Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/505 E. 2021/242 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

ESAS NO: 20… Esas
KARAR NO : 20…
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 20… Esas
KARAR NO : 20…

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2019
KARAR TARİHİ : 16/04/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :17/05/2021
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinin mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesinde, davacı şirket ile davalı arasında kurulan ticari ilişki neticesinde davalı şirkete icra dosyasında dökümü ve miktarları bildirilen faturalar düzenlendiğini, söz konusu faturalar davalı şirket tarafından ödenmeyince … İcra Müdürlüğü’nün 20… Esas sayılı dosyası ile davalı hakkında 130.487,75-TL’lik faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, borçlu davalının işbu takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ve icra takibini durdurduğunu, oysa ki davalı şirketin temizlik araçlarına, dava konusu faturalardan kaynaklı bakım, servis ve yedek parça hizmeti verildiğini, arabuluculuk başvurusu sonucu tarafların anlaşamadığını, açıklanan nedenlerle; davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğü’nün 20… Esas sayılı takip dosyasına ilişkin davalı tarafın yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından 21/11/2019 tarihli cevap dilekçesi ile; davacı yanın, davalı müvekkili şirket ile kurulan ticari ilişki neticesinde faturalar düzenlediğini, bu faturaların ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlatıldığını, icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamını talep ettiğini, ancak işbu dava haksız ve hukuka aykırı olup, reddi gerektiğini, davacı yanın davalı müvekkili şirket ile bir ticari ilişki kurduğunu ve bunun neticesinde davaya konu faturaları düzenlediğini iddia etmekte ise de, davalı müvekkili … A.Ş’ye davalı yanca düzenlenmiş herhangi bir fatura bulunmadığını, zira müvekkili şirket ile davacı yan arasında kurulmuş bir ticari ilişki de bulunmadığını, davacı yanın, iddia ettiği gibi davalı müvekkili şirketin temizlik araçlarına bakım, servis ve yedek parça hizmeti de vermediğini, ayrıca, davalı müvekkili şirkete davacı yan tarafından düzenlenip tebliğ edilen herhangi bir fatura da bulunmadığını, bu nedenlerle öncelikle davacı yan ile davalı müvekkili şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığından ve müvekkili şirkete düzenlenmiş bir fatura da bulunmadığından, davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirkete düzenlenmiş ve müvekkili şirkete tebliğ edilmiş bir fatura bulunmadığından, müvekkili şirketçe bir ödeme yapılmasının beklenemeyeceğini, nitekim dikkat edilecek olunursa dava konusu faturaların …’ye kesildiğini; ancak icra takibinin davalı müvekkili … aleyhine başlatıldığını, bu itibarla davalı müvekkili şirketin takibe itirazının yerinde olduğunu, davalı müvekkili şirketin, dava konusu edilen alacak ile ilgili olarak davacı ile bakım, servis ve yedek parça hizmetine yönelik ticari bir ilişkiye girdiğini kabul etmediğini, davacının fatura deliline dayanabilmesi için, faturada yazılı malı davalıya teslim ettiğini, bu teslimin borç doğurucu sözleşmesel hukuki bir ilişki sonucu olduğunu, faturanın da bu ilişki sonucu düzenlenmiş olduğunu genel ispat kurallarına göre kanıtlaması gerektiğini, davalı müvekkili şirketin dava konusu fatura borçlusu bulunmaması nedeniyle, arabuluculuk başvurusu sonucunda tarafların anlaşamadığını, müvekkil şirket, davacı yan ile iddia edilen ticari ilişki içerisinde bulunmadığını, dolayısıyla dava konusu edilen borçlardan da sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürdüğünden, Genel Kurulda alınan kararın da işbu dava açısından hukuki bir bağlayıcılığı bulunmadığını, davacı yanın öncelikle dava konusu faturalara dayalı ticari ilişkiyi ispat etmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle; davalı müvekkili şirket aleyhine açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı yanın, davalı müvekkili şirketin borçlu olmadığı bilindiği halde hakkında icra takibi yapılmış olması nedeniyle dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, İİK.nun 67.maddesi uyarınca açılmış olup, taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde düzenlenen faturalardan kaynaklı davacı tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
Harçlandırılan dava değeri:130.487,75 TLdir.
Davacı vekili delil olarak; ….İcra Müdürlüğünün 20… Esas sayılı takip dosyası, arabuluculuk tutanağı, ilgili faturalar, ilgili servis formları, hesap hareketlerini gösterir evrak, ticaret sicil gazetesi örneği, davacıya ait ticari defter ve kayıtlar, tanık, yargıtay kararları bilirkişi incelemesine dayanmış, dayanak belgeler dosyaya sunulmuştur.
Davalı vekili karşı delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 20… Esas sayılı takip dosyası, davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, yemin, bilirkişi incelemesine dayanmış, dayanak belgeler dosyaya sunulmuştur.
… İcra Müdürlüğü’nün 20… sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı, borçlusunun davalı olduğu, takibin 130.487,75-TL asıl alacak üzerinden yapılan ilamsız icra takibi olduğu, takibin dayanağının bir kısım fatura alacağı olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalı-borçluya 15/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, takibe davalı-borçlu tarafından 16/08/2019 tarihinde borcu bulunmadığından takibe, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, takibin durduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında, …. İcra Müdürlüğünün 20… E. sayılı dosyasında belirtilen ve dava konusu miktar kadar davacı alacağı bulunup bulunmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın yerinde olup olmadığı yönünde uyuşmazlık bulunduğu tespit edildi.
Mahkememizin 13/11/2020 tarihli duruşmasında; dosyanın SMMM bilirkişine tevdi ile davacı iddiası davalı savunması doğrultusunda taraf defter ve kayıtları üzerinde gerekli görülmesi halinde yerinde inceleme yapma yetkisi de verilerek uyuşmazlık konusunda rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi …17/02/2021 tarihli raporda; İlgili mevzuat gereği; Davacı tarafın 2019 yılı inceleme döneminde E-DEFTER tuttuğu, inceleme dönemlerine ait tutulan Yevmiye Defteri ve Defter-i Kebirin E-Defter Beratlarının incelendiği, oluşturma tarihlerinin yasal süresi içinde yapıldığının görüldüğü, taraflar arasında 2019 inceleme döneminde ticari bir ilişkinin var olduğu, Ticari ilişkiye istinaden, davacı yevmiye defteri ve kayıtları incelendiğinde; 09.08.2019 takip t. itibariyle Davalının davacıya 130.487,73.-TL tutarında Borçlu olduğunun görüldüğü, davacının davalıya düzenlediği faturaların içeriklerinin Muhtelif Malz. Satışı ve işçilik geliri olduğu, düzenlenen faturaların dayanakları olan servis formlarının tamamında teslim eden ve teslim alan hanelerinde ad soyad ve imzaların olduğu görüldüğünden; takibe ve davaya konu fatura içeriklerindeki ürün ve hizmetin teslim edildiğinin tespit edildiği, anılan takibe ve davaya konu faturaların davacı tarafından, 24.07.2019 tarihinde … Kargo mağrifetiyle davacıdan teslim alınarak, davalı … adresine 25.07.2019 – 11:17’de …’e teslim edildiği tespit edildiği, davalı vekilinin 25.12.2019 havale tarihli İkinci cevap dilekçesi ekinde sunduğu …. Noterliği 26.07.2019 Tarih, … Yev.Nolu Noter ihtarnamesinin incelenmesi neticesinde; takibe ve davaya konu faturaların davalıya 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ancak anılan faturaları ihtarname ekinde iade ederek, faturaları kabul etmediklerini böyle bir borcun bulunmadığını ihtar ettiğinin görüldüğü, dosya içeriğinde anılan ihtarnamenin davacıya tebliğ edildiğine ilişkin belge görülmediğinden, anılan faturaların davacıya iadesinin tespit edilemediği, mahkeme tarafından, davacının, davalı şirket adına; bağlı bulunduğu grup şirketlerin adına ve taşeronluğunu yaptığı belediyeler adına düzenlediği servis formlarının tamamında teslim eden teslim alan ad soyad ve imzaların görülmesiyle teslim edildiği tespit edilen, ayrıca takibe ve davaya konu faturalarında davalıya teslim ettiği, ancak davalı tarafından da kabul edilmeyerek noter ihtarnamesiyle davacıya iade ettiği (noter ihtarnamesinin tebliğine ilişkin dayanak belge dosya içeriğinde olmadığından incelenemedi) faturaların kabulü halinde takip tarihi itibariyle davalının davacıya 130.487,73-TL tutarında borçlu olacağı; aksi kanaatte ise davalının davacıya borcunun olmayacağı, anılan takibe ve davaya konu faturaların kabul edilip edilmeyeceğinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için ….Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan talimat ile Mali Müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda ; tarafımca dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile davalının sunduğu ticari defterlere dayalı olarak yapılan inceleme neticesinde, davalı tarafından sunulan 2019 yılına ait Ticari Defterlerin 6102 sayılı TTK. 64/3. Maddesine uygun olarak Envanter Defteri noter tasdikinin yasal süresinde yapıldığı, e-defter olarak tuttuğu yevmiye ve defter-i kebir defter kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, birbirini doğruladığı, 6100 sayılı HMK 222/2. Maddesine göre 2019 yılı ticari defter kayıtlarının davalı lehine davalarda delil özelliği taşıdığı, davalının 2019 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı, ‘0’ sıfır olduğu, davalının herhangi bir borcu olmaması nedeniyle temerrütten doğan bir faiz hesaplamasına yer olmadığı, davacının dosya kapsamına sunduğu hesap ekstresinde 2019 yılı Temmuz ayından 10 adet fatura bedelinin uyuşmazlığı oluşturduğu, davalı tarafın tebliğ olarak almadığını beyan ettiği, davacının 2019 yılı Temmuz ayında düzenlediği faturaların ispat külfetini yüklendiği, davalının 18.04.2016 tarihinde tür değişikliğine gittiği ve şirketin tüm borç/alacakları ile yeni şirkete geçtiğinin tescili Türkiye Ticaret Sicil gazetesinde ilan edildiği bildirilmiştir.
Tüm dosya içeriği ve delillerin ve bilirkişi raporlarının değerlendirilmesi sonucunda davacı, davalı şirketin temizlik araçlarına bakım servis ve yedek parça hizmeti sunduğunu bu ticari ilişki nedeniyle faturalar düzenlendiğini ve faturaların ödenmemesi üzerine icra takibi başlattıklarını bildirmiştir. Davalı ise davacı ile aralarında ticari bir ilişki bulunmadığını bildirmiştir. Bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile davalı tarafın HMK 222/2 ye göre ticari defterlerini tam ve eksiksiz sunduğu sahibi lehine delil niteliği taşıdığı 2019 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacı tarafa borcunun bulunmadığı davacının delil listesi ekinde sunduğu servis formlarında imzası bulunan şahısların şirket çalışanı olmadığı … Belediyesi personeli olduğu uyuşmazlığın 2015-2016 2018 yıllarına ait servis formlarına binaen düzenlenen 10 adet davacı faturasından kaynaklandığı, hizmetin verildiği işletme ile faturanın düzenlendiği işletmenin aynı olmadığı davacının davasını ispat edemediği tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış olmakla mahkememizce aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin olarak yatırılan 1.575,97-TL harçtan mahsubu ile arta kalan 1.516,67-TL ilam harcının kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
AAÜT. uyarınca 16.346,34-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun’a göre davacıdan tahsili için Hazineye müzekkere yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Sarfedilmemiş gider avansının bulunması durumunda karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.