Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/54 E. 2022/15 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/54
KARAR NO : 2022/15

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/03/2021
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan dava, 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’nin …/… Esas- …/… Kararıyla görevsizlikle mahkememize gönderilmiş olup; mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının İzmir Güzelbahçe’de bulunan … Fırının işletmecisi olduğunu, müvekkil davacı ile önce sözlü olarak, İzmir Seferihisar Sığacık Mevkiinde … Fırınının Bayiliği hususunda anlaştığını, bu anlaşmaya göre müvekkilinin davalı borçluya 60.000 TL ödemede bulunacağını ve ayrıca Sığacık Mevkiinde açılacak fırının tadilat masraflarını üstleneceğini, müvekkilinin davalının bu teklifini kabul ettiğini, buna istinaden davalının hesabına icra dosyasında mevcut dekontlardan ve kredi kartı ödemelerinden anlaşılacağı üzere değişik zamanlarda toplamda 57.000 TL ödemede bulunduğunu, yine bayilik sözleşmesinin yapılacağına inanarak Sığacık’ta tutulan fırına 50.000 TL civarında harcama yaptığını, yani müvekkilin bu işin yapılacağına inanarak yaptığı toplam ödemenin esasen 110.000 TL civarında olduğunu, ancak dükkan tadilat masrafına ilişkin talep ve dava haklarını şimdilik saklı tuttuklarını, dükkanın tadilat masrafı bitip bayiliğin işletmesi başlayacağı anda davalı/ borçlu müvekkile 40.000 TL de isim hakkı vermesini gerektiren yazılı sözleşme imzalatmak istediğini, müvekkilinin, kendisine aralarında sözlü olarak bu şekilde anlaşmadıklarını, yapılan bu teklifin doğruluk ve güven ilişkisine aykırı olduğunu, sözlü anlaşma dışında kendisine herhangi bir ödemede bulunmasının söz konusu olmayacağını beyan ettiğini, davalı borçlu isim hakkı parasında ısrar edince müvekkil alacaklı yazılı sözleşme yapmayacağını, sözleşmenin ya sözlü anlaşmada konuşulduğu şekilde tamamlanmasını, bu mümkün değilse ödediği bedelin ve yaptığı masrafların tarafına ödenmesini talep ettiğini, davalı/borçlu isim hakkı parasında ısrar edince, taraflar arasında sözleşme imzalanmadığını, dolayısı ile bayilik sözleşmesi kurulamadığını, müvekkil davacı/alacaklının, sözleşmenin kurulamaması nedeniyle davalı/borçludan ödediği 57.000 TL. ile dükkana yaptığı takriben 50.000 TL tadilat masrafını talep ettiğini, davalının bedelin geri ödenmesini kabul ettiğini ancak tadilat masraflarını ödemeye yanaşmadığını, davalı iade etmeyi kabul ettiği 57.000 TL’den yalnızca 11.000 TL’yi müvekkile iade ettiğini, bakiye 46.000 TL’yi bütün arama ve ısrarlara rağmen ödemeden imtina edince müvekkilin alacağının borçludan temini amacı ile kendisi aleyhine İzmir 8. İcra Müdürlüğünün …/… Esas Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, borçlu süresi içerisinde borca itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, işbu icra takibinin başka bir vekil tarafından yapılması ve müvekkilin de icra takibinden haberi olmaması nedeniyle borçlu tarafından yapılan ödemelerin icra takibinden düşülmediğini ileri sürerek, fazlaya dair münhasıran tadilat masrafına ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile, müvekkilin davalıdan dosya borcu olan 46.000 TL ana para alacağının yasal faizi ile birlikte tespiti ile, davalı/borçlunun icra takibine yaptığı haksız ve yersiz itirazının iptaline, takibin devamına, davalının kötü niyetli itirazı nedeniyle İ.İ.K md 67/2 uyarınca % 20 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan mahkemenin öncelikle görevsizliğine, aksi takdirde davanın esastan reddine ve haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Her ne kadar, İzmir 14.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından mahkememiz görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de dava; sebepsiz zenginleşme Türk Borçlar Kanunu 77. Ve devamı maddelerince düzenlenmiştir. Buna göre haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Dosya kapsamında davacı vekilinin 10/12/2020 tarihli dava dilekçesi incelendiğinde 2. Sayfasında özellikle davalı ile bayilik sözleşmesi kurulacağına inanarak 57.000 TL ödeme yaptığı, davalının ise 11.000 TL geri ödeme yaptığı sözleşme kurulamaması nedeni ile 46.000 TL ödemesini geri istediği, davacının talebinin sebepsiz zenginleşme ve genel hükümler çerçevesinde değerlendirilmesi gerekirken, mahkememize görevsizlikle gönderilmesi yerinde görülmemiş olup bu nedenle uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği ve genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilerek görev uyuşmazlığının çözümü için aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Mahkememizin görevsizliğine, İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna, İzmir 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce görevsizlik kararı verildiğinden, mahkememiz ile görev uyuşmazlığı doğmuş bulunmakla,
Mahkememizin görevsizlik kararı kesinleştiğinde merci tayini için İstinaf Dairesi’ne gönderilmesine, mahkememizin kararı yanlarca istinaf edilmediği veya süre dolduğunda resen merci tayinine gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. ve 20. Hukuk İstinaf Daireleri nezdinde açık olduğuna dair yanların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi.15/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)