Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1722 E. 2023/2031 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1722
KARAR NO : 2023/2031

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/04/2022
NUMARASI : 2020/336 ESAS – 2022/379 KARAR

DAVA KONUSU : İstirdat
KARAR YAZIM TARİHİ : 23.11.2023

İSTEM:
Davacı vekili, kağıt sektörünün önde gelen firmalarından olan davacının, İzmir ili … ilçesinde, Muğla ili … ilçesinde ve Kastamonu ili … ilçesinde bulunan fabrikasında üretim yaptığını, … Organize Sanayi Bölgesi (… ) içinde bulunan fabrikasında doğalgazdan elde ettiği buharla elektrik ürettiğini, organize sanayi bölgelerinde (OSB) doğalgaz, elektrik ve suyun yalnızca OSB’ler tarafından temin edildiğini, ve bunlara kar payı ilave edilerek sanayi kuruluşlarına satıldığını, davacınında kullandığı doğalgazı davalıdan satın aldığını, davalınında doğalgazı …’tan temin ettiğini; …’ın 2018 yılı Eylül ayından itibaren dört ay süreyle tarife değişikliğine gittiğini, bu dönemde doğalgazdan elektrik üreten sanayi kuruluşları için iki farklı tarife uygulandığını, kendi ihtiyacını karşılamak amacıyla elektrik üreten sanayi kuruluşlarına “kompozit” adı verilen daha düşük birim fiyatlı tarife uygulanırken, ticari amaçla elektrik üretimi yapan kuruluşlar için ise tarifelendirmenin daha yüksek birim fiyat üzerinden yapıldığını, davacının da içinde bulunduğu ve OSB sınırları içerisinde yer alan sanayi kuruluşlarının tamamının, kendi ihtiyaçları için doğalgazdan elektrik üretimi yaptığından ve ticari amaç gütmedikleri için ortak kullanılan sayaçtan geçen doğalgazın kompozit tarife üzerinden fiyatlandırıldığını, davacının … fabrikasında üretilen elektriğin bir kısmının fabrikada kullanıldığını, kalan kısmının ise yine davacının …’da bulunan fabrikasının tüketiminde mahsup edilmek üzere EPİAŞ sistemine verildiğini, ancak fabrikanın elektrik üretim/tüketim miktarlarını işleyen EPİAŞ’ın ilgili departman çalışanı tarafından 24.09.2018 tarihinde 10.00 – 16.00 saatleri arası süre için hatalı olarak satış bilgisinin girilmesi üzerine … tarafından davalıya 21.12.2018 tarihli KDV dahil 2.571.922,47 TL bedelli “Eylül 2018 revize doğalgaz bedeli” konulu faturanın kesildiğini, aynı tutarlı faturanın da davalı tarafından davacı adına kesildiğini, belirtilen tarihte elektrik satışı yapılmasının mümkün olamayacağını, nitekim o tarihteki ürettiği elektriğin tüketimini bile karşılamadığını, bu hususun bağımsız denetim firması tarafından ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu tespit edildiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak düzenlenen davaya konu faturaya itibar edilemeyeceğini, faturanın yüksek tarife üzerinden tahakkuk ettirildiği gibi fatura bedeline davalı OSB bünyesinde faaliyet gösteren diğer firmaların elektrik tüketimlerinin de yansıtıldığını; itiraz ettiği faturayı iade etmesine rağmen, davalı OSB tarafından teminat mektuplarının nakde çevrileceğinin bildirilmesi üzerine, ticari itibar kaybına uğramamak için ihtirazı kayıtla fatura bedelini davalı OSB’ye ödemek zorunda kaldığını, ödeme sonrası davalı … tarafından ödediği bedelin 2.120.000,00 TL’sinin faizsiz iadesi yönünde teklifte bulunulduğunu, ancak kabul edilmediğini ileri sürerek; şimdilik 2.571.922,47-TL’nin ödeme tarihi olan 27.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, husumet, hak düşürücü süre ve derdestlik itirazında bulunarak, 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca, OSB katılımcılarının ihtiyacı olan doğalgaz hizmet tesislerini kurma ve işletme, kamu ve özel kuruluşlardan satın alarak dağıtım ve satışını yapma hakkının sadece OSB’nin yetki ve sorumluluğunda olduğunu, katılımcıları adına … ile doğalgaz tedarik sözleşmesini imzaladığını, 2003 yılından itibaren davacının doğalgaz abonesi olduğunu, 2018 yılının Ağustos ayında tarife değişikliğine gidildiğini, üretilen elektriğin ticari amaçla kullanılmaması halinde faturalandırmanın “kompozit tarife” üzerinden yapılacağının kararlaştırıldığını, davacının tüketimlerine esas normal faturalandırmanın kompozit tarife üzerinden yapıldığını, faturalandırmada … ‘ın her ay yayınladığı birim fiyatların esas alındığını, EPİAŞ tarafından lisanslı elektrik üreticilerinin tüm alım-satım bilgilerinin … ile paylaşıldığını, bilgilerin paylaşımı hususunda davacının muvafakatinin de alındığını, dolayısıyla davacının ürettiği elektriği ticarete konu edip etmediğinin sadece EPİAŞ tarafından bilindiğini, …’a EPİAŞ tarafından verilen bilgi doğrultusunda, davacının ticari amaçla elektrik ürettiğinden bahisle, davalı .. tarafından adına kesilen faturayı haklı olarak davacıya rücu ettiğini, diğer sanayi kuruluşlarının elektrik tüketimlerinin davacıya yansıtıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davalı tarafından katılımcısı olan davacının haklarını gözetmek amacı ile …’a başvuru yapılmış ise de, diğer davalı olan …’ın 19.04.2019 tarihli 24880911-301.01.01-E.2057193/15321 sayılı yazısı ile taleplerinin reddedildiğini, savunarak davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmişlerdir.
Fer’i Müdahil vekili, derdestlik itirazında ve zamanaşımı def’inde bulunarak, davalı ile davalı arasında 29.12.2018 tarihli doğalgaz alım satım sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında davalının, …’ın müşterisi olarak doğalgaz satın aldığını, davacı tarafından, doğalgazdan üretilen elektriğin ticarete konu edildiğinin EPİAŞ tarafından bildirilmesi üzerine, … tarafından davalı adına “Elektrik üretim amacıyla doğalgaz fiyatı” üzerinden fatura düzenlendiğini, davacı ile … arasında herhangi bir akdi veya hukuki bir ilişkinin olmadığını, davacının davasının haksız ve yersiz olduğunu, davalı tarafından gerçekleştirilen işlemlerin mevzuat ve sözleşme hükümleri çerçevesinde hukuka uygun olduğunu, …’ın herhangi bir kusuru veya sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmişlerdir.
MAHKEME :
“Dosyaya toplanan deliller, alınan bilirkişi rapor ve ek raporunun hüküm kurmaya yeterli olduğu, uyuşmazlık konusuna göre davalı taraf kayıtlarının incelenmesinin sonuca etkisinin bulunmadığı; Somut olayda davacının … Organize Sanayi Bölgesi içerisinde bulunan tesislerinde doğalgazdan ısı ve elektrik enerjisi üretimi sebebiyle Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumundan üretim lisansı aldığı, davacı şirketin elektrik üretiminde doğalgaz kullandığı, Organize Sanayi Bölgelerinde elektrik, su ve doğalgaz hizmetinin OSB tüzel kişiliği tarafından sağlandığı, bu amaçla davacı ile davalı arasında düzenlenen 30.12.2011 tarihli Kesintisiz Doğalgaz Satış Sözleşmesinin 12. Maddesinde faturalandırmaların nasıl yapılacağının düzenlendiği, … tarafından 2018 yılında Ağustos ayında Doğalgaz Toptan Satış Tarifesinde “Kompozit Kullanım” adı altında yeni bir doğalgaz satış fiyatı düzenlendiği, Kombozit kullanıma esas fiyatın doğalgazdan üretilen elektriğin ticarete konu edilmemesi halinde geçerli fiyat olduğu, 2018 yılı Eylül ayı Doğalgaz Toptan Satış Tarifesi Uygulama Esaslarında elektrik üretim amaçlı doğalgazdan üretilen elektriğin ticarete konu edilmesi durumunda proses/buhar amaçlı doğalgaz tüketimine elektrik üretim amacı dışında geçerli olan doğalgaz satış fiyatının uygulanacağına ilişkin düzenleme yapıldığı, Kosbi bölgesi için …’tan tek bir noktadan doğalgaz satın alınıp bu doğalgazın her bir firmanın sayaçları ile Kosbi tarafından ölçüldüğü, Kosbi içinde davacı şirket dışında diğer 4 şirketin tesislerinde proses/buhar kullanımı ile birlikte kendi ihtiyaçlarını karşılamak üzere elektrik üretim tesisleri bulunduğu,davacı şirketin … fabrikasında buhar/proses dışında elektrik üretimi de gerçekleştirdiğinden Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan 17.04.2014 tarihinde EÜ/4969-51/02751 nolu üretim lisansı aldığı ve davacı şirket ile EPİAŞ arasında 01.09.2015 tarihli Piyasa Katılım Anlaşması yapıldığı, Kompozit Doğalgaz Tarifesinin yürürlüğe girmesinden sonra doğalgazdan elektrik üreten şirketlerin ürettikleri elektriğin ticari satışa konu edilip edilmediğinin tespitinin Epiaş tarafından yapılması, ticari satışa konu edilmesi halinde bu bilgilerin Epiaş tarafından …’a bildirilmesi ve … tarafından kompozit tarife yerine daha yüksek olan elektrik üretim amaçlı doğalgaz tarifesinde fatura edilmesinin kararlaştırıldığı, EPDK’dan üretim lisansı alan üretim tesislerinin bir gün sonrası için ne kadar enerji üreteceklerini ve bu elektrik enerjisini hangi fiyattan sisteme satacaklarını Epiaş’a bildirdiği, davacı şirket ile … A.