Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1353 E. 2022/1095 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
22. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1353
KARAR NO : 2022/1095

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/788
KARAR NO : 2019/83
DAVA TARİHİ : Asıl dava;24.08.2011
Birleşen dava; 13.03.2012
KARAR TARİHİ : 25.01.2019
BİRLEŞEN İZMİR 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2012/252 E – 2012/40 K SAYILI DAVADA;
DAVANIN KONUSU : Asıl dava; İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İş Bedeli)
Birleşen dava; Fazla Ödenen İş Bedelinin İadesi ve Cezai Şart Alacağı
KARAR TARİHİ : 10.06.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10.06.2022

İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25.01.2019 tarih 2014/788 E – 2019/83 K sayılı kararın Dairemizce incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı kooperatif arasında yapılan 10.02.2011 tarihli sözleşme ile İzmir ili Çandarlı ilçesinde kain kooperatif arsasında “dolgu yapılması işçiliği, yükleme ve boşaltma” hizmetinin gerçekleştirilmesi hususunda anlaşmaya varıldığını, sözleşme uyarınca müvekkili şirket tarafından borçlu kooperatifin bölge sorumlusu … denetiminde dolgu yapılması hizmetinin yerine getirildiğini, işin yerine getirilmesini müteakip hakediş düzenlenerek … ve kooperatif elektrik teknisyeni … tarafından da imzalandığını, “sefer fişleri”nden de görüleceği üzere müvekkili tarafından yapılan dolgu çalışmalarının bedelinin hakediş raporundan da görüleceği üzere 54.303,60 TL olduğunu, buna istinaden fatura düzenlendiğini, faturanın ödenmesinin ihtar edildiğini, cevabi ihtarnamede kooperatif yönetiminin değiştiğinin, eski yönetim tarafından imzalanan sözleşmeye istinaden ödeme yapılmasının mümkün olmadığının, yeni yönetim tarafından yapılacak incelemeden sonra ödeme yapılacağının belirtildiğini, başlatılan icra takibine gerçekleştirilen itirazda ise yeni yönetimin sözleşmeye istinaden yapılan işin onaylanması için gerekli işlemleri henüz tamamlanmadığından bahisle ödeme şartlarının oluşmadığını belirterek borcun tamamına itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Birleşen davada davacı vekili, müvekkili kooperatif ile davalı … Şti. arasında kooperatifin Çandarlı’da bulunan yazlık konutlarının yollarının, kilit beton parke ve bordür yapım işi için 10.02.2011 tarihli sözleşmenin yapıldığını, kooperatife verilen 4 adet hakediş karşılığı kesilen faturaların toplam KDV’li tutarının 576.732,70 TL olduğunu, %5 teminat tutarı kesildikten sonra bakiyesinin davalıya ödendiğini, ayrıca 4. hakedişin verildiği 10.05.2011 tarihi itibarıyla işin geçici kabulünün yapıldığını, yönetim kurulu tarafından mahallinde yapılan incelemelerde davalıya ödenmesi gereken toplam imalat tutarının 423.484,41 TL olduğunun belirlendiğini, davalı şirketin 153.248,29 TL fazla imalat gösterdiğinin, bundan %5 teminat miktarı düşüldüğünde 124.411,65 TL fazla para ödendiğinin anlaşıldığını, ayrıca işin bitim süresi 15.04.2011 iken yönetim kurulu tarafından şirketin 20 günlük süre uzatım talebi kabul edilerek işin bitim süresinin 05.05.2011 tarihine uzatıldığını, işin 10.05.2011 tarihinde teslim edildiğini, yani 5 gün işin geç teslim edildiğini, sözleşmeye göre 5 x 250,00 = 1.250,00 TL gecikme cezası ödemesi gerektiğini ileri sürerek, 125.661,65 TL’nin tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP :
Davalı vekili, müvekkili kooperatifin yaptığı Genel Kurulda yönetici ve denetçilerin tamamını değiştirdiğini, yeni yöneticilerin davacının gönderdiği son hakedişi mahallinde inceleme gereği duyduklarını, müvekkili kooperatifin teknik elemanlarınca yapılan ilk etap incelemede davalı şirketin iyi malzemeler kullanmadığının, metrajların önemli miktarda eksik, hatalı olduğunun, yapılan yolların şimdiden bozulduğunun rapor haline getirildiğini, sözleşmede hakedişin ödenmesi için yönetim kurulunun onaylanması şartının öngörüldüğünü, yönetim kurulunun incelemeden onaylamasının beklenmemesi gerektiğini, yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde hakedişte belirtilen miktarda iş yapılmış ve yapılan iş sözleşmeye uygun ise derhal alacağını karşılamaya hazır olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili, sözleşme kapsamındaki işin sözleşme eki birim fiyat teklifinde yer alan fiyatlarla yapılarak tamamlandığını, 4 adet hakedişin ve faturanın düzenlendiğini, her hakediş raporu için yapılan işlerin yerinde ölçümlendirilerek kooperatifçe imzalandığını ve %5 teminat kesintisi yapılarak ödendiğini, bir önceki kooperatif yönetim kurulu tarafından geçici kabulün yapıldığını, kabul tutanağı ve sunacakları fotoğrafların yüklenen işin hatalı, kusurlu ve özensiz yapılmadığının ispatı olduğunu, Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 değişik iş sayılı dosyasında yapılan tespiti müvekkili şirketin hakediş raporlarına ekli mahal listeleri göz önüne alınarak yapılmadığı için kabul etmediklerini, tespitte ölçüm yapılan alanlar ile müvekkili şirketin yüklendiği işin yapıldığı alanların birbirinden farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davacı yüklenicinin cami alanından 4.512,55 m³ hafriyat aldığının tespit edildiği, bölgenin coğrafi yapısı göz önünde bulundurulduğunda kilit beton parke yol altına serilmesi gereken dolgu yüksekliğinin 0,30 cm olduğunun belirlendiği, dava ve takip konusu faturaya dayanak hakediş raporu ve ekindeki metraj belgesine göre 15.340,00 m² dolgu malzemesi kullanıldığı, dolayısıyla faturaya konu dolgu yapılması işçiliği yükleme ve boşaltma işi kapsamında yapılan iş miktarının 15.340,00 m² x 0,30 m= 4.602,00 m³ olabileceği, bu miktarın harita mühendisleri tarafından cami alanından davacı yüklenici tarafından alındığı tespit edilen 4.512,55 m³ hafriyat miktarı ile örtüştüğü, dolayısıyla sözleşme dışı yapılan iş bedelinin fatura bedeli kadar olduğu ve bu bedelin davacı yükleniciye ödenmediği, davalı kooperatifin isteği üzerine davacı yüklenicinin kilit parke döşenmesi istenmeyen yolların dolgu işini yaptığı ve sözleşme dışı bu iş bedelinden davalı kooperatifin sorumlu olduğu, fatura bedelinin ödenmesine ilişkin davacı tarafından davalı kooperatife keşide edilen ihtarnamenin 08.07.2011 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede davalıya fatura bedelini ödemesi için tebliğden itibaren 5 günlük süre verildiği, buna göre davalı kooperatifin 14.07.2011 tarihi itibarıyla temerrüde düştüğü, temerrüt tarihinden, takip tarih olan 26.07.2011 tarihine kadar davacının talep edebileceği işlemiş avans faizi miktarının (54.303,60 TL asıl alacak x 15 avans faiz oranı x 12 gün/36500)= 267,80 TL olduğu, birleşen davada; davalı yüklenici tarafından 12.531,79 m² kilit beton parke taşı işi yapıldığı ve bedelinin 200.508,64 TL olduğu, 3.597,20 m² belediye tipi beton bordür yapılması işi yapıldığı ve bedelinin 43.166,40 TL olduğu, diğer iş bedellerinin 25.09.2018 havale tarihli bilirkişi heyet raporundaki miktarlar dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğinden, bu halde davacının sözleşme kapsamında ve sözleşme dışı yapmış olduğu işler bedeli toplamının KDV dahil 530.564,21 TL olduğu, davacı kooperatif tarafından davalı yükleniciye 547.896,43 TL ödeme yapıldığı, buna göre davacı kooperatifin fazladan 17.332,22 TL ödeme yaptığı ve bu miktarın istirdadını talep edebileceği, davalı yüklenicinin işin bitim tarihine 20 gün ek süre talebinde bulunduğu, davacı kooperatifin aldığı karar ile bu isteği kabul ettiği, sözleşmeye göre işin bitim tarihinin 15.04.2011 olduğu, 20 günlük ek süre eklendiğinde işin 05.05.2011 tarihinde bitirilmesi gerektiği, iş teslim tarihinin geçici kabule göre 10.05.2011 tarihi olduğu gözetildiğinde davalı yüklenicinin sözleşme konusu işi 5 gün gecikme ile teslim ettiği, sözleşmenin işin süresi başlıklı maddesinin 2. paragrafında işin süresinde teslim edilmemesi halinde her geçen gün için yüklenicinin iş sahibine 250,00 TL cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, buna göre davacı kooperatifin talep edebileceği cezai şart alacağının 5×250=1.250,00 TL olduğu gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulüne, davalının İzmir 9. İcra Müdürlüğü’nün 2011/7951 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 54.303,60 TL asıl alacak ile 267,80 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 54.571,40 TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, 1.250,00 TL cezai şart alacağı ile fazladan ödenen 17.332,22 TL iş bedeli alacağı olmak üzere toplam 18.582,22 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtilafa konu işlerin kooperatif tarafından önce … adında bir firmaya ihale edildiğini, anılan firmanın işin bir bölümünü tamamladığını, daha sonra Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/56 değişik iş sayılı tespit dosyasında rapor alındığını, bu raporda yapılan ve yapılmayan işlerin tespit edildiğini, davalı ile 10.02.2011 tarihli sözleşmenin imzalandığını, diğer yüklenici … firması tarafından 1.343,48 mtül bordur işi, 3.895,05 m² kilit parke işi olmak üzere toplam 73.725,03 TL iş yapıldığını, bu bedelin kooperatifçe diğer yükleniciye ödendiğini, …’in Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/56 değişik iş sayılı dosyası ile tespit edilen işler haricinde kalanları ve taş duvar işlerini yaptığını, … yetkilisinin mahkeme ve bilirkişileri yanıltarak alanda yapılan tüm işlerin kendisi tarafından yapıldığını iddia ettiğini, karşı tarafın yaptığı işlerin sözleşme ile belli olduğunu, kendisine fazladan para ödendiğini, … firmasının yaptığı iş toplam imalattan çıkartıldığında …’in kilit parke olarak 12.531,79 m², bordür olarak 3.597,20 mtül iş yaptığını, bilirkişi raporunun hazırlanmasında … firmasının hesabından Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/56 değişik iş sayılı dosyasında tespit edilen … firmasının yaptığı işlerin düşülmesi gerektiğini, bunun dışında … tarafından yapılan taş duvar işinin m² olarak hesap edildiğini, imalatın m³ olarak hesaplanması gerektiğini, menfez yapımı sözleşmede bulunmamasına rağmen bir miktar yapıldığını, bunun da fiyatlandırmasının yüksek tutulduğunu, dolgu işi işçiliğinin de olduğundan çok yüksek talep edildiğini, keşiflerde dolgu işi 7.000,00 m² civarında iken 26.687,99 m² olarak talep edildiğini, dolgu işinde sözleşmedeki birim fiyatın serme ve sıkıştırma dahil 6 TL iken, dolguyu serme ve sıkıştırma yapmadan … firmasının 6 TL üzerinden hesapladığını, bu hesabın 3 TL üzerinden yapılması gerektiğini, bilirkişi raporunda “Bordür Tamiratı” adı altında 5 TL birim fiyatla 735,10 m’lik alan için 3.675,50 TL fiyat tespit edildiğini, bu işin önceden … firmasına verilen işten eksik kalan işlerin tamamlanma işi olduğunu, yüklenicinin toplam 1.343,48 m imalat yapması gerekirken bunun %5’inin (67,17 m) eksik olduğunun tespit edildiğini, … tarafından yapılan iş olarak 67,17 m esas alınmayarak … şirketi tarafından hiçbir dayanağı olmayan 735,10 m’nin esas alınmasının yanlış olduğunu, esas dava konusu işin birleşen davadan sonra yapıldığını, birleşen davanın geçici kabulü 10.02.2011 günü yapıldığı halde esas davaya ait işlerin 28.05.2011-08.06.2011 tarihleri arasında yapıldığını, birleşen dava ile cami avlusundan alınan ve esas davayı teşkil eden konu ile hiçbir ilgisi yokken buna ait metraj ve paranın her iki hesaplamada mükerrer olarak rapora dahil edilmesinin fiili ve hukuki yanılma olarak değerlendirildiğini, ayrıca kilit parke beton yol altına yapılan dolgu blokajın kumun el gücü ile serilmesi olan özel bir işlem olduğunu, buradaki dolgu imalatı yapılan yolun m² ile sınırlı olduğunu, yollarda 20 cm’yi geçen dolgu ve düzeltme işleminin herhangi bir yerden kamyonla alınan (camii yeri) taşlı, topraklı hafriyatın kepçe ile yola serilmesi olduğunu, dolayısıyla bu işlemin hakediş düzenlemesinde m² birim fiyatı 6 TL olan dolgu işlemi olarak gösterilmesinin sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, nitekim sözleşme dışı yer alan bu iş (camii yerinden alınan hafriyat) için düzenlenen 10.06.2011 tarih ve 5671 numaralı faturada bu işin m² birim fiyatının 3 TL olarak gösterildiğini, ne kadar yol yapılmış ise o kadar da dolgu işi olması gerektiğini, fakat kooperatif personeli ile firma arasında imzalanan hakedişe göre camii avlusundan alınan hafriyatın 4.512,55 m³ yani 15.340 m² olduğunu, bunu birim fiyatı 3 TL ile çarptıklarında 46.020,00 TL olacağına, KDV de eklendiğinde 54.303,60 TL edeceğini, sözleşme dışı işlerin bu şekilde hesap edilip bilirkişilerce bu sonuca varıldıktan sonra bu işi m² ve tutar olarak raporun 4. sıra 5. dahil edilmesinin fiili ve hukuki yanılma olduğunu, ayrıca sözleşme dışı işin birim fiyatı 3 TL iken sözleşmeye konu işin birim fiyatının 6 TL olduğundan birleşen davada mükerrer konulan 15.340 m²’lik dolgunun 3 TL yerine 6 TL hesap edilerek sözleşme dışı işin iki katı tutarında fazladan dolgu hesabı yapıldığını, başka bir ifade ile sözleşme dışı iş hiç konulmaması gerekirken (15.340 m² x 6 TL = 92.040,00 TL KDV hariç) tutar olarak yanlış yapıldığını, m² olarak ise 28.687,99 m² – 15.340 m² = 13.347,99 m² fazla imalat gösterildiğini, bu bakımdan raporda belirtilen 172.127,94 TL – 92.040,00 TL = 80.087,94 TL olması gerektiğini, bunun dışında kooperatifin şirkete ait borç alacak durumunu gösteren tablonun altında KDV tutarı ayrıca yazılmış olup tüm tutarlara ayrıca KDV’nin ilave edilmesi gerektiğini, sonuç itibarıyla toplam ödenmesi gereken miktarın KDV dahil 372.088,98 TL olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili istinafa cevap dilekçesi sunmamıştır.
GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme dışı iş bedeli alacağının tahsili istemi ile yapılan icra takibine itirazın iptali, birleşen dava ise fazla ödenen iş bedelinin iadesi ve işin geç teslim edilmesi nedeniyle cezai şart alacağı isteğine ilişkindir. Davacı-birleşen dosyada davalı yüklenici, davalı-birleşen dosyada davacı ise iş sahibidir.
Yanlar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmakta olup, imzalandığı, 10.02.2011 tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK’nın 355 ve devamı maddelerinde öngörülen düzenlemeler uygulanmalıdır.
Karşılıklı edimleri içeren eser sözleşmelerinde yüklenicinin görevi eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak teslim etmek; iş sahibinin görevi ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların yerine getirilmesiyle eserin bedelini ödemekten ibarettir.
Somut olayda; taraflar arasında imzalanan 10.02.2011 tarihli sözleşme ile Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/56 değişik iş sayılı dosyası ile tespit olunan ve önceki yüklenici tarafından yapılmayan tespit raporu ekindeki krokide 1’den 10’a kadar numaralandırılan yolların, yapılmayan kilit parke taşı ve bordür yapım işlerinin, bordürler arası derzlerin doldurulması, kilit parke taşlarının üzerine kum serilmesi, taşlar arası boşlukların doldurulması, sıkıştırma işlemlerinin yapılması, yapılacak yolların ölçümünün yapılıp kazıkların çakılması, yol reglaj ve dolgu işlerinin (yolun engebeli kısmının düzeltilmesi, çukurların doldurulması, tesviye işleri) yüklenici tarafından yapılması kararlaştırılmıştır. Sözleşme ile işin en geç 15.04.2011 tarihine kadar bitirilmesi ve süresinde teslim edilmediği taktirde 250,00 TL/gün tazminat ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşme ile 1 m² kilit parke taş yapımı (Kilit parke taşların üzerine kumun serilmesi, taşlar arası boşlukların doldurulması ve sıkıştırma işlemlerinin yapılması dahil) 16,00 TL (KDV hariç), 1 metre belediye tipi bordür yapımı (bordür derzlerinin doldurulması dahil) 12,00 TL (KDV hariç), 1 m² kilit parke taşı tamiratı, kumlama ve sıkıştırma 7,00 TL (KDV hariç) ve 1 m² reglaj ve dolgu işçiliği (iş makinesi ile düzeltme, yayma, dolgu malzemesinin nakli ve benzeri makineli ve elle işçilik dahil) 6,00 TL birim fiyat üzerinden anlaşma sağlanmış olup ödemenin her 20 günde bir yapılan işlerin hakedişe bağlanarak işsahibi yönetim kurulunun onaylanması ile ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Davacı … tarafından İzmir 9. İcra Müdürlüğü’nün 2011/7951 esas sayılı dosyası ile dayanağı 10.06.2011 tarihli 005671 numaralı “birim fiyatı 3,00 TL olmak üzere 15.340 m² Dolgu Yapılması Yükleme ve Boşaltma” açıklamalı KDV dahil toplam 54.303,60 TL asıl alacak ve 1.040,00 TL işleyen faiz olmak üzere toplam 55.343,60 TL üzerinden başlatılan takibe süresinde itiraz edilmesi üzerine eldeki dava açılmıştır.
Asıl davanın dayanağı olan iş, kooperatif arazisinde bulunan ve kilit parke yapılması istenilmeyen yolların dolgu ve reglajına ilişkindir. Sözleşme dışı iş kalemlerine ilişkin istemlerde, yapıldıkları yıl mahalli piyasa rayiç bedellerine göre hesaplama yapılarak iş bedelinin bulunması gerekir. Ancak mahkemece asıl dava konusu sözleşme dışı iş bedeline, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri esas alınarak hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Dosya kapsamındaki bilirkişi raporları incelendiğinde; asıl davadaki istem yönünden, 10.06.2013 tarihli ilk bilirkişi heyeti raporunda sözleşme dışı yapılan iş miktarı 4.512,55 m³ olarak belirlenip “9 TL teklif fiyat” karşılığı KDV dahil 47.923,28 TL, aynı bilirkişi heyetinden alınan ek raporda ise sözleşme dışı iş için kullanılan dolgu miktarı 7.864,81 m² olarak belirlenip “6 TL teklif fiyat” karşılığı KDV dahil 55.682,85 TL iş bedeline hak kazınıldığı tespit edilmiştir. Diğer bilirkişi raporlarında da belirleme sözleşme hükümleri esas alınarak gerçekleştirilmiş olup sözleşme dışı yapılan iş bedelinin hesaplama yöntemine uygun alınan bir bilirkişi raporundan söz etmek imkansızdır.
Bu nedenle Mahkemece; 10.06.2013 tarihli raporu düzenleyen bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak asıl davada davacı yüklenici tarafından takip ve dava konusu edilen kooperatif arazisinde bulunan ve kilit parke yapılması istenilmeyen yolların dolgu ve reglaj işinin yapıldığı yıl mahalli serbest piyasa rayici ile değerinin belirlenmesi için hesaplama yapılıp, serbest piyasa rayici içerisinde KDV bulunduğundan ayrıca KDV ilave edilmeksizin asıl davada yüklenicinin takip konusu fatura nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının netleştirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, asıl davadaki sözleşme dışı iş miktarının birleşen davada da yüklenicinin hak ettiği sözleşme dahilinde yaptığı iş karşılığı belirlenen ücret bedeli ile birlikte değerlendirilip bu miktarın işsahibi tarafından ödenen iş bedelinden mahsubu ile yüklenici tarafından işsahibine ödenmesi gereken miktarın tespiti, sözleşme dışı yapılan iş bedelinin mükerrer tahsili sonucunu doğuracağından, yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması nedeniyle, istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25.01.2019 tarih 2014/788 E – 2019/83 K sayılı kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan 976,35 TL istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
5-İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından kurulacak esasa ilişkin hükümde dikkate alınmasına,
6-HMK’nın 359/4. maddesi gereğince, temyizi kabil olmayan kararın ilk derece mahkemesi tarafından resen tebliğe çıkarılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere 10.06.022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.