Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/94 E. 2021/115 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/94 Esas
KARAR NO : 2021/115

DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 26/10/2020
KARAR TARİHİ : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin eğitim-öğretim sektöründe faaliyet gösterdiğini, … markasının TPE tarafından tescillendiğini, okul bünyesinde ve eğitim-öğretimde kullanılan malzemelerin bu marka ile üretiminin yapıldığını, markaya ilişkin ajanda vb ürünlerin dağıtımının yapıldığını, ancak karşı tarafın herhangi bir yetki sözleşmesi veya yasal bir gerekçe olmaksızın … markasını ve logosunu kullandığını, karşı tarafa Ödemiş … Noterliği’ nin 09/11/2018 tarih … yevmiye nolu men ihtarnemesinin gönderilmesine rağmen kullanmaya devam ettiğini, karşı tarafın TPK’ ya müvekkiline ait olan marka hakkına itiraz ettiğini ve itirazının reddedildiğini, Tire CBS’ ye marka hakkına yapılan tecavüz nedeniyle karşı taraf hakkında şikayette bulunulduğunu ve … hazırlık dosyasında Sulh Ceza Mahkemesi kararı ile fiilen var olan kullanımın tespit edildiğini, Tire CBS tarafından marka hakkına tecavüz olup olmadığına ilişkin rapor aldırıldığını ve bu raporun dilekçe ekinde ibraz edildiğini belirtmiş, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ileride artırılmak ve azaltılmak üzere 10.000,00-TL maddi, 200.000,00-TL itibar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacının ileri sürdüğü hususların hukuka uygun olmadığını, davacı şirketin 2013 yılında … tarafından kurulduğunu, davalı şirketin ise 2016 yılında yine …’ ın kontrol ve yönetiminde kızı … tarafından kurulduğunu, davacı şirket nezdinde … faaliyete iken daha sonradan … ile yapılan anlaşma neticesinde davalı … şirketinin yarı hissesinin kendisine devredildiğini, 2017 yılında davalı şirket nezdindeki … işletme adıyla eğitim öğretim hizmetini verilmeye başlanıldığını, 2017 yılının sonunda davalı şirketin tüm hisselerinin kendisine devredildiğini, … şirketiyle … ve davacı şirket yetkilisi …’ ın bir ilişiğinin kalmadığını, … şirketi devralınırken şirketin tek işletmesi olan …’ de devralınmış olduğunu, şirketin alınmasındaki amacının isim hakları da dahil olmak üzere tüm haklarıyla beraber malvarlığına geçmesi olduğunu, … şirketi ve okul satın alınırken isim haklarıyla beraber devralındığını, isim hakkının devir anlaşması dışında olduğuna ilişkin taraflar arasında bir anlaşma yapılmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 2017/11-107 E. 2018/1260 K. Sayılı ilamında belirtiltiği üzere dava konusu ibareyi işletme adı olarar kullanan şirketin bu kullanımının hukuka aykırı olmadığını, 6102 sayılı TTK’ nin 11. Maddesinde de ticari işletmenin bir bütün olduğunu ve aynı kanunun 49. Maddesinde ticaret ünvanının işletmeden ayrı olarak başkasına devredilemeyeceğinin düzenlendiğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TESPİT, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, markaya tecavüz nedeniyle maddi ve itibar tazminatına ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi uyarınca ticari alacak ve tazminatlar arabulucuğa tabii tutulmuştur. Yasa, bu tür davalar için arabulucuğu dava şartı olarak öngörülmüştür.
7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile TTK’nın 5. maddesine eklenen 5/a maddesi uyarınca ticari alacaklar ve tazminat talepleri dava şartı olarak arabulucuğa tabii tutulmuştur. Bu nedenle öncelikle, tarafların arabuluculuk sürecine gitmeleri ve uyuşmazlığın arabuluculuk yoluyla çözmeleri gereklidir. Bu süreç tüketilmeden dava açılması mümkün olmayıp, sürecin başlatılması bir dava şartı olarak öngörülmüştür. Bu nedenle, dava şartı eksikliğinden ötürü tazminata ilişkin davanın usulden reddi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın, dava şartı eksikliği nedeniyle usulden REDDİNE,
Alınması gereken 54,40 TL maktu red karar harcı yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı taraf vekili olarak dosyaya sunulmuş bir vekaletname olmadığından davalı tarafa vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. Hukuk Dairesi nezdinde açık olduğuna dair yanların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 14/07/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır