Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/813 E. 2022/1907 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/813
KARAR NO : 2022/1907

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/1327 Esas – 2019/1148 Karar
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

ASIL DAVA DOSYASINDA;
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

BİRLEŞEN İZMİR 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NİN 2017/595 ESAS 2017/441
KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : Tazminat
İSTİNAF TARİHİ : 16/02/2020 (Davalı Kaftarlar)
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2022

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun 353/1(b-1/son) cümle uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü

DAVA:
Davacı vekili görevsiz İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; 25.11.2015 tarihinde fabrika binasının önünde doğalgaz boru çalışması için ekskavatör ile kazı yapılırken dikkatsizlikten ve kazı için gerekli ön çalışma ve hazırlıkların eksik yapılmasından dolayı fabrikaya giden yüksek akımlı elektrik kablolarının kopartıldığını, elektriksel ani voltaj dalgalanmaları ve pik akımları neticesinde fabrika içindeki faal olarak çalışan … … marka ve model, 1068 seri numaralı fiber lazer kesim makinesinin Resonator modüllerinde güç kaybı yaşandığını, 3 modülün zarar gördüğünü, servis tarafından yapılan incelemelerde zarar gören modüllerin bakım ve onarımının mümkün olmadığı, bu sebeple yenileriyle değiştirilmesi sonucuna varıldığını, fabrikanın faaliyete devam edilmesi için makinaların yenileriyle değiştirildiğini, bunun için …. A.Ş. ‘ye 07.03.2016 tarihinde 95.295,03-TL ödeme yapıldığını, … Sigorta ile kapsamlı işyeri sigorta poliçesinin imzalandığını, sigorta şirketinin ödediği kısmın dışındaki bakiye 47.912,56-TL’nin davacı tarafından ödendiğini, doğalgaz projesi yapım ve montajı işini müvekkil şirketin yine davalı … Şti’ye yaptırdığını, haksız fiil neticesinde oluşan zararlardan tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını belirterek 47.912,56-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen İzmir 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/595 Esas, 2017/441 Karar numaralı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin işlettiği fabrika binasının önünde yapılan 25/11/2015 tarihli doğalgaz boru döşeme çalışması esnasında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu fabrikaya giden yüksek akımlı elektrik kablolarının kopartılması ile fabrikadaki lazer kesim makinesinin zarar gördüğünü müvekkilinin uğradığı 47.912,56-TL zararın, kaza tarihli olan 25/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline ve usul ekonomisi kaideleri gereğince öncelikle işbu davanın İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/428 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının zararının doğduğunu iddia ettiği bölgedeki çalışmaların anahtar teslim usulü ile yüklenici … Şti.’ne teslim edildiği, Müvekkili şirket ile yüklenici firma arasında herhangi bir bağımlılık ilişkisi bulunmadığı, davacı tarafın ibraz ettiği belgelerin tek taraflı hazırlandığı, hasara sebebiyet verdiği iddia edilen firmanın beyan ve imzasını taşımayan deliller olduğu ve davanın reddinin gerektiği, davacı tarafın tazminini talep ettiği bedelin fahiş olduğu, izah edilen sebeplerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … Vekili tarafından sunulan 16/11/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait firmanın doğalgaz için sokak kazısı öncesinde sokakta herhangi bir elektrik hattı olup olmadığını sokağın yer altı elektrik tesisatı projesinden incelemiş ve projede herhangi bir elektrik hattı olmadığından emin olduktan sonra kazı çalışmasına başlamış olduğunu, halihazırda var olan projesiz hattan dolayı kazı çalışması sonucu ortaya çıkan zararın ya elektrik idaresinin ya da o hattı çeken yüklenici firmanın olduğunu, olayda davacı tacirin regülatör kullanmadığını ve eksik sigorta yaparak işyerini risklere karşı korumamış olduğunu, izah edilen nedenlerle davacının davasının reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu davanın niteliği itibari ile tam yargı davası olduğunu, uyuşmazlık idari yargı alnına girdiğini, hatalı mercii de açılan davanın reddinin gerektiğini, ayrıca mahkeme aksi kanaatte ise iki tarafında tacir olduğunu, yetkili mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, dava dilekçesini kabul etmediklerini, müvekkilinin doğalgaz için sokak kazısı öncesinde sokakta herhangi bir elektrik hattı olup olmadığını sokağın yer altı elektrik tesisatı projesinden incelediğini ve projede herhangi bir elektrik hattı olmadığından emin olduktan sonra kazı çalışmasına başladığını, buna göre projede enerji nakil hattı olmaması veya herhangi bir tadilat projesi olmadığından halihazırda var olan projesiz hattan dolayı kazı çalışması sonucu ortaya çıkan zararın ya elektrik idaresi olduğunu ya da o hattı çeken yüklenici firma olduğunu, davacının bozulduğunu iddia ettiği araçların elektrik arızasından kaynaklandığı ve müvekkilin kazısı sırasında bu arızanın olduğu hususlarının belirsiz olduğunu, bilirkişi incelemesi talep ettiklerini, davacının tacir olmanın getirdiği sorumlulukları yerine getirmediğini ve iş yerini eksik sigorta yaptığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini beyan etmiştir.
Davalı … Şti’ne TK’nun 35. Maddesine göre yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Birleşen İzmir 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/595 Esas, 2017/441 Karar numaralı dosyasında Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana geldiğini iddia ettiği olayda davacının iddia ettiği zararla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, davacı tarafın dava konusu taleplerine ilişkin olarak müvekkil şirkete husumet yöneltmesinin usul ve yasaya aykırılık oluşturduğunu göz ardı ederek hatalı bir sonuca ulaştığını, davacının zararının doğduğunu iddia ettiği bölgedeki çalışmaların anahtar teslim usulü ile yüklenici … Şti.’ ne teslim edildiğini bu nedenle müvekkili şirkete husumet yöneltilmesinin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda yer verilen hasar bedelinin fahiş olduğu, tazminat bedelinin somut ve geçerli delillerle ispatlanamadığını, izah edilen sebeplerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : 2016/22357 -2016/13655 Karar sayılı Soruşturma dosyası ,İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/595 Esas, 2017/441 Karar numaralı dosyası, Bilirkişi Raporu, Kazı Ruhsatı ve EPDK tarafından verilen Dağıtım Ruhsatı, İhtarnameler,Faturalar, … Sigorta tarafından gönderilen hasar dosyası, tanık beyanları, tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ:
İzmir 10 . Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/428 Esas 2018/383 Karar sayılı kararı ile 14/12/2017 tarihli Kök Bilirkişi Raporu ile 27/04/2018 tarihli ek Bilirkişi Raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne 44.717,00 TL ‘nin haksız fiil tarihi olan 25/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili ile davalılar Davalı … Şti, … AŞ ve … AŞ’ in istinaf istemi sonucu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2018/2327 Esas 2018/1646 Karar sayılı ilamıyla davaya bakmaya İzmir Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olması nedeniyle 6100 Sayılı HMK un 353/1 inci fıkrasının (a-3) üncü bendi ve (1-a) maddesi uyarınca İDM kararının esası incelenmeden kaldırılmasına, dosyanın görevli ve yetkili İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmek üzere İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesine iade edilmesine karar verilmiştir.
