Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/23 E. 2023/8 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/23 Esas
KARAR NO : 2023/8

DAVA : Patente Tecavüzün Tespiti
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 18/01/2023

Davacı vekili tarafından 09/02/2022 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilen, 10.05.2013 rüçhan, 05.03.2014 başvuru tarihli ………… tescil numaralı patentin, 10.05.2013 rüçhan, 05.03.2014 başvuru tarihli………tescil numaralı patentin, 10.05.2013 rüçhan, 09.05.2014 başvuru tarihli ……… tescil numaralı patentlerin sahibi olduğunu, Davalıya ait “…………….r” adresinde bulunan …..mağazasındakeşfen inceleme yapılarak, müvekkili şirketin patent haklarına tecavüz eden ve haksız rekabet yaratan ürünlerin fotoğrafları çekilip yeterince numune alınması suretiyle delil tespitini, bu ürünlerin müvekkiline ait patent ürününün taklidi olduğunu ve daha sonra bu ürünlerin davalıya ait optik mağazası üzerinden satışa sunulduğunun tespitini,satış yapılıyorsa kaç adet satışgerçekleştiğinin ve satış fiyatının tespitini, ürünlere tedbir konulmasını ve patent hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitini, önlenmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; patent hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu iddia edilen ürünün müvekkiline ait optik işletmesinde mevcut olmadığını, satışa da sunulmamış olduğunu, Davacı yanın dava dilekçesinde Slastik* markalı gözlükleri ürettiklerini, bu ürünlerin patent hakkını da Türk Patent ve Marka Kurumu aracılığıyla gerçekleştirdiklerini, tescilini aldıklarını, ve patentini aldıkları ürün görsellerini sunduklarını, patentli ürünlerin üretilmesi veya ticarete konu edilmesinin suç olduğunu, davalı müvekkilin bu ürünleri haksız olarak satışa sunduklarını, davalı müvekkile ait işletmeden 250,00-TL bedelle 1 adet numune satın aldıklarını ve fiş fotokopisini dosyaya sunduklarını belirtmiş olduklarını ancak müvekkili firmanın sürekli halde faturalı olarak ürün satın almakta olduğunu ve müvekkilinin işletmesinde satışa sunduğu tüm ürünlerin UTS kayıtlı ve resmi şekilde sistemde yer alan, kaydı, faturası ve numarası bulunan ürünler olduğunu, fiş içeriğinde sadece rakam yer aldığını, ürünün ne olduğunun belli olmadığını, müvekkiline ait işletmede 31.03.2022 tarihinde yapılan keşifte söz konusu ürüne ait herhangi bir tespit de yapılmamış olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkili adına tescilli Slastik markalı gözlüklerin üretiminin yapıldığı, bu marka ile üretilen gözlüklere ilişkin 2014/14661 tescil numaralı patentin müvekkiline ait olduğunu, müvekkili adına patent tescili bulunan bu ürünlerin davalı tarafça izinsiz olarak satıldığını, bu durumun patent hakkına tecavüz oluşturduğunu, iddia ederek tecavüz ve haksız rekabetin tespitine ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, söz konusu ürünlerin müvekkili tarafından satılmadığını, yapılan keşifte söz konusu ürüne ilişkin bir tespit yapılmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, patent hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile men’ine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamında davacıya ait ……..tescil numaralı patentin yine davalıya ait Slastik marka gözlüklerde kullanıldığı, davalı tarafa ait iş yerinden davacı tarafça söz konusu patentin kullanıldığı ürün satın alınmış ve satışa ilişkin fiş dosyaya delil olarak sunulmuştur. Söz konusu fişte satış yapılan ürüne ait “çerçeve” şeklinde açıklama bulunduğu 250 TL bedelinin bulunduğu bilirkişi marifetiyle tespit edilmiş ayrıca satışa ilişkin ürünün cam ve sapında “target” ibarelerinin yer aldığı görülmüştür. Davalı taraf, bu satış işleminin davacıya ait patente konu ürün olmadığını iddia etmiş ancak bu savunmaya mahkememizce itibar edilmemiştir. Davalı tarafın ticari defterlerinde alış ve satış kayıtlarında target marka veya başka herhangi bir markaya ilişkin kayıt bulunmamakta ve genel ibarelerle alış ve satış kayıtları bulunduğu görülmektedir. Davacı tarafın, davalı tarafın iş yerinden herhangi bir alış veriş yapıp, daha sonra bu alışverişe konu olan ürünün kendi patentli ürünü olduğunu iddia ederek huzurdaki davayı açmasının, davacı açısından herhangi bir pratik sonucu bulunmamaktadır. Diğer yandan böyle bir dava sonucunda verilecek kararın eğer davalı tarafça tecavüz eylemi bulunmuyor, davalı taraf davacıya ait patenti ürünlerin satışını yapmıyor ise herhangi bir sonucu bulunmayacaktır. Davacının dava açmadan önce davalı taraftan satın aldığı ürünün dosyaya sunulan ürün olduğu hususunda mahkememizde vicdani kanı oluşmuştur. Bu kabul karşısında 6769 sayılı SMK’nın 149 ve devamı maddelerinde düzenlenen Sınai Mülkiyet Hakkına tecavüz fiilinin ve 6102 sayılı TTK 56. Maddede düzenlenen haksız rekabet olgusunun somut olayda gerçekleştiği mahkememizce kabul edilmiştir. Bu itibarla davanın kabulü ile davalının kullanımlarının, davacının patent hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile tecavüzün ve haksız rekabetin men’ine karar vermek gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davanın kabulüne,
Davalının kullanımlarının, davacının patent hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, tecavüz ve haksız rekabetin men’ine, önlenmesine, kaldırılmasına,
Davalının, davacının tescilli patent hakkına konu ürünleri satması, dağıtması veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarması yada bu amaçlar için ithal etmesi, ticari amaçla elinde bulundurmasının önlenmesine, davacının patent hakkına konu ürünlerin toplanması ve davacıya teslimine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 15.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Alınması gereken 179,90 TL peşin harcın davacı tarafından yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubuyla eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan 80,70 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 5.173 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan toplam 11,50 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı.
18/01/2023

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