Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/5 E. 2021/212 K. 09.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

ESAS NO: 2020/… Esas
KARAR NO : 2021/…
T.C.

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/…
KARAR NO : 2021/…

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 09/04/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :10/05/2021

Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, davalı taraf ile müvekkilinin, müvekkilinin işyerine yapılacak olan ”13.60 * 2.60 pergule açılır kapanır ledler günışığı sistemi gri altı kumaş üstü panel yanlar şeffaf” olarak belirtilen sistemden yaptırmak için anlaştıklarını ve aralarında 25/11/2019 tarihli sözleşmeyi imzaladıklarını, söz konusu işin teslim tarihinin 27/11/2019, bedelinin ise 22.500-TL olduğunu, davalı tarafın söz konusu işe başlayıp tamamlamadan işi bıraktığını, sözleşme gereğince ifa etmesi gereken sorumluluğu ifa etmediğini ve teslim tarihine kadar işi neticelendirmediğini, müvekkilinin davalı tarafa ulaşamadığı gibi, davalı tarafın başladığı işi tamamlamamış olması nedeniyle işyerinin su alması ve işyerini açamama tehlikesi ile de karşılaştığını, taraflar arasındaki dava konusu anlaşmazlığın arabuluculuk görüşmelerinde de çözülemediğini, sözleşmede belirtildiği üzere davalı taraf ile yapılan anlaşmanın 22.500-TL olduğu, bu rakamın 10.000-TL’lik kısmının müvekkili tarafından ödendiğini, yine sözleşmede belirtilen ”iş başlangıcında 10.000-TL geri kalan 2.500-TL olmak üzere 10.000-TL olarak ödenecek…” kısmı için müvekkilinin karşı tarafa 5 adet 2.500-TL’lik toplam 12.500-TL değerinde senet verdiğini, bu senetlerin sözleşmeye bağlı olması sebebiyle sözleşme gerçekleşmediği için kambiyo vasfını kaybettiğini, davalı tarafın nezdinde 5 adet 2.500,00-TL’den toplam 12.500,00-TL’lik senet gözükmesine karşın iş tamamlanmış olsaydı toplam ödenecek rakam 12.500,00-TL değil 10.000,00-TL olacak ve senetlerden bir tanesinin bedeli ödenmeksizin müvekkile iade edileceğini, ancak davalı tarafın 2.500,00-TL’lik senetleri iade etmediğini ve işi de tamamlamadığını, dava konusu haksız durum sebebiyle, müvekkilinin telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağının oldukça açık olduğunu, davaya konu kambiyo senetlerinin ödenmesini engeller mahiyette ve olası bir icra takibi neticesinde müvekkilin uğrayacağı muhtemel zararların engellenmesi için öncelikle İhtiyat-i Tedbir Kararı verilmesini, davalı aleyhine açılan Menfi Tespit davasının kabulüne; davalı şirket ile yapılan 25/11/2019 tarihli sözleşme dolayısıyla belirlenen yükümlülüklerin, davalı şirket tarafından kasten işi başlangıç kısmında bırakarak, yerine getirmemiş olması sebebiyle, davacının davalı şirket lehine keşide ettiği senetler karşılığında davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, dava konusu farklı tarihli 5 adet 2.500-tl bedelli toplam 12.500-TL değerindeki senetlerin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilince dosyaya sunulan cevap dilekçesi ile ; müvekkiline ön inceleme tensip tutanağı ve dava dilekçesine ilişkin …. adresine yapılan tebligatın bila iade döndüğünü, akabinde… adresine yapılan tebligatın müvekkilinin işte olduğundan bahisle görümcesine bırakıldığını, ancak yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin ilk defa duruşmanın ertelendiğine ilişkin tebligatın 19.03.2020 tarihinde bizzat kendisine yapılması ile davadan haberdar olduğunu, zira müvekkilinin ikamet ettiği adresin müvekkilinin kayınpederine ait bir bina olduğunu, binanın birinci (…) katında müvekkilinin kayınvalidesi, kayın pederi ve görümcesinin oturmakta, ikinci katta ise (….) müvekkili ve ailesinin oturduğunu, buna ilişkin olarak elektrik faturalarının sunulduğunu, Tebligat Kanunu m.10/1; “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir.” düzenlemesini getirirken, Tebligat Kanunu m.16 da; “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” düzenlemesini getirdiğini, dolayısıyla kendisine tebliğ yapılacak şahsın adresinde bulunmaması halinde tebligatın usulüne uygun yapılabilmesi için tebligatın yapılacağı kişi ile yapıldığı kişinin aynı konutta oturuyor olmalarının gerektiğini, müvekkili ile görümcesi … ‘ın fiilen aynı adreste yaşamadığını, müvekkilinin görümcesi 1.katta, müvekkilinin ise onun üstündeki katta yaşadığını, hatta birbirleri ile iletişimlerinin de çok sağlıklı olmadığını, müvekkilinin arabuluculuk toplantısına dahi katılmış olması gözetildiğinde davaya katılma iradesi ve cevap verme iradesinin şüphesiz olacağını, müvekkilinin ilk defa duruşmanın ertelendiğine dair tebligatın kendisine yapılması ile görülen davadan bilgi sahibi olduğunu, dolayısı ile süresi içerisinde cevap dilekçesini ve delillerini ibraz ettiklerini, davacının açmış olduğu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, HMK.m.6 da genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu düzenleyerek, devamı maddelerde de yetkiye ilişkin hükümleri getirdiğini, 17.madde de yetki sözleşmesine yer verdiğini, ” tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmü doğrultusunda tarafların aralarında imzalamış oldukları ve davanın kaynağını oluşturan Sipariş Sözleşmesinin 8.maddesinde “İşbu sözleşmeden doğacak ihtilaflar vukuunda İzmir Mahkemeleri ve İcra Daireleri tek yetkilidir.” klozu gereği yetkili mahkemenin … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunda duraksama bulunmadığını, bu sebeple, öncelikle yetki nedeniyle dava reddedilmesi gerektiğini, davanın açıldığı mahkemeyi kabul manasına gelmemek koşulu ile esas bakımından itirazlarının; müvekkilinin … Gölgelendirme Sistemleri adı ile dış cephe ve iç mekanlarda, kapı ve pencere üzerine uygulanan, mekanlara görsel zenginlik katan, yağmur ve güneşten korunmak için sabit tente, otel, kış restaurant bahçelerini daha geniş bir alanda kullanılmak için Otomatik raylı tente, diğer adıyla katlamalı tente, gölge ve yağmurdan korunma alanları sabit, fakat mafsal fonksiyonu yardımı ile istenen noktaya gölge ve güneş koruması sağlanmak istenen mekanlar için mafsallı tente, körüklü tente, meydan, camii, bekleme alanı, villa bahçeleri ve benzeri geniş alana sahip yerlerde uygulanmak üzere sabit/tekerlekli çift açılır tente, evlerin ön kısımlarının yağmurdan ve güneşten korunması için tente, pergole, güneş ışıklarının ve yağmurun etkilerinden korunması gereken ortam kullanımı için branda üretim ve montajını yapmakta, hem yurtiçi piyasasında hem de yurtdışı projelerinde faaliyet gösterdiğini, davalı taraf ile de davalı tarafın işyeri için “ 13.60 X 2.60 pergule açılır kapanır Letler, günşığı sistemi, sistem gri sistem kumaş 7016 antrasit sabit 3,80×3.60 altı kumaş üstü Panel Yan Şeffaf Fermuarlı tente” işinin yapılması için 22.500,00 TL bedelli, 08.11.2019 tarihinde (işin teslim tarihi 24.11.2019 ) Sipariş Sözleşmesi imzaladıklarını, ödeme şekli olarak da işin başlangıcında 10.000,00-TL, geri kalanı 2.500,00-TL olmak üzere 5 taksit senetle ödemek şartıyla 22.500,00 TL olarak belirlendiğini, sözleşmenin imzalanmasının akabinde müvekkilinin derhal tedarik edilmesi gereken malzemelerin siparişlerini verdiğini, imalata başladığını ve aynı doğrultuda davalının işyeri adresinde sistem kurulumuna da başladığını, davalının işyerinde sistemin tamamen kurulduğunu, montajın yapıldığını, sadece şeffaf brandanın –müvekkilinin kusuru bulunmaksızın tedarik edilen firmada yaşanan gecikme sebebi ile- montajı teslim tarihine yetişmediğini, her ne kadar şeffaf brandada gecikme olmuşsa da brandanın takılacağı sabit kısım, motorlu sistemi vs. nin müvekkili tarafından yerine takıldığını, bu sebeple tarafların bir araya gelerek 25.11.2019 tarihinde ikinci bir sözleşme yaptıklarını, bu sözleşmede müvekkiline sadece iki gün tanındığını, akabinde taraflar arasında anlaşmazlık yaşandığını ve davacı tarafça ödenmesi gereken bakiye 12.500,00-TL’nin müvekkiline ödenmeyeceğinin beyan edilerek işi bırakmasının istendiği, mahkemece yapılacak keşifte sözleşmeye konu işin müvekkili tarafından yapıldığının ve malzemeye ilişkin bedel tespiti yapılması halinde malzeme bedeli ve işçilik bedeli toplamının sözleşmede kararlaştırılan bedelin kat be kat üzerinde olduğunun görüleceğini, dolayısı ile her ne kadar davacı tarafça sadece 25.11.2019 tarihli sözleşmeye dayanılsa ve müvekkilimce yapılacak işin kasten işin başlangıç kısmında bırakıldığı iddia edilmiş ise de; işin başlamasından itibaren neredeyse 19 gün sonra ve sözleşmede kararlaştırılan kalemlerin neredeyse tümü (13.60 X 2.60 pergule açılır kapanır Letler günşığı sistemi, sistem gri sistem kumaş 7016 antrasit sabit 3,80×3.60 altı kumaş üstü Panel) tamamlandıktan sonra -sadece sistemi dahi kurulmuş olan şeffaf brandanın takma işinin kaldığını, davacı tarafın anlaşmazlık çıkarması üzerine müvekkilinin işin yapıldığı mahalden ayrılmak durumunda kaldığını, sözleşme şeffaf brandaların takılması haricinde yerine getirilmiş olup (ki şeffaf branda bedeli 1.000-1.500 TL arasındadır) kambiyo senetlerinin sebepten mücerret olduğu izahtan varest olduğunu, kambiyo taahhüdünde bulunulmasına neden olan ve temel ilişkideki asli para edimini teşkil eden temel alacağın o kambiyo taahhüdünün hukuki sebebini oluşturduğunu, kambiyo taahhüdünün geçerliliğinin sebebe bağlı olmadığını, bu senetlerin maddi anlamda soyut (mücerret) senetler olduğunu, yetkili mahkemenin … Nöbetçi Asliye Ticaret mahkemesi olduğundan davanın yetki yönünden reddine, esas yönünden de açıklanan sebeplerle reddine, İİK.m.72/4 gereğince müvekkili lehine (%20 den az olmamak kaydıyla) tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, İİK.nun 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır.
Harçlandırılan dava değeri; 12.500,00-TL dir.
Davacı vekili delil olarak; 25/11/2019 tarihli sözleşme, arabuluculuk son tutanağı, senetler, tanıklar, keşif yemin, tanık, bilirkişi incelemesine dayanmış, dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Davalı vekili delil olarak ; taraflar arasında imzalanmış 08.11.2019 ve 25.11.2019 tarihli Sipariş Sözleşmeleri, Faturalar, Senetler, Ticari kayıtlar, Adrese ilişkin kayıtlar, davalı şirket kayıtları, Keşif ve bilirkişi incelemesine dayanmış, dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, 08/11/2019 tarihli 25.000,00-TL’lik sözleşmeden kaynaklı bakiye 12.500,00-TL (her biri 2.500,00-TL’lik 5 adet senet) için davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, davalı tarafça açılan davanın yerinde olmadığı, davalı tarafça sözleşme konusu edimin yerine getirildiği, ayrıca dava konusu sözleşmenin 8.maddesine dayalı olarak davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, davanın reddi gerektiği hususlarında bulunduğu tespit edildi.
Mahkememizin 11/12/2020 tarihli duruşmasında dosyanın SMMM bilirkişisine verilerek, söz konusu uyuşmazlık konusunda ve TTK 11.madde ve VUK 177/2.maddesi kapsamında tarafların tacir olup olmadığı hususlarında rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi … 12/02/2021 tarihli raporunda; dava konusu sipariş sözleşmesinin 8. Maddesinde aynen; “-İş bu sözleşmeden doğacak ihtilaflar vukuunda … Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.” hükmünün olduğunun görüldüğü, davacı …’ın 2019 dönemi yıllık gelir vergisi beyannamesinin 2.sayfasının sonundaki İşletme Hesabı Özeti incelendiğinde; VUK 177.maddenin 504 sıra no.lu V.U.K. Genel Tebliği ile 01.01.2019’den itibaren belirtilen alış, satış ve hasılat tutarların altında kaldığı; ayrıca Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıda da; davacı adına MERSİS ve Müdürlüğün bilgisayar tetkikinde kaydına rastlanılmadığının bildirilmesinden de anlaşılacağı üzere; davacının ikinci sınıf mükellef olduğu, İşletme Hesabı esasına göre defter tuttuğunun görüldüğü bildirilmiştir.
Davalı tarafın mahkememizin yetkisine yasal süre içerisinde ileri sürdüğü itirazı incelendiğinde,
6100 sayılı HMK’nın yetki sözleşmesi hakkındaki 17. Maddesine ‘‘Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.’’ Uyarınca tarafların sipariş sözleşmesi 8.maddesi uyarınca … Mahkemeleri yetkili olup mahkememizin yetkili olmadığı anlaşılmış, davalı tarafça yasal süre içerisinde ileri sürülen yetki itirazı haklı bulunmuş, mahkememizin yetkisizliği nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi uygun görülmüş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
Yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna,
HMK’nun 20/1 maddesi hükmü gereğince karar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yolna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde başvurulduğunda dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne gönderilmesine,
HMK.331/2.maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunun dosyanın yasal süresi içinde yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde o mahkemece karara bağlanmasına, dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmemesi halinde ise resen veya talep üzerine mahkememizce karar altına alınmasına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.