Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/44 E. 2021/53 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/44 Esas
KARAR NO : 2021/53

DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Men’i, Durdurulması
DAVA TARİHİ : 26/03/2019
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Davacı vekili tarafından 26/03/2019 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin “….” seri markalarının tescilinin sahibi olduğunu, davalı tarafın www…com ve ….com adreslerini aynı alanda kullandığını, müvekkilinin markasına tecavüz oluşturduğunu, alan adlarına ve alt linklerine tedbiren erişimin kalıcı olarak engellenmesini istemiştir.
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın erişime engellenmesini istediği www…com adresinin whois sorgulamasının yapıldığında kendisinin değil başka isme ait olduğunun görüldüğünü, internet adreslerinin 2006 yılında alındığını fakat davacı tarafın 2007 yılında marka tesciline başvuru yaptığını, bu yüzden davanın reddini talep etmiştir.
BİLİRKİŞİ RAPORU
Marka ve Patent vekili bilirkişiden 19/11/2019 tarihinde alınan raporda özetle; www…com alan adlı internet sitesinin içeriğinden; davacı markaları ile yanı veya benzer işaretin, markasal kullanım niteliğinde ve davacı markalarının kapsamındaki mal ve hizmetlerle benzer nitelikteki mal ve hizmetlerde kullanıldığını, www…com alan adında internet sitesinin dava tarihi itibari ile kullanılmakta olduğunu, alan adı içeriğindeki kullanımların oluşturucusu ve yararlanıcısının davalı tarafın olduğunun sorumlu olduğunu rapor etmiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Marka, bir işletmenin mal ve/veya hizmetlerini bir başka işletmenin mal ve/veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlaması koşuluyla, kişi adları dahil, özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, malların biçimi veya ambalajları gibi çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayımlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işarettir.
Markanın başkaları tarafından haksız kullanımı ve marka hakkının ihlali durumunda marka sahibi SMK’nın 149. Maddeki talepler ile 150 ve 151. Maddesinde düzenlenen maddi tazminat ve yoksun kalınan karı isteyebilecektir.
Bu kapsamda aşağıda sayılan fiiller marka hakkına tecavüz sayılmaktadır:
a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 6769 sayılı kanunun 7. maddesinde belirtilen biçimlerde kullanmak.
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini
kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit
edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
d) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu
hakları üçüncü kişilere devretmek.
Markalar arasında benzerlik değerlendirmesi yapılırken bakılması gereken ilk husus markaların yanı ya da benzer mal veya hizmetler sınıfı için mi kullanılıp kullanılmadığı hususudur. Markaların kullanıldığı mal veya hizmet sınıfları aynı ya da benzer bulunursa bir sonraki aşama olan markaların benzerliğinin değerlendirilmesine geçilmektedir. Söz konusu markaların benzerlik değerlendirilmesi yapılırken yerleşik içtihatlara göre görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzerlikleri bakımından incelenmeli daha sonra markaların bir bütün halinde tüketiciler nezdinde karıştırılma ihtimali doğurup doğurmayacağı değerlendirilmelidir.
Dosyamız kapsamında davalı husumet yönünden itiraz etmiş ise de davalı asilin ön inceleme duruşmasında siteyi kendisinin kullandığını içeriklerinin kesndisinin oluşturduğunu, internet sitesine kayıtlı telefon ve adresin davalıya ait olduğu, ihlaller yönünden sorumluluğunun olduğu, bu kapsamda husumetin doğru olduğu anlaşılmakla davalının husumet itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosyamız kapsamında toplanan deliller ve bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı markaları ile davalı internet kullanımlarının görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğu, davacı marka sınıfları ile davalı iştigal alanlarının benzer olduğu, aynı tüketici kitlesine hitap ettiği, davacı markaları ile davalı kullanımlarının tüketici nezdinde karıştırma ihtimalinin bulunduğu anlaşılarak davacının davasının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kabulüne,
Davalının www…com adlı internet sitesi kullanımlarının, davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespitine, önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına,
www…com adlı internet sitesine erişimin engellenmesine,
İhtiyati tedbir kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına,
Alınması gereken 59,30 TL karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harçtan mahsup edilerek, eksik 14,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harcın da davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT.’ne göre belirlenen 5.900 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.007,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. ve 20. Hukuk İstinaf Daireleri nezdinde açık olduğuna dair verilen karar, davacı vekilinin huzurunda davalı tarafın yokluğunda usulen okunup anlatıldı. 17/03/2021

Katip 243342
e -imzalıdır

Hakim 139855
e -imzalıdır