Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/70 E. 2021/239 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/70 Esas
KARAR NO : 2021/239

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/03/2014
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizden verilen 07/02/2019 tarih ve …/… Esas …/… sayılı kararı Yargıtay … Hukuk Dairesi ‘nin 22/01/2020 tarih ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamıyla bozulmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili; müvekkili ile davalının aynı sektörde faal olduklarını, davalı firmanın kuruma başvurarak elde ettiği, haksız tescillenmiş …/… nolu faydalı modeline dayanarak, müvekkilinin imal etmiş olduğu 9.720,00 takım boru ve bunların kalıplarına el koyduğunu, el konulan ürün ve kalıplar ile bu el koyma eylemi nedeniyle maddi zarara uğradığını, pazar kaybına uğradığını, kar yoksunluğu yanında itibarının zedelediğini belirterek tazminat talep etmiştir. Davalının dayandığı faydalı modelin iptal edildiğini ve kararın …HD’nin …/…-…/… sayılı kararla onandığını belirterek, 10.000 TL manevi, 40.000 TL maddi tazminata, toplatma tarihinden işleyen faiziyle karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, müvekkilinin sektöründe tanınmış ve çeşitli fuarlara iştirak eden, istihdam yaratan, kalite belgelerine sahip bir firma olduğunu, kendi tasarladığını çizim ve imalatlarla piyasada olduğunu ve buna dayalı olarak faydalı model aldığını, usulüne uygun tescillendiğini ve bu belgeye dayalı olarak el koyma yaparak haklarını aradıklarını belirtmiş, davanın reddini istemiştir.
BİLİRKİŞİ RAPORU
Plastik uzmanı ve mali müşavir bilirkişiden alınan raporda özetle; Plastik Uzmanı Bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada; kendisine teslim edilen dava dışı Kalıbın, bakımı yapıldıktan sonra makineye bağlanıp, makinenin açma – kapama, Soğutma ve saat bölü dakika hesabı ile, ortalama bir günlük mesai saatinde 900 adet malzemenin basılabileceğini kendisine teslim edilmeyen ve davaya esas olan Enjeksiyon Kalıbının, kendisine teslim edilen dava dışı kalıbın yerine kabul edilip edilmemesi hakkındaki nihai kararın Sayın Mahkemeye ait olduğunu, Davacının talep ettiği Maddi Tazminat Toplamının 32.346,27 TL olduğunu rapor etmişlerdir. 02/11/2021 tarihinde plastik uzmanı bilirkişinin davalı tarafın sunmuş olduğu kalıp üzerinden yapmış olduğu incelemede; 22/10/2021 tarihinde mahkemeye beyan ve taahhüt edilerek davalı tarafından sunulmuş kalıbın bilirkişi raporunda belirttiği incelediği ve ürün bastığı kalıp olduğunu, davalının sunduğu farklı bir kalıp bulunmamakta olduğunu görüşünü bildirmiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Dava, faydalı model belgesi haksız kullanılmak suretiyle, yapılan toplatmaya bağlı tazminat davasıdır.
Davalı … firmasının sahibi olduğu …/… nolu faydalı model belgesine dayanarak, davacı … hakkında faydalı model kapsamındaki 9.720 takım boru ile kalıplarına el koyması nedeniyle, doğan zarar bu davaya yol açmıştır.
Faydalı model belgesi kural olarak sahibine tekelci hak ve yetkiler sağlamaktadır. Bununla birlikte, faydalı model belgesinin hükümsüz kılınması halinde, hükümsüzlük geçmişe etkili olarak doğmaktadır. Belge banal veya hiçbir yenilik içermeyen nitelikte olduğundan, mahkeme kararıyla terkin edilebilmektedir. Nitekim, somut olayda da faydalı modelin geçersizliği baştan beri savunulmuş, “uzunluğu ayarlanabilir emiş borusu” şeklinde bir ürün yeniliğinin bulunmadığı belirlenmiştir. Belge sahibinin yenilik bulunmadığını, sektörel ve normal teknik bilgiler dahilinde bilmesine veya bilebilecek durumda olmasına rağmen, gerekli tedbiri almayarak tescil cihetine gitmesi ve faydalı modeli cezai şikayete konu etmesi hukuka aykırı sonuçlara yol açmıştır. Nitekim davalı da, fuarlara katıldığını, sektöründe önde gelen kuruluşlardan olduğunu belirterek sektörün yaygın tekniğine vakıf olması gerektiğine ilişkin bilgiler vermektedir. Objektif olarak faydalı modelinin yenilikçi karakteri konusunda basiretli olması beklenecektir.
