Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/97 E. 2023/91 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/97 Esas
KARAR NO : 2023/91
HAKİM : Emrullah ÖZER 151290
KATİP : Deniz ATAR 243342
DAVA TARİHİ : 31/08/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2023
Davacı vekili tarafından 31/08/2021 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin uzun yıllardan bu yana dalgıç kıyafetleri ve aksesuarlarının üretimi ve satışı ile uğraşan alanının bilinen ve güvenilir tacirlerinden olduğunu, müvekkilinin yurt dışında da ticari faaliyet gösteren birçok şirketin ülkemizdeki yetkili satıcılığını gerçekleştirmekte olduğunu, gerçekleştirdiği ticari faaliyetler çerçevesinde davalı tarafından bir kısım ürünlerin Endüstriyel Tasarım Tescilinin gerçekleştirildiğini tespit etmiş olduğunu, Başvuru tarihinin 13.03.2017, … no’lu Endüstriyel Tasarım Tescili konusu olan 2 no’ lu tasarımın 2 no’lu ” Desen ( Dalış Elbiseleri İçin) başlıklı resmine ait tasarım konusu ürünün yeni olmadığını, tescil edilebilirlik kriterlerini taşımamakta olduğunu, Buna karşılık, hukuka aykırı olarak başvuru yapıldığı ve tescilinin gerçekleştiğinin tespit edildiğini, tasarım tescil konusu ürünün “desen-dalgıçlar için” başlıklı olduğunu, İlgili üründe kullanılan kumaşın deseninin dalgıç kıyafetlerinde kullanılan karbon ipliğin kalınlığı ve yassılığı ile ilişkili olarak, standart dokuma yöntemi sonucunda doğal olarak ortaya çıkan bir desen ve bu tür kumaş görselleri uzun yıllardan beri kullanılmakta olduğunu, Twin dokuma yöntemi olarak adlandırılan standart dokuma yöntemi sonucunda ortaya çıkan kumaş görseli başvuru tarihinden çok önce piyasaya sürülen ve kullanılan bir tasarım türü olduğunu, ilgili ürünün bire bir aynısının Yunanistan’da ticari faaliyet gösteren … adlı firmanın resmi sosyal medya hesaplarında başvuru tarihinden önce , 16.02.2021 tarihinde yayınlanmış, kamuya sunulmuş olduğunu, ürünün üreticisinin … adlı şirket olduğunu, sayfanın görselinin noter vasıtasıyla tespit ettirilmiş olduğunu, ilgili dalgıç kıyafetine ait kumaş deseni tasarımının 13.Aralık 2011 tarihinde, “…” adlı sosyal medya kanalında yayınlandığını, Dalgıç kıyafetinin kol kısmında karbon materyalden oluşan ürün adıyla yayınlanan görsel videonun 1:00-2:00 dakikaları arasında ürünün kol kısmına uygulanmış hali ile görülmekte olduğunu, (…) 16.02.2017 tarihli … firmasına air sosyal medya hesaplarında yapılan paylaşımdan da açıkça görüldüğünü, dava konusu hükümsüzlüğü talep edilen tasarım görseli ile tescillenen tasarım görselinin bire bir aynı olduğunu, ürün görseli kopyalanarak herhangi bir değişiklik yapılmaksızın davalı yanca tasarım tescil başvurusunun 13.03.2017 tarihinde yapıldığını, kamuya sunulma tarihinden sonraki tarihli olduğunu belirterek; 2017/01715 no’lu Endüstriyel Tasarım Belgesine ait 2. 2 no’lu tasarım aleyhine, dava kesinleşinceye dek, tasarım tescilinden kaynaklanan hakların üçüncü şahıslara karşı ileri sürülmesinin durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Türk Patent ve Marka Kurumuna bildirilmesini, Davalı adına tescilli … no’lu Endüstriyel Tasarım Tescili konusu ürünlerden 2.2 no’lu tasarımın tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı tarafından sunulan … linke ilişkin tasarım ürünün tamamının veya bir parçasının görünümü olduğunu, bu bağlamda da müvekkilinin ürününün 2.2 nolu görselinde yer alan ürünün omuz ve kafa kısmının görüntüsünün değerlendirilmesinin gerekmekte olduğunu, müvekkiline ait ürünün baş ve omuz kısmına ilişkin tasarım görseli alınmış ise de söz konusu videoda ürünün baş kısmının bulunmamakta olduğunu, ürünün kumaşı, dokusu ve görselinin de benzemediğini, davacı tarafından sunulan görselin tarihinin 5 Mayıs 2017 olduğunu, müvekkilinin başvuru tarihinde sonra olduğunu, söz konusu tasarımın dikkate alınmasının mümkün olmadığını, ürünün dokusunun tamamen farklı olduğunu, delikli bir dokuda olduğunu, deseninin kazayağına benzediğini, ürünün neresine uygulandığı ve ürünün nasıl göründüğü ve tasarımının da belli olmadığını, müvekkilinin ürününün ve örnek görsellerin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekmekte olduğunu, bir parça olarak değerlendirilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir parça olarak değerlendirilse söz konusu doku ve desen benzememekte olduğunu, müvekkilinin tasarımında yer alan ürünün dokusunun tamamen farklı olduğunu, müvekkilinin ürünündeki dokunun kabartmalı ve yuvarlak bir doku iken örnek ürün delikli bir dokuda olduğunu, bu nedenle dikkate alınmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekilinin uzun yıllardır dalgıç kıyafetleri ve aksesuarları üretimi ve satışıyla uğraştığını, davalı taraf adına tescil edilen… numaralı Endüstriyel tasarımın tescilden önce 16/02/2017, 15/02/2017, 13/12/2011 tarihlerinde internet ve sosyal medya hesapları üzerinden kamuya sunulduğunu, tasarım tescilinin yeni ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığını iddia ederek davalı adına tescilli … numaralı Endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça sunulan sosyal medya görsellerini tescilden daha sonraki tarihlere ilişkin olduğunu, dayanak görsellerin müvekkilinin tasarımlarıyla bir ilgisinin bulunmadığını, bu görsellerdeki ürünler ile müvekkilinin tasarım tesciline konu ürünlerin farklı olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda konuya ilişkin yasal düzenlemeler bulunmaktadır. 6769 sayılı Kanunu’nun yürürlük tarihi olan 10/01/2017 tarihinden sonra 13/03/2017 tarihinde tescil edilen tasarıma ilişkin 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Kanunun 56. Maddesinde tescil edilerek korunacak tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması gerektiği açıkça düzenlenmiştir. Yine Kanunun 57.maddesinde tasarımın tescilden önce kamuya sunulmaması gerektiği, sunulmuş ise tasarım tescilinin yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olmadığının kabulü gerektiği hususları açıkça düzenlenmiştir. SMK’nun 77.maddesinde ise Kanun’un 56. Ve 57.maddelerinde belirtilen şartları taşımayan veya tescil başvurusunun kötü niyetle yapıldığının anlaşılması hallerinde tasarımın hükümsüzlüğüne mahkemece karar verilebileceği hususları düzenlenmiştir.
Mahkememizce dosya, Sınai Mülkiyet Uzmanı, Tekstil Mühendisi (sektör uzmanı) ve Bilişim Uzmanı Bilgisayar Mühendisi bilirkişilerden oluşan heyete tevdii edilerek, rapor ve ek raporlar aldırılmıştır. Dosyada mevcut 23/05/2022 ve 20/07/2023 tarihli rapor ve ek raporlarda; davacı tarafça kamuya sunulma iddiası kapsamında dayanılan görseller, sosyal medya hesapları ve internet üzerindeki görüntülerin incelendiği, söz konusu görsellerdeki ürünlerin ve tasarımların davalıya ait tasarımlardan farklı olduğu, hükümsüzlüğe gerekçe olarak dayanılan görsellere göre davalı tasarımının yeni ve ayırt edici olduğu hususlarında tespit ve değerlendirmeler yapılmıştır. Dosya kapsamına, bilimsel ve teknik verilere uygun bulunduğu anlaşılan raporlar mahkememizce benimsenerek hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler, raporlar ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde, davalı taraf adına tescilli tasarımın, davacı tarafça daha önceden kamuya sunulduğu iddia edilen ve hükümsüzlüğe dayanak gösterilen tasarımlardan ve bu tasarımlara konu ürünlerden farklı olduğu, bu kapsamda tasarım tescilini yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşıdığı hususunda mahkememizce vicdani kanı oluşmuştur. Davacı, davalı adına tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığı ve tasarımın hükümsüz kılınması gerektiğine ilişkin iddialarını dosya kapsamında ispat edememiştir. Söz konusu kabul ve somut olay nazara alındığında davanın reddine karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davanın REDDİNE,
Davalı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 25.500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Alınması gereken 269,85 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 59,30 harçtan mahsubu ile eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yapılan toplam 2.531 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili taraflara iadesine,
Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliğine, tebliğ giderinin talep eden tarafça karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı.
24/10/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı