Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/2211 E. 2023/791 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/2211
KARAR NO : 2023/791

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2020
NUMARASI : 2019/361 2020/106
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF TARİHİ : 23/06/2020 Davalı … AŞ
KARAR TARİHİ : 04/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/04/2023

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun 353/1(b-1/son) cümle uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü

DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ün Menderes’te …’un sahibi olarak yıllardır kuyumculuk zanaatıyla uğraştığını, … ‘ın müvekkilinden 50.000,00-TL’lik altın aldığını ve karşılığı da diğer davalı …’a ait …bank hesabından müvekkiline EFT yapıldığını, altınların tesliminin hemen akabinde davalı/…’un şüpheli işlem olarak …bank’a bildirim yaptığını, bunun üzerine müvekkilinin … bankası hesabına gelen işbu 50.000,00-TL’ye bloke konulduğunu, anılan davalılar bu eylemlerini diğer davalı …bank A.Ş.’nin denetim ve gözetim sorumluluğunu ihlal etmesinden faydalanarak gerçekleştirdiğini, bu nedenle anılan davalı bankanın bu haksız fiilin oluşmasına taksirle katkı sağladığın 50.000,00-TL maddi tazminatın olay tarihi olan 14/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI CEVABININ ÖZETİ:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, … hakkında “Bilişim Sistemleri Banka veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık, Başkasına Ait Banka veya Kredi Kartının İzinsiz Kullanılması Suretiyle Yarar Sağlama” suçlarına ilişkin İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/494E. Sayılı dosyası kapsamında yargılama yapıldığını ve bahsi geçen ceza dosyası kapsamında …’ın Bilişim Sistemleri Banka veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık suçundan 6 yıl hapis ve 6.000 gün karşılığı adli para cezası ile; Başkasına Ait Banka veya Kredi Kartının İzinsiz Kullanılması Suretiyle Yarar Sağlama suçundan 3 yıl hapis ve 300 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini,davalı …’ın suç teşkil eden eylemi neticesinde müvekkili … ‘un mağdur olduğunundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın Tüketici Mahkemesi’nde açılması gerektiğini , davaya konu 50.000.-TL tutarındaki EFT işleminin göndericisi durumunda bulunan davalılardan … tarafından davacı … aleyhine Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/289 Esas sayılı dosyası nezdinde huzurdaki dava konusu hakkında bir alacak davası açıldığını, belirtilen davanın huzurdaki davayı doğrudan etkileyecek mahiyette olduğunu, Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/289 Esas sayılı dosyasının mahkemece incelenmesi ve bu davanın sonuçlanmasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerinden bahisle hukuki mes netten yoksun ve haksız, kötüniyetli davanın esastan tamamen reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/494E. Sayılı dosyası, tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; olayda dolandırıcılık eylemi nedeniyle gerçek kişi davalıların haksız fiil faili oldukları, diğer davalı Banka ile davacı arasında bir ticari ilişki bulunmadığı gibi davacının davalı …bank’ın müşterisi olmadığı, davacının tacir olmadığı , davalılardan … tarafından davacı … aleyhine Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/289 Esas sayılı dosyasında devam eden dava olduğu, davanın haksız fiilden kaynaklandığı ve TTK’nun 4. maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde olmadığı, TTK’nın 4. maddesindeki yasal düzenlenme karşısında uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden bahisle HMK’nun 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu ve davacı tarafından gerçekleştirilen altın bilezik satış işleminin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. Maddesinin ( l ) bendi gereği bir tüketici işlemi olduğundan ilk derece mahkemesinin görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair görevsizlik kararı hukuka ve Yargıtayın emsal içtihatlarına da aykırı olmakla kaldırılması ve düzeltilerek görevli mahkemenin İzmir Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP :
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; esnaf olan müvekkil ile banka olan davalı arasında ticari işlemin olmadığı, diğer davalıların da tacir olmaması sebebiyle, haksız fiilden kaynaklanan işbu davada görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E
Uyuşmazlık, dolandırıcılık eylemine dayalı haksız fiil nedeni ile tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce Asliye Hukuk Mahkemesi ‘ nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş , bu karara karşı davalı …bank A.Ş. Vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra, tacir olan her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Somut olayda davacı ve gerçek kişi davalılar tacir olmayıp , dava mutlak ticari dava değildir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketici; “ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak 3/1-ı-bendinde ise tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu, 83. maddesinde ise, taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda; İzmir 4 Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2019 tarih 2018/494 esas ve 2019/393 karar sayılı kararı ile ” …’ın …’ün işlettiği … işyerine geldiği, burada müştekiye yüklü miktarda altın alışverişi yapacağını, parasını EFT üzerinden hesabına göndermek istediğini söylemesi üzerine, müştekinin bunu kabul ederek … Bankasında bulunan banka hesap numarasını IBAN bilgilerini verdiği, sanığın müşteki …’un … Bank Yıldız şubesinde bulunan … numaralı USD hesabından müşteki …’un izni olmaksızın aynı bankanın bireysel bankacılık uygulaması üzerinden 14/12/2017 tarihinde 20.000 USD tutarında döviz satış işlemi yaptığı, söz konusu tutar karşılığı olarak 77.344 TL paranın … vadesiz mevduat numaralı hesabına aktarıldığı, sanığın döviz satış işlemi sonrası müşteki …’ün yukarıda belirtilen banka hesabına 50.000 TL EFT gönderim işlemi yaptığı, müşteki …’ün paranın sanığın hesabından gönderildiğini zannederek kuyumcu dükkanında sanığa 15 adet 22 ayar bilezik(toplam 270 gram), 7 adet Ata lira sattığı, dolandırıcılık işlemine konu 50.000 TL para ile ilgili yapılan EFT’nin müşteki …’un izni olmaksızın yapıldığının belirlenmesi üzerine suça konu paranın bloke edildiğinden bahisle ” nitelikli dolandırıcılık ve -Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu hali ile Davacı 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tanımlanan tüketici olarak değerlendirilemeyeceği gibi, davaya konu dolandırıcılık sureti ile gerçekleşen işlemin aynı Kanun’un 73/1. maddesinde tanımlanan tüketici işlemi veya tüketiciye yönelik uygulama olarak değerlendirilemeyeceğinden , uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği yönündeki ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olmakla , davalı tarafın istinaf istemi yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; ilk derece mahkemesince taraflarca gösterilen delillerin toplanmasında, değerlendirilmesinde esas ve usul bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ve davalı …bank A.Ş. vekilinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı …bank A.Ş. vekilinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı …bank A.Ş. tarafından peşin yatırılan 148,60-TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının alınması gereken 179,90 TL’den mahsubuyla, bakiye 125,50 TL’nin davalı …bank A.Ş. alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı …bank A.Ş. tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
5-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans ve harç tahsil / iade işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 Sayılı HMK’nun 362. Maddesi (1-a) bendi uyarınca 04/04/2023 tarihinde KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.