Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/116 E. 2023/36 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/116 Esas
KARAR NO : 2023/36
DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 06/09/2019
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
Davacı vekili tarafından 06/09/2019 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait “…” Markasının davalı tarafından hukuka aykırı bir şekilde kullanılması nedeniyle müvekkil şirketinin ticaret unvanı ve marka haklarına tecavüz niteliğinde ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerin men’ini ve davalının kullandığı “…” isimli web sitesinin ve müvekkil adına tescilli “…” markasının haksız kullanımının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin iklimlendirme sektöründe menfez imalatı ve iklimlendirme sistemleri üretim ve ticareti yapan davacı şirketin uzun yıllara dayanan ticari ilişkilerinin mevcut olduğunu, müvekkilinin davacı şirketten bedeli mukabilinde ürünler satın almakta ve müşterilerinin talep ettikleri iklimlendirme sistemleri içerisinde davacıdan satın almış olduğu ürünleri de kullanabildiğini, davaya konu internet sitesinin; müvekkilinin domain hakkını yıllar önce, henüz davacı ile aralarında ticari ilişkiye dayalı sorunsuz bir ilişkinin mevcut olduğu dönemlerde satın aldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul … FSHHM … Esas-… Karar sayılı dosyasında;
Davalı şirketin müvekkiline ait markaya tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, men’ine, Markaya tecavüz ve haksız rekabet halleri nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100 TL maddi tazminatın müvekkiline ödenmesini, 20.000 tl manevi tazminatın müvekkiline ödenmesini, 100 TL yoksun kalınan kazancın müvekkiline ödenmesini, İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … E. sayılı ” dosyası ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkilinin havalandırma sistemleri alanında 1980’li yıllardan itibaren faaliyet gösteren bir şirket olduğu müvekkili adına “…” şeklindeki markanın … sayı ile TPMK nezdinde tescilli olduğunu, yine “…” şeklindeki markanın … sayı ile TPMK nezdinde tescilli olduğunu, markaların süresinde yenilendiğini, davalının “…” şeklinde tescilsiz kullanımlarının olduğunu, davalının … şeklinde internet sitesi üzerinden satış yaptığını, söz konusu sitede müvekkiline ait ürünlerin görsellerin kullanıldığını, bu duruma karşı davalı tarafa ihtar gönderildiğini, bu durumun 6102 sayılı TTK kapsamında haksız rekabet oluşturduğunun ayrıca müvekkiline ait markalara tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek haksız rekabet ve tecavüzün tespitine, men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yine davacı vekili tarafından İstanbul … FSHHM’ne … Esas sayılı dosya üzerinden verilen dava dilekçesinde müvekkiline ait markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, men’ine, markaya tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle 100 TL maddi tazminat, 20.000 TL manevi tazminat ve 100 TL Yoksun kalınan kar nedeniyle tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, İstanbul … FSHHM tarafından … Esas sayılı dosyanın mahkememizin işbu … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizce yargılamaya devamla hüküm kurulmuştur.
Davalı vekili, İzmir Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, davacı ile müvekkili arasında uzun yıllara dayanan ilişkiler bulunduğunu, müvekkilinin davacı şirketten satın aldığı ürünleri kendi müşterilerine sattığını, Mart 2019 tarihinden sonra taraflar arasında ticari herhangi bir ilişki kalmadığını, müvekkiline ait internet sitesinin, müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki bulunduğu dönemlerde oluşturulduğunu ve kullanıldığını, müvekkilinin … ismiyle üretim yapıp, sektörde ciddi bir pazar elde etmesinden davacının rahatsız olduğunu ve bu nedenle dava açtığını, davacı tarafın iddialarının haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, asıl dosyada markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, men’i taleplerine, birleşen dosyada ise markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, men’i ve tazminat taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş ve bilirkişi raporu ile ek raporlar aldırılmıştır. Söz konusu raporlarda, davalının … isimli internet sitesinde … ibaresinin kullanıldığı ayrıca davalı şirkete ait email adresinin … şeklinde olduğu tespitlerine yer verilmiştir. Dosyada mevcut TPMK kayıtlarında, davacının … şeklinde ibare içeren … ve … sayılı markaların sahip olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda tespit edilen kullanımların davacının bahsi geçen markalarına 6769 sayılı SMK’nun 29 ve 7/2d hükümleri kapsamında tecavüz ve ihlal oluşturacak şekilde olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Yine dosyada mevcut bilirkişi … tarafından düzenlenen 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporuna ise mahkememizce itibar edilmemiştir. Daha doğrusu söz konusu bu bilirkişi raporu dava dışı bir işletmede, davalının marka hakkına tecavüz teşkil edecek şekilde satıldığı ve kullanıldığı iddia edilen makineler üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenmiştir. Bu makinelerin davacı taraf markaları ile ilgisi bulunmadığı ve bu nedenle marka hakkına tecavüz oluşturmadığı tespitleri yer almıştır. Mahkememizce bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen (…, … ve …) bilirkişi raporu ve ek raporlara itibar edilmiş söz konusu raporlar dosya kapsamına ve bilimsel verilere uygun bulunarak mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınabilir kabul edilmiştir. Söz konusu rapor ve ek raporlarda yukarıda da izah edildiği üzere davalı tarafın internet sitesi üzerinden davacıya ait markalara ilişkin ürünlerin satış ve tanıtımını yaptığı, bu şekilde davacının marka haklarının ihlal edildiği ve tazminat koşullarının somut olayda sübut ettiği vicdani kanısına ulaşılmıştır. 6769 sayılı SMK’nın 29/1-a bendinde; marka sahibinin izni olmaksızın markayı 7. Madde de belirtilen biçimlerde kullanmak, yine 29/1-b madde ve fıkrasına göre marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, marka hakkına tecavüz fiilleri olarak belirlenmiştir. Yine yasanın 7/2-d fıkrasındaki hükme göre işareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla, işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılmasının tecavüz sayılan hallerden olduğu belirtilmiştir. Somut olayda davalının, davacıya ait tescilli markanın belirleyici unsuru olan … ibaresini internet alan adında kullandığı sabittir. Bu itibarla davalının bu şekilde kullanımı 6769 sayılı 7/2-d hükmüne aykırılık oluşturmaktadır. Diğer yandan mahkememizce benimsenen bilirkişi rapor ve ek raporlarında davalının, davacının marka hakkına tecavüz sayılan eylemleri nedeniyle davacının uğradığı maddi zararlar tespit edilmiştir.
Mahkememizce, bu kabuller ve somut olay gözetilerek davalının, davacı adına tescilli marka haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, haksız rekabette bulunduğunun tespitine, haksız rekabet ve tecavüzün men’ine, diğer yandan taleple bağlı kalınarak davacı yararına birleşen dosya kapsamında 100 TL maddi tazminatın davalı tarafça ödenmesine, yine marka haklarının ihlali ve tecavüz nedeniyle dosya kapsamı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, hakkaniyet ve nesafet kuralları gözetilerek 10.000 TL manevi tazminatın davalı tarafça davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
A) Asıl dava yönünden
Davanın KABULÜNE,
Davalının, davacı adına tescilli … ve … numaralı marka haklarına tecavüz ettiğinin ve bu şekilde davacı aleyhine haksız rekabette bulunduğunun tespitine,
Haksız rekabet ve tecavüzün men’ine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 15.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B) Birleşen … Esas sayılı dava yönünden,
Maddi tazminat talebinin kabulü ile,
100 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden (maddi tazminat talebi yönünden) AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 100 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden (manevi tazminat talebi yönünden) AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 10.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden (manevi tazminat talebi yönünden) AAÜT.’ne göre hesap ve takdir edilen 10.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
C)Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili taraflara iadesine,
Asıl dava yönünden
Alınması gereken 179,90 TL peşin karar harcın davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harçtan mahsubu ile, eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 5.820,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan toplam 7,80 TL yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
Birleşen … Esas sayılı dava yönünden,
Alınması gereken 689,931 TL peşin harcın davacı tarafından yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davada red/ kabul oranının takdiren %40-%60 olduğuna, yargılama giderlerinin bu oran üzerinden yanlar arasında pay edilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam yargılama giderinin %60’ının davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan toplam yargılama giderinin %40’ının davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Gerekçeli hükmün tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı. 24/05/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı