Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
23. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/2251
KARAR NO : 2023/1775
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2023
NUMARASI : 2023/378 Esas – 2023/596 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 23/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/10/2023
İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının yargı yeri belirlenmesi yoluyla giderilmesi İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Talep merci tayinine ilişkindir.
Davanın açıldığı İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu yatın gemi siciline kayıtlı olmamasına rağmen TTK’nun 931 maddesindeki tanıma uygun olarak gemi olarak kabul edildiği, buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlıkta TTK.’nun dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin hükümlerin uygulanacağı, görevli mahkemenin Deniz İhtisas Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle deniz ticareti ile görevli İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir.
Dosyanın gönderildiği İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesince ise taraflar arasındaki TTK m. 4 ve 5 de yer alan münhasıran ticari dava veya deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmadığı, haksız fiil hükümlerin uygulanması gerektiği, ancak uyuşmazlığın deniz ticaretine ilişkin olmayan haksız fiillerden doğduğu ve TTK ve TBK’da yer alan genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği, HSK’nın 13.07.2012 ve 451 sayılı kararı ve 6102 sayılı TTK m.5/2 gereğince Türk Ticaret Kanunu ve diğer kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmak üzere HSK 1. Dairesince görevlendirilen İzmir 5. Asliye Ticaret mahkemesinin yetki ve görev alanı içerisinde kalmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
TTK’ nun 4. maddesi;
” (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) (Değişik: 28/2/2018-7101/61 md.) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda; dava, davalının teknesinde yapılan zımpara ve pasta işlemi sırasında aynı yerde bulunan davacya ait özel teknede hasar oluştuğu iddiasıyla tamir masrafı ve park ücretinden oluşan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Taraflara ait tekneler karada park halindedir. Davacının tacir olduğuna dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Ayrıca, davacının teknesi özel tekne niteliğindedir. Uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargı Yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın yargı yeri belirlenmesini talep eden mahkemesine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-c maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 23/10/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.