Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/364 E. 2021/272 K. 21.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

ESAS NO:…
KARAR NO : …
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/05/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :

Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, müvekkili …. San. Ve Tic. A.Ş. ile davalı/borçlu …San. ve Tic. A.Ş. arasında müvekkili şirket tarafından verilen reklam hizmeti sebebiyle bir ticari ilişki bulunduğunu, bu reklam hizmet bedeline ilişkin olarak düzenlenen …NOLU 23.600,00 TL bedelli, …NOLU 29.853,00 TL bedelli, …NOLU 23.600,00 TL bedelli, …NOLU 21.240,00 TL bedelli, …NOLU 8.816,96 TL bedelli, …NOLU 23.600,00 TL bedelli, …NOLU 8.968,00 TL bedelli, …NOLU 24.544,00 TL bedelli, …NOLU 23.600,00 TL bedelli ve …NOLU 35.400,00 TL bedelli muhtelif faturalar ile cari hesaptan kaynaklı müvekkil şirketin davalı taraftan muaccel ve likit 103.368,96 TL tutarında bakiye alacağı bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından Davalı/Borçluya verilen reklam hizmetinden kaynaklı davalı tarafın Müvekkili Şirkete 103.368,96 TL borçlu olması sebebiyle Müvekkili şirketçe belirtilen muhtelif faturaların düzenlendiğini ve düzenlenen işbu faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı borçlunun söz konusu faturaları tebliğ almış olmasına karşın, TTK madde 21’de belirtilen itiraz süresi içerisinde faturalara itiraz edilmediği, zımni olarak bu faturaların kabul edildiği ve borçlu şirketin ticari defter ve kayıtlarına işlendiği, akabinde de hukuka aykırı ve haksız olarak düzenlenen …no.lu, 35.400,00 TL bedelli ve …no.lu, 35.400,00 TL bedelli iki adet iade faturasının Müvekkili şirkete gönderildiğini, müvekkili şirket tarafından hem iade faturalarının kabul edilmediğine ve davalı borçluya iade edildiğine hem de müvekkili şirkete mevcut olan 103.368,96 TL tutarında bakiye borcunu ödemesine ilişkin Müvekkili şirket tarafından borçluya Karşıyaka …. Noterliği kanalıyla …Tarih …Yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, müvekkili şirketin alacağını tahsil etme yolunda tüm uğraşlarına karşın borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olması sebebiyle davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası nezdinde icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın icra takibindeki borca ve faize haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, işbu itirazın hukuka ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, bu mesnetsiz itirazın ortadan kaldırılması amacıyla müvekkil şirket tarafından öncelikle kanuni zorunluluk olan arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak yapılan arabuluculuk görüşmelerinde taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında haricen yapılan görüşmelerde borçlu şirket yetkililerinin her defasında ödeme yapacaklarını belirterek müvekkili şirketi mütemadiyen oyaladığını, müvekkili şirket davalı tarafın borca itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğunun aksine iyi niyetle hareket ederek uzunca bir süre ödeme beklediğini, borçlu tarafın icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ederken herhangi bir delil veya gerekçe öne sürmediğini, yalnızca borcun olmadığı iddiasında bulunduğunu ve müvekkili şirketin kendi edimlerini yerine getirmediğini iddia ettiğini, borçlu tarafın takibe itiraz etmekteki tek gayesinin müvekkil şirketin alacağını tahsil etmesinin önüne geçmek olduğunu, açıklanan nedenlerle davalının içinde bulunduğu ekonomik durum nedeniyle mallarını devretmesi söz konusu olduğundan ve bu durumda dava konusu tutarın tahsilinin oldukça güçleşeceği ve hatta ortadan kalkacağı dikkate alınarak dava konusu borç tutarında davalı adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulması ve mahkemece ihtiyati tedbir uygulanmasını, davanın kabulü ile, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli itirazının iptaline, … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takibinin devamına, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli itirazı sebebiyle davalı şirket aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; davacının dava konusu taleplerinin zaman aşımına uğradığının