Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/2037 E. 2023/2155 K. 15.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2037
KARAR NO : 2023/2155

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/06/2022
NUMARASI : 2021/1046 E. 2022/442 K.

DAVA KONUSU : Menfi Tespit
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/12/2023

İSTEM:
Davacı vekili, müvekkili …’ın otel işletmeciliği faaliyeti yürüttüğünü ve bu işletmesinde 6201 sayılı yasanın 18. maddesi uyarınca tacir sıfatındaki davalı idare ile aralarında 902856 nolu, 907908 nolu, 910593 nolu olmak üzere toplam 150.547,56-TL olmak üzere üç adet su aboneliği bulunduğunu, işletmenin faaliyet konusu turizme yönelik olup aboneliklerin bulunduğu otel … Turizm sezonunu teşkil eden 1 Haziran-30 Eylül arasında müşteri kabul etmek suretiyle faaliyet göstermekte, turizm sezonu dışında kalan sonbahar, kış ve ilk bahar ayları döneminde otel kapalı olduğunu, otelin kapalı tutulduğu dönem içerisindeki 21.04.2021 tarihinde otel müdürü … tarafından kontrol amacıyla otele gelindiğinde suların akmadığının görüldüğü ve yapılan kontrolde ise yukarıda açıklanan aboneliklerin su sayaçlarının hırsızlarca sökülerek alındığı tespit edilmesi üzerine durum kolluk kuvvetlerine ihbar edilmiş ve mahallinde olayla ilgili tutanak tutulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin derhal çalınan sayaçların yerine üç adet çalınan sayaçlarla aynı tür ve nitelikte … marka manuel sayaç alarak, sayaçları yerine taktırdığını, sayaç faturaları ve Hırsızlık Müracaat ve Görgü Tespit Tutanağı ile birlikte davalı kurumun … Temsilciliğine başvuruda bulunarak abone bilgilerinin bu sayaçlara göre güncellenmesi talebinde bulunduğunu belirterek davalının 27.07.2021 tarih ve 22890 sayılı yazı ve Serisi ABB 16412 sıra nolu, Serisi ABB 16411 sıra nolu, Serisi ABB 16413 sıra nolu tutanaklarına konu usulsüz ve kaçak kullanım ve bu nedenle de borcu bulunmadığı hususunun hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, davacının, sayacı korumakla yükümlülüğünü ihlal etmekle birlikte müvekkili idareye haber vermeksizin idarede kayıtlı sayaçlar yerine piyasadan temin ettiği başka sayaçları bağladığı, müvekkili idarenin yönetmeliğe uygun dava konusu tahakkuk işlemleri abonenin kendi ihmal ve kusurundan kaynaklanan bu sebepler nedeniyle gerçekleştiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
MAHKEME:
“…….Yapılan keşif neticesinde alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile; otelin Emniyet KBS sistemine göre kapalı olduğu günler ayrı ayrı belirlenerek hesaplama yapılmıştır. 25.04.2022 tarihli ek rapora göre; 902856 nolu abonelik için tahakkuk ettirilen borcun 72.400,78 TL olduğu ancak tahakkuk etmesi gereken borcun (cezasız) 24.851,30 TL olduğu; 907908 nolu abonelik için tahakkuk ettirilen borcun 74.504,96 TL olduğu ancak tahakkuk etmesi gereken borcun 17.359,51 TL olduğu ve 910593 nolu abonelik için tahakkuk ettirilen borcun 3.641,82 TL olduğu halde olması gereken tahakkuk bedelinin 1.402,95 TL olması gerektiği hesaplanmıştır. Davacı tarafça tahakkuk ettirilen borç miktarları ile olması gereken borç arasındaki farkın 902856 nolu abonelik için (72400,78-24851,30=47.549,48 TL),907908 nolu abonelik için (74.504,96-17.359,51=57.145,45 TL); 910593 nolu abonelik için (3.641,82-1.402,95=2.238,87 TL) miktarındaki bedellerden sorumlu olmayacağı kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesi ile;
“1-Davanın kısmen KABULÜ İLE, davacının davalıya,
a- 902856 numaralı abonelik için 47.549,48 TL den
b-907908 numaralı abonelik için 57.145,45 TL den
c-910593 numaralı abonelik için 2.238,87 TL den olmak üzere toplam 106.933,8 TL den borçlu olmadığının tespitine.
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine.” karar vermiştir.
BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ:
