Emsal Mahkeme Kararı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/524 E. 2021/293 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KARŞIYAKA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO :…

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Kooperatif Ortaklığının Tesbiti, Konutların Tahsisi, Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 14/06/2021

Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;

İSTEK :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin 2016 yılına kadar Almanya’da ikamet ettiğini, kooperatifin inşaat faaliyetlerini öğrenmesi üzerine kooperatif yetkililerinin davacıya …adında bir üyenin dairelerinin müvekkiline devir edileceğini söylediklerini, bunun üzerine müvekkilinin adı geçen şahısa iki ayrı üyelik için 08/01/2010 tarihinde 12.000,00 TL ödediğini, aynı gün davalı kooperatifin …hesabına üyeliklerin borçları karşılığında …ve …’ün üyelik borçlarına karşılık olarak 24.500,00 TL yatırdığını, bu şekilde üyeliklerin müvekkiline geçtiğinin söylendiğini ve Almanya’ya döndüğünü, Almanya’dan İzmir’e geldiği dönemlerde de 4 adet makbuz karşılığı elden toplam 91.000,00 TL ödediğini, böylece müvekkilinin toplam 127.500,00 TL ödeyerek …ili, …ilçesi, …beldesinde kain …ada, …parsel …Blok, …nolu iki adet daireyi satın aldığını, ne var ki gelinen süreçte müvekkilinin oyalandığını, ancak bir daire sahibi olabileceğini, geri kalan ödemelerin de yapılması halinde tapusunun verileceğini bildirerek müvekkilinin davalı kooperatif nezdinde iki adet ortaklığı bulunduğunun tespitine, sözü edilen iki adet bağımsız bölümün borçsuz ve sorunsuz olarak müvekkili adına tahsisine; tahsisi mümkün olmaması halinde 127.500,00 TL’sının sözleşmeye göre dairelerin bitim tarihi 02/01/2011’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı kooperatif temsilcileri cevap dilekçesi ile, davacının kooperatife yaptığı ödeme miktarının 20.000,00 TL olduğunu, …’e ödediğini belirttiği 12.000,00 TL üyelik devir bedelini kooperatiften isteyemeyeceğini, kaldı ki üyelik devrine ilişkin bir belge bulunmadığını, sunulan makbuzların kooperatif kayıtlarında yer almaması nedeniyle bu hususun önceki yöneticilerden araştırılmasına karar verildiğini, ihtarnamenin önceki yöneticilere gönderildiğini, yönetici …’ın , …’ın , …’ın makbuzlar hakkında bilgilerinin olmadığını, imzaların kendilerine ait olmadığını bildirdiklerini, dava konusu …, …nolu dairelerin kooperatifin borcu nedeniyle daireleri satılan üyelere kooperatifçe tahsis edildiğini, karşı tarafın 20.000,00 TL’ye ek olarak normal bir ortağın ödediği aidatları ve ek ödemeleri ödemesi halinde kendisine boştaki dairelerden birinin verilmesinin mümkün olduğunu savunmuşlardır.
GEREKÇE VE HÜKÜM :
Taraflar delil ve belgelerini ibraz etmişler, iddianın kapsam ve mahiyeti itibariyle davalı kooperatif eski yöneticileri esas itibariyle isticvap edilerek imza örnekleri alınmış, imzalarının bulunduğu belge asılları, banka, tapu vs kayıtlar celbedilmiş ve grafoloji uzmanlarından müteşekkil bilirkişi kurulundan 03/09/2019 havale tarihli rapor alınmış, davalı kooperatif defterleri kayıt ve belgeleri ile dava konusu kooperatife ait konutlar incelenmek suretiyle muhasebe uzmanı …- mimar …imzalı 13/02/2020 havale tarihli bilirkişiler kök raporu, 13/01/2021 ve 02/04/2021 havale tarihli ek raporlar alınmıştır.
Dava, kooperatif üyelik ilişkisine dayalı olarak açılmış, adına tahsis edildiği iddia edilen bağımsız bölüm tapu kaydının iptali ile tescili, mümkün olmaması halinde konutun verilememesi nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davalı kooperatifin merkezinin mahkememiz yargı çevresi içerisinde kaldığı, davacı tarafından davalı kooperatife üyelik için 20.000,00 TL ödeme yapıldığı ve bir adet üyelik kaydının bulunduğu, dava konusu bağımsız bölümlerin davalı kooperatif adına kayıtlı olduğu, ancak üzerinde birçok takyidat bulunduğu hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık ve çözülmesi gereken sorun: Davacının davalı nezdinde bir adet mi yoksa iki adet mi üyeliğinin bulunduğu, davacı tarafından üyelik nedeniyle ödediği tutarın ne kadar olduğu, bu bağlamda dava konusu bağımsız bölümlerin davacı adına tahsisinin mümkün olup olmadığı, mümkün değil ise davacıya iadesi gereken tutarın ne kadar olduğu noktalarındadır.
I-Kooperatif ortaklığının devri 1163 sayılı Koop. K.’nun 14.maddesi ve ana sözleşmenin 17.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan madde hükümlerine göre ortaklığın devri, devreden ve devralanın bu hususta sözleşme akdedip yazılı olarak kooperatife bildirmeleri yahut bu durumun kooperatif tarafından açıkça kabulü ile mümkündür.
Olayda, davacı taraf davalı kooperatif nezdinde dava dışı …ve yine dava dışı …’a ait üyelikleri devraldığını iddia etmiş ise de, davacı bu kişiler ile üyeliğin devri sözleşmesi ibraz etmediği gibi davalı kooperatif defterlerinde bu yönde bir kayıt da bulunmamaktadır. Davalı kooperatif davacının sadece bir üyeliğinin bulunduğunu kabul etmiş ve bu üyeliğin devir yoluyla mı yoksa aslen mi kazanıldığı hususunda açıklamada bulunmamıştır. Bu durumda, dosyaya sunulan ve karşılıklı olarak tarafları bağlayan belgeler ve davalı kooperatif defter kayıtlarıyla bu sorunun çözümlenmesi gerekir.
Buradan hareketle, 2012 yılı kooperatif defterlerinde davacının 20.000,00 TL aidat ödemesinin kayıtlı olduğu, bu ödemenin esasında 2008 yılı defterlerinde 01/01/2008 tarihinde 20.000,00 TL …ödemesi olarak yer aldığı, kooperatif ortaklarının 01/01/2008 tarihi itibariyle 18.899,00 TL ödeme yaptığı, buna göre davacının ödediği 20.000,00 TL’nin tek üyeliğe isabet ettiği, ikinci üyeliği ile ilgili bir kayda ve ödemeye rastlanmadığı kanaatine varılmıştır.
…’a yapılan 12.000,06 TL ve 12.500,15 TL ödemelerin …’e ait şahsi olarak çektiği kredi ödemeleri ile ilgili olabileceği, dava dışı …adına sadece 1.820,00 TL aidat ödemesi kaydı bulunduğu, dava dışı …’un muhasebe kaydında isminin ve ödeme kaydının bulunmadığı anlaşıldığından adı geçen şahıslarla arasında üyeliğin devri sözleşmesi ispat edilemediğine göre sözü edilen paraların ve sunulan her biri 08/01/2020 tarih 6.000,00 TL tutarlı bir ve iki nolu makbuzlarda belirtilen paraların tahsili ile ilgili olarak adı geçen kişilere başvuru hakkı mahfuzdur.
Buna karşılık, 25/01/2010 tarih 2316 nolu 11.000,00 TL bedelli tahsilat makbuzu davalı defter kayıtlarında işli değil ise de, ödeme tarihi 25/01/2010 itibariyle davalı kooperatifin yöneticisi olan …’nin eli mahsulü olduğu; 27/02/2010 tarih 2428 nolu 10.000,00 TL bedelli tahsilat makbuzu davalı defter kayıtlarında işli değil ise de, ödeme tarihi 27/02/2010 itibariyle davalı kooperatifin yöneticisi olan …’ın eli mahsulü olduğu hususlarının grafoloji raporuyla belirlendiği, dolayısıyla bu ödemelerin davalı kooperatife yapılmış gerçek ödemeler sayılması gerektiği, yönetici tarafından tahsil edilen paraların kooperatifin defter kaydına işlenmemesinin sonucuna, ödeyen şahıs değil kooperatif tüzel kişiliğinin katlanması gerektiği ve bu cümleden olarak işi savsaklayan yöneticiye karşı tazminat talep edebileceği anlaşılmıştır.
Bunun dışında, davacı tarafından sunulan …tarih …nolu 10.000,00 TL tutarlı tahsilat makbuzundaki kooperatife atfen atılan imzanın kooperatif eski yöneticilerinin eli mahsulü olduğunun ispatlanamadığı, …tarih …nolu 60.000,00 TL bedelli tahsilat makbuzundaki tahsil eden imza bölümünde yer alan imzasının kooperatif yöneticilerinin eli mahsulü olmadığı; keza, davacının kooperatifte hak sahibi olduğuna ilişkin el yazısı ile düzenlenmiş altında kooperatifin kaşesi ve yetkili imzası bulunan 23/09/2014 tarihli belge fotokopisi üzerinde kooperatif adına atılan imzanın belgenin fotokopisi olduğu anlaşıldığından grofoloji incelemesi yapılamadığı, davacı tarafın bu belge aslını sunamadığı, dolayısıyla iki üyeliğin bulunduğuna ilişkin içeriğe itibar edilmesinin mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır
Bu çerçevede, davalı kooperatif nezdinde davacının tek üyeliğinin bulunduğu, bu üyeliği devir yoluyla değil aslen iktisap ettiği, davacının davalı kooperatife, kooperatif defterinde kayıtlı …tarihli 20.000,00 TL tutarlı ödeme ile defterde kayıtlı bulunmayan ve yöneticilerin tahsil ettiği …tarihli 11.000,00 TL tutarlı ve …tarihli 10.000,00 TL tutarlı ödemeler olmak üzere toplam 41.000,00 TL ödeme yaptığı, fazlaya ilişkin ödeme iddiaları ile ilgili olarak yukarıda açıklandığı üzere kooperatif tüzel kişiliği dışında üçüncü kişilere karşı davacının başvuru hakkının bulunduğu belirlenmiştir.
