Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/57 E. 2022/55 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/57
KARAR NO : 2022/55

DAVA : Markaya Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/12/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2022

Davacı vekili tarafından 15/12/2021 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkili S.S … Tarım Satış Kooperatifleri Birliği ile davalı S.S … Tarım Satış Kooperatifleri Birliği ‘nin “…” ticari unvanı ve markası adı altında 90 yıldan bu tarafa birlikte üretim ve ticari faaliyet sürdürdüğünü, bu faaliyetin dört ayrı tüzel kişilikten oluştuğunu, müvekkili ve diğer kooperatif birliği tüzel kişiliklerinin ortak marka olarak “…” marka ve ticaret unvanını kullandığını, aralarında adi ortaklık bulunan birliklerin her birinin farklı bir meyve ürününü üreterek satışa sunduğunu, bu kapsamda müvekkilini “…” meyvesine ilişkin olarak faaliyet yürüttüğünü, bu ürünün üretimi, satış ve pazarlamasının müvekkili tarafından yapıldığını, davalı S.S … Tarım Satış Kooperatifleri Birliği tarafından ise ortaklık sözleşmesi kapsamında … ürününü üretip satış ve pazarlamasını yaptığını, bu konuda birlik ana sözleşmesinin bulunduğunu, davalı kooperatif birliğinin ise Tarım Satış Birlikleri Ana Sözleşmesine aykırı olarak müvekkilini üretim ve satışını yaptığı … ürününü üretip satmaya başladığı, bu faaliyeti ise davalı tarafça kurulmuş olan …-… … pazarlama Gıda San. Ve Tic. A.Ş. Üzerinden yaptığı, bu durumun hem ortaklık sözleşmelerine hem bu konuda oluşmuş uygulamaya hem de Tarım Satış Birlikleri Ana Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, bu durumun müvekkili aleyhine haksız rekabet teşkil ettiği, bu durumdan dolayı müvekkilinin zararının olduğu hususlarını iddia ederek haksız rekabetin tespitine, haksız rekabetin önlenmesine, bilinebilir olduğunda arttırılmak üzere 250.000 TL belirsiz alacak ve 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında taleplerini tekrar etmiştir.
Davalı S.S … Tarım Satış Kooperatifleri Birliği vekili zaman aşımı itirazında bulunmuş, aradan 11 yıl geçtikten sonra
…-… tarafından haksız rekabette bulunulduğu iddiasının izah edilemeyeceğini, …-…’ın tescilli bir marka olduğunu, bu şirketin kuruluşundan başından bu yana davacının haberdar olduğunu, müvekkilinin sadece … ürünlerinde … Markasını kullandığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Gıda San. Ve Tic. A.Ş. Vekili zaman aşımı itirazında bulunmuş, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin tescilli …-… markası altında ürün üretip satışını yaptığını, davacı tarafça iddia edildiği gibi … ürünü dışında herhangi bir üründe … markasının kullanılmadığını, müvekkil şirketin ana sözleşmesinde yazılı işlemleri yapabileceğini, müvekkilinin haksız rekabete yönelik herhangi bir eylemi bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava haksız rekabet nedeniyle alacak ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne açılan davada İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 5846 sayılı FSEK’in düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalarda Fikri ve Sınai Haklar Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle …/… Esas- …/… Karar sayılı görevsizlik kararı verilmiş, tarafların kararı istinaf etmemeleri üzerine görevsizlik kararı kesinleşmiş ve dosya mahkememize gönderilerek mahkememizce …/… Esasa kaydedilerek yargılama devam edilmiştir.
6102 sayılı TTK 4. Maddesinde ticari davalar belirtilmiştir. Söz konusu yasal düzenlemede ticari davaların mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak ayrıldığı, mutlak ticari davaların tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari davalar olduğu, nispi ticari davaların ise tarafların tacir sıfatını haiz olup olmamasına göre ve her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına göre belirleneceği düzenlenmiştir. Mutlak ve nispi ticari davaların ise Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerekmektedir. Diğer yandan 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi gereğince görev hususu dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekmektedir.
Somut olayda davacı …, davalı …’nin aralarındaki adi ortaklık ilişkisi ve anlaşmasına aykırı olarak kendi ürettiği … ürününün, davalı birlik ve bu birlik tarafından kurulduğu iddia edilen diğer davalı … Gıda San. Ve Tic. AŞ. Tarafından üretilip satışa sunulduğu ve pazarlandığını, bu durumun ise ortaklık anlaşmasına, ortaklık ilişkisine ve 90 yıldır süregelen uygulamaya aykırı olduğunu, bu durumun müvekkili aleyhine haksız rekabet oluşturduğunu iddia ederek bu eylemleri nedeniyle müvekkilinin uğradığını iddia ettiği alacak ile manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmektedir. Taraflar arasındaki ihtilafın ve yargılamanın konusu bu husustur. Bu husus ise 6102 sayılı TTK 54 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olayda her iki tarafı tacir olan, her iki tarafın ticari işletmeleri ile ilgili bulunan ve bu kapsamda ticari olduğunda uyuşmazlık bulunmayan ve haksız rekabet iddiasına ilişkin olarak alacak ve manevi tazminat talepleri yargılama konusu edilen bir uyuşmazlık söz konusudur. Davada marka hakkına tecavüz, İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin gerekçesinde belirtildiğinin aksine 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda düzenlenen herhangi bir hakka tecavüz veya benzeri bir iddia ve yargılama konusu mevcut değildir. Davada tüm tarafların tacir ve uyuşmazlıkların tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunması, kooperatiflerin iş ve işlemlerine ilişkin yargılamada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olması, uyuşmazlığın 5846 sayılı FSEK veya 6769 SMK hükümleri ile hiçbir ilgisinin bulunmaması, uyuşmazlıkta marka hakkı ve kullanımına ilişkin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince tartışılması ve değerlendirilmesi gereken hiçbir yön bulunmaması, dava ve cevap dilekçelerinden uyuşmazlığın haksız rekabet davasını tipik örneğini oluşturduğunu anlaşılması, davadaki talebin haksız rekabetin tespiti ile alacak ve manevi tazminat istemlerine dayanması, bu istemler yönünden yargılama yapma ve delillerin değerlendirme görevinin Asliye Ticaret Mahkemesinde olması hususları hep birlikte değerlendirildiğinde huzurdaki uyuşmazlıkta mahkememiz görevli bulunmamaktadır. Görevli mahkeme, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş ve görevleri hakkında kanunun 5. Maddesi 6100 sayılı HMK’nın 2, 114/1-c, 115/1-2 maddeleri 6102 sayılı TTK’nın 1, 3, 4, 5, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61,62 ve 63. Maddeleri gereğince Asliye Ticaret Mahkemeleridir.
Mezkur nedenlerle mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna, dosyanın İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından mahkememize görevsizlik kararı ile gönderilmiş olması nedeniyle oluşan görev uyuşmazlığının kararın kesinleşmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi tarafından mercii tayini suretiyle giderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-HMK’nın 114/1-c maddesinin yollaması ile HMK 115/2 maddeleri uyarınca davanın görev şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-İş bu dosyanın İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih …/… Esas …/… karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize gönderilmiş olduğu anlaşıldığından, Mahkememizce verilen iş bu karşı görevsizlik kararının istinaf yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi durumunda, dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21/1-c maddesi atfıyla aynı Kanun’un 22. Maddesi gereğince görevli mahkemenin belirlenmesi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair karar tarafların yüzlerine karşı, HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır