Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2023/3736 E. 2023/665 K. 24.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/3736
KARAR NO : 2023/665

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 25/05/2022
NUMARASI : 2014/567 Esas – 2022/336 Karar

DAVA KONUSU : Ecrimisil
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24.11.2023

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.05.2022 tarih, 2014/567 Esas-2022/336 Karar sayılı dosyasında verilen karara karşı, davacılar … ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, dosyanın yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ‘ın iflasına karar verildiğini, tasfiyenin iflas masası tarafından yürütüldüğünü, davaya konu taşınmazın iflas masasına intikal ettiğini, davalının bu taşınmazda 01/09/2004 tarihinden beri faaliyette bulunduğunu, bu faaliyetini malik olmayan 3.kişiden taşınmazı kiralamasına dayandırdığını, davalının müflis ya da iflas maması ile bir kira sözleşmesi yapmadığını, bu nedenlerle 38.000 TL ecrimisil bedeli ve 20.000 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 58.000 TL’nin davalıdan tahisiline karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama sırasında … hakkındaki iflas kararının kaldırıldığı belirtilerek davaya … adına devam edilmiştir.
Davacı … yargılama devam ederken 28.01.2022 tarihinde vefat etmiştir.
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde özetle, görev itirazında bulunduklarını, tapu maliki …’ın tahliye ve kira alacağı talepli dava açtığını, bu davada kira ilişkisini kabul ettiğini, bu nedenle kira sözleşmesinin geçersizliği üzerinde durulamayacağını, malikin taşınmazı satın aldıktan sonra durumu kiracılara bildirmesi ve kira bedellerini kendisine ödenmesini ihtar etmesi gerekirken, bu ihtarı 27/01/2006 tarihine kadar yerine getirmediğini, bu tarihten önceki döneme ilişkin talepte bulunulamayacağını, sonraki dönem için ise ödemelerin ipotek alacaklısına yapıldığı için talep hakkının bulunmadığını, tapu malikinin kötüniyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
Mahkemece, 17/02/2022 tarihli duruşmada yapılan yoklamada duruşma günü ve saatinde davacı … mirasçılarının ya da kendilerince atanmış vekillerin hazır olmadığından dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 25/05/2022 tarihli karar ile de 3 ay içinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Mirasçılar … ve … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın davacı muris tarafından 15.09.2014 tarihinde açıldığını, murisin vefatı ile davayı takip yetkisinin mirasçılarına geçtiğini, yapılması gerekenin taraf teşkilinin sağlanmasıyken, davalı ve ihbar olunan tarafın davanın takip edilmediğine yönelik beyanlarına istinaden dosyanın işlemden kaldırılmasının hatalı olduğunu, müvekkillerinin dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra geçen 3 aylık süreçte de dosyadan haberdar olmadıkları için davanın yenilenmesi imkanlarının da olmadığını, böylece mirasçıların savunma hakkının zedelenmesine sebebiyet verildiğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, ecrimisilin davalıdan tahsili istemi ilişkindir.
Davacı, davalının fuzuli şagil olduğundan bahisle ecrimisil ve ecrimisil için işleyen faizin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur.
Yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm yukarıda açıklanan sebeplerle müteveffa davacı mirasçıları … ve … tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ila 361.maddeleri arasında düzenlenmiş olup, “İncelemenin Kapsamı” başlığını taşıyan 355.maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu re’sen gözetir.
Dava devam ederken taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur. (4721 sayılı TMK m. 28/1) Bu nedenle, davaya ölen tarafa karşı veya onun tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Ölen tarafın mirasçılarına karşı veya onun mirasçıları tarafından davaya devam edilip edilmeyeceğinin tespiti için bir ayrım yapmak gerekir.
Yalnız öleni ilgilendiren, yani mirasçılarına geçmeyen haklara ilişkin davalar, tarafın ölümü ile konusuz kalır; bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı (veya mirasçıları tarafından) devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız ölen tarafı ilgilendirmeyen, yani mirasçıları da ilgilendiren, mirasçıların mal varlığı haklarını etkileyen davalar, tarafın ölümü ile konusuz kalmaz. Bu davalara, ölen tarafın mirasçılarına karşı (veya mirasçıları tarafından) devam edilir. Bunlar malvarlığı haklarına ilişkin davalardır. Bu halde, ölen tarafın mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler.
Taraflardan birinin ölümü halinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hâkim, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir (6100 sayılı HMK m. 55).
Öte yandan; yargılama sırasında taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen tarafın ehliyeti sona ereceğinden, ölen tarafın vekili varsa ölüm ile vekalet ilişkisi de kural olarak sona erer (TBK m.43/1, 513/1). Vekilin davaya devam etmesi mümkün olmayıp, sadece bu kişinin mirasçıları tarafından davaya devam edilebilir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde eldeki davada; ilk derece mahkemesince yargılama devam ederken davacının vefat ettiğinin vekili tarafından bildirilmesi üzerine 17/02/2022 tarihli celsede HMK 150.madde gereğince yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 25/05/2022 tarihinde de yasal sürede yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle öncelikle vefat eden davacının tüm mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesi getirtilerek, mirasçılık belgesinde yer alan mirasçılarına durumu bildirir usulüne uygun tebligat yapılıp, mirası reddetmeyen mirasçılarının mecburi dava arkadaşı olarak yöntemince davaya katılımı sağlanmak, mirasçılar davayı birlikte takip etmekten kaçınırlarsa terekeye temsilci tayin ettirmek suretiyle, taraf teşkili sağlandıktan sonra, hasıl olacak sonuca göre esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, mirasçılar davadan haberdar edilmeden ve böylece taraf teşkili sağlanmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsiz görülmüştür.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı, müteveffa davacı mirasçıları … ve …’ın istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olduğu anlaşılmakla, HMK’nın 353/1-a/5 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Müteveffa davacı mirasçıları … ve …’ın istinaf taleplerinin KABULÜ ile; Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/05/2022 tarih, 2014/567 Esas-2022/336 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a/5. bendi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Müteveffa davacı mirasçıları … ve … tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
4-Müteveffa davacı mirasçıları … ve … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-Kararın tebliğine ilişkin işlemlerin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362.maddesi ve 353/1-a bendi uyarınca KESİN olmak üzere 24/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.