maddi bir gerçek olduğunu, zira dava konusu olay üzerinden gerek hak düşürücü süre gerekse de zamanaşımı süresinin ayrı ayrı geçtiğini, bu nedenle dava dilekçesinin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, dava şartı olan zorunlu arabuluculuk sürecinin re’sen dikkate alınarak, son tutanak aslının mahkemeye sunulup sunulmadığının araştırılmasını talep ettiğini, HMK 107/h maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından dava dilekçesinin reddini talep ettiklerini, aksi halde bu alacak kalemlerinin somutlaştırılarak davasını kısmi davaya çevirerek miktarlarının belirgin hale getirilmesini, bu suretle beyan edilen dava değeri ve dava değeri üzerinden hesaplanacak eksik harcın tamamlattırılmasını dava dilekçesi ve davaya dair harcın ikmal edildiği tarih dikkate alındığında davanın yasal süre içinde açılmadığını, bu nedenle dava dilekçesinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının gider avansını yatırmadığını, bu açıdan dava dilekçesinin reddini talep ettiklerini, davalı işverenin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kusuru ile dava açılmasına neden olmayan davalı hakkında; yargılama gideri ve avukatlık ücretinin hüküm altına alınmaması gerektiğini, İİK md 257 gereği ihtiyati haciz kararı vadesi gelmiş borçlardan ötürü verilebileceği, vadesi gelmemiş borçlardan ötürü ancak, borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa ya da borçlu taahhütlerinden kurtulmak üzere malları gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya çalışır ya da bu maksatla hileli davranışlarda bulunursa ihtiyati haciz kararı verilebileceği, diğer taraftan, davalı şirketin … İli, … İlçesinde hizmet etmekte olup bünyesinde yüzlerce çalışanın istihdam ettiğini, verilebilecek Söz konusu ihtiyati haciz kararı, müvekkili şirketin ticari itibarını sarsıcı, cari piyasada gerektiğinde kredi olanaklarını sınırlayıcı nitelikte olacağını, bu haliyle somut bir nedene dayanmayan ve fakat sayın mahkemece kabul edilen ihtiyati haciz kararı davalı şirket için ileride telafisi olanaksız zararlar doğurabilecek nitelikte olduğunu, kaldı ki müvekkil davalı … ilçesinde çevre halkına sağlık hizmeti veren …’nin işletmecisi tüzel kişi olup, muayyen yerleşim yerinin bulunduğu, dava konusu taşınmazların kaçırılması ya da gizlenmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, davacı tarafın da bu husus konusunda kanaat oluşturacak hiçbir delil öne sürmediğini, davalının tüzel kişi olması, muayyen yerleşim yeri ve işletmelerinin olmasından dolayı da kaçmaya çalışma ya da kaçmak maksatlı hileli davranışlarda bulunma gibi bir durumun mevcut olmadığını, davacı tarafın teminatla ilgili yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenle davacı yanın ihtiyati haciz ve tedbir talebinin reddinin gerektiği, davacı vekili, davacı firmanın, davalı şirket ile aralarında reklam hizmeti sebebiyle ticari ilişki olduğunu, icra takibine konu alacağın davacı tarafından mal – hizmet karşılığı kesilen faturadan kaynaklandığını, fatura bedellerinin ödenmediğini iddia ettiğini, davacı tarafından davalı şirkete herhangi bir hizmet verildiğinin iddia edildiği, düzenlendiği iddia edilen faturaların hangi hizmete dair düzenlendiği, verildiği iddia edilen hizmetlerin ne olduğu ve hizmetin tam, eksiksiz ve ayıpsız ifa edilip edilmediği hakkında herhangi bir iddia ve beyanda bulunulmadığını, bu hususta iddianın genişletilmesine muvafakatlerinin olmadığını, takip talepnamesinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlılığın asıl olduğunu, davada her türlü delille ispat edilecek alacağın da yine takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacak olduğunu, cari hesap ilişkilerinde taraflar karşılıklı borç doğuran ilişkilerinden doğan haklarını teker teker talep etmekten vazgeçmekte olup bir nevi takas mahsup sistemi ile hareket etmekte olduklarını, TTK madde 89/2 uyarınca cari hesap sözleşmesi yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağını, davacı vekilinin ne icra takibi dayanağı olarak ne de dava dilekçesi ekinde ve delillerinde taraflar arasında imzalanmış yazılı bir cari hesap sözleşmesi sunmadığını, varlığından bile bahsetmediğini, Kanunun emredici hükümlerine