Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/51 E. 2021/221 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/51 Esas
KARAR NO : 2021/221

DAVA : FSEK Tecavüzün Ref’i Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2021

Davacı vekili tarafından 21/07/2020 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin bir takım sanat eserlerini, 18/04/2019 tarihinden itibaren … Sanat Galerisi’nde sergilediğini, davalı tarafın galeride katalog çekimleri yaptığını ve müvekkilinin sanat eserlerini kendi katalog ve reklam filmlerinde ana unsurlardan biri olarak kullandığını, müvekkilinin fikri haklarına tecavüz gerçekleştirdiğini, müvekkilinin davalı şirketle iletişime geçmeye çalıştığını, yanıt alamadığını, İzmir Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde delil tespiti talep ettiklerini, rapor alındığını, rapora itirazları bulunduğunu, güzel sanatlar uzmanı bilirkişiden rapor talep ettiklerini, davalı şirketin internet platformlarına erişimin engellenmesini, 21.300 Euro davaya konu altı eserin emsal sözleşme bedeli tazminatını, 5.000 Euro manevi tazminat ve kazancın iadesi olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100 TL talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sunduğu hak sahipliği evraklarından, telif hakkı talep edilen eserlerin tek hak sahibinin …olmadığını, … isimli şahısın da bu eserlerin hak sahiplerinden biri olduğunu, …’nın huzurdaki davanın davacılarından biri olmadığını kendi adına dava açılması için Davacı …’e herhangi bir yetki de vermediğini davacının tek hak sahibi olmaması nedeniyle, eserler üzerinde diğer hak sahibi … ile beraber, zorunlu dava arkadaşı olarak huzurdaki davayı ikame etmesi gerektiğini, davacının hak sahibi olduğunu iddia ettiği eserlerinin sergilendiği … Sanat Galerisi’nin sahibi olan Şirketten mezkur yerin fotoğraf çekimleri için kullanılması hususunda izin aldıklarını, davacıdan haberi olduğu anda da görselleri kaldırdıklarını, tecavüzün devam etmediği için tecavüzün ref’i taleplerinin olmaması gerektiğini, davacının eserlerinin galeriden satın alınması durumunda Galericinin, satım bedelinin % 15’ini komisyon bedeli olarak alacağı şekilde sözleşmelerinin mevcut olduğunu, bu durumunda davacının eserlerini salt sergilensin diye değil, ticari olarak menfaat elde etmek için galeriye gönderdiğini ortaya koyduğu için davanın reddini talep etmiştir.
BİLİRKİŞİ RAPORU:
03/09/2021 tarihinde bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; Davaya konu 6 adet fotoğrafın FSEK 4 anlamında güzel sanat eseri niteliğini haiz olduğunu, davacının davaya konu 6 adet eserlerin FSEK m.11 çerçevesindeki karine çerçevesinde eser sahibi olduğunu, eser sahibi davacının mali haklarından FSEK m.21,24,25 ‘teki mali haklarının, FSEK 15 ‘te düzenlenen manevi haklarının ihlal edildiğini, maddi tazminat yönünden; FSEK 68 kapsamında; Kullanımın şekli, eserin niteliği, sayısı, süresi, reklama katkısı gibi kriterler birlikte değerlendirildiğinde 6 eser için eser başına 1.500 TL’den 9.000 TL olabileceği davacının bu bedelinin FSEK 68 çerçevesinde 3 katı tutarını talep hakkına ilişkin Takdirinin Mahkemeye ait olacağını, Mahkemece her ne kadar davalı ticari defterleri üzerinde hesaplama görevi verilmiş ise de davacı eserlerinin davalı reklamında arka fon olarak kullanımının reklam çekiminden elde edilecek kara etkisinin hesabının mümkün olamayacağını, bu çerçevede karın iadesine ilişkin hesaplamanın TBK 50 ve 51 çerçevesinde Mahkemece takdirinin gerekeceğini, reklamda görüntülerin arka fon olarak kullanımının davalının reklamdan elde edeceği kara etkisinin Mahkemenin TBK 50 ve 51 çerçevesinde hükmedeceği maddi tazminata esas olmak üzere ortalama olarak 10.000 TL olabileceğini, Yargıtay’a göre, hem FSEK.m.68, hem de FSEK.m.70.f.2 veya FSEK.m.70.f.3 kapsamında maddi tazminat talep edildiğinde, talep edilen toplam bedelin, anılan seçenekler uyarınca istenebilecek “en çok bedel” ile sınırlı olmakla Takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davacının bu taleplerinden hangisi yüksek ise, en yükseğine hükmedilmesi gerekeceğini, Davacının FSEK m.15’teki manevi hakkının ihlal edildiğini, davacının manevi tazminat talep hakkının olduğunu, manevi tazminatın türü ve miktarının Mahkemeye ait olduğunu rapor etmişlerdir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Eser’in tanımı 5849 sayılı FSEK’in 1/B maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre; Eser, sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleridir. Biri ürünün eser sayılabilmesi içi iki unsurun bir arada olması gerekmektedir. Bunlar sahibinin hususiyetini taşıması ve kanunda sayılan eser kategorisinde sayılmasıdır.
Dosya kapsamında alınan 03/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirttiği üzere; dava konusu fotoğrafların FSEK.m.4 kapsamında güzel sanat eseri olduğu anlaşılmıştır. Eser sahipliği hususu FSEK’in 11 ve 12. Maddelerinde düzenlenmiştir. Eser sahipliği hususu FSEK’in 11 ve 12. Maddelerinde düzenlenmiştir. Bu maddelerdeki karineler dikkate alındığında dosyaya sunulan belglereden davacının eser sahipliği konusunda tereddüt bulunmamaktadır. Eser sahibinin mali hakları FSEK’in 21,22,23,24 ve 25. maddelerinde düzenlenmiştir Eser sahibinin manevi hakları 14,15,16 ve 17. maddelerinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve bilirkişi raporu dikkate alındığında; Davaya konu fotoğraflarlarla ilgili olarak, … Sanat Gelerisi ile davacı … arasındaki sözleşme ile davacının kişisel websitesinde de dava konusu fotoğrafların yer alması dikkate alındığında Davacının davaya konu fotoğraflarının FSEK 11’deki karine çerçevesinde eser sahibi olduğu, davacının eserlerinin yer aldığı sergide davacının fotoğraflarının arka fon olarak kullanılıp davalı ürünlerinin reklamının yapılmasının davacı eser sahibinin mali haklarından FSEK 22 çerçevesinde çoğaltma, FSEK 24 çerçevesinde temsil, FSEK 25 çerçevesinde iletim hakkının ihlalini oluşturduğu, davalı kullanımlarında davacının eser sahibi olarak belirtilmemesi nedeniyle FSEK 15’ye düzenlenen manevi haklardan eser sahibi olarak belirtilme hakkının ihlal oluşturduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunda da belirttiği üzere; davacı her ne kadar davaya konu eserlerin satış bedellerini emsal
bedel olarak sunmuş ise de burada satış olmayıp reklamda görüntülerin arka fon olarak
kullanımı şeklinde olmakla kullanımın şekli, eserin niteliği, sayısı, süresi, reklama katkısı gibi kriterler birlikte değerlendirildiğinde 6 eser için eser başına 1.500 TL’den 9.000 TL olduğu ve
davacının bu bedelinin FSEK 68 çerçevesinde 3 katı tutarını talep hakkına sahip olduğu anlaşılmıştır.
Davacı maddi tazminat olarak FSEK m.68 hükmü uyarınca ref bedelinin (telif tazminatı) ve FSEK 70/3 hükmü uyarınca tecavüz nedeniyle temin edilen karın iadesi talebinde bulunmuştur. Yargıtay’a göre, hem FSEK.m.68, hem de FSEK.m.70.f.2 veya FSEK.m.70.f.3 kapsamında maddi tazminat talep edildiğinde, talep edilen toplam
bedelin, anılan seçenekler uyarınca istenebilecek “en çok bedel” ile sınırlı dır. Bu bedellerden hangisi yüksek ise ona hükmedilecektir. Ayrıca 68. Madde uyarınca tazminata hükmedildiğinde taraflar arasında varsayımsal sözleşme kurulacağından ref talepleri yerinde görülmemiştir.
Davacı eserlerinin davalı reklamında arka fon olarak kullanımının reklam çekiminden elde edilecek kara etkisinin hesabının mümkün olamayacağı, bu çerçevede karın iadesine ilişkin hesaplamanın TBK 50 ve 51 çerçevesinde yapıldığı, reklamda görüntülerin arka fon olarak kullanımının davalının reklamdan elde edeceği kara etkisinin TBK.m. 50 ve 51 çerçevesinde hükmedeceği maddi tazminata esas olmak üzere ortalama olarak 10.000 TL
olacağı anlaşılmıştır. Davalının eylemlerinin yeri, ağırlığı dikkate alınarak davacı lehine FSEK.m.68 uyarınca 3 katı tazminat olan 27.000 TL uygun olduğu, tarafların sosyal ekonomik durumu, eylemin ağırlığı zarar miktarı dikkate alınarak 10.000 TL manevi tazminatın yerinde olduğu anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kısmen kabulü ile
27.000 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Fazlaya ilişkin ve sair taleplerin reddine
Alınması gereken 1.161 TL karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.539 TL harçtan mahsubu ile fazla 2.378 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.161 TL harcın da davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası kısmen kabul edilmekle, AAÜT’ne göre belirlenen miktar, 5.900 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, manevi tazminat davası kısmen kabul edilmekle AAÜT’ne göre belirlenen miktar 5.900 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, FSEK tecavüzün ref’i davası reddedilmekle, AAÜT.’ne göre belirlenen miktar, 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası kısmen reddedilmekle davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden AAÜT’ne göre belirlenen miktar 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı tarafa ödenmesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, manevi tazminat davası kısmen reddedilmekle davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden AAÜT’ne göre belirlenen miktar 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı tarafa ödenmesine,
Davada red/ kabul oranının takdiren %30- %70 olduğuna, yargılama giderlerinin yanlar arasında bu orana göre pay edilmesine,
Davacı tarafından yapılan …/… Değişik iş dosyası dahil olmak üzere toplam 3.404 TL yargılama giderinin % 70 i olan 2.382 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 9,30 TL yargılama giderinin % 30 u olan 2,79 TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. Ve 20. Hukuk İstinaf Daireleri nezdinde açık olduğuna dair verilen karar, hazır bulunan tarafların huzurunda usulen okunup anlatıldı. 27/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır) ¸