Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1795 E. 2023/1761 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1795
KARAR NO : 2023/1761

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/08/2023
NUMARASI : 2023/280 D.İş – 2023/280 KARAR

DAVA KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR YAZIM TARİHİ: 18.10.2023

İSTEM :Talep eden vekili; 15.08.2023 tarihinde … A.Ş. bünyesinde çalışan tutanakta ismi olan kişiler müvekkilinin işyerine gelerek kaçak elektrik kullandığını iddia ederek sayacı kontrol ettiklerini ve sayaçtan bir kablonun geçmeden bağlandığını iddia ederek tutanak düzenlediklerini, akabinde e-fatura ile 707.278,56 TL bedel talep ettiklerini ve bu bedelin 10 gün içinde ödenmemesi halinde işyerine elektrik sağlamayacakları ve keseceklerini beyan ettiklerini, müvekkili şirket yetkilisi tarafından imzalanmayan tutanak tamamen kötü niyetli, haksız ve hukuka açık aykırı olduğunu, bu işyerinde abonesi olan … Ltd. şirketini … ‘ın üç ay önce devraldığını, dolayısıyla böyle bir kaçak elektrik kullanımı varsa da bu şirket sahibi … ’ın bilgisi dışında gerçekleştiğini, olumsuz düşünülürse bile sorumluluğun üç ay ile sınırlı olduğunu, tedbir talebinde bulunan şirket Bilgisayar, Telekominikasyon hizmetleri ve baskı teknolojileri şirketi olduğunu, … (… A.Ş.) Küçük ev aletleri şirketinin yetkili servisi olduğunu, dolayısıyla tutanakta yer alan elektrik süpürgesi, su ısıtıcısı, kahve makinası, çay makinası (Çaycı) gibi aletlerin tamir için işyerine bırakılan aletler olduğunu, şirkete ait olmadığını, yine tedbir isteyen müvekkili şirket, … Telekomünikasyon A.Ş.nin, … Servis, Yetkili Servisi olduğunu, … üzerinden … Şirketinin de iş ortağı konumunda olduğunu, kaçak elektrik kullanması bu açıdan da mümkün ve mantıklı olmadığını, tutanağın kötü niyetli olarak tutulduğunu, 15.08.2023 tarihinde sayacın kaçağını düzeltip kullanıma sunulduktan sonra ertesi gün sayacın fotoğrafını çektiklerinde günlük kullanımı 42,3 vat görüldüğünü, dolayısıyla kaçak kullanılsa dahi aylık olarak (ödenen miktarı da düşünce ) çok küçük bir rakam çıktığını, bunun karşılığının 707.278,56 TL’nin olmadığını, tutanakta yer aldığı gibi toplam kaçak gücün 55.947 vat olmasının kabul edilemez olduğunu, bugünün koşullarında 707.278,56 TL cezayı bu süre içinde ödenmesi imkan dahilinde olmadığını, ayrıca bu bedeli ödeyemeyince elektriğin kesilmesi de iş yerinin kapanması anlamına geleceğini, bu durumda müvekkili şirketin iflasının yanında aynı zamanda hizmet verdiği resmi kuruluşlarında (… – Askerlik Şubesi – Nüfus Müdürlüğü – Bankalar – ATM’ler – … – … – … – … – … bilgisayar kullanıcılarının) zarar görmesine neden olacağını, hukuka açık aykırı ve telafisi zor olan tutanak sonucunda müvekkili şirketin elektrik kullanımının engellenmemesi ve kesilmemesi için tedbir kararı verilmesini ve karşı tarafça icra-i işlem yapılmaması, yapılması halinde de durdurulması için tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Mahkemece, koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Talep eden istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Talep eden istinaf dilekçesinde, talep dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, ihtiyati tedbir koşullarının somut olayda oluştuğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Taraflar arasındaki uyuşmazlık kaçak elektrik kullanımı iddiasına dayalı olarak tahakkuk edilen bedel nedeniyle elektriklerinin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebine ilişkindir.
Talep eden, kaçak elektrik tüketimi bulunmadığını belirterek ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş; karşı yanca, yapılan işlemde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle tedbir talebinin reddi istenilmiş, mahkemece talep reddedilmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
6100 Sayılı HMK’nın 390/1. maddesinde, ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edileceği, aynı yasanın 390/3. fıkrasında ise, tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu,
6100 Sayılı HMK’nın 390/3. maddesinde ise; tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Bu açıklamalara göre somut olayda; kaçak elektrik tutanağı, fotoğraflar, video kaydı, talep edenin istemi, karşı yan kurumun savunmasının içeriği ve tüm dosyada mevcut delil durumu dikkate alınarak HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için gereken yaklaşık ispat koşulunun gelinen aşama itibariyle oluşmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Talep eden vekilinin Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22.08.2023 tarih, 2023/280 D.iş Esas, 2023/280 Karar sayılı “ihtiyati tedbir talebinin reddine” ilişkin kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca 18.10.2023 tarihinde, kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.