Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/173 E. 2023/76 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/173 Esas
KARAR NO : 2023/76
DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 10/11/2022
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
Davacı vekili tarafından 10/11/2022 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına tescilli … çeşidinin davalı şahsın müvekkil ıslahçı haklarına tecavüz ettiğini, bu tecavüzünün durdurulmasını, bu ürün ve tohumların miktarının tespiti yapılmasını, HMK 391 uyarınca ekilmiş olan tohumların satılmaması için ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, söz konusu talebini Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yapmış, dilekçe içeriğinden talebin delil tespiti ve tedbire ilişkin olduğu anlaşılmasına rağmen adı geçen mahkeme tarafından esasa kaydedilen dosyada görevsizlik kararı verilmiş ve dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama esnasında dilekçedeki talep gözetilerek ve refakate Fikri Mülkiyet Uzmanı ve Islahçı Hakları konusunda uzman bilirkişi alınarak, mahallinde keşif yapılmış ve bilirkişiler tarafından düzenlenen rapor dosya arasına alınmıştır.
Mahkememize esas dosya olarak ve görevsizlik kararı kapsamında gönderilen dosyada mahkememizce ön inceleme duruşması icra edilmiştir. 10/10/2023 tarihli duruşmada, davacı vekili taleplerinin delil tespitine ilişkin olduğunu, değişik iş dosyası üzerinden tespit talep ettiklerini ancak Ödemiş Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından dosyanın esasa kaydedildiğini ve görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderildiğini, taleplerinin delil tespitine ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça iddia edilen ürünlerin ekili olduğu taşınmazın, müvekkilinin zilyetliğinde veya mülkiyetinde bulunmadığını ileri sürerek talebin reddine karar verilmesini savunmuştur.
Şu halde dosyadaki talep delil tespitine ilişkin olup, mahkememizce söz konusu tespit bilirkişiler refakatiyle mahallinde keşif yapılmak suretiyle yapılmıştır. Keşif sonrası bilirkişiler tarafından dosyaya sunulan rapor kapsamında ihtiyati tedbir talebi mahkememizce reddedilmiştir. Bu safahat, kabul ve davacı vekilinin duruşmada tutanağa geçen beyanı kapsamında mahkememizce delil tespiti yapılmış olduğundan herhangi bir işlem tesisine yer ve gerek bulunmadığına ve bu kapsamda delil tespiti hususunda herhangi bir karar vermesine yer ve gerek bulunmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurularak dosya esasının kapatılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Davacı vekili tarafından talep edilen delil tespitinin mahkememizce yerinde refakate bilirkişi alınmak suretiyle yapıldığı anlaşıldığından,
Delil tespiti hususunda herhangi bir karar verilmesine yer ve gerek bulunmadığına, talebin reddine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı tarafa verilmesine,
Alınması gereken 269,85 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 harçtan mahsubu ile eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan toplam 75,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı.
10/10/2023
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır