Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/136 E. 2022/40 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/136
KARAR NO : 2022/40

DAVA : Maddi- Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/10/2021
KARAR TARİHİ : 01/07/2022

Davacı vekili tarafından 26/10/2021 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …/… numaralı “…’…” ibareli markasının sahibi olduğunu, müvekkili “…’…” ibaresini işyerinde, tabela ve reklam vasıtalarında kullandığını, müvekkili işletmesini … … …’ye devrettiğini ve bu zamana kadar davalı tarafın işlettiğini, davalı yan vergi levhasını işletmeye taşıdıktan sonra müvekkilinin uyarılarına rağmen işletmenin isim hakkını kiralamaya ya da satın almaya yanaşmamış olduğunu, devirden bir süre sonra müvekkili davalı tarafın …/… nolu markasını kendi üzerine tescil ettirmeye çalıştığını öğrendiğini, davalı taraf tabelada yazan “…’…” markasının sağ alt köşesine dikkat çekilmeyecek bir şekilde “…” ibaresini eklediğini ve “…’… …” markasını kendi üzerine tescillemek üzere …/… başvuru numarasıyla kötü niyetli bir başvuru yaptığını, davalı tarafın kullanıma devam edilen müvekkiline ait markayla aynı özellikleri taşıyan “…’… …” marka ambleminin ticari kullanımının önlenmesini, reklam vasıtası olan tüm tanıtım ve kullanımının durdurulmasını, tabelanını sökülmesini, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasını, müvekkilinin marka hakkına tecavüzün önlenmesini ve menini, 72.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalının haksız marka başvuru tarihi olan 01/03/2021 tarihinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının işyerinde 2015 ila 2017 yılları arasında çalıştığını, 2017 yılında davacı iş yerini müvekkile devrettiğini, 14.01.2017 tarihli devir sözleşmesi; “… … …Mah. … Sk. No:… adresinde “… … …” bu iş yerinin işletilmesi için Türkiye’de oturma izni olan … … …’e devredilecektir. İşbu iş yerinin mükellefiyetleri … … devam edecek olup … … … T.C. Vatandaşlığını kazanınca hiçbir bedel ödemeden üzerine alacaktır” şeklinde sözleşme düzenlendiğini, 2018 yılında müvekkili T.C. Vatandaşlığını kazanmasıyla birlikte 23.05.2018 tarihinde işletmeye ilişkin kendi adına vergi kaydını yaptırarak mükellefiyeti üzerine aldığını, müvekkilinin 29.08.2018 tarihinde de … Başkanlığı Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü’nden işyeri açma ve çalışma ruhsatı kendi adına aldığını, müvekkili yaklaşık 5 yıldır belirtilen adreste hizmet vermekte olduğunu, davaya konu markaya ilişkin davacının müvekkilinden bu tarihe kadar hiçbir talebi olmadığını, taraflar arasında imzalanan devir sözleşmesi tarihinden yaklaşık 5 yıl sonra müvekkili, davacının ihtarnamesi ile karşılaştığını, İzmir … Noterliği’nin 29.07.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı, “…’…” adlı tabelanın kaldırılmasını talep ettiğini, müvekkili işyerini tüm hakları ile devralmasına rağmen davacının bu durumdan rahatsız olması üzerine işbu ihtarnamenin ardından işyerinin tabelasını değiştirdiğini, davacının iddialarını kabul etmediklerini, ekli fotoğraflardan açıkça görüleceği üzere eski ve yeni tabela arasında renkler, yazı karakteri, tabelanın şekli tamamen farklı olduğunu, herhangi bir benzerlik bulunmadığını, ayrıca … ibaresi açık ve büyükçe gözüktüğünü, işletmenin …’… … olarak ismi bariz bir şekilde gözükmekte olduğunu, herhangi bir iltibas yaratması mümkün olmadığını, dava şartı yokluğundan davanın reddini istemiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Dava, markaya tecavüzün tespiti, men’ine ilişkindir.
Davacı vekili 30/03/2022 tarihli duruşmanın gün ve saatinden haberdar olup, mazeret bildirmemiş ve belirtilen gün ve saatte duruşmaya gelmemiştir. Davalı vekili tarafından da dosyayı takip etmediği beyan edilmiş olup, bu beyanı imzası ile doğrulamıştır.
Yanlarca takip edilmeyen dosya, 30/03/2022 tarihli duruşmada dosya işlemden kaldırılmıştır.
30/03/2022 tarihinde takipsiz bırakılan dosya, bu tarihten başlayan 3 aylık sürede yenilenmemiştir. Bu bakımdan, HMK 150.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
HMK 150. madde uyarınca, taraflarca takip edilmeyen davaların, AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Alınması gereken 1/3 karar harcı olan 26,90 TL karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.400,36 TL harçtan mahsubu ile fazla 1.373,76 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, ön inceleme tutanağı imzalanmadığı için AAÜT’ne göre belirlenen miktarın yarısı olan 3.687,5 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 237,1 TL yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 8,50 TL vekâlet harcının davacıdan alınarak, davalı tarafa ödenmesine,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. ve 20. Hukuk İstinaf Dairesi nezdinde açık olduğuna dair yanların yokluğunda karar verildi. 01/07/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır