Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/144 E. 2021/363 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

ESAS NO: 20… Esas
KARAR NO : 20…
T.C.

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 202… Esas
KARAR NO : 20…

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 24/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 08/07/2021

Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
İSTEK :
Davacı vekili dava dilekçesi ve açıklama dilekçesi ile; davacı şirketin ürettiği tarım ve baharat ürünlerinde kullanmak üzere davalı tarafa etiket sipariş ettiğini, davalı tarafça, davacı şirketin sipariş verdiği etiketlere ilişkin 11.11.2019 – 12.11.2019 – 13.11.2019 tarihlerinde toplamda 30.003,84-TL tutarında 4 adet fatura düzenlendiğini, fatura edilen etiketlerin müvekkiline gece saatlerinde teslim edildiğini ve etiketlerin teslim anında hava karanlık olduğundan muayene edilme imkânı olmadığını, sonrasında teslimin ertesi günü etiketler kontrol edildiğinde ise etiketlerin ayıplı olduğunun tespit edildiğini (şöyle ki, etiketlerin renkleri ve görüntü kalitelerinin birbirinden farklı olduğunu; aynı ürünün çeşitli boydaki paketleri için kullanılacak bazılarında hem renk farklılığı hem de yazı ve görüntülerde titreme mevcut olduğunu) ve bu ayıba ilişkin derhal davalı tarafla iletişime geçildiğini, hem yüz yüze hem telefonla yapılan görüşmeler neticesinde davalı tarafın, etiketlerdeki ayıbı kabul ettiğini ve ayıpsız misliyle değişim yapılması yönündeki davacı şirket talebine olumlu yanıt verdiğini, bu görüşmelerin henüz teslimin üzerinden 1 hafta dahi geçmeden yapıldığını, ayrıca davacı şirket tarafından, değişimi istenilen etiketlerin listesini içeren bir mailin de davalı tarafa 23.12.2019 tarihinde gönderildiğini, ancak sonrasında ayıplı etiketlerin ayıpsızıyla değiştirilmediği gibi davalı tarafa telefonla dahi ulaşılamadığını, söz konusu ayıplı etiketlerin davacı şirket tarafından muhafaza altına alındığını, davacı şirketin davalı tarafa bir süre daha ulaşmaya çalıştığını, ancak bir sonuç alınamayınca, davalı tarafa “ayıplı malın ayıpsızıyla değiştirilmesi veya para iadesi” talebini içeren … Noterliği kanalıyla 07.02.2020 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin davalı tarafa 17.02.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafın da … Noterliği’nin 18.02.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtara cevabıyla ayıbı kabul etmediğini, sipariş edilen malın tam ve ayıpsız olduğunu ileri sürdüğünü, karşı ihtarnamedeki iddiaların doğru olmadığını bildirerek,
a)Davalı tarafça teslim edilen ayıplı etiketlerin ayıpsızıyla değişimine,
b)Bu talebin mümkün olmaması halinde ayıplı etiketler için davalı tarafa ödenen toplam 30.083,84-TL’lik fatura bedelinin ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 17.02.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; basiretli tacir olduğunu iddia eden davacının dava konusu etiketleri her nedense davacının iddiası doğrultusunda gece geç saatte aldığını, gece geç saatte aldığı etiketleri …’ya gönderdiğini, ancak iddia ettiği gibi etiketlerin tek partide değil, 6-7 partide teslim edildiğini, bedellerini ödediğini, ancak anlaşılmaz şekilde teslim ve bedel ödemesinden 3 ay sonra bu basiretli tacirin noter vasıtası ile ayıp ihbarında bulunduğunu, bu ihbarın kabul edilmediğine dair noterden cevap verildiğini, davacının belirttiği mailleri kabul etmediklerini, kaldı ki ayıplı olduğu iddia edilen malın çalışan bir parça, boyanmış bir araba kapısı değil, ele alınıp bakıldığında, teslim alırken eğer ayıplı ise ayıbı görülebilecek etiket olduğunu, ayıp ihbarının zamanında yapılmadığını, bildirerek davanın reddini savunmuştur.
GEREKÇE VE HÜKÜM :
Taraflar delil ve belgelerini, sözleşme konusu ürün görsellerini, ihtarname örneğini, yazışmaları, faturaları ibraz etmişler, taraf tanıkları dinlenmiş, matbaacı-reklamcı … imzalı 08/03/2021 havale tarihli bilirkişi kök raporu ve 26/05/2021 havale tarihli ek rapor alınmıştır.
Dava, TBK’nun 470 vd. maddelerine göre açılmış, eser sözleşmesi niteliğindeki “ürün ambalajıyla bütünlük arz edecek şekilde etiket hazırlanması” işinin ayıplı olduğundan bahisle ayıplı etiketlerin ayıpsızı ile değişimi, olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasında davacı şirketin ürettiği tarım ve baharat ürünlerinde kullanmak üzere davalı tarafa etiket üretimi ve satımı konusunda anlaşma yapıldığı, bu etiketlere ilişkin 11.11.2019 – 12.11.2019 – 13.11.2019 tarihlerinde davalı tarafından davacıya 4 adet fatura düzenlediği ve bu fatura bedelleri toplamının 30.003,84-TL olduğu, fatura içeriği etiketlerin davacıya teslim edildiği ve fatura bedelleri 30.003,84 TL’nin davacı tarafından davalıya ödendiği; dava şartı arabuluculuk son tutanağının 13/03/2020 tarihinde ve dava tarihinden önce düzenlendiği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşulmayan noktalar ve çözülmesi gereken sorun: Dava konusu 4 adet fatura içeriği etiketlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise açık ayıp mı yoksa gizli ayıp mı olduğu, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, davacı tarafın kendisinde bulunduğunu iddia ettiği etiketlerin kaç adet olduğu ve anlaşma konusu tüm etiketlere oranının ve bedelinin ne kadar olduğu, bu çerçevede etiketlerin değişiminin ya da bedellerinin iadesinin gerekip gerekmediği noktalarındadır.
TBK’nun 470.maddesi gereğince, iş sahibinin asıl borcu işin bedelini ödemesidir. Yüklenici ise, yüklendiği imalatı sözleşmeye ve fen kurallarına uygun tamamlayıp teslim etmekle yükümlüdür. Esas itibariyle bir eser tamamen bittikten sonra teslim edilebilir.
İş sahibi, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorundadır. Taraflardan her biri, giderini karşılayarak, eserin bilirkişi tarafından gözden geçirilmesini ve sonucun bir raporla belirlenmesini isteyebilir (TBK m.474).
İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (HMK m.190/1)
Maddî ve hukukî olguların ışığında somut olaya dönüldüğünde:
Taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde davalı yüklenici tarafından davacı iş sahibine küçük, orta ve büyük boy olmak üzere 299.700 adet etiket teslim edildiği, davalı tarafından kullanılan 3 boy etiket toplamının 23.032 adet olduğu, kullanılmayıp davacı tarafından muhafaza edilen toplam etiket sayısının 224.000 adet olduğu, bu etiketlerden 78.100 adedinin KDV dahil toplam 5.769,09 TL’lik küçük boy etiket; 60.800 adedinin KDV dahil toplam 4.943,16 TL’lik orta boy etiket; 85.100 adedinin KDV dahil toplam 12.853,50 TL’lik büyük boy etiket olduğu ve toplam tutarının 23.565,75 TL olduğu,
Sözü edilen 224.000 adet etiketin; 04/11/2019 tarihinde etiket baskıları için onay alınan grafikler ile basılmış etiketler arasındaki ürünü yansıtmadığı, ayrıca etiketlerin ebatlarında birbirini tutmayan renkler, soluk renkler ve baskıların flu olup bulanık izlenimi yarattığı, baskı öncesi davalıya teslim edilen orijinal grafiklerin hemen yanına hatalı etiketlerin yapıştırıldığı, ürünlerin açık ayıplı niteliğinde olduğu, bu ayıplı durumun davacı iş sahibi firma tarafından davalı yükleniciye uygun süre kapsamında 1 hafta içerisinde elektronik posta yoluyla bildirildiği, böylece davacının davalıdan işbu dava nedeniyle 23.565,75 TL alacağının bulunduğu, özellikle bilirkişi kök raporu-ek raporu ve davacı tanıklarının anlatımları ile belirlenmiştir. Olayın özelliklerine ve şartlarına, dosya içeriğine göre davalı tanığı …’ın ayıp ihbarı konusundaki beyanına itibar edilmemiştir.
224.000 adet ayıplı etiketler dışındaki sözleşme konusu diğer etiketlerin ayıplı olduğu iddia edilmiş ise de; bilirkişi incelemesine sunulamaması nedeniyle ayıplı olup olmadığının tespiti mümkün olmadığı için, diğer etiketlerin de ayıplı olduğu iddiasının ispatlanamadığı kanaatine varılmıştır.
Tarafların durumlarına, olayın özelliklerine ve şartlara, infaz kabiliyetinin güçlüğüne, dosya içeriğine göre; alacak talebi hüküm altına alınmış olup, tespit edilen ayıplı etiketlerin ayıpsızı ile değişimi talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca 224.000 adet etiketin hurda olarak değerinin bulunabileceği düşünülerek alacak karşılığında etiketlerin hurda haline getirilmek suretiyle davacı tarafından davalıya iadesi cihetine gidilmiştir.
İcra takip tarihinden önce davacı tarafından TBK.’nun 117.madde hükmü çerçevesinde noter kanalıyla 07/02/2020 tarihli ihtarname gönderilmiş ama tebliğ şerhi sunulmamış ise de, davalı taraf noter kanalıyla 18/02/2020 tarihli cevabi ihtarname ile istenilen fatura bedelinin iadesini yerine getirmeyeceğini açıklamakla, anılan tarih itibariyle davalının temerrüde düşmüş olduğu ve bu tarihten itibaren tespit edilen alacağa faiz yürütülmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
I-Davacı tarafından açılan dava ile ilgili olarak:
23.565,75 TL nin temerrüt tarihi 18/02/2020 den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin alacak isteminin REDDİNE,
Ayıplı etiketlerin ayıpsızı ile değişimi talebi konusunda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
78.100 adet küçük boy etiket; 60.800 adet orta boy etiket; 85.100 adet büyük boy etiket olmak üzere toplam 224.000 adet etiketin -hurda şeklinde- davacı tarafından davalıya TESLİMİNE,
II-a)Alınması gerekli 1.609,77 TL ilam harcından 513,76 TL peşin ilam harcının mahsubu ile bakiye 1.096,01 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b)1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun’a göre davalıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
III-Davacı tarafından sarfedilen:
a) 575,96 TL peşin harçların,
b) 172,00 TL tebliğ ve yazı gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 772,00 TL yargılama giderinden kabul (%78) oranına göre hesaplanan 602,16 TL yargılama giderinin,
c) A.A.Ü.T’e göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
IV-Davalı tarafından sarf edilen:
a)41,00 TL tebliğ ve yazı gideri ve 33,75 TL talimat gideri toplamı 74,75 TL yargılama giderinden ret (%22) oranına göre hesaplanan 16,44 TL yargılama giderinin,
d) A.A.Ü.T’e göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

V-Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen bağlı karar açıkça okunup, anlatıldı. 24/06/2021

Katip …

Hakim …

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.