Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/227 E. 2022/1517 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
22. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/227
KARAR NO : 2022/1517

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/92
KARAR NO : 2020/385
DAVA TARİHİ : 13.03.2019
KARAR TARİHİ : 27.11.2020
DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak
KARAR TARİHİ : 21.09.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.09.2022

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.11.2020 tarih ve 2019/92 Esas, 2020/385 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili, yüklenici olan müvekkili ile iş sahibi olan davalı … şirketi arasında Menemen ilçesi, … mahallesinde bulunan 6 ayrı taşınmaz üzerinde yapılacak inşaatlara ilişkin mekanik tesisat projelerinin çizimi hususunda sözlü eser sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin 2018 yılı içerisinde projelerin çizimini tamamlayarak davalı şirkete teslim ettiğini, 02.01.2019 tarihli olarak düzenledikleri faturaların ise karşı tarafça haksız olarak iade edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL proje bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 19.02.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, talebini 237.505,68 TL’ye arttırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili, davacı şirket ile aralarında eser sözleşmesi bulunmadığını, müvekkili şirketin inşaata ilişkin tüm proje taahhüt işlerini …isimli şirkete yaptırdığını, davacı tarafça düzenlenen faturaları iade ettiklerini, pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığını, belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığını, davacı tarafça sunulan projenin inşaat ruhsatında bulunan mimari projelere uygun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yapı ruhsatlarında mekanik tesisat müellifi olarak makine mühendisi …’in bilgi ve imzasının bulunduğu, davalı tarafça … şirketinden alındığında dair sunulan sözleşmenin her zaman düzenlenebileceği, … ada, … parsel sayılı taşınmaz dışındaki diğer taşınmazlara ilişkin 5 adet faturanın ruhsatı alınmış inşaatlara ilişkin olduğu, davacının proje bedeli alacağını ispatladığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu işle ilgili olarak taraflar arasında sözleşme bulunmadığını, müvekkilinin taraf sıfatının olmadığını, husumet itirazlarının bulunduğunu, müvekkilinin dava konusu işi … isimli şirkete yaptırdığını, o şirketin de davaya dahil edilmesi gerektiğini, faturaların davacıya iade edildiğini, bazı taşınmaz inşaat ruhsatlarında mekanik projelerin bulunmadığını, … ada, … parsel sayılı taşınmazın ise inşaat ruhsatının bulunmadığını, inşaat ruhsatlarında mevcut projelerin ayıplı olduğunu, davacı tarafın ticari defterlerinin hükme esas alınacak nitelikte olmamasına rağmen bu defterlerin hükme esas alınmasının doğru olmadığını, müvekkillerinin sunmuş olduğu faturaların dikkate alınmadığını, davacının faturaları neden geç kestiğinin mahkemece tartışılmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava, eser sözleşmesine dayalı alacak isteğine ilişkindir.
Taraf vekilleri 27.06.2022 ve 04.07.2022 tarihli dilekçeleri ile; davacı ve davalı taraf vekilleri olarak taraflar arasında imzalanan 27.06.2022 tarihli sulh sözleşmesini ekte sunduklarını, tarafların davacı tarafından ikame edilen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/92 Esas 2020/385 Karar ve 27.11.2020 tarihli mahkeme dosyası, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/227 Esas sayılı dosyası ve Karşıyaka 3. İcra dairesi 2021/426 Esas sayılı icra dosyasının taraflar arasında sulh ile sonuçlandırılması konusunda mutabık kaldıklarını, mahkemedeki davada HMK m. 315 gereğince karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etiklerini, tarafların birbirlerinden herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını bildirmişlerdir
Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir. (HMK m.313)
Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Sulh, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince sulh doğrultusunda ek karar verilir. Sulh, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı sulh hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir. (HMK m.314)
Somut olayda, sulhun ilk derece mahkemesi tarafından hükmün verilmesinden sonra ve istinaf incelemesi yapılmadan önce yapılmış olduğu bildirilmiş olmakla, HMK’nın 314/2. maddesi uyarınca, sulh doğrultusunda karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 314/2. maddesi uyarınca, sulh doğrultusunda karar verilmek üzere dosyanın, ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, davalı tarafça yatırılan 3.996,71 TL ve 53,30 TL istinaf karar harçlarının talebi halinde davalıya iadesine, 21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.