Kaldırma sonrası görevli İzmir 4. Asliye Ticaret mahkemesince yapılan yargılama sonucunda verilen kararda özetle; davalılardan … A.Ş. ile davalı yüklenici sıfatı ile … A.Ş. arasında 08.01.2015 tarihinde İzmir İli ve İlçelerinde Servis Hattı Tamamlama (2015-K) Projesi kapsamında Gaziemir 1181 sokakta kazı işlemine ilişkin sözleşme imzalandığı, 25/11/2015 tarihinde davacının işlettiği fabrika binasının önünde doğalgaz boru çalışması yapılırken davalılardan … kullandığı ekskavatörün kazı yapılırken fabrikaya giden yüksek akımlı elektrik kablolarının koparttığı, elektriksel ani voltaj dalgalanmaları ve pik akımları neticesinde fabrika içindeki … … marka ve model, 1068 seri numaralı fiber lazer kesim makinesinin Resonator modüllerinde güç kaybı yaşanması üzerine bozulması nedeniyle makinanın yenisi ile değiştirildiği, dağıtım lisansı sahibi davalı … A.Ş.’nin denetim ve gözetim yükümlüğü nedeniyle asıl işveren,diğer davalıların yüklenici ve taşeron, …’ün haksız fiil faili olarak tüm zararlardan sorumlu olduğu, görevsiz Asliye Hukuk Mahkemesince keşif sonrası alınan bilirkişi kök ve ek raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu anlaşıldığından usul ekonomisi gereği yeniden rapor alınmasına gerek olmadığı kanaatiyle alınan raporlara itibar edildiği, meydana gelen zararlardan sorumluluğun asıl ve birleşen dosyadaki davalılara ait olduğu, davacı firmanın yeterli elektrik koruma tedbirlerini aldığı davacının ödenmeyen zarar miktarı olan 44.717,00-TL’nin haksız fiil tarihi olan 25/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsilinin gerektiği anlaşılmakla asıl ve birleşen davanın 44.717,00 TL üzerinden kısmen kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının zararın doğduğunu iddia ettiği bölgedeki çalışmaların anahtar teslim usulü ile yüklenici … Şti. ‘ye teslim edildiğini, bu yüzden müvekkil şirketlere husumet yöneltilmesinin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, görevsiz mahkemece aldırılan Bilirkişi Raporunun hükme alınarak yeni Bilirkişi Raporu alınmasına yönelik taleplerin dikkate alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile hatalı hüküm tesis edildiğini, davacı tarafından haksız fiilin şartları ve zarar unsurunun ispatlanamadığını, Bilirkişi Raporunda tespit edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu ve bu yüzden hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, mahkeme tarafından yeni parçaların takılması nedeniyle makinde meydana gelen iyileşme ve amortisman giderlerinin değerlendirme dışında tutulduğunu, davacı tarafın alması gereken önlemler ile müterafik kusurun değerlendirilmediğini, müvekkil şirketler açısından vekalet ücreti, harç ve yargılama giderinin eksik hesaplandığını, bu nedenlerle İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1327 Esas 2019/1148 karar sayılı kararının kaldırılarak yeniden yapılacak yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti vekili istinaf dilekçesinde özetle; görevsiz İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesince aldırılan Bilirkişi raporunun hükme esas alındığını, yeni bir bilir kişi raporu ile işin esasına girilerek inceleme yapılmadığını, bilirkişi raporunun uyuşmazlığın çözümü noktasında yetersiz olduğunu, davacı tarafın lazer makinesinin korunmasında özenli davranmadığını, regülatör bulundurmayıp uyarı levhaları asmamasına ilişkin kusurunun raporda belirtilmemiş olduğunu, bilirkişi raporundaki tazminat miktarının somut bir veriye dayanmadığını ve fahiş olduğunu, davacının eksik beyanla sigorta poliçesi imzalamış olduğunu bu nedenle sigortadan alacağın tamamını tahsil edemediğinden bahisle İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1327 Esas 2019/1148 karar sayılı kararının kaldırılarak yeniden yapılacak yargılama neticesinde davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP :
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket yetkilisi …’un , olay günü olan 25.11.2015 tarihinde fabrika binası yanında doğalgaz boru kazısı başladığında, kazıyı yapan davalılardan operatör …’ün yanına gidip özellikle dikkat etmesini, yeraltında elektrik kabloları olduğunu söylediğini, bu uyarıya rağmen davalı …, Elektrik Tesisat Yönetmeliği’ne göre muhafazalı olarak döşenen kalın elektrik kablolarını kepçe ile kopartmış ve kısa devre yaptırmış olduğunu, Fiber lazer kesim makinesinin UPS si olmasına rağmen bu cihaz bile kablolar koparılıp kısa devre olduğu için lazer modüllerden üçünün arızalanmasına engel olamadığını, bilirkişi raporunun eksik olduğu yönündeki itirazları kabul etmediklerini, kapsamlı bir iş yeri sigortası yaptırmış olduklarını, müvekkile ait işyerinde sigorta yapılıp yapılmaması davalıların sorumluluğuna engel olmayacağını, yüksek gerilim hattının koparıldığı nokta, müvekkilin fabrikasının yaklaşık 50-60 metre dışında sokakta kamuya açık olan yolun tam ortası olması dolayısıyla fabrika alanının dışına, fabrikasına gelen yüksek gerilim hattı kablosunun geçtiği yerleri gösterir levha asma, işaretleme yapma yetki ve görevi olmadığı, olay yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi ile müvekkilin alabileceği tüm önlemlerin alınmış olduğunu, bu nedenlerle davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar istinafa cevap vermemiştir.
G E R E K Ç E
Uyuşmazlık, kazı çalışması sırasında iş makinesi ile yüksek akım kablolarının kopartılması sonucu davacı fabrikasındaki makinaların zarar gördüğü iddiasıyla haksız eylem nedeniyle talep edilen tazminat isteğine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçeler ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer inşa eserinin bizahiti kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamında olup niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden ” olağan sebep sorumluluğu” dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin ( mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi ) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Doğal Gaz Dağıtım hatları da yapı eseri nitelinde olup davalı şirketler bölgedeki Doğal gaz dağıtım faaliyetlerini yerine getirmektedir. Bu faaliyet varlığı niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından , davalı şirketlerin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek sorunluluğu yoktur. Buradaki tehlikeli nesne veya işletme ile gerçekleşen zarar arasında illiyet bağının bulunması sorumluluk için yeterlidir. Kusursuz sorumlulukta ancak illiyet bağının kesildiği durumlarda sorumluluktan kurtulmak mümkündür. Teori ve uygulamada ; mücbir sebep , zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur.
… Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından davalı … A.Ş. ye verilen 29/09/2015 tarih ve 8630 talep kayıt nolu Kazı Ruhsatının Ruhsat belgesi ile ilgili önemli esaslar bölümünde ”kazı sırasında diğer alt yapı tesislerine zarar verilmemesi için gerekli her türlü ruhsat talep sahibince alınacağı, kazı çalışmasının yapıldığı alandaki her türlü emniyet tedbirini almak ruhsat talep sahine ait olduğu, emniyet yetersizliğinden doğacak tüm olumsuzlukların maddi ve manevi sorumluluğu, belediyece ikinci bir yazılı ve sözlü uyarı gerekmeksizin kazıyı yapan kurum-kuruluş, özel veya tüzel kişilere ait olacağı düzenlenmiştir. Davalılardan … A.Ş. ile davalı yüklenici sıfatı ile … A.Ş. arasında 08/01/2015 tarihli İzmir İli ve İlçelerinde Servis Hattı Tamamlama (2015-K) Projesi kapsamında Gaziemir … sokakta kazı işlemine ilişkin sözleşmenin cezalar kısmında yüklenicinin işin yapımı sırasında kendisinden kaynaklanan sebeplerden dolayı karşılaşılacak her türlü cezayı ödemekle yükümlü olduğu, … A.Ş. gerekli gördüğü hallerde cezayı ödeyeceği ve yüklenicinin ilk hak edişinden mahsup eder şeklinde düzenlenmiştir. Yine aynı şekilde … A.Ş. İle … Şirketi arasında imzalanan 08/01/2015 tarihli sözleşmede yüklenicinin işin yapımı sırasında kendisinden kaynaklanan sebeplerden dolayı karşılaşılacak her türlü cezayı ödemekle yükümlü olduğu,… A.Ş. Ve … A.Ş.’nin gerekli gördüğü hallerde cezayı ödeyeceği ve yüklenicinin ilk hak edişinden mahsup edeceği şeklinde düzenlenmiştir.
Doğal Gaz Dağıtım Şirketi dağıtım bölgesindeki hatları ve çalışmaları denetlemek ve kontrol etmekle yükümlüdür. Bunun yanında dosya muhtevasında bulunan yükleniciler ile dağıtım şirketi arasında imzalanan sözleşmeler ile Belediyece verilen ruhsat belgesinde kazı çalışmaları esnasında 3. Kişilere verilen zararlar bakımından dağıtım şirketinin de sorumluluğunun bulunduğu ve gerektiğinde zararı ödeyeceğinin belirtildiği, alt yüklenici ile olan sözleşmesel ilişkinin davacıyı bağlamayacağı denetim ve kontrol sorumluluklarını kaldırmayacağı kabul edilmektedir. Kusursuz sorumluluk bakımından somut olayda zarar ile illiyet bağını kesen bir mücbir sebep de mevcut olmadığından Davalılardan … A.Ş. ile davalı yüklenici sıfatı ile … A.Ş. Vekilinin husumet itiraz yerinde yerinde değildir.
İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan Bilirkişi Raporuna göre; … Şti. firması tarafından … NF-1530 Lazer Kesim Makinasının işletilmesine yönelik olarak yeterli elektriki koruma tedbirlerinin alınmış olduğu kanaatine varıldığı, … A.Ş. tarafından IPG Rezonatörlerin bedeli 8.500 Euro/adet olmak üzere toplam 25.500,00 Euro+KDV olarak belirlendiği, ilgili sigorta firması eksperi tarafından Euro kuru 3,0608 TL/Euro kabul edilerek 22.12.2015 tarihinde düzenlenen raporda hasar miktarı toplam 78.050,40 TL+KDV olarak tespit edildiği ve ödenebilir hasar miktarı da 47.382,47 TL olarak belirlendiği, bu durum da ödenmeyen zararın KDV farkları dahil toplamı 44.717,00 TL olacağı kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.
… Şti. Eksperi tarafından tanzim edilmiş 06-22.12.2015 tarih, 2015-378 Rapor no. ve 3/562840 Dosya no.lu Elektronik Cihaz Sigortası Ekspertiz Raporuna göre hasara konu … marka NF 1530 model 1068 seri no.lu 15.09.2013 üretim yılı olan Lazer Kesim Tezgahının 27.11.2015 tarihinde yerinde yapılan ekspertiz çalışması sırasında hasarlandığı, beyan edilen cihazın incelendiği, 3 KW kesim parametresine ayarlanmış olunan tezgahta maksimum 2 KW güç ile kesim yapılabildiği, bu sebeple kesilen metal yüzeyler üzerinde çapak oluştuğu ve ekstra temizleme işlemine tabi tutulması gerektiğinin tespit edildiği, … Lazer Makine Firması teknik personeli tarafından düzenlenmiş 26.11.2015 tarihli servis raporunda “YLS-300 rezonatör modeli bulunan lazer kesim makinesinde elektriksel dalgalanmaya bağlı olarak rezonatör modüllerinden 3 tanesinin zarar gördüğü bunların bakım ve onarımının mümkün olmadığı yenileri ile değiştirilmesi gerektiği, şeklinde servis raporu düzenlenmiştir.
Görevsizlik kararı ile gelen dosya, görevsiz mahkemede açılan davanın devamı niteliğinde olup, görevsiz mahkemede yapılan usuli işlemler görevli mahkemede de geçerli olduğundan, mahkemece görevsiz mahkemede alınan rapor yeterli görüldüğü takdirde yeniden bilirkişi raporu alınmaksızın karar verilmesinde usule aykırılık bulunmadığından, davalıların bu yöndeki istinaf sebebi yerinde değildir.
Tüm dosya kapsamı ile denetime elverişli ve yeterli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde somut olayda; davacı … Şti. fabrikasının elektrik enerji beslemesinin , girişinin … sokak üzerinde , yaklaşık 200 m uzağında … caddesi üzerinde işletmesi … A.Ş. tarafından yapılmakta olan K-3415 nolu kabinden özel anahtar olarak adlandırılan yer altı kablosu ile yapıldığı, kabin ile fabrika arasındaki AG yeraltı kablo güzergahının … caddesi boyunca 1181 sokak birleşme noktasından geçerek oluştuğu, …’ın … Mah. … Sokak …/…’ta yapmakta olduğu doğalgaz çalışması nedeniyle yapmış olduğu kazı esnasında …Şti.’ne giden elektrik kabolusunu koparması sonrası, elektriksel ani voltaj dalgalanmaları ve pik akımları neticesinde fabrika içindeki … … marka ve model, 1068 seri numaralı fiber lazer kesim makinesinin Resonator modüllerinde güç kaybı yaşanması üzerine 3 adet Rezonatörün arızalandığı hususu sabittir. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın 2016/22357 sayılı soruşturma dosyasında şüpheli … ‘ in kollukta … Şirketinin yetkilisi olduğunu , olay günü iş makinesi kazı yaparken kabloları kopardığını ve kabloları aynı gün tamir ettirdiğini beyan ettiğini beyan etmiş olup , davalılar vekilinin hasarın davalıların çalışması nedeni ile meydana geldiğinin ispat edilmediğine yönelen istinaf istemi yerinde değildir.
Davalıların iş makinaları ile meskun mahallerde yer altı kazıları yapılmadan önce yer altı tesisatlarının araştırıldıktan sonra kazı işlemine başlanması gerektiğinden davacıya enerji sağlayan altı tesisatının işaretlenmemiş olmasının kazanın meydana gelmesinde belirleyici olduğu söylenemeyeceği gibi , hasarın kısa devreden kaynaklanması nedeni ile davacı tarafın yeterli elektrik koruma tedbirlerini almış olduğu bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Bu nedenle müterafik kusurun değerlendirilmediğine yönelen istinaf istemi de yerinde değildir.
Zarar yönünden : hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50. maddesi gereğince maddi tazminatın kapsamı gerçek zarar ile sınırlıdır. Mal varlığına yönelik haksız eylemlerde gerçek zarar, mal varlığının haksız eylemden önceki durumuna gelmesi, bir başka anlatımla haksız eylem meydana gelmemiş olsa idi ne durumda olacak ise o duruma getirilmesi için gerekli olan tutardır. Bu durumda, mal varlığında meydana gelen fiili eksilmenin yanında haksız eylem meydana gelmese idi mal varlığın olacağı durumdur.
Somut olayda lazer kesim makinelerinde bulunan rezonatörlerin standart malzemeler olmayıp her firma için özel tasarlanmış olduğu, bu nedenle piyasa koşullarına göre tamirat ile farklı bir ürünle değişimin mümkün olmadığı, ekspertiz raporunda da arızalanan 3 adet rezonatörün bakım ve onarımının mümkün olmadığı yenileri ile değiştirilmesi gerektiği belirtildiği, davacı şirketçe rezonatörlerin yenileri ile değiştirildiği, IPG Rezonatörlerin bedelinin 8.500 Euro/adet olmak üzere toplam 25.500,00 Euro +KDV olduğu , sigorta tarafından ödenen miktar dışında 44.717,00 TL zararın olduğu usulünce tespit edilmiş olduğundan , 44.717,00 TL gerçek zararın 6098 sayılı TBK’nın 61. Maddesindeki ; birden çok kişi birlikte bir zarara neden oldukları veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükmü uyarınca , davalı dağıtım şirketinin hem işveren sıfatıyla hem de TBK un 69 uncu maddesi uyarınca yapı maliki sıfatıyla, diğer davalıların yüklenici ve haksız eyleme neden olan olarak davacının zararının tamamından teselsül hükümleri uyarınca sorumlu tutulmasında hukuka aykırılık bulunmadığından davalılar vekillerinin anılan hususlara değinen tüm istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; ilk derece mahkemesince taraflarca gösterilen delillerin toplanmasında, değerlendirilmesinde esas ve usul bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı davalılar vekillerinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalılar vekilinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılar tarafından peşin yatırılan 148,60-TL’ er istinaf yoluna başvuru harcı ile 764,00′ er -TL ( 4 x764,00 ) istinaf karar ve ilam harcının alınması gereken 3.054,62-TL karar ilam harcını karşıladığından harç alınmasına yer olmadığına , peşin alınan harcın hazineye irat kaydına
3-Davalılar tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının yatıranlara iadesine,
5-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans ve harç tahsil / iade işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 Sayılı HMK’nun 362. Maddesi (1-a) bendi uyarınca 07/10/2022 tarihinde KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.