Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/2300 E. 2023/2153 K. 30.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/2300
KARAR NO : 2023/2153

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2023/215 Esas – 2023/414 Karar
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
DAVA : Tazminat (Ticari İşletme Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 30/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/10/2023

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı, Davalı … istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a bendi uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü

DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili şirketin … Bulvarı No: …/… … …/… adresinde bulunan fabrika binasında 2011 yılından beri kiracı olarak faaliyet gösterdiğini, 2015 yılında fabrikanın … Şti. tarafından satın alındığını, kira ilişkisi devam ederken, haricen taşınmazın …’e satıldığının öğrenildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği mevcut kira ilişkisini devam ettirmek niyetinde olduklarını, ancak davalı …’in diğer davalı … …OSB Yönetimine başvurarak, kiralananın mevcut elektrik, su ve doğal gaz aboneliklerinin kullanıcısı olmadığı gerekçesiyle, bu üç aboneliğin kapatılmasını ve arzlarının kesilmesini talep ettiğini , OSB yönetiminin ve yeni malikin kendiliğinden kiracının kullandığı altyapı hizmetlerini kesme hakkının bulunmadığını, kiralanan fabrika OSB alanında yer aldığından, 4562 Sayılı OSB kanunu 20/3 gereği alt yapı hizmetlerini başka bir kurumdan veya işletmeden satın almasının mümkün olmadığını, alt yapı arzının tamamen kesilmesinden dolayı müvekkili şirketin 17/02/2023 Cuma günü çalışamadığını, bu nedenle davacı şirketin zarara uğradığını davalı …’in yasal kiracılık kaydının yapılabilmesi için kiralayan olarak üzerine düşen kayıtları yönetime sunmayacağını ifade ederek adeta, mevcut kira ilişkisini yok sayarak, haksız ve hukuka aykırı şekilde müvekkilin faaliyet yapmasına engel olmaya çalıştığını ve bir nevi kanunu dolanarak davacının müvekkil şirketin faaliyet gösterdiği fabrikanın altyapı hizmetlerinin haksız ve dayanaksız şekilde kesilmesi nedeniyle oluşan muarazanın önlenmesini, davacının davalı …OSB yönetiminden aldığı altyapı hizmetlerinin devamına karar verilmesini, haksız ve hukuksuz şekilde alt yapı hizmetlerinin kesilmesinden dolayı davacının uğramış olduğu maddi zarar karşılığı olarak ve fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000,00-TL zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI CEVABININ ÖZETİ:
Davalı … Organize Sanayi vekili cevap dilekçesinde özetle ; davacı tarafın, dava dilekçesindeki açıklamalarıyla da ikrar ettiği üzere, OSB Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği gereğince katılımcı olmadığı gibi, kiracı sıfatı da taşımadığını, gerek Tapu Müdürlüğü kayıtlarında gerekse de müvekkili kayıtlarında malik ve katılımcı diğer davalı …’in göründüğünü, davacının, müvekkili davalı bölgeye husumet yöneltmelerinin hukuka aykırı olduğunu , davacının müvekkiline karşı yasal zorunlulukları yerine getirmediğini, takiben katılımcı malik tarafından müvekkili Bölgeye abonelik iptali başvurusu gerçekleştiğini ve müvekkili tarafından bu kapsamda hizmetlerin durdurulduğunu, davacının iddialarının aksine, dava konusu parselde baştan beri kayıtlarında … Şti.’ne hizmet verildiğini ve tüm faturaların işbu şirkete kesildiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle ; müvekkilinin … Organize Sanayi Bölgesi … ada … parsel numaralı taşınmazın maliki olup ilgili parselde müvekkili tarafından hiçbir talep, başvuru veya kayıt olmaksızın müvekkili adına elektrik ve doğalgaz aboneliği başlatıldığının öğrenildiğini ve diğer davalı OSB’den hukuka aykırı yapılan aboneliklerin düzeltilmesi talebinde bulunulduğunu, davacının gerekli belgeleri tedarik ederek diğer davalı OSB yönetimine başvurma, diğer davalının da sözleşme yaparak alt yapı hizmetlerini arz yükümlülüğü olup müvekkiline karşı husumet yöneltilemeyeceğini işbu davanın husumet yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, kiracı tarafından da hiçbir yükümlülük veya sorumluluk altına girmeksizin, usulüne uygun enerji tüketimi için gerekli prosedüre uyulmaksızın müvekkili adına yapılan abonelikler kullanılmaya devam edildiğini, yükümlülüğünü yerine getirmeyen kiracının kusuru nedeniyle ortaya çıkan zararı ve Osb yönetiminin de göreve ilişkin ihlallerinin sonuçlarının müvekkiline yüklenmesinin kabul edilemeyeceğini, söz konusu uyuşmazlığın kiracı ve kiraya veren ilişkisi ile alakası olmayıp aboneliklerin yapılış biçimi ve OSB mevzuatına ilişkin olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Karşıyaka 8. Noterliğinin 22.02.2023 tarih ve 04760 yevmiye numaralı ihtarnamesi, İzmir 27. Noterliğinin 28.02.2023 tarih ve 04476 yevmiye numaralı ihtarnamesi, Bornova 3. Noterliğinin 08.03.2023 tarih ve 08223 yevmiye numaralı ihtarnamesi, arabuluculuk tutanağı, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/15 Değişik İş sayılı dosyası , Vergi Levhası, Ticaret Sicil Gazetesi, Ebso Sicil kayıt sureti, Ticaret Sicil Belgesi Ocak, Şubat ve Mart 2023 dönemine ait alt yapı hizmetlerinin faturalarının ödeme dekontları tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; . davacı ve davalı … Organize sanayi bölgesi yönetimi arasındaki uyuşmazlık yönünden mahkemenin görevli olduğunun anlaşıldığını, davalılardan … ile davacı arasındaki uyuşmazlık ve ilişki bakımından uygulanması gereken yasa maddeleri farklılık arz ettiğinden bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilmesine karar verildiğini ,davacı tarafça davalı organize sanayi yönetimine başvuruda bulunarak kendisine alt yapı hizmeti verilmesini talep ettiği ,ancak başvurusu ekinde sunduğu belgeler içerisinde katılımcının/mal sahibinin organize sanayi bölgesine verdiği taahhüt belgesi bulunmadığından davacı talebinin red edildiği, davacının tüm belgeleri eksiksiz olarak ikmal ettiği takdirde davalının alt yapı hizmeti verme yükümlülüğü bulunduğunu , davacının alt yapı hizmetlerinden faydalanabilmesi için yönetmelik ile düzenlenen belgelerin tamamını temin etmemiş olması nedeni ile davalı …OSB tarafından davacıya alt yapı hizmeti verilmemesinde bir kusurunun bulunmadığının anlaşıldığından bahisle davalı … Organize Sanayi Bölgesi yönünden açılan davanın reddine, davalı … yönünden açılan davanın tefrikine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu olayın kiracılık ilişkisi ile ilgili olmayıp OSB mevzuatı ve buna göre aboneliklerin yapılış şekline ilişkin olduğunu , sadece davacı tarafın değil …OSB de yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini , OSB tarafından hukuka uygun şekilde abonelik işlemi yapılabilmesi için gerekli evrakların davalıdan de davacıdan da istenmeyerek hukuka aykırı şekilde abonelik kaydının devam ettirildiğini , davalının hukuka aykırı şekilde kendisine gelen faturalar üzerine OSB’ye başvurması üzerine OSB tarafından aboneliklerin hukuka uygun hale getirilmesi yerine hizmet kesintisine gidildiğini, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararın kendi kusurundan ve diğer davalı OSB yönetiminin görevini yerine getirmemesinden kaynaklandığı görülmekteyken Yerel Mahkemenin, … Organize Bölgesi’nin bir kusurunun bulunmadığı yönündeki değerlendirmeleri kabul edilebilir nitelikte olmadığından bahisle … Organize Sanayi Bölgesi yönünden reddine karar verilmesi yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP :
Davacı ve diğer davalı taraf istinafa cevap vermemiştir.

G E R E K Ç E

Uyuşmazlık kira sözleşmesine dayalı olarak davacının organize sanayi bölgesinde kiracı olarak faaliyet gösterdiği fabrika binasının alt yapı hizmetlerinin kesilmesi nedeniyle oluşan muarazanın önlenmesi ile maddi zararın tazmini ve alt yapı hizmetlerinin devamına karar verilmesine ilişkindir.
Mahkemece … Organize Sanayi Bölgesi yönünden açılan davanın reddine, davalı … yönünden açılan davanın tefrikine karar verilmiştir, karara karşı davalılardan … istinaf isteminde bulunmuştur.
Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Tanımlar” başlıklı 3. maddesi gereğince; “ a) Abone: OSB’de… altyapı hizmetlerini kullanan katılımcıyı veya diğer kişileri,n) Katılımcı: OSB’lerde, bir işletmenin kurulması için parsel tahsisi veya satışı yapılanlar ile maliki bulunduğu parselde üretimde bulunan veya bulunmayı taahhüt eden ve 4562 sayılı Kanunun amacına uygun faaliyet gösteren gerçek veya tüzel kişi ile finansal kiracıyı, kiracı: Katılımcının tesisini, Yönetmelikte belirlenen usul ve esaslara uygun biçimde kiralayan gerçek veya tüzel kişiyi,” şeklinde tanımlanmıştır.
Yine aynı Yönetmeliğin Alt yapı tesisleri kurma ve işletme hakkı başlıklı 65. maddesinde ” OSB’de yer alan kuruluşlar,alt yapı ihtiyaçlarını OSB’nin tesislerinden karşılamak zorundadır. OSB’nin izni olmaksızın altyapı ihtiyaçları başka bir yerden karşılanamaz ve bu amaçla münferiden tesis kurulamaz. Bu kuruluşlar kendilerine tahsis edilen altyapı kullanma hakkını başka kuruluşlara devir ve temlik edemez ve başkalarının kullanımına tahsis edemez” düzenlemesi yer almakta olup , alt yapı ihtiyaçları yönünden arzın ve hizmetin sadece OSB tarafından verildiği açıktır.
Katılımcının tesisini kiralama şartları başlıklı 63. Maddesinde ise kiralamanın yapılabilmesi için, kiralanacak tesisin tapusunun alınmış olması, katılımcının OSB’ye karşı vadesi geçmiş hiçbir borcunun bulunmaması gerektiği belirtilmiş ,kiralama halinde; kiralayandan ve kiracıdan istenen belgeler yazılmıştır. Aynı zamanda OSB tarafından onay verilmeden üçüncü kişilerin kullanımına tahsis edilen tesislere, elektrik, su ve doğalgaz dahil hiçbir hizmet verilmeyeceği , sanayi tesislerinin işletilmesine ilişkin olarak, Kanun ve Yönetmelikle katılımcılara getirilen yükümlülüklerden kiracılar da sorumlu olduğu , düzenlemesini içermektedir.
Somut olayda; davacı ile … Bulvarı No: … … …/… adresinde bulunan taşınmazın maliki olan dava dışı … Şti. Arasında 01/05/2015-01/05/2018 tarihleri başlangıç ve bitiş tarihi olmak üzere taşınmaz kiralama sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında davacı şirket ticari faaliyetlerine söz konusu adreste devam ettiği , … Şti. Tarafından kiracı hakkında Aylık 32.418,00 TL + KDV olan kira bedelinin mevcut kira artış döneminin (01.07.2022) başından itibaren geçerli olmak üzere aylık 65,000.00+KDV TL’ye çıkarılması tespiti istemli dava açıldığı , Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin 2022/957 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu , 12/12/2022 tarihinde taşınmazın dava dışı … Şti. Tarafından …’e satış ve tapuda devrinin yapıldığı, yeni malikin de kira tespit davasında mevcut bulunan hukuki yararı çerçevesinde görülmekte olan davada davacı olarak taraf sıfatının değiştirilmesini, aylık kira bedelinin yeni malik olduğu ve güncel ekonomik koşullar da göz önüne alınarak piyasa koşullarına uygun bir bedele artırılarak tespitine karar verilmesini talep ettiği , TBK’nun 351.maddesine dayanarak ihtiyacı nedeniyle kira sözleşmesinin sona ereceğinin ihtar edildiğine ilişkin savunma olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Buna göre kiralananın satışı ile yeni malik …’ in TBK’nın 310.maddesi uyarınca kira sözleşmesinin tarafı haline geldiği uyuşmazlık dışıdır.
Yeni malik tarafından OSB’ ye ihtarname keşide edilerek; herhangi bir talebi, kaydı, taahhüdü, güvence bedeli en önemlisi başvurusu olmaksızın maliki olduğu parselde OSB tarafından kendiliğinden abonelik başlatılmasının usul ve yasaya, elektrik ve doğalgaz dağıtım ve işletmesine ilişkin mevzuata, kişinin talebi, kullanımı olmaksızın borçlandırıcı bir işleme taraf olarak dahil edilmesi nedeniyle hukukun temel ilkelerine aykırı olması sebepleri değerlendirilerek ilgili parselde yeni malik adına başlatılan aboneliklerin -daha sonra müvekkilin müracaat ve işlem hakları saklı kalmak kaydıyla- sonlandırılması gerektiği ihtar edilmiş ,OSB tarafından ise yeni malike ; parseli yeni edinmiş olması sebebiyle önceki malikin yükümlülüklerinin üstlenildiğini , önceki malik tarafından imzalanmış taahhütname ve sözleşmenin mevcut olduğu , ihtar edilmiş bilahare yeni malikin talebi üzerine alt yapı hizmetleri sonlandırılmıştır.
Bu durumda önceki malik döneminde OSB Uygulama Yönetmeliği’nin 63. Maddesi uyarınca yasal kiracılık kaydı olmayan dolayasıyla kiracı sıfatı ile aboneliğin bulunmayan davacının , altyapı hizmetlerinden yararlanmak için kiracılık kaydının oluşturulması talebinin kiracılık kaydı yapılabilmesi için mal sahibinin vermesi gereken taahhütnamenin bulunmadığından bahisle reddedildiği , dolayısıyla asıl itilafın kira sözleşmesinin tarafı haline gelen ve kira bedelinin tespiti davasında taraf olarak yer alıp kira ilişkisini devam ettirme idaresini ortaya koyan malikin yasal kiracılık kaydının oluşturulması için gerekli olan taahhütnameyi imzalamasından/ OSB’ ye sunmamasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda kira sözleşmesine dayalı olarak kiralayanın üzerine düşen yükümlülüğün yerine getirilmesinin , buna bağlı olarak altyapı hizmetlerinin OSB tarafından verilmesinin talep edildiğinin kabulü gerekir. 1600. Sayılı HMK’nun 4.maddesinde kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların sulh hukuk mahkemesinde görüleceği düzenlenmiştir. Görev hususu kamu düzeninden olup, taraflarca ileri sürülmese dahi hakim tarafından kendiliğinden gözetilmesi gerekir.
Bunun yanında dava konusu olan hak, birden fazla kişi arasında ortak olup da bu hukuki ilişki hakkında mahkemece bütün ilgililer için aynı şekilde ve tek bir karar verilmesi gereken hallerde dava arkadaşlığının maddi bakımdan mecburi olduğunun kabulü gerekir. Diğer bir ifadeyle, bir hakkın birden fazla kişi tarafından birlikte veya birden fazla kişiye karşı kullanılmasının, zorunlu olduğu hallerde, bu hak dava konusu edildiği zaman o hakla ilgili birden fazla kişi zorunlu dava arkadaşı durumundadır. Dava arkadaşlığının hangi hallerde mecburi olduğu maddi hukuka göre belirlenir. Zorunlu dava arkadaşlığında; dava arkadaşları arasındaki ilişki çok sıkı olduğundan, davada birlikte hareket etmek durumundadırlar. Mahkeme ise dava sonunda zorunlu dava arkadaşlarının hepsi hakkında aynı ve tek bir karar verecektir. Zorunlu dava arkadaşlığında dava konusu olan hak tektir ve dava arkadaşı sayısı kadar müddeabih bulunmamaktadır.
