Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/172 E. 2023/70 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/172 Esas
KARAR NO : 2023/70
DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 27/12/2019
KARAR TARİHİ : 03/10/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde: müvekkli …’ın ekte sunduğu tasarım tescil belgesi ile sadece kendisi tarafından imal edilebilme tekelini koruma altına aldırdığını; müvekkilinin dava konusu ürünü tescil etmesinden sonra dilekçede adreslerine yer verdiği … “ a ait olan … tabelasıyla iş yapan işletmenin dava konusu tasarımı satmaya başladığını, davalı tarafça mahkemede açılan ihtiyati tedbir dosyası kapsamında ürünlerin toplatıldığını, 3 farklı tacirin iş yerinde daha söz konusu ürünlere rastlanıldığını, bu olay neticesinde İstanbul İlinde bir imalathanede müvekkilin dava konusu tasarımını taklit ederek üreten bir imalathanenin bilirkişi marifetiyle tespit edildiğini, imalatı yapan kişinin taklit tasarım olduğunu ve tazminat sorumluluğunu kabul etmiş ve karşılıklı ibra olunduğunu belirttiğini, SMK M. 151/1 kapsamında davacı tarafın hakkı olan tazminat yoksun kaldığı kazanç ile fiili kaybını kapsadığını ve 151/2-b gereğince davalıların bu satıştan elde ettiği net kazancın bilirkişi marifetiyle tespit edilerek bu meblağ üzerinden maddi tazminat miktarını belirteceklerini belirttiklerini, bu tespitin mümkün olmadığı durumda Yargıtay ….H … E. ….19.10.2015 kararı gereği kazancın somut olarak ispatlanamadığı durumlarda hakimin durum ve şartlara göre hareket ederek tazminata takdir edeceğini belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
SAVUNMA
Davalı vekilini cevap dilekçesinde ise özetle; müvekkilinin sahibi olduğu firmanın yıllardır İzmir /Kemeraltı semtinde faaliyet gösterdiğive davacının her yerde bulunabilecek bir boncuğa tasarım belgesi aldığını; bundan sonra ava çıkarak boncuğu satan iş yerlerini tespit ederek (Bu durumu İstanbul ilinde faaliyet gösteren ve taklit ürün üreten davacının anlaşarak mutabık kaldığı imalathaneden piyasaya sürdüğünü düşündüklerini, dava konusu ürünün Davacı taraf piyasaya sürmesinden de önce piyasada var olduğunu , … adlı instagram hesabından yaptıkları alıntı ile dava konusu ürünün tescil tasarım belgesi alınmadan önce de piyasada var olduğunu, davacı tarafın yasal korumayı hak etmeyerek bunu bir gelir kapısı gibi kullandığını ve çeşitli davalar ikame ettiğini belirttiklerini, dava konusu ürünün 2 yıldır satılmakta olduğu iddiasını kabul etmediklerini; dava dosyasında yer alan herhangi bir belge, bilirkişi raporu veya tedbir dosyalarında böyle bir bilginin olmadığını, davacı tarafın dilekçesinde bahsettiği dava konusu ürüne hatırı sayılır bir yer ayrıldığının ve büyük bir miktar ürüne el konulduğu iddiasının doğru olmadığını; söz konusu tespit esnasında 1271 adet boncuğa rastlanıldığını, davalı iş yerinin 3 katlı , 1000 den fazla çeşit boncuk ile toplamda 15000 farklı ürün satışı yaptığını ve dava konusu ürünün küçük bir kutuda satıldığını, ayrıca ürünün1,85 TL den satıldığını, 1217 adet boncuğun da 2251.45 TL “ye satılabileceğini, bu yönüyle istenen tazminat tutarının da kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Dava, markanın hükümsüzlüğü konusundadır.
Davacı vekili 21/06/2023 tarihli duruşmanın gün ve saatinden haberdar olup, mazeret bildirmemiş ve belirtilen gün ve saatte duruşmaya gelmemiştir.
Yanlarca takip edilmeyen dosya, 21/06/2023 tarihli duruşmada dosya işlemden kaldırılmıştır.
21/06/2023 tarihinde takipsiz bırakılan dosya, bu tarihten başlayan 3 aylık sürede yenilenmemiştir. Bu bakımdan, HMK 150.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ile,
HMK 150. madde uyarınca, taraflarca takip edilmeyen davanın, AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Alınması gereken 269,85 TL’nin, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 145,16 TL harçtan mahsup edilerek, kalan 124,69 TL harcın davacıdan tahsiline,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT.’ne göre belirlenen 25500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalı tarafa ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı. 04/10/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır