Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/33 E. 2023/50 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/33 Esas
KARAR NO : 2023/50
DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davalı tarafın talebi üzerine … D.İş sayılı dosyasında, … nolu faydalı model belgesi nedeniyle müvekkil firmaya tedbir kararı verildiğini, tedbire itiraz edildiğini, ancak zamanında esas dosya açılmaması nedeniyle tedbirin kalkmış olduğunu, daha sonra … esas sayılı dosya üzerinden tekrar tedbir kararı verildiğini, tedbir kararlarının müvekkilini ciddi zararlara uğrattığını, park ve spor aletleri sektöründeki hemen hemen tüm alımların ihaleyle gerçekleştiğini, davalının tedbirler sonrası ihalelere tek başına girerek haksız kazanç elde ettiğini, ihalelere tek başına girebilmek için tedbir talep ettiğini, davalı taraf beyanlarında eğer … şirketi ihalelere katılsaydı ihaleleri kazanamayacağını belirttiğini, arabuluculuk görüşmeleri yapıldığını, anlaşılamadığını belirterek 5.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyen ticari faiziyle talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İhtiyati tedbir kararının haksız olduğunun tespitinin esas kararın kesinleşmesi ile gerçekleşebileceğini, davacının ihtiyati tedbire rağmen ihalelere katılabileceğini, uğradığı zarar ile tedbir arasında bir bağ bulunmadığını, denk ürünler ve müvekkilinden alınacak ürünler ile ihalelere katılabileceğini, davacının ihalelere itiraz etmediğini, nitekim karşı tarafın … nolu faydalı modeline … Esas sayılı davada tedbir verildiğini, tedbire rağmen bu faydalı model ile ihalelere katıldığını, davacı tarafın çelişkili davrandığını, ihalelere katılsa dahi kazanamayıp kâr edememe ihtimalinin bulunduğunu, müvekkilinin şirketinin kusur veya kötü niyeti bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER
TPMK kayıtları, Ticaret Sicil Kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili müvekkilinin Kent Mobilyaları Çocuk Oyun Grupları ve Açık Alan Spor Kondisyon aletleri alanında faaliyet gösterdiğini, davalı tarafça müvekkili aleyhine mahkememizin … D.iş sayılı tespit dosyası açıldığını, bu dosyada davalının talebi üzerine … numaralı faydalı model belgesi sebebiyle müvekkili hakkında tedbir kararı verildiğini, bu tedbir kararı nedeniyle müvekkili tarafından bu faydalı model kapsamına giren ürünlerin üretiminin durdurulduğunu, tedbir kararına itiraz ettiklerini, mahkemece itiraz incelemesinin duruşmada yapıldığını ve tedbir kararından sonra yasal süresi içerisinde esasa ilişkin dava açılmaması sebebiyle tedbirin kendiliğinden kalktığına dair karar verildiğini, davalının bu kez … Esas sayılı davayı açıp bu dosya üzerinden tedbir kararı verilmesini talep ettiğini, mahkemece bu talebinin kabul edildiğini, bu dosyanın mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile birleştirildiğini bu esnada hükümsüzlük davası açtıklarını, … esas sayılı dosya üzerinden yürütülen yargılamada hükümsüzlük talebinin kabul edildiğini ve davalıya ait faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne karar verildiğini, 20/09/2017 – 17/10/2017 ve 01/12/2017-22/02/2018 tarihleri arasında müvekkili aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilmesi nedeniyle müvekkilinin ihalelere giremediğini, ihaleye katılabilmek için numune gönderemediklerini, davalı şirket ile onun kardeş şirketi olan dava dışı … Mimarlık ve Mühendislik Şti.’nin bu ihalelere girerek ihaleleri aldığını iddia ederek müvekkilinin uğramış olduğu zararların tespiti ile yoksun kalınan kar nedeniyle 5000,00 TL maddi tazminat bu kabul görmez ise davalının elde etmiş olduğu kazanç sebebiyle 5000,00 TL maddi tazminat ve haksız ihtiyati tedbir talebi nedeniyle müvekkili yararına 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, verilen tedbir kararlarının haksız olarak talep edilmediğini, müvekkiline ait faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne ilişkin davada verilen kararın istinaf incelemesinde olduğunu, davacının ihalelere benzeri ürünler ile katılma imkanının bulunmasına rağmen katılmadığını dolayısıyla iddia edilen zararların ihtiyati tedbir kararlarından kaynaklanmadığını, davacının ihtiyati tedbir kararına rağmen bir takım ihalelere katıldığını ve bu ihalelerin davacı tarafça alındığını, davacı tarafın katılamadığını beyan ettiği ihalelere katılmış olsaydı dahi ihaleleri alabileceği ve bu ihalelerden kar elde edebileceğinin kesin olmadığını, müvekkilinin tescilli faydalı model belgesinden kaynaklı haklarını müdafaa etmek üzere yasal yollara başvurduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, ihtiyati tedbir nedeniyle yoksun kalınan zarara ilişkin maddi tazminat ile manevi tazminat taleplerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 399.maddesinde; lehine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır veyahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zarardan sorumlu bulunduğu, haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasını esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılacağı, tazminat davacı açma hakkının hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren 1 yıl geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağı hususları düzenlenmiştir. Somut olayda; davalı tarafın … numaralı faydalı model belgesi nedeniyle davacı hakkında mahkememizden ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, mahkememizce ihtiyati tedbire hükmedildiği, yasal süresinde esasa ilişkin davanın açılmaması ve itiraz üzerine ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığı, daha sonra tekrar esasa ilişkin açılan davada ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, mahkememizce bu talebin de kabul edildiği, bu şekilde 20/09/2017-17/10/2017 tarihleri arasında ve 01/12/2017-22/02/2018 tarihleri arasında davacı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalıya ait faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne mahkememizce karar verildiği, … Esas sayılı dosya üzerinden verilen bu kararın halen İstinaf incelemesinde bulunduğu, davacı tarafın yukarıda bahsedilen ihtiyati tedbir kararları nedeniyle ihalelere giremediği iddiası ile maddi tazminat ve yine söz konusu ihtiyati tedbir kararları nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda değinilen 6100 sayılı HMK’nın 399/3 bendinde tazminat davası açma hakkının hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren 1 yıl geçmesi ile zaman aşımına uğrayacağı açıkça düzenlenmiştir. Somut olayda ihtiyati tedbir kararları 17/10/2017 ve 22/02/2018 tarihlerinde son bulmuştur. Huzurdaki dava ise 05/03/2019 tarihinde açılmıştır. Dolayısıyla kanunda belirtilen dava açma hakkı zaman aşımı süresi geçtikten sonra kullanılmıştır. Davacının huzurdaki davayı kanundaki açık düzenleme gereğince en geç 22/02/2019 tarihinde açması gerekmektedir. Davacı bu tarihten sonra 05/03/2019 tarihinde davayı açmıştır. Kanunda hükmün kesinleşmesinden itibaren 1 yıl geçmesi ile dava hakkının zaman aşımına uğrayacağı da ihtimalli olarak belirtilmiş ise de burada davacı tarafın açtığı ve mahkememizin … Esas sayılı dosyasında yargılaması yapılan hükümsüzlük davası kastedilmemektedir. Mahkememizce bu dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek, rapor ve ek raporlar aldırılmıştır. Söz konusu rapor ve ek raporlarda davacı tarafın giremediğini iddia ettiği ihale dosyaları incelenmiş, bu kapsamda Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Alanya Belediyesi, Ödemiş Belediyesi ve Arnavutköy Belediyesi tarafından düzenlenen ihale evrakları mahkememizce celbedilmiş ve bilirkişilerce yapılan incelemede ihale şartnamelerinde ve teknik şartnamelerde davacının bu ihalelere katılması ve ihalelerde belirtilen ürünleri üretmesi hususlarında ihtiyati tedbirden kaynaklanan bir etkinin bulunmadığı hususları tespit edilmiştir. Mahkememizce söz konusu rapor ve ek raporlar dosya kapsamına, teknik ve bilimsel verilere uygun bulunarak benimsenmiş ve hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
Bilirkişi raporlarında tespit edilen değerlendirmeler mahkememizce yerinde görülmüştür. Bu kabul kapsamında davacının katılamadığını iddia ettiği ihalelere katılmasında, teklif vermesinde, ihaleyi almasında, ihale ile yüklenilecek edimin ifasında mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararlarının herhangi bir etkisinin bulunmadığı kabul edilmiştir. Bu kabul kapsamında davacının uğradığını iddia ettiği zararlar ile ihtiyati tedbir kararları arasında bir illiyet bağının bulunmadığını kabulde hukuki zorunluluk bulunmaktadır. Davacının söz konusu ihalelere katılabilmesi teklif verip ihaleyi alabilmesi hususlarını ihtiyati tedbir kararları etkilememiştir. Davacının söz konusu ihalelere girebileceği, ilgili şartnameler ve ihale mevzuatı gözetildiğinde mümkün kabul edilmelidir. Dolayısıyla davacının iddia ettiği maddi zararlara ihtiyati tedbir kararlarının sebep olmadığı anlaşılmaktadır. Diğer yandan davacı tarafın manevi tazminat istemlerinin de reddine karar verilmesi hususunda mahkememizde vicdani kanı oluşmuştur. Zira yasada açıkça düzenlendiği üzere ihtiyati tedbir kararının verildiği anda lehine ihtiyati tedbir kararı verilenin açıkça haksız olması gerekmektedir. Somut olayda ise lehine ihtiyati tedbir kararı verilen davalı bu tarihte… numaralı faydalı model belgesine sahiptir ve bu faydalı model belgesinden kaynaklı sınai mülkiyet haklarının sağladığı korumadan faydalanmak amacıyla tedbir talebinde bulunmuştur. Söz konusu faydalı model belgesinin daha sonradan hükümsüzlüğüne karar verilmesi bu durumu etkilememektedir. Zaten yukarıda değinildiği üzere davacı ihalelere ihtiyati tedbirler nedeniyle katılamadığı yönündeki iddialarını ve bu kapsamda davasını ispat edememiştir.
Mahkememizce davalıya ait faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne ilişkin verilen kararın kesinleşmesi bir süre beklenmiş ancak daha sonra bilirkişi raporları gözetildiğinde bu kararın kesinleşmesinin beklenmesinden vazgeçilmiştir. Zira söz konusu kararın davacı ya da davalı taraf lehine kesinleşmesi veya bozulması huzurdaki tazminat taleplerinin dayanağını etkilememektedir. Zira davacı ihtiyati tedbir kararları nedeniyle bir takım ihalelere giremediğini ve zarara uğradığını iddia ederek eldeki davayı açmış ve bu iddialarını ve davayı ispat edememiştir. Bu halde davalıya ait faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne ilişkin kararın bu somut olguyu etkileyecek ve değiştirecek bir yönü bulunmadığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Mezkur nedenlerle davanın reddine karar vermek gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Davalı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre Maddi tazminat talebi yönünden hesap ve takdir edilen 5.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre Manevi tazminat talebi yönünden hesap ve takdir edilen 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gereken 3757,05 TL karar harçtan davacı tarafından yatırılan 939,27 TL peşin harcın mahsubu ile eksik 2817,78 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 337,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı.07/06/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı