Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/126 E. 2021/76 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/126 Esas
KARAR NO : 2021/76

DAVA : Faydalı Modelin Devrine İlişkin Sözleşme İptali ve Alacak
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 02/06/2021

Davacı vekili tarafından 27/07/2016 tarihinde, davalı aleyhine açılan dava, mahkememizce verilen … Esas- … Karar sayılı ve 18/05/2017 tarihli karar üzerine istinaf edilmiş olup, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … HD’nin 11/09/2019 tarih, … Esas-… Karar sayılı kararının ise Yargıtay …. HD.’sinin tarih, … Esas- … Karar ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılması nedeniyle, mahkememizin esas defterine yeniden kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile 14/07/2011 tarihinde sözleşme yaparak … nolu faydalı modeli devir aldığını, devreden …’in 14/07/2011 tarihli yazılı anlaşmada 30/10/2011 ila 30/10/2012 tarihleri arasında ödeme yaptıktan sonra patent devri yapmayı taahhüt ettiğini, ancak, faydalı modelin zaten geçersiz kaldığını, durumu bile bile anlaşma yaptıklarını, daha sonra 05/03/2015 tarihli faydalı model devir sözleşmesinin … ile davacı şirket arasında düzenlendiğini, geçersiz kalan asıl belge yerine sonradan alınan ve … nosu ile kaydedilen belgenin satış konusu yapıldığını, davalıların hileli davrandığını bu bakımdan sözleşme geçersiz olduğundan ödemelerin de karşılıksız olduğunu belirterek, devir sözleşmesinin geçersizliği tespit edilerek, … nolu faydalı model kalıplarının davalıya iadesine ve devir bedelinin (dekontları ek 2’de kayıtlı), Torbalı İcra Müdürlüğünün … nolu takiple ödenen bedel toplamı 158.000 TL + KDV’nin geri ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazı yaparak, müvekkilinin patent sahibi olduğunu, patent sahibine karşı ancak onun ikametgahında yani Kayseri’de dava açılabileceğini, yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Esasen de davanın haksız olduğunu, taraflar hukuka uygun bir sözleşme yaptığını, müvekkilinin sözleşmeye uygun davrandığını, taahhüt ettiği faydalı modelin sonradan geçersiz kalması üzerine … nolu başvuruyu tescilleyerek onun devrine dair sözleşme yaptıklarını ve sözleşmenin yerine getirildiğini, nitekim, … nolu belge konusu buluşun önceki geçersiz kalan … nolu belge ile aynı olduğunu, dolayısıyla davacıya sözleşme gereği verilmesi gereken belgenin verildiğini, anlaşılan bedellerin de ödendiğini, davanın temelsiz olduğunu savunmuştur.
Belge konusunun kapı pencere kollarında kol hareketine göre ses çıkartan bir mekanizmaya ait olduğunu, önceki buluşla aynı koruma konusunda olduğunu ileri sürmüştür. Ücretler ödenmediğinden geçersiz kalan belgenin yeniden canlanması için başvuru yaptıklarını ve bu başvuru konusunun davacıya vaat edilen faydalı modelle aynı olduğunu, dolayısıyla herhangi bir zarara uğramadıklarını, bu yönde bir delil sunulmadığını, ayrıca devre konu edilen, … nolu belgenin hükümsüzlüğünü gerektirir bir sebep bulunmadığını, sözleşme içeriğinin hukuka aykırı, imkansız nitelik taşımadığını, şekle de uygun sözleşme yapıldığını ileri sürmüştür.
TESPİT, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Mahkememizin 18/05/2017 tarih 2020/126 Esas 2021/76 Karar sayılı kararı, Yargıtay …H.D.Bşk’ nin 23/06/2020 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı ile bozularak gelmiş, yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.
Davacı vekilinin 17/05/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan vazgeçtiğini bildirmiş ancak mahkememizin 02/06/2021 tarihli 2. Celse duruşmasında davadan feragat ettiğini beyan etmiş, bu beyanını imzası tahtında tasdik etmiştir.
Davadan feragat, HMK’nın 307. maddesi uyarınca, davacının talep sonucundan kısmen yahut tamamen vazgeçmesi niteliğinde olup aynı Kanunun 310. ve 309. maddeleri uyarınca hüküm kesinleşinceye değin yapılabileceği gibi karşı tarafın kabulüne de bağlı değildir. Açıklanan çerçevede yapılan incelemede, davacı vekilinin 31/05/2021 tarihli dilekçesine yansıyan feragat beyanının, davanın taraflarca serbestçe tasarruf edilebilen nev’iden olması ve HMK’nın 74. maddesi kapsamında vekilin bu konuda açıkça yetkili kılınmış olması sebebiyle feragat nedeniyle davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ekli gerekçe ile;
Davacının davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar harcının davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 3.183,93 TL harçtan mahsup edilerek fazla 3.152,53 TL harcın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Davalılar kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT.’ne göre belirlenen 18.960 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak, davalılara ödenmesine,
Davacılar tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 4,30 TL vekâlet harcı, 4 müzekkere gideri 33,70 TL, 19 tebligat gideri 211 TL, 1.000 TL bilirkişi ücreti, 31,40 TL istinaf karar harcı, 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma karar harcı olmak üzere, toplam 1.395,30 TL yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan 2 tebligat gideri 22 TL, 12,90 TL vekâlet harcı, 31,40 TL ıslah harcı olmak üzere, toplam 66,30 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak, davalılara ödenmesine,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. ve 20. İstinaf Dairesi nezdinde açık olduğuna dair verilen karar yanların huzurunda usulen okunup anlatıldı. 02/06/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza