Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/45 E. 2021/283 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

…………………..
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 20…………………..
KARAR NO : 20…………………..

HAKİM :…………………..
KATİP :…………………..
DAVACI : …………………..
VEKİLLERİ : Av. …………………..
Av. …………………..
DAVALI : …………………..
…………………..
VEKİLİ : Av……………………
…………………..

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : …………………..
KARAR TARİHİ :…………………..
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …………………..
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine
kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında …………………..İli genelinde harfiyat moloz işlerinin yapılması konusunda anlaşmaya varıldığını, sözleşme gereği yükümlüğünü ifa eden müvekkilinin düzenlediği faturaları davalıya tebliğ ettiğini, davalının çek veya nakit olarak banka ve hesap üzerinden ödeme yaptığını, müvekkilince davalı tarafa düzenlenen ……………………………………………………………………………….. bedelli faturaların davalıya teslimine ve ihtarname keşidesine rağmen ödenmediğini, …………………..-TL alacağının tahsili amacıyla girişilen ………………….. İcra Müdürlüğü’nün …………………..E.s. icra takibinin davalının haksız itirazı nedeni ile durduğunu, davalı aleyhine …………………..Ticaret Mahkemesine açılan ………………….. E.s. itirazın iptali davasının yargılaması sonunda yetkisizlik kararı verildiğini, icra dosyasının …………………..Müdürlüğü’ne gönderildiğini, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya ………………….. tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili …………………..tarihli cevap dilekçesi ile; taraflar arasında…………………..Terminali’nde bulunan lojman, lokal ve misafirhane binalarının iş makinesi ile yıkılması işinin bir kısmı ve bir kısım harfiyat nakliyesine ilişkin ticari ilişki bulunduğunu, davacının iddia ettiği ve dava konusu yaptığı faturalar gibi çalıştırılan iş makinesine ayrı, çalıştırılan iş makinesi ile yaptırılan işler için ayrı bedel ödemesi konusunda anlaşma bulunmadığını, ticari ilişki nedeniyle taraflar arasında cari hesap oluşturulduğunu, davacının tarafların anlaşmalarına uygun şekilde yaptığı işlere ilişkin ücretler için kesmiş olduğu fatura bedellerinin müvekkili şirket tarafından banka kanalı ile ödendiğini, yıkım için makine çalıştırma ve hafriyat nakliyesi işinin bir kısmını alt yüklenici olarak davacıya …………………..-TL bedelle verildiğini, davacı tarafın bu bedel üzerinden iş yaptığı iddiasını ispatlaması gerektiğini, davacının anlaşmaya aykırı bir şekilde müvekkili şirketten talep edemeyeceği bedeli fatura etmek sureti ile var ise zararını davalının üzerine yıkmaya çalışmasının kötü niyetli olduğunu, faturalarının tek taraflı olarak düzenlenebilecek nitelikte belgeler olduğunu, davacı tarafça keşide edilen ihtarnamede belirtildiği üzere müvekkili şirketin davacıya elden …………………..-TL ödemediğini, davacının yıkımdan çıkan hurdaları satarak bu bedeli elde ettiğini, bu bedel üzerindeki alacaklarını saklı tuttuklarını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafça müvekkiline ödenmesi gereken hurda bedelinin hesaplanacak bedelden düşülmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK.nun 67.maddesi uyarınca açılmış olup faturalara dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
Harçlandırılan dava değeri: …………………..-TL dir.
………………….. Müdürlüğü’nün ……………………s. takip dosyası ile;…………………..-TL fatura alacağının ticari faizi ile birlikte tahsili istemi ile, davacı tarafından davalı aleyhine………………….. tarihinde girişilen ilamsız icra takibinde, ödeme emri …………………..tarihinde tebliğ edilmiş, davalının ………………….. tarihli icra müdürlüğünün yetkisine ve takip konusu alacağa itirazı üzerine duran takip hakkında, ………………….. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne açılan ………………….. E.s. …………………..i davasının yargılaması sonunda …………………………………..ilişkin verilen ………………….. tarih 808 s. karar ile, davacı vekilinin talebi doğrultusunda………………….. İcra Müdürlüğü’nün …………………..Esasına kaydedilen icra takibinin davalının …………………..tarihli borca itirazı üzerine takibin durduğu tespit edilmiştir.
Toplanan deliller doğrultusunda mahkememizce ………………….. tarih, …………………..E. – …………………..K. sayılı ilamı ile;
“… taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, yazılı bir sözleşme ilişkisi olmayıp sözlü olarak kurulan ilişki kapsamında davacının yıkım işini üstlendği bu iş karşlığında ne miktar ödeme yapılacağının taraflarca ispatlanamadığı, davalının …………………..-TL aldığı (hurda’nında davacı tarafa verilmiş olması nedeniyle)davacının davalıdan ödenen bu miktarlar dışında başkaca alacağının bulunduğu ispatlanamadığından, davalının itirazının yerinde olduğu davalının %20 tazminat talebinin İİK 67.mad. uyarınca davacının haksız olarak takip başlatıldığı, ancak kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından reddine …” karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf isteği üzerine …………………..Bölge Adliye Mahkemesi …………………… Hukuk Dairesi’nin ………………….. tarih, …………………..K. sayılı ilamı ile “…görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olup olmadığı hususunda tacir araştırması yapılmamıştır. Davacı gerçek kişi olup bilirkişi raporunda işletme defteri tuttuğu belirtilmiştir. Bu durumda davacının tacir olup olmadığının araştırılarak bu hususun açıklığa kavuşturulması tacir olmadığının saptanması halinde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olup olmadığının T.T.K 4.maddesi gereğince mahkeme tarafından değerlendirilmesinin yapılması koşulları oluşmuş ise görev yönünden usulden ret kararı verilmesinin gerekip gerekmediği hususunun değerlendirilmesi gerekir. Ticaret Mahkemesi görevli ise taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı dikkate alınarak davalının yıkım ve hafriyat işinin ne kadarını başkasına yaptırdığı hususu belirlenerek ispat durumuna göre davacı tarafından yapılan işlerin yapıldığı tarih itibariyle rayiç değeri belirlenmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması…” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının istinaf incelemesi neticesinde, görev konusunda inceleme yapılmamış olması gerekçe gösterilerek kaldırılması nedeniyle, davacının ticaret sicil kaydı araştırılmış, ticaret sicilde kaydının olmadığı tesbit edilmiştir. VUK. uyarınca tacir sınıfından sayılıp sayılamayacağının tesbiti için araştırma yapılmış, gelir vergisi beyanname örneği istenmiş incelenmesinde, VUK. 179.mad ve 180.maddeleri uyarınca belirtilen hadleri aşmadığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlığın Mahkememizin davaya bakmakla görevli olup olmadığı, icra ve dava konusu olan miktar kadar davacı alacağı bulunup bulunmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın yerinde olup olmadığı yönünde olduğu tespit edilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev sahası ticari davalar ile sınırlandırılmıştır(TTK m.5).
Hangi davaların ve işlerin ticari dava-iş olduğu TTK’nun 4.maddesinde sayılmıştır. Ayrıca bazı davalara ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı özel kanunlar ile öngörülmüştür. Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Borçlar Kanunu’nun 202 ve 203; 444 ve 447; 487-501; 515-519; 532-545; 547-554; 555-560; 561-580.maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar da ticari dava niteliğindedir. Bu ticari davalar mutlak ticari dava niteliğindedir.
TTK’nun 19.madde hükmü uyarınca her iki taraf için ticari sayılan hususlardan doğan hukuk davaları ticari davadır. Buna göre, davanın her iki tarafının tacir olması ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekir. Bu tür ticarî davalar nisbi ticarî dava niteliğindedir.
Somut olayda; davacı taraf tacir ise de, davacının faturanın düzenlendiği tarihte VUK.179. Ve 180.maddelerinde belirtilen hadleri aşmadığı, ticaret sicil kaydının da olmadığı, dolayısıyla her iki tarafın tacir olması ve işin her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi şartının olayda gerçekleşmediği anlaşılmıştır. Bu anlamda dava, nisbi ticari dava olarak da nitelendirilemez.
Görev,kamu düzenine ilişkin olup davanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınır.
Bu itibarla, işbu davaya bakma görevinin mahkememize değil, Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşıldığından, TTK’nun 4 ve 5. madde hükümleri çerçevesinde aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2.maddeledi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
Görevli Mahkemenin Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
HMK’nun 20/1 maddesi hükmü gereğince, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde başvurulduğunda dosyanın görevlik Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
HMK’nun 331/2.maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunun dosyanın yasal süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmesi halinde o mahkemece karara bağlanmasına, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde ise talep veya resen mahkememizce karar altına alınmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi …………………..

Katip …………………..
¸e-imzalıdır

Hakim …………………..