ve basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüklerine aykırı olarak başlatılan icra takibine itirazın iptaline dair bu davanın sırf bu sebeple bile reddinin gerektiğini, keza sayın mahkemeniz aksi kanaatte ise bile davacının iddialarının kabulü anlamına gelmemek kaydıyla; davacı tarafın söz konusu cari hesap borcunun hangi sebeple doğduğuna ilişkin herhangi bir açıklama yapmadığını ve iddiada bulunmadığını, borcun sebebine dair herhangi bir delil belirtmediğini ve sunmadığını, karsılıklı edimlerin ifasında, satıcı eseri ve hizmeti eksiksiz ve ayıpsız ifa ettigini önce kanıtlaması gerektiğini, bu ispatlandığında bedelin alıcı tarafından ödendiğinin ispatlanması gerektiği, 6100 sayılı HMK’nın 190/1 maddesi geregince ispat yükünün özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya baglanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğunu, yine aynı Yasanın 200/1 maddesi geregince eldeki davanın deger ve miktar itibariyle yazılı belgeyle ispat edilmesi gerektiğini, HMK ile getirilen değişiklikler ve dava şartı niteliği haline gelen itirazlarımız doğrultusunda dava şartı yokluğu, dava dilekçesinin usuli eksiklik nedeniyle ayrı ayrı reddini, alacak muaccel olmadan başlatılan ve yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan icra takibi yasal bulunmadığından, itirazın iptali taleplerinin reddine ve davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddini; aksi halde kurusu bulunmayan davalılar yönünden esastan reddini, işlemiş faize ve fahiş faiz oranlarına dair itirazlarının kabulünü, alacağın likit olmayıp takip konusu alacağın varlığı halli muhakemeyi gerektirdiğinden; davacı yan icra inkar taleplerinin reddini, davanın esastan reddi ile davalı alayhine %20 den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, davalılar kusuruyla dava açılmasına neden olmadığı için yargılama gideri ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulmamasını, yargılama giderleri – avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ve davanın diğer yasal sonuçlarına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava ticari ilişki üzerine sunulan hizmete dayalı fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Harçlandırılan dava değeri: 103.368,96-TL’dir.
Davacı vekili delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası, taraflar Arasındaki cari hesap tablosu, …NOLU 23.600,00 TL bedelli, …nolu 29.853,00 TL bedelli, …nolu 23.600,00 TL bedelli, …nolu 21.240,00 TL bedelli, …nolu 8.816,96 TL bedelli, …nolu 23.600,00 TL bedelli, …NOLU 8.968,00 TL bedelli, …nolu 24.544,00 TL bedelli, …nolu 23.600,00 TL bedelli ve …nolu 35.400,00 TL bedelli muhtelif faturalar, Karşıyaka …. Noterliği kanalıyla …Tarih …Yevmiye numaralı ihtarname, arabuluculuk tutanakları, …no.lu, 35.400,00 TL bedelli ve … no.lu, 35.400,00 TL bedelli iki adet iade faturası, tanık, yemin, keşif, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesine dayanmış dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Davalı vekili karşı delil olarak, taraflar arasında akdedilen sözleşme – taahhütnameler, faturalar – fişler – ödeme dekontları – makbuzlar,davacı – davalı yan ticari defter ve muhasebe kayıtları, … İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra takip dosyası itiraz dilekçemiz ve dosya münderecatı, davacı yanın bağlı olduğu oda – resmi kurum ve vergi dairesi kayıtları, davacı yanın eksik bıraktığı ve davalı tarafından yaptırılan işlerle ilgili belgeler – ödeme makbuzları – fişler – dekontlar, emsal mahkeme kararları ve bilirkişi raporları – dava ile ilgili yüksek mahkeme içtihatları, yüksek mahkeme ilamları ve bilirkişi raporları, keşif ve bilirkişi incelemesi, emsal bedellerin belirlenmesi için meslek odalarına yazılacak müzekkere yanıtları, tanık, yemin deliline dayanmış dayanak belgeleri dosyaya sunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının davalıya reklam hizmeti verip vermediği, … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası ile cari hesap alacağı üzerinden icra ve dava konusu olan miktar kadar davacı alacağı bulunup bulunmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın yerinde olup olmadığı yönünde bulunduğu tespit edildi.
… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı, borçlusunun davalı olduğu, takibin 103.368,96-TL alacak üzerinden yapılan ilamsız icra takibi olduğu, takibin dayanağı cari hesap alacağı olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından 04/05/2020 tarihinde borcu bulunmadığından takibe, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, takibin durduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin 29/01/2021 tarihli duruşmasında dosyanın SMMM ve reklam uzmanı bilirkişisine tevdi ile davacı iddiası davalı savunması doğrultusunda davacı defter ve kayıtları üzerinde gerekli görülmesi halinde yerinde inceleme yapma yetkiside verilerek uyuşmazlık konusunda rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, dosya bilirkişilere verilmiş bilirkişiler tarafından sunulan 27/04/2021 tarihli raporda; ilgili mevzuat gereği; davacı yan tarafından sunulan 2019 – 2020 yılları Yevmiye Defteri, Defter-i Kebir ve Envanter defterlerinin kanuni süresi içinde açılış ve 2019 yılı Yevmiye Defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapıldığı, ancak 2020 yılı Yevmiye Defterlerinin kapanış tasdik tarihinin 30.06.2021 olması sebebiyle henüz kapanış tasdikinin yapılmadığının, davacı şirket resmi defter kayıtlarında; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 103.368,96.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiğinin görüldüğünün,davalı …A.Ş.’nin 2019 – 2020 yılları inceleme dönemlerinde E-DEFTER tuttuğu, 07-08-09-10-11-12/2019 ve 01-06-12/2020 dönemlerine ait tutulan Yevmiye Defteri ve Defter-i Kebirin E-Defter Beratlarının incelendiğini, oluşturma tarihlerinin yasal süresi içinde yapıldığının ve davalı şirket resmi defter kayıtlarında; 12.06.2020 t.itibariyle Davacı …’ın, davalıya 19.931,04.-TL borçlu olduğunun görüldüğü, taraf defter kayıtları arasında 123.300,00.-TL bakiye farkı olduğunun tespit edildiği, bakiye farkı sebebinin; 2.500,00-TL davalı defterine kaydedilen, ancak davacı defterine kaydedilmeyen 04.09.2019 tarihli davacı EFT’si, 35.400,00-TL davalı deft. kaydedilen, ancak davacı deft.kaydedilmeyen 20.01.2020 tarihli davacı 23 EFT’si, 35.400,00-TL davalı deft. kaydedilen, ancak davacı deft. Kaydedilmeyen 20.01.2020 tarihli davacı EFT’si, 50.000,00-TL davalı deft. kaydedilen, ancak davacı defterine kaydedilmeyen 12.06.2020 tarihli davacı EFT’si, 123.300,00-TL davalı deft.olan ancak davacı deft.olmayan kayıtlardan kaynaklandığının tespit edildiğini, detaylandırılan 123.300,00.-TL toplam tutarındaki kayıtların dayanak belgeleri incelendiğinde; davalı defterlerinde olan, ancak davacı defterlerinde olmayan 123.300,00.-TL toplam tutarındaki kayıtların kabul edilmesinin mümkün olmayıp, raporda detaylandırıldığı, takip tarihi itibariyle davalının davacıya 103.368,96.-TL tutarında borçlu olduğu görüş ve kanaati hasıl olmakla; Davacı şirket tarafından, davalı şirkete, Karşıyaka ….Noterliğinden gönderilen …tarih, …yevmiye numaralı ihtarname ile “…ayrıca işbu ihtarın tarafınıza tebliğinden itibaren 7 (yedi) gün içerisinde şirketimizce verilen hizmetlere ilişkin düzenlenen fatura bedelleri olan 103.368,96.-TL tutarında borcunuzu nakden ve defaten ödemenizi…” denilerek, ihtar edildiği ve ihtarnamenin 22.01.2020 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiği de görülmüşse de; takipteki ödeme emrinde işlemiş faiz talep edilmediğinden faiz hesabı yapılmadığı bildirilmiştir.
Dosya içerisinde mevcut tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, tarafların incelenen ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, buna göre davacının davalıya kesmiş olduğu 103.368,96-TL’lik faturanın davacı ticari defter ve belgelerinde yer aldığı gibi davalı ticari defterleri incelendiğinde ortaya çıkan bakiye farkın sebebinin tek tek bilirkişi raporu ile açıklandığı, takip tarihi itibariyle davalının davacıya 103.368,96-TL borçlu olduğunun belirlendiği bilirkişi raporunun hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirildiğinden davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM :
İş yoğunluğu nedeniyle gerekçesi sonradan yazılacak ekli kararda açıklanmak üzere;
Davanın KABULÜ’ne,
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptaline,
Takibin 103.368,96-TL alacak üzerinden avans faizi yürütülerek devamına,
İİK 67 maddesi uyarınca %20 icra-inkar tazminatının 20.673,79-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 7.061,13-TL ilam harcından 1.248,45 TL peşin ilam harcının ve icra dosyasına yatırılan 516,84 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.295,84 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
1.320,00TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun’a göre davalıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
Davacı tarafından sarfedilen: 54,40 TL başvurma harcı, 1.248,45 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, icra dosyasına yatırılan 516,84 TL peşin harç, 49,50-TL tebligat gideri, 1.200,00- TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.076,99 TL yargılama gideri ile A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 13.770,05 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sarf edilmemiş gider avansı var ise talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.