şartların kanuni dayanakları bakımından iptal kararının bir tesirinin olmadığını, ilgili Anayasa Mahkemesi kararında 93. Maddeyle ilgili olarak, yürütmenin düzenleyici nitelikte işlemi olan Zorunlu Trafik Sigortası Genel Şartlarını tespit etme salahiyeti ile ilgili kamu otoritesine bırakma yetkisinin (ülke sathında belirli bir standardın sağlanması ve tarafların haklarına halel getirilmemesini teminen tüm taraflar için geçerli, kontrol edilebilir, objektif kriter setine sahip ve sigorta tekniğine uygun bir genel şartların hazırlanması) Anayasa’ya aykırı olmadığı açıkla belirtilmiş olmakla ve anılan gerekçeler kapsamında genel şartların yürürlükte olduğu kabul edilmekle dava konusu talebin genel şartlar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, kaldı ki AYM kararına göre hesaplatılması istenilen reel değer kaybının belirli bir kriterinin bulunmadığını, bilirkişilerin görüşleri ve galerilerden alınan sübjektif görüşler olduğunu, kaldı ki bu hususta bilirkişi incelemesine de gerek olmadığını, … Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2021/261 Esas 2021/397 Karar numaralı kararında; Anayasa Mahkemesi’nin yalnızca kanuna aykırı olduğu belirtilen kısımlarının iptal edildiği, değer kaybı hesaplamalarında kullanılan formüle ilişkin kısmın iptal edilmediğinin belirtildiğini, olaydan itibaren 2 yıl içinde mahkemeye başvuruda bulunulması gerektiğini, talebin zaman aşımına uğradığını, kısmi dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, kusura ilişkin iddiaları kabul etmediklerini, mahkemece kusur hususunda değerlendirme yapılması gerektiğini, davacının aracının daha önce herhangi bir kazaya karışıp karışmadığının araştırılması gerektiğini, kazaya karışmış ise bir kez orjinalliğini kaybeden aracın yeniden değer kaybına uğramasının mümkün olmadığını, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava; trafik kazasından kaynaklı açılmış olup, kaza nedeni ile davacı aracında oluşan değer kaybı istemine yöneliktir.
Davacı vekili delil olarak, Ruhsat Fotokopileri, Sürücü Belgeleri ve Kimlik Bilgileri, Kaza Tespit Tutanağı, Onarım Faturası, Kaza ve Onarım Anındaki Fotoğraflar, Kusurlu Karşı Araç Sigorta Poliçesi, Arabuluculuk Son Tutanağı, Tanık, Bilirkişi, Keşif, Yemin deliline dayanmıştır.
Davalı vekili karşı delil olarak, … numaralı poliçe, hasar dosyası, bilirkişi incelemesi deliline dayanmıştır.
Tarafların anlaşamadıkları ve çözülmesi gereken hususların alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı, davacının aracında meydana gelen kaza nedeni ile değer kaybının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise değer kaybının hangi hesaplama yöntemine göre hesaplanması gerektiği, tarafların kusur oranları ve davacının kasko şirketinden aldığı ödeme de dikkate alınarak davalıdan değer kaybı talep edip edemeyeceği, talep edilebilecek değer kaybının miktarı hususuları olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin 04/11/2021 tarihli duruşmasında dosyanın makine mühendisi bilirkişiye verilerek meydana gelen kaza nedeni ile davacının aracında meydana gelen değer kaybının alternatifli olarak hem ZMMS genel şartlarında yer alan hesaplama yöntemi ile hem de reel zarar tespit yöntemi olarak bilinen aracın piyasadaki kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki değerinin hesaplanması ile bulunan yöntem kapsamında hesaplanmasının istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi … 19/11/2021 tarihli raporunda, dava konusu … Plakalı aracın değer kaybı hesaplamasının, ZMMS Trafik Sigortası Genel Şartları Ek1’e göre araç değer kaybı hesaplaması sonucuna göre; 3.633,00TL olabileceği, yargıtay kararlarında belirtilen gerçek zarar hesaplaması sonucuna göre, 5.000,00TL olabileceği bildirilmiştir.

Davacı vekili 19/01/2022 tarihli dilekçe ile, yargılama kapsamında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 5.000,00-TL değer kaybı, 5.000,00-TL vekalet ücretinden 847,46 TL stopaj kesintisi ve 381,36 TL KDV tevkifatı yapılmış haliyle 3.771,18-TL vekalet ücreti, 673,00 TL yargılama masrafı ve 332,88 TL faiz olmak üzere toplam 9.777,06-TL’nin davalı tarafça taraflarına ödemesinin yapıldığından bahisle alacak kalemlerinin ödendiği dikkate alınarak davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve vekalet ücreti ve yargılama masrafı ile kdv- faiz açısından da konusuz kalma nedeniyle bu alacaklar kalemleri için de karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının dava dilekçesi ile meydana gelen kaza nedeni ile aracında meydana gelen değer kaybının sigorta poliçesi kapsamında davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, yargılamanın devamı sırasında davalının davacının tüm talepleri ile birlikte iş bu dosya bakımından yapılan yargılama giderleri ve davanın kabulüne karar verilmesi halinde hükmedilebilecek vekalet ücretini dahi davacının hesabına göndererek ödeme yaptığı, bu itibarla davanın konusuz kalmış olduğu anlaşılmakla mahkememizce aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davanın konusuz kalmış olması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Yapılan yargılama giderleri ve davanın kabulüne karar verilmesi halinde hükmedilecek vekalet ücreti davalı tarafından davacının hesabına yatırıldığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
-Alınması gereken 80,70-TL ilam harcının yatırılan 59,30-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 21,40-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
-1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin ödenmiş olması nedeniyle, bu ücretin davalıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
-Kullanılmayan gider avansının talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Tarafların yokluğunda KESİN OLARAK verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/01/2022

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.