Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/754 E. 2023/819 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/754
KARAR NO : 2023/819

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ : 28.07.2022
NUMARASI : 2022/489
DAVA KONUSU : İtirazın İptali
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/04/2023

İSTEM :Davacı vekili; müvekkili tarafından davalıya 810001331158 sözleşme hesap numaralı aboneliği çerçevesinde elektrik tedarikinin sağlandığını, davalı tarafça ödenmeyen elektrik faturalarının tahsili amacı ile Merkezi Takip Sisteminin 2021/1560711 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını; takipte 539.652,01 TL asıl alacak, 4.547,18 TL alacak faizi, 818,49 TL KDV olmak üzere toplam 545.017,68 TL’nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek değişen oranlardaki gecikme faizi ve bu faizin KDV’sinin tahsilinin istendiğini, davalının 03/01/2022 tarihli itirazı sonucu takibin durduğunu; takibin dayanağının 30/11/2021 tarihli 13/12/2021 vade tarihli 100177956294 numaralı 206.793,50 TL bedelli, 30/09/2021 tarihli 14/10/2021 vade tarihli 100169948648 numaralı 127.137,00 TL bedelli ve 31/10/2021 tarihli 15/11/2021 vade tarihli 100174141019 numaralı 205.721,51 TL bedelli faturalar olduğunu; davaya konu abonelik sözleşmesinin davalının “… Mh. … 1. Sk …/…” adresindeki ticarethanesi için düzenlendiğini, faturaların hukuka uygun şekilde tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından haksız şekilde ve kötü niyetli olarak borca itiraz edildiğini, zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmaya varılamadığını; davalı tarafından yetki konusunda da itirazda bulunulduğunu, bu itirazın yersiz olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 16.7 maddesinde “Anlaşmazlıkların çözümünde münhasıran İzmir ve Manisa Arabuluculuk Bürosu, Mahkeme ve İcra Daireleri yetkilidir.” dendiğini, kaldı ki; uyuşmazlığa konu para borcunun TBK’nın 89. maddesi uyarınca götürülecek borç olduğu dikkate alındığında İzmir Mahkemelerinin yetkili olduğunu; alacak para alacağı olup muaccel hale gelmesine rağmen ödenmediğini, müvekkili şirketin alacağının rehin ile temin edilmediğini, borçlu tarafın ödemelerini tatil ettiği bilgisinin alındığını, yargılama sürecinde mal kaçırma ihtimalinin bulunduğunu ve böyle bir durumda ilerde verilecek olan kararın infazının mümkün olmayacağını belirterek, davalının adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haczine; Merkezi Takip Sisteminin 2021/1560711 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve takibin İzmir İcra Dairesi’nde devamına; davalının asıl alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine; yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.

CEVAP: Davalı vekili, müvekkili şirketin adresinin vekaletnamede görüldüğü üzere “… Cad. No:1 …/…” olduğunu, yani müvekkilinin ikametgahı Diyarbakır Ticaret Mahkemelerinin yetkisi dahilinde olup, İzmir Mahkemelerinin yetkisi dahilinde olmadığını; davanın haksız olduğunu, müvekkilinin elektriğinin haksız bir şekilde kesilerek mağduriyetine sebebiyet verildiğini, davacının kendi yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ihtiyati haciz kararının hatalı olduğunu, faturanın tek taraflı ve her zaman düzenlenmesi mümkün nitelikte bir belge olduğunu, bu nedenle alacağın varlığına ve muaccel olduğuna kanaat getirilemeyeceğini, davacı tarafça müvekkilinin mal kaçırma ihtimaline ilişkin herhangi bir belge sunulmadığını, müvekkili şirketin 2015 yılından bu yana faal olduğunu belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece mahkemesi, 13.09.2022 tarihli ara kararıyla “Sunulan delillere ve belgelere göre istek kanuna uygun bulunduğundan, ihtiyati haciz isteyenin davacının ileride haksız çıkması halinde diğer tarafın ve üçüncü kişilerin gerçekleşmesi muhtemel zarar ve ziyanlarına karşılık olmak üzere HMK’nın 87. maddesi uyarınca alacaklı tarafça alacağın % 15’i oranında ‭81.752,65 TL nakit veya geçerli banka teminatı alınarak mahkeme veznesine yatırılması halinde, davalıların 545.017,68 TL borç ve masrafa yeter miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İİK’nın 257 ve devam eden maddeleri gereğince İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA,” karar vermiş, davalının itirazı üzerine duruşmalı yapılan inceleme sonunda, 28.07.2022 tarihli ara kararıyla itirazın reddine karar vermiştir..
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN :Davalı vekili, istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde, itiraz dilekçesinde belirttiği sebeplerle ihtiyati haciz kararı verilmesinin hakkaniyet aykırı olduğunu, yaklaşık ispat ve muacceliyete ilişkin ihtiyati haciz koşullarının olmadığını, ara kararının yasaya aykırı olduğunu belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, elektrik faturasına dayalı alacağın tahsili amacıyla girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince hukuki nitelendirmenin davadaki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlendiği, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edildiği, taraflarca ileri sürülen delillerin toplanarak usulüne uygun olarak değerlendirildiği, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunduğu, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulduğu, mahkemenin karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olduğu ve mahkeme hükmünün yasal unsurları taşıdığı ve özellikle, dosya kapsamına göre muacceliyet ve yaklaşık ispat koşullarının somut olayda oluşmasına göre kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/489 esas sayılı dosyasında verilen 28.07.2022 tarihli “ihtiyati haciz kararına vaki itirazın reddine” ilişkin ara kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca 19/04/2023 tarihinde, kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.