Davalı taraf yasal haklarını kullandıkları gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur. Gerçekten de faydalı model belgesi geçerli olduğu sürece sahibinin yararlanması asıldır. Bununla birlikte, faydalı model belgesinin kötü niyetle kullanımı ve haksız ihtiyati tedbirlere konu edilmesi halinde belge sahibinin sorumluluğu doğmaktadır. Faydalı model tescillinin kurum tarafından Mülga PatKHK’nın hükümleri çerçevesinde esaslı bir inceleme yapılmaksızın tescillenmiş olduğu gerçeği göz önüne alınmalıdır. Nitekim kurumda belgelerin buluş karakteriyle ilgili olarak garanti verememekte, yasal olarak çekinceden yararlanmaktadır. (Mülga PatKHK’nın 62/son) faydalı model tescil sürecinde başvuru sahibince özel olarak talep edilmedikçe tekniği bilinen durumu konusunda araştırma raporu da düzenlenmemektedir. Bu durum da, başvuru sahibinin belgesinin muhtemel akıbetiyle ilgili olarak ihtiyatlı davranmasının bir diğer zeminini oluşturmaktadır.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/… E – …/… K ve 01.07.2010 tarihli ilamında da belirttiği üzere; İlke olarak, ihtiyati tedbir isteyen tarafın bu tedbiri haksız olarak koydurduğu anlaşılırsa, karşı taraf veya üçüncü kişi, bu haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğradıkları zararın ödenmesini, ihtiyati tedbir koydurmuş olan taraftan ayrı bir tazminat davası ile isteyebilir. Haksız ihtiyati tedbir koydurtmuş olan tarafın bundan doğan zararla sorumlu tutulabilmesi için, ihtiyati tedbiri kötüniyetle istemiş ve koydurmuş olması veya bunda her hangi bir ihmalinin bulunması şart değildir. İhtiyati tedbir haksız ve bundan da bir zarar doğmuş ise, bu haksız ihtiyati tedbiri koydurtmuş olan taraf, kusurlu olmasa bile bundan zarar gören karşı tarafa veya üçüncü kişiye tazminat ödemekle yükümlüdür. Zira haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan maddi tazminat sorumluluğu kusursuz sorumluluktur.
Dosya kapsamında yargıtay bozma ilamındaki eksiklikleri tamamlamak üzere alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; tedbir kapsamında …/… nolu faydalı modele konu ürünün üretiminde kullanılan kalıba değil, faydalı model konusu olmayan kalıba el konulduğunu, tedbirin yanlış kalıba uygulandığı, kalıba uygulanan tedbirin başından beri haksız olarak uygulandığı, davacı firmanın, toplatma nedeniyle bu ürünün sınai ve ticari karından mahrum kalmış, elindekileri satamama nedeniyle zarara uğramıştır. Yargıtay bozma ilamında eksiklikler tamamlanarak muhasip bilirkişiden rapor alınmış, rapor kapsamında zararın 32.346,27 TL olduğu belirtilmiş ise de davamız haksız tedbirden kaynaklı zararın tazmini olduğu, davacıya ait bir faydalı model olmadığı bu kapsamda muhasip bilirkişinin hesapladığı 10.564,23 TL YKK kalan kazancın tespitinin yerinde olmadığı, fiili zararın esas alınması gerektiği ve bu sebeple tazminat hesaplamasında 10.564,23 TL YKK hesaba katılmadan zararın 21.782,04 TL olduğu anlaşılmıştır. haksız eyleme bağlı olarak davacı şirketin manevi tazminat talep etme hakkı da bulunmaktadır. Yasal şartlara uymayan faydalı modeli tescil ettirip, haksız tedbir edip uygulama eyleminin boyutları, sonuçları, zaman içinde devam eden ticari baskı dikkate alınarak, TTK 56/1-e ve TBK 58. maddedeki şartlar bulunduğundan 10.000 TL manevi tazminatın uygun olacağı değerlendirilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kısmen kabulü ile
21.782,04 TL maddi tazminatın 10.000 TL Manevi tazminatın 07/02/2008 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Alınması gereken 2.171 TL karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 675 TL harçtan mahsubu ile eksik 1.496 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 675 TL harcın da davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, manevi tazminat davası kabul edilmekle AAÜT.’ne göre belirlenen 5.900 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, davacı tarafa ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası kısmen kabul edilmekle AAÜT.’ne göre belirlenen 5.900 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası kısmen reddedilmekle AAÜT.’ne göre belirlenen 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Davada red/ kabul oranının takdiren %25’e – %75 olduğuna yargılama giderlerinin yanlar arasında bu orana göre pay edilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.670 TL yargılama giderinin %’75i olan 2.000 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 1.667,20 TL yargılama giderinin % 25 i olan 416,75 TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 15 gün içinde, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’ne temyiz yolunun açık olduğuna dair verilen karar, hazır bulunan tarafların huzurunda usulen okunup anlatıldı.10/11/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)