Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/554 E. 2021/186 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO :…

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/12/2020
KARAR TARİHİ : 02/04/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 05/05/2021

Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, 15.12.2019 tarihinde sürücü …sevk ve idaresindeki …plakalı sayılı motosikleti ile Gün Sazak Caddesi istikametinden Ordu Caddesi istikametine doğru yayaların geçmiş olduğu alandan geçmek suretiyle karşı istikamete geçmek istediği esnada motosikletin sağ tüm kısımlarına, Yeni Girne istikametinden Girne Caddesi istikametine doğru sürücü …sevk ve idaresindeki …plaka sayılı motosikletin ön kısımlarıyla çarpması sonucu çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, bu kaza sonucunda müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, dava belirsiz alacak davası olup, davanın gerçek değeri belirli olduğunda eksik harcın yatırılacağını, kaza sonucunda müvekkilinin …Hastanesi, …Hastanesi ve …Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, davanın safahatında rapor alındığında davacı müvekkilin maluliyet oranının (geçici ve kalıcı iş göremezlik) açığa kavuşacağını, kazaya ilişkin soruşturmanın …Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …soruşturma numaralı dosyası ile yürütüldüğünü, …plaka sayılı aracın davalı …A.Ş. nezdinde kaza tarihini kapsar ZMMS poliçesinin bulunduğunu, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazmini talep ettiklerini, 14/04/2016 tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın MADDE 5- 2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi gereğince davalı …A.Ş.’ye yazılı başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından 15 günlük yasal süre içerisinde verilen cevapta birtakım eksik evrak bildiriminde bulunulduğunu ve bu evrakların içerisinde sağlık kurulu raporuna da yer verildiğini, ancak kaza tarihi dikkate alındığında kesin ve tam rapor alınabilmesi, tedavi sürecinin bitmesi ve en azından kaza tarihi üzerinden 1 yıl geçmesi ile mümkün olduğunu, kazanın üzerinden 1 yıl geçmemiş olması ve tedavi süreci halen devam eden müvekkilinin herhangi bir sağlık kuruluşundan ivedi şekilde alacağı raporun müvekkilinin hak kaybına uğramasına sebep olacağını, …tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuğa başvurulduğunu, …tarihinde gerçekleştirilen toplantı neticesinde …. ile görüşmeler olumsuz sonuçlandığını ve anlaşma sağlanamadığını, fazlaya ilişkin hak ve alacaklarının saklı kalmak kaydı ile müvekkili için 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize verilen cevap dilekçesi ile ; davaya konu …plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde …tanzim ve …vade tarihli …Poliçe Nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketçe sigorta teminatı altına alınmış aracın karıştığı kaza neticesinde sakat kaldığını iddia eden davacı tarafından maddi tazminat talepli dava açıldığını, davacı tarafından dava konusu kazaya ilişkin müvekkili şirkete başvurulmuş olmakla birlikte; Genel Şartlarda belirlenen Yönetmeliğe göre düzenlenmiş sağlık kurulu raporu sunulmamış olduğu gibi, davacının kalıcı maluliyetine ilişkin tespit yapılabilmesi için gerekli olan tüm tedavi evraklarının da ibraz edilmediği, ayrıca tarafların kusur durumunun tespiti için gerekli evrakların da iletilmediğini, müvekkil şirkete iletilen raporda ayrıntılı ortopedi raporunun eksik olduğunun görüldüğünü, bu nedenle Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince davacının dava açma hakkının bulunmadığını ve davanın usulen reddi gerektiğini, 20 Şubat 2019 tarih, 30692 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik hükümlerine göre maluliyetin tespitinin gerektiğini, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun maluliyet oranını gösterir raporun dosyaya kazandırılması ve söz konusu raporun yönetmeliğe uygun şekilde tanzim edilip edilmediği hakkında HMK m. 266 vd. anlamında uzman bilirkişiler tarafından inceleme yapılmasını talep ettiklerini, davayı kabul manasında olmamak üzere kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp …Dairesi’ne sevk edilmesini, zira müvekkili şirketin yalnızca sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davayı kabul manasında olmamak üzere davacının talebine konu geçici işgöremezlik tazminatı ve tedavi süresince ortaya çıkan diğer tüm giderler yasa değişikliği ile SGK’nın sorumluluğuna devredilen teminatı kapsamında olduğundan, ilgili mevzuat kapsamında SGK tarafından karşılanması gerektiğini, işbu giderlerden müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, mağdurun tedavi süresince ortaya çıkan çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler -yani geçici iş göremezlik talepleri, yine tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri ve diğer tüm tedavi giderleri tedavi/sağlık giderleri teminatı dahilinde olmakla; işbu teminat bakımından yapılan prim aktarımı gereğince Karayolları Trafik Kanunu 98. maddesi hükmü ile sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığı ve SGK’nın sorumlu olduğunu, tedavi giderlerinin tedavi dönemi ile kontrol/takip şeklinde devam eden devrede, tıbbi takip ve kontroller devresinde ki harcamalarla refakat, yol ve paremedikal harcama zararı olarak ortaya çıkacağını, BK 46/1 maddesi beden tamlığının bozulması anlamında cismani zararı tarif etmekte olup, bu çerçevede cismani zararın, iyileştirme giderleri, çalışma gücünün azalması ya da tüm olarak yitirilmesi sonucu doğan zararları, ekonomik olarak geleceğin tehlikeye girmesini ayrı ayrı değerlendirmeye yönelik olduğunu, iyileştirme giderlerinin mağdurda kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmanın veya bedensel/ruhsal bütünlüğünde, bozulanın geri kazanımı veya onarımı yani tedavisi amacıyla yapılan her türlü harcama ile masrafı karşıladığını, bu çerçevede tedaviye yönelik muayene, tetkik, röngen, laboratuar incelemesi konsültasyon cerrahi veya tıbbi müdahale, yoğun bakım, ameliyat, pansuman, ilaç, kan, tıbbi ve cerrahi malzeme, protez, yatak, hemşirelik hizmetleri, rehabilitasyon ile fizik tedavi ve yahut kaplıca tedavisi, tedavi için gerekli araç veya malzemelerin tümü için yapılan bütün harcamaları içerdiğini, keza tedavi süresince hastalığın niteliğine bağlı olarak hastaya fonksiyonel kapsamda yapılan refakatçi gider ve harcamalarının da tedavi gideri içerisinde yer aldığını, ayrıca tedavi süresince gerek yataklı tedavi ünitesinde gerekse ayakta tedavi sırasında bizzat hasta ile hasta yakınlarının bu amaçla yaptıkları yol ve ulaşım harcamaları ile paramedikal olarak isimlendirilen ve hastalığın tedavisi için gerekli olup tedavi esnasında zorunlu olarak kullanılan ekonomik ömrünü tamamlamadan heba olan veya bir daha kullanılamayan özel giysi, çamaşır, ayakkabı, vs gibi eşya ve malzemelerin de tedavi yani iyileştirme giderlerinden olduğunu, bakım giderlerinin ; hasta veya yaralının tıbbi tedavi süresince ona yapılan refakat veya benzeri hizmet için yapılan harcama olduğunu, bakım giderinin tıbbi tedavisi bitmiş, malul dahi olsa tıbbi olarak destek veya yardıma ihtiyacı kalmamış kişinin eksik kalan fonksiyonunun bir başkası tarafından karşılanma bedeli olmadığını, bakımın tedavinin süresi içerisinde onun bir parçası olduğunu, tıbbi tedavi sona erdiğinde bakım giderinin de bittiğini, oluşmuşsa maluliyet oranında mahrumiyetin başladığını, bu anlayış ve yaklaşımla tedavi ve bakım giderilerinin birlikte anıldığını, bakım giderinin hasta veya yaralının tedavisi süresince ona sağlanan destek hizmetinin karşılığı olduğunu, Hazine Müsteşarlığı’nın 06.01.2010 tarihli yazısı ve yine Hazine Müsteşarlığı’nın 05.01.2010 tarihli sektör duyurusu kapsamında bakım giderlerinin tedavi gideri olarak kabul edilmesi ve bu giderlerin tedavi teminatına dahil edilmesi gerektiğinin açıklandığı, buna göre, bakım giderlerinin de tedavi gideri sayılacağını, 6111 sayılı yasa gereğince bu giderler bakmından da müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, “geçici iş göremezlik” tazminatı taleplerinin de tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında kaldığını, davacı tarafın talebine konu tedavi teminatı kapsamında yer alan geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve sair tedavi masraflarından da SGK’nın sorumlu olduğunu, işbu nedenle bu taleplerin reddinin gerektiği, davayı kabul manasında olmamak üzere gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, tazminat hesaplamasının da genel şartlarda belirlenen usul ve esaslara uygun olarak yapılması gerektiğini, zorunlu mali sorumluluk genel şartları kapsamında aktüeryal tazminat hesaplama esasları açıkca belirlenmiş olup tazminat hesaplamasının standart hale getirtildiğini, hesaplama yapılırken müteveffanın bireysel özelliklerinin dikkate alınması gerektiğini, davacının yaşı, mesleği gibi hususlara dikkat edilerek ve genel şartlara uygun olarak, aktüer siciline kayıtlı bir aktüer tarafından sürekli sakatlık tazminatının hesaplanması gerektiğini, 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren ve Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan değişiklik ile hesaplamanın zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında öngörülen usul ve esaslara göre yapılacağının açıkça belirtildiğini, zorunlu mali sorumluluk genel şartları hükmü uyarınca da tazminat hesaplamasında kullanılması gereken yaşam tablosu trh 2010 ve hesaplamada esas alınması gereken teknik faizin %1,8 olarak düzenlendiğini, işbu nedenle tazminat hesaplanmasında bu tablonun kullanılmasını ve teknik faizin 1,8 olarak esas alınmasını talep ettiklerini, haksız eylem sonucu yaralanma ve ölüm sebebiyle maddi tazminat talebiyle açılan davalarda, tazminatın denkleştirilmesi kuralı gereğince, haksız eylem sonucu gerçekleşen gerçek zarar belirlenerek ona hükmedilmesinin gerektiğini, gerçek zararın belirlenebilmesi için, olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi gerektiğini, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin ancak ve ancak gerçek ve doğrudan olan zarar kalemleri için teminat verdiğini, davacı tarafın taleplerinin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davacının kaza anında kaskının takılı olup olmadığının da tespitinin gerektiğini, kaza tespit tutanağında bu husus belirsiz olarak işaretlenmiş olup, motorsikletin kasksız olarak kullanılmış olması halinde zararı artırıcı etkisi nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, müterafik kusur indiriminin mahkeme tarafından re’sen gözetilmesi gereken indirim sebepleri olduğunu, nitekim tazminat hukukunun bir ilkesi olarak, sorumluluk şartları gerçekleştiği takdirde, zarar verenin, zarar görenin malvarlığında oluşan eksilmeyi gidermek zorunda olduğunu, müvekkili şirkete yapılan başvuru ile birlikte usulüne uygun olarak düzenlenmiş bir sağlık kurulu raporu sunulmadığını, bu nedenle müvekkili şirket yönünden temerrüdün gerçekleşmediğini, faiz talebinin reddi gerektiğini, aksi takdirde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine tazminat davası açılmış ise de; davalı vekili 10/03/2021 tarihli dilekçesi ile davacı tarafla uzlaşma yapıldığını, bu kapsamda müvekkili şirkete yöneltilen talepler bakımından davanın konusuz kaldığını, davanın reddine karar verilmesini, lehlerine çıkabilecek yargılama giderleri ile vekalet ücretinden de feragat ettiklerini beyan ederek dilekçe ekinde uzlaşmaya ilişkin ibraname örneğini sunduğu görülmüş, dilekçe davacı vekiline 16/03/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı vekili 02/04/2021 tarihli dilekçesi ile davalı ….’ne karşı açtıkları davadan feragat ettiklerini, davalıdan hiçbir masraf yargılama gideri vekalet ücret taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş, taraf vekillerinin vekaletnamelerinin incelenmesinde feragat ve feragati kabul yetkilerinin bulunduğu görülmüş olmakla mahkememizce, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi uygun görülmüş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davanın feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
Alınması gerekli 59,30 TL karar harcından 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun’a göre davalıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
Taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda tarafların sarf ettikleri yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Sarfedilmemiş gider avansının bulunması durumunda, kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda karar verildi. 02/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.