Bazı hallerde ise birden fazla kişiye karşı birlikte dava açılmasında maddi bir zorunluluk olmadığı halde kanun; gerçeğin daha iyi ortaya çıkmasını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin doğru sonuca bağlanmasını sağlamak için, birden fazla kişiye karşı dava açılmasını usulen zorunlu kılmıştır ki, bu durumda şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığı söz konusudur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun “Mecburi Dava Arkadaşlığı” başlıklı 59. maddesine göre; “(1) Maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hallerde, mecburi dava arkadaşlığı vardır.” hükmü bulunmaktadır.
Şu durumda; maddede açıkça sayılan, dava konusu hak ve borcun ortak olması, birden fazla kişinin ortak ve birbiri ile bağlantılı işlemler (örneğin sözleşme) ile borç altına girmiş olması, davanın birden fazla kişi hakkında aynı (veya benzer) sebepten doğmuş olması, hallerinde birden çok kimsenin birlikte dava açması olanaklı olduğu gibi, birlikte aleyhlerine de dava açılabilir.
Somut olayda her iki davalı yönünden de davanın özel yetkili Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekli iken; Mahkemede kiralayan yönünden tefrik kararı verilerek dosya Mahkemenin 2023/458 Esas sırasında kayıtlanmış , 2023/539 sayılı 20/07/2023 tarihli karar ile göreve ilişkin dava şartı yokluğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden reddine görevli mahkemenin Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğuna, karar verilmiş , karara yapılan istinaf başvurusunun reddi karar ile kesinleştiği uyaptan yapılan sorgulamada görülmüştür,
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davanın kiralayan yanında yasal kiracılık kaydı oluşturmak ve abonelik tesis edip altyapı hizmeti sunmakla yükümlü kuruma da yöneltilmesi gerektiğinden ve davada verilecek kararın diğer davada verilecek kararı da etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle eldeki davanın davalısı ile tefrik kararı ile ayrılan dava dosyası davalısı arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan ve her iki davalı yönünden daha özel görevli olan Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olacağından eldeki davanın görev dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre ; ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. Fıkra (a-4) bendi gereğince esası incelenmeden kaldırılmasına ve mecburi dava arkadaşlığı nedeniyle eldeki davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğundan, görev dava şartı nedeniyle davanın usulden reddine, dosyanın esasının kapatılarak diğer davalı hakkında açılan ve Sulh Hukuk Mahkesinde yeni esas alan dava ile ile birleştirilerek birlikte görülmek suretiyle hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine ilişkin karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2- Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/215 Esas – 2023/414 Karar sayılı, 08/06/2023 tarihli kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1 fıkra (a-4) bendi gereğince ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA,
3-Mecburi dava arkadaşlığı nedeniyle eldeki davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğundan, görev dava şartı nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
4-Dosyanın esasının kapatılarak diğer davalı hakkında açılan ve Sulh Hukuk Mahkesinde yeni esas alan dava ile ile birleştirilerek birlikte görülmek suretiyle hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
5-Davalı …’ in peşin yatırdığı 269,85TL istinaf karar ve ilam harcının istek halinde iadesine, 738,00 TL istinaf yoluna başvuru harcının mahsubu ile Hazineye gelir kaydına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği ve harç tahsil / iade işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 Sayılı HMK’nun 353. Maddesi (1-a) bendi uyarınca 30/10/2023 tarihinde KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.