Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/343 E. 2021/111 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/… Esas – 2021/…
T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
“TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/… Esas
KARAR NO : 2021/…

HAKİM : …
KATİP : …

ASIL DOSYADA
DAVACI : …
VEKİLLERİ : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
ASIL VE MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN 2016/… E. – 2019/…. K. SAYILI
DOSYASINDA
DAVALILAR : 1- …
VEKİLLERİ : …
….
2- …
VEKİLİ :…
: 3- …
VEKİLLERİ : …



DAVALAR : TAZMİNAT
DAVA TARİHLERİ : 18/12/2014 -17/12/2015
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31.03.2021

Davacılar vekilleri tarafından mahkememize verilen dava dilekçeleri ile mahkememiz esas defterine kaydı yapıldıktan sonra yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
ASIL DOSYADA İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … adına kayıtlı ve davalı …nezdinde sigortalı … plakalı aracın, sürücüsü davalı …’in yanında yolcu olarak bulanan davacının kızı … ile birlikte 15.08.2014 tarihinde seyri sırasında yaptığı kazada …’ın vefat ettiğini, davalı …’in kazadan sonra 0,70 promil alkollü olduğunun, kaza tespit tutanağında asli kusurlu olduğunun saptandığını, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kamu davası açıldığını, vefat eden …’ın annesi davacının, kızının ölümü ile desteğinden yoksun kaldığını ileri sürerek, davacının yaşadığı maddi – manevi zararlara karşılık, şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın davalılar … ve …’dan 15.08.2014 kaza tarihinden, davalı sigorta şirketinden 04.11.2014 ret tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, 30.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
ISLAH: Davacı vekili 08.07.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile; artırdığı maddi tazminat talebini 32.585,60-TL olarak açıklamıştır.
BİRLEŞEN DOSYADA İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin kızı …’ın 15/08/2014 tarihinde davalılardan …’in sevk ve idaresindeki mülkiyeti davalılardan….’a ait olan … plakalı araçta yolcu olarak seyahat ederken sürücünün %100 kusuru sonucu yaptığı tek yönlü trafik kazasında vefat ettiğini, kaza yapan … plakalı aracın davalılardan ….nezdinde … nolu poliçeyle ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, kazanın İzmir Çanakkale yolunun Çanakkale’ye gidiş istikametinde, … Mevkii’nde (….) sabaha karşı 06:10’da meydana geldiğini, davalılardan araç sürücüsü …’in kazadan sonra yapılan alkol testinde yasal sınır dışında alkollü çıktığını, almış olduğu alkolün ve sabaha karşı uykusuz olarak araç kullanarak kendi asli kusuru ile kazaya ve yan koltukta oturan müvekkilinin kızının ölümüne sebep olduğunu, davalı sürücü hakkında … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/… E.sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını ve davanın devam ettiğini, müvekkilinin, kızının bu şekilde zamansız ölümü sebebiyle bunalıma girdiğini ve 2015 yılı mart ayında kısmi felç geçirdiğini, davalılardan … ile yapılan görüşmede müteveffada da kusur bulunduğundan bahisle ödeme yapmadıkları için sigorta şirketi hakkında da dava açmak gerektiğini, müvekkilinin kızının desteğinden yoksun kaldığını bildirerek;
Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirlenebilir hale geldikten sonra arttırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan … ve … için kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline; davalılardan ….’den poliçe limiti ile sınırlı olmak ve kaza tarihinden itibaren reeskont avans faizi uygulanmak üzere maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsiline,
35.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan … ve …’dan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DOSYADA CEVAP: Dava dilekçesi davalı …’a 25.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, yanıt dilekçesi ve kanıt listesi sunmayan davalı, ön inceleme duruşmasında tarafına ait aracın kazadan sonra hurdaya ayrılarak satıldığını, kendisinin maddi olarak mağdur olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili 19.01.2015 tarihli cevap dilekçesi ile; davayı kabul etmediklerini, alkol raporu ile davalının yasal sınırları içerisinde alkol kullanıldığının tespit edildiğini, davacının herhangi bir mesleği olmayan müteveffanın desteği altında olmadığını, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, davalının kazada kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili 13.01.2015 havale tarihli cevap dilekçesi ile; … plakalı aracın davalı sigorta nezdinde, … numaralı 22.02.2014-2015 vadeli Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçedeki sakatlanma ve ölüm teminatının sigortalının kusur oranı ve poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere, kaza tarihi itibariyle kişi başına azami 268.000,00-TL olduğunu, davacı murisinin kazada olmasa bile zararın artmasında kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılması, kusur oranında indirim yapılması gerektiğini, indirim sebebi olan hatır taşımacılığının bulunduğunu, müteveffanın ve araç sürücüsünün yasal limitin çok üzerinde alkollü olduğunu, müteveffanın sürücünün alkollü olduğunu bile bile araca binmesi sebebiyle indirim yapılması gerektiğini, sigortacı olarak faiz yükümlülüğünün ancak KTK.’nun 99. md. gereğince temerrüt tarihinden, yani gerekli tüm belgelerle birlikte yapılan müracaattan 8 iş günü sonrasından itibaren söz konusu olabileceğini savunarak, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu kazada hayatını …’ın annesi tarafından mahkememizin 2014/… E.sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine ve diğer davalılar aleyhine dava açıldığını, her iki davanın birleştirilmesi gerektiğini, öte yandan müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusur ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalının kusurunun ve tazminatın ispatlanması gerektiğini, davacı murisinin emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusurundan ve hatır taşıması dolayısıyla tazminatın düşürülmesi gerektiğini, davacılar murisinin sürücünün alkollü olduğunu bile bile araca binmesi sebebi ile ayrıca müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, yasal faiz istenebileceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; aynı konuda müteveffanın annesinin mahkememizin 2014/… E.sayılı dosyası ile dava açtığını, her iki dosyanın birleştirilmesi gerektiğini, kaza anında müvekkilinin kendisine ait araçta bulunmadığını, olay nedeni ile müvekkilinin de mağdur olduğunu, müvekkilinin ya da aracının ve sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, …’ın emniyet kemerini takmadığını, kendi isteği ile araca bindiğini, olayda hatır taşıması söz konusu olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dosyada dava, trafik kazasından kaynaklı olup, oluşan maddi-manevi zararın tazminine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı BK. 49, KTK ve ZMSS poliçesidir.
Asıl dosyada harçlandırılan dava değeri talep attırım ile birlikte; 32.585,60 maddi, 30.000,00-TL manevi tazminattır.
Birleşen dosyada dava değeri; talep attırım ile birlikte 41.656,00-TL maddi, 35.000,00-TL manevi tazminattır.
Toplanan deliller doğrultusunda mahkememizce 01/03/2016 tarih, 2014/… E. – 2016/.. K. sayılı ilamı ile;
“…Davanın kısmen kabulüne; davacının 32.585,60-TL destekten yoksun kalma tazminatından TBK.’nun 52. maddesi uyarınca yapılan 1/10 oranında indirim sonucu 29.327,04-TL maddi tazminat bedelinin, davalılar … ve …’dan 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren, davalı ….’den 04.11.2014 ret tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin 3.258,56-TL maddi tazminat isteminin reddine,
…Davacı tarafından davalılar …. ve ….hakkında açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; TBK.’nun 56. md. hükmü uyarınca davacı anne için takdiren tayin olunan 10.000,00-TL manevi tazminat bedelinin, 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin 20.000,00-TL manevi tazminat talebinin reddine….” karar verilmiştir.
Davalılar … ve …. vekillerinin temyiz isteği üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 19/03/2019 tarih, 201… E. – 20… K. sayılı ilamı ile “…Eldeki davada davalılar vekilleri desteğin hatır için taşındığını savunmuştur. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda BK’nın 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. O halde mahkemece, bu savunma üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması, BK.nun 43. madde hükmüne göre tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı karar yerinde tartışılması, sonucuna göre hüküm tesisi gerekmektedir.
Ayrıca; zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir.
Somut olayda davalılar vekilleri, vefat edenin kazalı araçta yolcu olduğunu, hatıra binaen taşındığını, ayrıca emniyet kemerini takmadığını, kazada müterafık kusurunun bulunduğunu savunmuş, dosyada aldırılan 16.10.2015 tarihli ATK raporunda yolcu …’ın emniyet kemeri takmadığı, ayrıca; alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına bindiği, can güvenliğini tehlikeye attığı belirtilmiştir.
Buna göre mahkemece, bu savunmalar ve ATK kusur raporu değerlendirilerek, kabul edilmesi halinde ayrı ayrı hatır taşıması ve müterafık kusur için %20 oranında indirim yapılması gerekirken, kararda yazılı gerekçeyle, Daire uygulamasına uygun olmayan, destek tazminatından %10 oranında hakkaniyet indirimi yapılmak suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiş ve açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün temyiz eden davalılar yararına bozulmasına…” gerekçesi ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma üzerine dosya yeniden esasa kaydedilmiş ve tarafların görüşleri alındıktan sonra usule ve kanuna uygun görülen bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin 201… Esas, 201… Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde, 05/11/2019 tarihli kararı ile işbu dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen dosyada gözetilmek suretiyle, davacıların talep edebilecekleri destekten yoksun kalma tazminatı bedelinin tespiti için, bilirkişi incelemesi yaptırılması kararlaştırılmış, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu sigorta uzmanı ve aktüerya bilirkişileri heyeti tarafından tarafından düzenlenen 02.03.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; 15.08.2014 tarihinde birleşen dosya davacı …’in kızı olan …’ın, davalı …’ın işleteni ve davalı …in sevk ve idaresindeki … plakalı araç içinde yolcu olarak bulunduğu sırada ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasında vefat ettiği, kazanın oluşumunda sürücü …’in % 100 oranında kusurlu olduğu, müteveffa …’ın ise kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini, … plakalı aracın 22.02.2014-2015 tarihlerinin kapsar şekilde … numaralı poliçe ile …şirketi tarafından sigortalı olduğunu, olay sonucu hayatını kaybeden …’ın vefat tarihinde üniversite 1. sınıftan terk ve bekar olduğunu, anne ve babasının sağ olduğu, davacı anne …’ in kızının vefatından dolayı destek zararının bilinen dönemde 19.334,48 TL, bilinmeyen dönemde 65.756,08 TL olmak üzere toplamda 85.091,56 TL sı olarak hesap edildiğini, yargıtay bozma ilamı doğrultusunda % 40 indirim ile, davacı anne …’ in kızının vefatından dolayı destek zararının 51.054,94 TL olarak hesap edildiğini, baba …’ın ise bilinen dönemde 19.334,48 TL , bilinmeyen dönemde 41.844,78 TL olmak üzere toplamda 61.179,26 TL sı olarak hesap edildiğini, ancak yargıtay bozma ilamı doğrultusunda % 40 indirim yapılarak zararının 36.707,55 TL olarak hesap edildiği açıklanmıştır.
Dosya içerisinde alınan tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde, gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere, davalı …’in kazada %100 kusurlu olduğu araçta yolcu olarak bulunan müteveffa …’ın kazada kusurunun bulunmadığı, kaza nedeniyle asıl dosyada davacı anne için kızının vefatından dolayı destek zararının talep gibi 32.585,60 TL olduğu, baba …’ın kızının vefatından dolayı talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 36.707,55-TL olduğu ancak sehven kısa kararda 41.656,00-TL yazıldığı yazıldığı kısa kararla gerekçeli karar çekişemeyeceğinden bu husus gerekçeli kararda düzeltilememiştir.
Manevi tazminat yönünden ise; olayda, Türk Borçlar Kanunun 56.maddesinde düzenlenmiş bulunan manevi tazminat unsurunun da söz konusu olduğu,davacının olay nedeniyle elem ve ızdırap çektiği, bu durumun sosyal bir gerçek olduğu, manevi tazminatın amacının çekilen acıları yeterince dindirme, yaşama yeniden bağlamak ve ruhsal dengeyi sağlamak olduğu,bu amacı sağlayacak olan manevi tazminatın da paranın satın alma gücü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davalının kusur durumu, olayın işleniş şekli, Türk Borçlar Kanunun 51-56., Türk Medeni Kanunun 4. ve Yargıtay İçtihadi Birleştirme (22/06/1966 tarih 7/7 sayılı) ilkeleri çerçevesinde davalıları müzaka durumuna düşürmeyecek ve davacıyı haksız yere zenginleştirmeyecek şekilde taktiri gerektiği, bu miktarında mahkememizce asıl dosyada davacı anne için 10.000,00-TL birleşen dosyadaki davacı baba için 10.000,00-TL olarak değerlendirildiği tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış olmakla mahkememizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :
İş yoğunluğu nedeniyle gerekçesi sonradan yazılacak ekli kararda açıklanmak üzere davanın talep arttırım dilekçesi de nazara alınarak;
1-ASIL DAVADA
a) Maddi tazminat davası yönünden;
Davacının 32.585,60-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat bedelinin, davalılar …ve …’dan 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren, davalı ….’den 04.11.2014 tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine.
Yargıtay bozma öncesi 05.05.2016 tarihli harç tahsil müzekkeresinin iptal edilerek, maddi tazminat bedeli üzerinden alınması gereken 2.225,92 -TL harçtan, davacı tarafından yatırılan 105,90-TL peşin harç ile 107,88-TL ıslah harcı toplamı 213,78-TL harcın mahsubu ile, eksik 2.012,14-TL harcın davalılardan tahsiline.
Davacı tarafından yatırılan 105,90-TL peşin harç ile 107,88-TL ıslah harcı toplamı 213,78-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine.
AAÜT uyarınca kabul edilen bedel üzerinden 4.887,47-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine.
b-Manevi Tazminat yönünden,
Davalılar … ve … hakkında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; TBK.’nun 56. md. hükmü uyarınca davacı anne için takdiren tayin olunan 10.000,00-TL manevi tazminat bedelinin, 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine.
Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine.
Yargıtay bozma öncesi 05.05.2016 tarihli harç tahsil müzekkeresinin iptal edilerek, manevi tazminat bedeli üzerinden alınması gereken 683,10-TL harçtan, davalılar … ve …’dan tahsiline.
Davacı vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …dan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar …ve …vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacı tarafından sarf edilen bozma öncesi ve peşin harç ile ıslah harcı haricinde kalan 25,20-TL başvuru harcı, 3,80-TL vekalet harcı, 0,60-TL dosya gideri, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 315,00-TL tebligat -müzekkere gideri ve bozma sonrası sarf edilen 549,50 yargılama gideri toplamı 2.443,60-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-BİRLEŞEN 2016/109 ESAS SAYILI DAVADA;
a) Maddi tazminat davası yönünden;
Davacının 41.656,00-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat bedelinin, davalılar … ve …’dan 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren, davalı …’den 17.12.2015 dava tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine.
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.845,52-TL karar harcının 139,00-TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 2.706,52-TL karar harcının davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 139,00-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine.
Davacı tarafından yapılan 27,70-TL başvurma harcı, 4,30-TL vekalet harcı, 1.316,50-TL müzekkere, tebligat, bilirkişi ücreti, gideri olmak üzere takdiren toplam 1.348,50-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
b- Manevi Tazminat yönünden,
Davalılar … ve … hakkında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; TBK.’nun 56. md. hükmü uyarınca davacı baba için takdiren tayin olunan 10.000,00-TL manevi tazminat bedelinin, 15.08.2014 kaza tarihinden itibaren 3095 s. Yasa uyarınca değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine.
Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine.
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 68,310-TL karar harcının 119,55-TL’sı peşin olarak alındığından mahsubu ile bakiye 563,55TL karar harcının davalılar Onur Çelik ve Arzu Kiraz’dan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 119,55-TL peşin harcın davalılar …ve …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar … ve … vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren yasal süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır