Emsal Mahkeme Kararı İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/226 E. 2021/49 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/226 Esas
KARAR NO : 2021/49

DAVA : FSEK-Maddi/Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/10/2018
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Davacı vekili tarafından 03/10/2018 tarihinde davalı aleyhine açılan dava, mahkememizin esas defterine kaydedilmiş olup, yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Güzel Sanatlar Resim eğitimi alarak kendini geliştirdiğini, dövme tasarım ve çiziminde isim yaptığını, kendisine ait “….. ağaç figürü” konulu dövme çalışmasının davalılarca haksız ve izinsiz kullanıldığını; instagram hesaplarında yayınlanarak işleme, çoğaltma, yayma, umuma iletim haklarının ihlal edildiğini, manevi haklarının da ihlal edildiğini keza davalı ….’ ın da aynı mali ve manevi hakları ihlal ettiğini, bu eylemler nedeniyle maddi-manevi zarar gördüklerini belirterek, davalılar ihlallerinin tespitini, kaldırılmasını, önlenmesini, ilan yapılmasını ve FSEK 68. md.ye göre 3 kata kadar tazminat talep hakkı saklı olmak üzere rayicin şimdilik 1.000 TL maddi, 3.000 TL manevi tazminata dava tarihinden faiziyle karar verilmesini istemiştir. Bu bedelleri her bir davalıdan ayrı ayrı istemiştir.
SAVUNMA: Davalı …. savunmasında; davacının hak sahipliğinin sabit olmadığını, ortada bir eser bulunmadığını, ileri sürdüğü hakkın herhangi bir kaydı veya tescilinin bulunmadığını, FSEK kapsamında korumanın iddiadan ibaret olduğunu, çizimlerin ona aidiyeti konusunda bir delil bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … savunmasında; öğrenci olarak maddi sıkıntıları bulunduğunu, ek bir kazanç elde etmek için dövme yaptığını, müşterinin getirdiği figürleri uyguladığını, bunların başkasına aidiyetini sorgulama şansının bulunmadığını, davacının da hak sahibi olup olmadığının belli olmadığı gibi, kendisinin bunu bilme şansının olmadığını, dava dilekçesini alınca durumu anladığını ve instagramdan kaldırdığını, oysa davacının bu dövmeyi kendi sitesinde paylaşarak alenileştirdiğini belirterek sabit olmayan davanın reddini istemiştir.
BİLİRKİŞİ RAPORU:
24/07/2020 tarihinde FSEK uzmanı ve Güzel Sanatlar Fak. Öğr. Üyesi bilirkişilerinden alınan raporda özetle; Dava konusu dövmenin FSEK 4/1 hükmü kapsamında estetik niteliği haiz olduğundan eser vasfı olduğunu, dövmenin davacı tarafından kendi instagram hesabında paylaşım yapmış olduğunu FSEK 11 md. Gereğince eser sahibi olduğunu, sosyal medyada paylaşılan eserin başkası tarafından çoğaltma hakkının FSEK 22’ye göre, yayma hakkının FSEK 23’e göre, davacı tarafın manevi haklarından FSEK 15’e göre düzenlenen eser sahibi olarak belirtilme hakkının ihlali sayılabileceğini, davacı tarafın FSEK 70 hükmü çerçevesinde manevi tazminat talebinin, davaya konu dövmenin davalılarca kullanılması sırasında davacının eser sahibi olarak belirtilmediğinden davacının manevi haklarından FSEK m.15’teki adının belirtilmesi hakkının ihlali nedeniyle manevi tazminat hakkının olduğunu, eserin niteliğinin, ihlal edilen mali hakların türü, ihlale konu kullanımının kapsamının, ihlal süresinin, ihlalin yapıldığı vasıtanın, bunun halk kitlesine ulaşımı gibi kriterlerini incelediklerinde davacının talep edeceği telif ücretinin 2.500 TL olabileceğini rapor etmişlerdir.
TESPİT, DELİL DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Eser’in tanımı 5849 sayılı FSEK’in 1/B maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre; Eser, sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleridir. Biri ürünün eser sayılabilmesi içi iki unsurun bir arada olması gerekmektedir. Bunlar sahibinin hususiyetini taşıması ve kanunda sayılan eser kategorisinde sayılmasıdır.
Hükme esas alınan 06/08/2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirttiği üzere davacı çizimlerinin özgün, sahibinin hususiyetini taşıyan estetik niteliğe haiz FSEK 4/7. Maddesi kapsamında güzel sanatlar eseri olduğu anlaşılmıştır. Eser sahipliği hususu FSEK’in 11 ve 12. Maddelerinde düzenlenmiştir. Bu maddelerdeki karineler dikkate alındığında davacının eser sahipliği konusunda tereddüt bulunmamaktadır. Eser sahibinin mali hakları FSEK’in 21,22,23,24 ve 25 maddelerinde düzenlenmiştir. Davalıların dövme işi ile iştigal olmaları, instagram hesaplarında davacıya ait “…. ağaç figürü” konulu dövmeyi paylaştıkları, bu paylaşımlar davacının FSEK 22. Maddesi kapsamında çoğaltma ve 23. maddesi kapsamında yayma hakkını ihlal etmiştir. Manevi haklar ise FSEK’in 14,15,16 ve 17. Maddelerinde düzenlenmiştir. Davalı kullanımlarının davacının FSEK’in 15. Maddesi kapsamında adının belirtilmesi hakkının ihlali olduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda davacı tarafın FSEK 11 madde kapsamında eser sahibi olduğu, davacının “… ağaç figürü” konulu dövmesinin izinsiz olarak yayma ve çoğaltma hakkı ihlal edildiğinden davacı tarafın tazminat hakkı olduğu kanaatine varılmıştır.
FSEK 68 madde eseri icrayı ,fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu kanuna uygun yazılı izin almadan , işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan , temsil eden veya her türlü işaret ,ses , görüntü nakline yarayan araçlar ile umuma iletenlerden izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması haline isteyebileceği bedelin veya bu kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok 3 katı fazlasını isteyebilir hükmünü içermekte olup somut olayda davalı tarafların davacıya ait “…. ağaç figürü” konulu dövmeyi izinsiz olarak çoğalttığı ve yaydığı anlaşılmış tüm yapılan değerlendirme ve bilirkişi incelemesine göre dövmenin değerinin rayiç olarak 2.500 TL olduğu bunun 3 katına kadar FSEK 68 madde gereği tazminat öngörüldüğü, davalıların kullanım şekli ve kullanım yeri dikkate alındığında her bir davalı için 3 katı 7.500 TL tazminatın yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın “… ağaç figürü” konulu dövme eserinin kullanımı, eser sahibinin adının belirtilmesi hakkının ihlali olduğu, kullanımın niteliği , tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu , hakkaniyet gereği 3.000 TL manevi tazminatın davalılardan ayrı ayrı tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/11189 E – 2014/17829 K ve 18/11/2014 tarihli ilamında belirttiği üzere; davacının ihlal olunan mali hakları karşılığında FSEK’nın 68. maddesi kapsamında maddi tazminat isteyebileceği, maddi tazminata hükmedilmekle taraflar arasında farazi sözleşme ilişkisinin kurulduğu, bu şekilde tecavüzün izlerinin tamamen silinerek tecavüzün ref’inin gerçekleştiği anlaşılmakla Davacının tecavüzün tespiti, ref’i, men’i ve hükmün gazetede ilanı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kısmen kabulüyle,
7.500 TL maddi tazminatın ve 3.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle, davalılardan ayrı ayrı tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacının tecavüzün tespiti, ref’i, men’i ve hükmün gazetede ilanı talebinin reddine,
Alınması gereken 1.434 TL karar harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 256,12 TL harçtan mahsubu ile eksik 1.178,39 TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 256,12 TL harcın da davalılardan alınarak, davacı tarafa ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası kabul edilmekle AAÜT’ne göre belirlenen, 5.900 TL vekâlet ücretinin ayrı ayrı her bir davalıdan alınarak, davacı tarafa ödenmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, manevi tazminat davası kabul edilmekle, AAÜT.’ne göre belirlenen miktar, 3.000 TL vekâlet ücretinin davalılardan ayrı ayrı alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davalılar kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT.’ne göre belirlenen 5.900 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara ödenmesine,
Davada red/ kabul oranının takdiren 50%-50% olduğuna, yargılama giderlerinin yanlar arasında bu orana göre pay edilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.941 TL yargılama giderinin %50’si olan 1.470 TL’nin davalılardan alınarak, davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Davalı …. tarafından yapılan toplam 6,40 TL yargılama giderinin % 50’si olan 3,20 TL’nin davacıdan alınarak davalı … tarafına ödenmesine, kalan kısmın davalı …. üzerinde bırakılmasına,
Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kalan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talep beklenmeksizin ilgili yanlara iadesine,
Gerekçeli hükmün, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, İstinaf Kanun yolunun İzmir Bölge Adliye Mahkemelerinin 11. ve 20. Hukuk İstinaf Daireleri nezdinde açık olduğuna dair verilen karar, yanların huzurunda davalı … yokluğunda usulen okunup anlatıldı. 10/03/2021

Katip 243342
e -imzalıdır

Hakim 139855
e -imzalıdır