Davacı vekili, Artezyene ait Otel içerisinde yer alan ve iş yeri olarak üçüncü kişilere kiralanmak suretiyle kullanılan dükkana bağlı abonelerin geçmişe dönük ortalama sarfiyat kanaat ve hesabının ve bu yönden hüküm kurulmasının doğru olmadığını, bilirkişiler tarafından hangi aboneliğin hangi tarihlerde okunduğunun tespit edildiğini, otelin çalıştığı ya da çalışmadığı dönemler içerisinde tüm su ihtiyacını karşılayan 910593 nolu abonelik sayacı üzerinde hiç bir sorun olmadığının açık olduğunu, bu sayaç üzerindeki sarfiyatın her dönem davalı idarece okunduğunu ve tahakkuk işleminin yapıldığının ihtilafsız olduğunu, öyle ise; sayaçta sarfiyat olmadığı gerekçesi yada başkaca bir gerekçeyle davalı idare personelinin okumamayı tercih ettiği sayaçlar üzerinde mutlaka bir endeks farkı olması gerekliliğini ortaya koyan bir delilin ve emarenin bulunmadığını, dükkan olarak kiralanan kısımda yer alan abonenin sadece dükkana hizmet verdiğini ve dükkanın da bu süreçte üçüncü şahıslara kiralanmadığını, artezyen aboneliğinin de fiilen kullanılmayıp sadece ana şebekenin hizmet vermemesi gibi olağanüstü durumlarda kullanılmak amacıyla yedekte bulunsun fikriyle sürdürüldüğünün toplanan delillerle kanıtlanmış olduğunu, bu hususun dikkate alınmaksızın yapılan hesaba itibar edilerek hüküm tesis edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca mahkemece hüküm kısmının (3) ve (4). maddesinde yargı harcının ve yargılama giderinin hüküm altına alınmasında da yanılgıya düşüldüğünü belirterek, kararın kaldırılmasına, talepleri gibi davanın kabulü ile borçlu bulunmadıklarının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının sayacı koruma yükümlülüğünü ihlal ettiğini, bununla birlikte müvekkil, idareye haber vermeksizin İdarede kayıtlı olan sayacın yerine piyasadan temin ettiği başka sayacı bağladığını, müvekkili idarenin yönetmeliğe uygun dava konusu tahakkuk işlemlerinin, abonenin kendi ihmal ve kusurundan kaynaklanan hususlar sebebiyle gerçekleştirildiğini, müvekkili idarenin kamu hizmeti vermekte olduğunu fakat bunun ücretsiz olamayacağını, davacının kanun maddelerine ve yönetmeliklerle belirlenmiş olan sözleşme hükümlerine uymasının gerekmekte olduğunu, aksi davranışın kamu zararının oluşmasına sebep olacağını, davacı tarafça açılan menfi tespit davasının reddinin gerektiğini ifade ederek bu nedenler ve re’sen tespit edilecek diğer nedenlerle Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/1046 E., 2022/442 K. sayılı ilamının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, usulsüz su kullanımı iddiası ile davalı tarafça tahakkuk ettirilen bedele ilişkin menfi tespit istemine yöneliktir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince hukuki nitelendirmenin davadaki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlenmesine, taraflarca ileri sürülen delillerin toplanarak usulüne uygun olarak değerlendirilmesine, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunmasına, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulmasına, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edilmesine, mahkemenin karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olmasına, mahkeme hükmünün yasal unsurları taşımasına, özellikle hükme dayanak alınan taraf iddia ve savunmalarını karşılar taraf, mahkeme ve yasa yolu denetimine uygun bilirkişi heyeti raporuna göre ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı ve davalı tarafından yapılan istinaf başvurularının HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1)Davacı vekilinin ve davalı vekilinin, Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/06/2022 Tarih, 2021/1046 E. 2022/442 K. sayılı ilamı na yönelik istinaf başvurularının, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)a-Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar ve ilam harcının davacı taraftan peşin alınan 1.826,16-TL’den mahsubu ile bakiye 1.556,31-TL’nin talebi halinde davacıya iadesine,
b-Alınması gereken 7.304,65-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.826,16-TL’nin mahsubu ile bakiye 5.478,49- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3)İstinaf giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan kısmının HMK’nın 333/1. maddesi uyarınca yatırana iadesine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15.12.2023 günü oy birliği ile karar verildi.