II-Yapı kooperatifinde esas itibari ile kooperatifin borcu, parasal yükümlülüklerinin yerine getiren ortaklarına -kanuna, ana sözleşmeye uygun, oturmaya elverişli-konut teslim etmektir. Üyesi olduğu kooperatiften taahhüt edilen konutu alamayan veya kendisine verilecek bir konut bulunamayan ortak kooperatiften tazminat isteme hakkına sahiptir. Kendisine konut tahsis olanağı bulunmadığı anlaşılan davacının isteyebileceği maddi tazminat miktarının hesaplanmasında Yargıtay …. Hukuk Dairesinin ve sonrasında yargıtay …. Hukuk Dairesinin müstâkar içtihatları göz önüne alınmalıdır:
“1-Önce ortaklara tahsis edilen konutların dava tarihindeki rayiç değeri hesaplanmalıdır,
2-Normal ve eksiksiz ödeme yapan bir ortağın ödemeleri, ödeme yaptığı tarihler itibari ile TEFE ortalama rakamları esas alınarak dava tarihindeki güncel değeri bulunmalıdır,
3-Daha sonra (1) nolu bentteki değerden (2) nolu bentte bulunan değer çıkartılarak normal ödeme yapan bir ortağın bu ödemeleri karşısında ne miktar yararlanma sağladığı hesaplanmalıdır,
4-Bundan sonra, davacının yaptığı ödemeler (2) nolu bentteki ilkelere göre dava tarihine taşınarak davacının eksik ödemeleri güncelleştirilmelidir.
5-Bu hesaplamalardan sonra, normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın (2) nolu bentte bulunan ödemelerinin güncel değeri karşılığı, yine yukarıda (3) nolu bentte bulanan bir yararlanmayı sağladığına göre, davacının (4) nolu bentte eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktar yararlanma sağlaması gerektiği orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak (4) nolu bentte bulunan miktar (3) nolu bentte bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan miktarın (2) nolu bentte bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktara (4) nolu bentte bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar davacı ortağın kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar miktarını belirleyecektir.”
Olaya dönüldüğünde:
Kendisine kesin olarak ve aynı nitelikte tahsis edilecek bir konut bulunmadığı anlaşılan davacının, müstâkar Yargıtay içtihatları gözetilerek yapılan hesaplama sonucunda konut teslimi borcunu yerine getirmeyen kooperatiften 139.559,67 TL maddi tazminat alacağının bulunduğu, taleple bağlılık ilkesi gereğince 127.500,00 TL üzerinden karar verilmesi gerektiği, tüm dosya kapsamı, özellikle bilirkişiler kök raporu ve ek raporu ile belirlenmiştir.
Bu açıklamalar ışığında: davacının davalı kooperatif nezdinde aslen iktisap ettiği tek üyeliğinin bulunduğu, ikinci üyeliğinin bulunduğu hususunun ispatlanamadığı, iki adet konut tahsisi talebinin yersiz olduğu, buna karşılık tek üyelik hakkına bağlı olarak maddi tazminat talebinin haklı olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir:
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal gerekçeye, dosyadaki delillere ve hakimin taktirine göre:
Davacı tarafından açılan dava ile ilgili olarak:
A) Davacı …’ın davalı …Kooperatifi nezdinde tek ortaklık payının bulunduğunun TESPİTİNE,
Fazlaya ilişkin ortaklık payı tespiti talebinin reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL karar harcının peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından sarf edilen 59,30 TL karar harcı ile A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B) Davacı adına kooperatif tarafından iki adet konut tahsis edilmesi yönündeki talebinin REDDİNE,
C) 127.500,00 TL’nin dava tarihi 24/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 8.709,52 TL karar harcından 2.118,19 TL’sı peşin ilam harcının mahsubu ile bakiye 6.591,33 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından sarfedilen 2.118,19 TL peşin ilam harcı, 35,90 TL başvurma harcı, 477,70 TL tebliğ+yazı-talimat giderleri, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.031,79 TL yargılama giderinin ve A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 16.062,50 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sarfedilmemiş gider avansının bulunması durumunda karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine.
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen bağlı karar açıkça okunup, anlatıldı. 27/05/2021

Katip …

Hakim …

Bu döküman 5070 Sayılı Kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.