Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/2022 E. 2023/2092 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/2022
KARAR NO : 2023/2092

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2023
NUMARASI : 2023/219 D.İş – 2023/219 KARAR

DAVA KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR YAZIM TARİHİ : 06.12.2023

İSTEM :Talep eden vekili;Müvekkili şirket, İzmir/Bornova’da otomotiv sektöründe faaliyet gösteren, araçların bakım, onarım, kaporta ve boya işlerini gerçekleştiren, yaklaşık bir buçuk yıl önce kurulmuş bir özel servis olduğunu, müvekkili şirket her ay ödemesi gereken faturaları geciktirmeksizin ödediğini, an itibariyle cari çalıştığı firmalar hariç olmak üzere hiç bir borcu olmadığını, 9 personel istihdam ederek ekonomimize katkı sağlayan bir pozisyonda olduğunu, davalı … A.Ş. personelleri her ay düzenli olarak iş yerine gelerek elektrik sayacını ve panoyu kontrol etmekte ve kullanılan elektriğe istinaden fatura düzenlemekte olduğunu, müvekkili şirkete son olarak 18/09/2023 tarihinde gelinerek elektrik sayacı okuduğunu ve akabinde 06/10/2023 tarihinde iş yerine gelinerek 3 faz üzerinden alınan elektriğin 1 fazının sayaca bağlı olmaması sebebi ile usulsüz kullanım yapıldığı tespit edildiğini, tespiti kabul etmemekle birlikte esas hakkında açacaklarını, davada bu hususlara değinileceğini, usulsüz kullanım yapıldığına dair davalı … A.Ş. Tarafından yapılan tespit neticesinde müvekkilinin yasal süre sınırı olan 12 ay üzerinden çift vardiya kaçak elektrik kullanılmışçasına düzenlenen 1.032.289,73-TL’lik fatura borcuna ayrıca itiraz edilmiş olduğunu, bu husus da menfi tespit davasına konu edileceğini, bir an için müvekkilinin kaçak elektrik kullandığı kabul edilse dahi ne süre bakımından ne de kullanılan elektrik bakımından bu tutarda bir cezalı faturanın kabulü mümkün olmadığını, bu aşamada müvekkili iş yeri faaliyetlerini yürütemez duruma geldiğini, zira fatura tutarının tamamı ödenmeden ya da itiraz edilerek konunun yargıya taşınmasına müsaade edilmeden elektriği kestiğini ve ödeme yapmadan da açılmayacağı bildirdiğini, müvekkili şirketin böyle bir faturayı ödeme gücü olmadığını, tedbiren elektrik enerjisinin tesis edilmemesi ihtimalinde zaten çalışamayacak olan firmanın ticari hayatına devam etmesi de mümkün olmayacağını, bu sebeple en az 9 kişi işsiz kalacağını ve işyeri kapanmak zorunda kalacağını, söz konusu telafisi imkansız zararların ortaya çıkmasını engellemek adına elektrik enerjisinin tedbiren tekrar tesisi ve henüz icra takibi açılmadan belirlenecek teminat karşılığında icra takiplerinin İİK 72/2. maddesince durdurulması için mahkememize başvurma zorunluluğu doğduğunu, öncelikle müvekkili şirketin mağduriyeti ve ödeme gücü nazara alınarak teminatsız olarak, mahkememiz aksi kanaatte ise mahkememizce belirlenecek teminat karşılığında, kesilen elektrik enerjisinin tekrar tesisi için elektrik kesme işleminin menfi tespit davası sonuçlanıp kesinleşenceye kadar durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili şirket hakkında açılabilecek icra takiplerinin İİK 72/2. Maddesi uyarınca durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yargılama sonunda haksız çıkacak tarafa yüklenmesine, karar verilmesini, talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Mahkemece, koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Talep eden istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Talep eden istinaf dilekçesinde, talep dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, gerçek tüketimlerinin yaklaşık on misli kadar tüketim yapıldığı kabul edilerek düzenlenen faturayı kabul etmediklerini, yaklaşık ispat dahil tüm ihtiyati tedbir koşullarının somut olayda oluştuğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Taraflar arasındaki uyuşmazlık kaçak elektrik kullanımı iddiasına dayalı olarak tahakkuk edilen bedel nedeniyle elektriklerinin kesilmemesi ve müvekkili şirket hakkında açılacak icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebine ilişkindir.
Talep eden, kaçak elektrik tüketimi bulunmadığını belirterek ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş; karşı yanca, yapılan işlemde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle tedbir talebinin reddi istenilmiş, mahkemece talep reddedilmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
6100 Sayılı HMK’nın 390/1. maddesinde, ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edileceği, aynı yasanın 390/3. fıkrasında ise, tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu,
6100 Sayılı HMK’nın 390/3. maddesinde ise; tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Bu açıklamalara göre somut olayda; talep edenin istem ve beyanlarının içeriği, delil durumu dikkate alınarak HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için gereken yaklaşık ispat koşulunun gelinen aşama itibariyle oluşmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Talep eden vekilinin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24.10.2023 tarih, 2023/219 D.iş Esas, 2023/219 Karar sayılı “ihtiyati tedbir talebinin reddine” ilişkin kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca 06.12.2023 tarihinde, kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.