Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/245 E. 2021/187 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/07/2020
KARAR TARİHİ : 02/04/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :19/04/2021
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, 30/01/2020 tarihinde sürücü …sevk ve idaresindeki …plakalı aracı ile Bornova-Karşıyaka istikametine yolun orta şeridinde seyir halinde iken Karşıyaka Kavşağına geldiği esnada direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu bariyerlere çarpması neticesinde yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sonucunda …plakalı araçta yolcu konumunda bulunan müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, ikame ettikleri davanın belirsiz alacak davası olduğunu, davanın gerçek değerinin belirli olduğunda eksik harcın yatırılacağını, kaza sonucunda müvekkilinin …Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, davanın safahatında rapor alındığında müvekkilinin maluliyet oranı (geçici ve kalıcı iş göremezlik) açığa kavuşacağını, söz konusu kazanın …Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturmasının yürütüldüğünü, kaza sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre …plakalı araç sürücüsü …’ın kusurlu bulunduğunu, kusur durumunun yargılama safahatında alınacak bilirkişi raporu ile netlik kazanacağını, …plaka sayılı aracın davalı …. nezdinde kaza tarihini kapsar ZMMS poliçesi olduğunu, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazmini talep ettiklerini, …tarihinde kabul edilen …sayılı yasanın MADDE 5- 2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi gereğince davalı ….’ne 18/02/2020 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu, davalı …. Tarafından başvuruya istinaden yapılan ödemenin müvekkilin gerçek zararını karşılamadığını, bu nedenle 20/03/2020 tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabulucuk yoluna başvurulduğunu, 13/05/2020 tarihinde gerçekleştirilen toplantı neticesinde …. ile görüşmelerin olumsuz sonuçlandığını ve anlaşmanın sağlanamadığını, fazlaya ilişkin tüm dava ve tazminat talep haklarının saklı kalması kaydıyla, müvekkili için 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize verilen cevap dilekçesinde, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, HMK md.6/1 gereği, müvekkili şirketin yerleşim yeri itibariyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı tarafından huzurda görülen davadan önce müvekkili şirkete başvurulduğunu ve şirket nezdinde …numaralı hasar dosyasının açıldığını, dosya kapsamında yapılan incelemeler sonucunda sigortalı aracın kusur oranı da dikkate alınarak 18.175,02-TL tazminat tutarının 07.04.2020 tarihinde davacıya ödendiğini, yapılan ödeme ile müvekkili sigorta şirketinin davaya konu edilen poliçeden doğan sorumluluğunun sona ermiş olması sebebi ile huzurda görülen davanın öncelikle açıklanan sebeple reddi gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğu gözönüne alınarak öncelikle davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısı araç sürücüsünün kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1.maddesi uyarınca sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine göre temin ettiğini, müvekkili şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere sorumlu olacağını, öte yandan Adli Tıp Kurumu Kanunu ve bu kanunun Uygulama Yönetmeliği ile trafik kazalarından doğan uyuşmazlıklarda trafik kazaları ile ilgili tahkikat dosyaları üzerinde incelemeler yaparak kazaya ilişkin kusur oranlarının bilirkişi raporu ile tespit edilmesi hususunda Adli Tıp Kurumu …Dairesinin görevlendirildiğini, bu nedenlerle, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün kusurunun belirlenmesinde hayati önemi olan hususların yeniden değerlendirerek Adli Tıp Kurumu …Dairesi’nce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca mahkemece dava konusu kaza sırasında rücuya ilişkin bir durumun mevcut olup olmadığının araştırılmasını talep ettiklerini, kalıcı maluliyetin belirlenebilmesi için kaza tarihinden itibaren 18 aylık sürenin geçmiş olması gerektiğini, hastada iyileşmenin durduğu, son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığınun tespit edilmesi gerektiği, …sayılı Adli Tıp Kurumu Yasası’nın 16/11-c maddesi gereğince, davacının dava konusu kaza nedeniyle -var ise- maluliyetlerinin tespitinde yetkili tek kurum Adli Tip Kurumu …. İhtisas Dairesi olduğunu, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Dairesi dışında başkaca bir kurumun maluliyet oranına ilişkin rapor düzenlemesinin mümkün olmadığını, ayrıca sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için de “sakatlıktan kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatı”na ilişkin talebin değerlendirilmesi amacıyla Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi tarafından hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin yaptığı ödemenin bilirkişi incelemesi yapıldığı tarih itibari ile güncellendikten sonra tazminatta indirim sebebi yapılması gerektiği, şöyle ki Müvekkili Şirketin yaptığı ödemeler, bilirkişi incelemesi yapıldığı tarih itibari ile enflasyon ve faiz karşısında değer kaybetmiş olacağını ve bunun da davacı lehine haksız ve sebepsiz zenginleşme sonucuna ulaşabileceğini, Yargıtay içtihadı gereği bilirkişi tarafından inceleme yapılırken Sigorta şirketinin ödemesi üzerinden geçen zaman inceleme tarihi itibari ile faiz eklenmek suretiyle güncelleme yapılması gerektiğini, mahkemece müterafik kusur ve hatır taşıması hususlarının araştırılarak, tazminat tutarından indirim yapılmasını talep ettiklerini, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiği, davacının dava konusu kaza nedeniyle gerek müvekkili şirketten gerekse de başkaca sorumlulardan almış olduğu tazminat tutarlarının hesaplamalarda dikkate alınması gerektiğini, kaldı ki işbu tutarların güncellenerek hesaplanacak tazminattan indirilmesi gerektiğini, haksız fiil nedeniyle ödenen tazminatlar dışında kazadan sonra davacının çalışması nedeniyle elde ettiği gelirlerin de hesaplanacak tazminattan indirilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik zararları, bakıcı ve tedavi giderleri müvekkil şirketin sorumluluğu olmadığından davacı yanın bu yöndeki taleplerinin de reddi gerektiğini, poliçe genel şartları gereğince, davacının talep ettiği geçici iş göremezlik giderinden, tedavi giderinden, tedaviye bağlı sair giderlerden (ulaşım, ilaç, refakatçi vb.) ve geçici iş göremezlik döneminde ortaya çıkan bakıcı giderinden müvekkili şirketin sorumlu tutulayacağı, zira bu hususta sorumluluğun sosyal güvenlik kurumuna ait olacağını, Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. Maddesi ve yerleşmiş Yargıtay Kararları gereğince, gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile şirketimize müracaat tarihinden öncesinde davacı şirketin temerrüdünün söz konusu olmadığını, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin tam ve eksiksiz olarak ibrazından itibaren (8) iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı takdirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihler öncesinde müvekkil sigorta şirketi açısından faiz sorumluluğu da bulunmadığını, ayrıca davacı yanın faize ilişkin taleplerinin reddinin gerektiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep ettiklerini, bu nedenlerle öncelikle usule ilişkin itirazlarının kabulü ile davanın usulden reddine, aksi halde esasa ilişkin itirazları kapsamında davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine tazminat davası açılmış ise de; davacı vekilinin 08/03/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin feragat yetkisinin bulunduğu görülmüş, davalı vekiline feragat dilekçesi 15/03/2021 tarihinde tebliğ edilmiş ancak feragata ilişkin herhangi bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmış olmakla mahkememizce, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi uygun görülmüş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
Alınması gerekli 59,30 TL karar harcından 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun’a göre davacıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı sigorta vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Sarfedilmemiş gider avansının bulunması durumunda, kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkca okundu usulen anlatıldı. 02/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.