Ş. Arasında ikili anlaşma bulunduğu, Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği 88/6 maddesinde Piyasa katılımcıları tarafından Pys aracılığıyla yapılan uzlaştırmaya esas ikili anlaşma bildirimlerinin faturaya esas resmi değerler olarak kabul edileceğinin düzenlendiği nazara alındığında davacı şirketin 24.09.2018 tarihinde Epiaş’a yapılan bildirimlerden basiretli tacir olarak sorumlu olduğu, Kosbi’de bulunan diğer fabrikalarda üretilen elektrik enerjisinin ticari satışa konu edilmediği, satışa konu edilen ve bildirilen elektrik üretiminin yalnızca davacıya ait olduğu, buna göre düzenlenmesi gereken fark faturasının KDV dahil 451.559,60 T.L. olduğu, bu miktarın davacı tarafça 27.12.2018 tarihinde ödenen 2.571.922,47 TL’dan mahsubundan sonra bakiye 2.120.362,87 TL’dan davalı tarafın taraflar arasındaki Kesintisiz Doğalgaz Satış Sözleşmesi ve 27.12.2018 tarihli protokol kapsamında sorumlu olduğu sonucuna ulaşılarak davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin sübut bulmadığından reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.” gerekçesiyle,
“Davanın kısmen kabulü ile; 2.120.362,87 TL nin 27/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine” karar vermiştir.
BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ:
Davacı vekili, yukarıda “istem” kısmında yer verilen iddialarına ek olarak, ürettiği elektriği kendi ihtiyaçlarını karşılamayan davacı tarafından, üçüncü kişilere elektrik satışı yapılmasının mümkün olmadığını, davacının ihtirazi kayıtla ödemiş olduğu 2.571.922,47 TL’nin tamamının faizi ile birlikte iadesi gerektiğini, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı İzmir … Organize Sanayi Bölgesi vekili, yukarıda “cevap” kısmında yer verilen savunmalarına ek olarak, taraflar arasındaki “Kesintisiz Doğal Gaz Satış Sözleşmesi” akdedilmiş olup, işbu sözleşmede de davacının gaz kullanım amacı içerisinde buhar/proses/elektrik üretimi amacıyla kullanılacağı belirtilmiş olduğunu, sözleşmenin 12.4 maddesinde fiyat tarifesinin tanımının ve işleyişinin değişmesi ve bu bedellerin davalıya fatura edilmesi durumunda davalının katılımcıya/müşteriye bu faturayı yansıtacağı açıkça düzenlendiğini, davacının satın almış olduğu doğalgazdan ürettiği elektriği satması nedeniyle … tarafından davalıya kesilen faturanın, katılımcıya yansıtılacağı, yansıtılan faturanın katılımcı tarafından ödenmesi gerektiği akdedilen sözleşme ile açıkça kabul, beyan ve taahhüt edilmiş olmasına karşın, davacı katılımcı ile ihbar olunan EPİAŞ ve fer’i müdahil … arasındaki uyuşmazlık nedeniyle davalının işbu bedeli ödemek ile sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının satış yapmadığının ispatlanmış olduğunun kabulünün mümkün olmadığını, tacir olan davacının basiretli iş adamı gibi davranmakla yükümlü olup, satış yapmadığını kabul anlamına gelmemek kaydı ile tarife farklılıklarını bilmesine rağmen sehven 6 saatlik bir satış bildirimi yapıldığını iddia etmesi, bu iddiasını tüm başvuru dilekçelerinde kendi hatalı girişi olduğunu belirtmesine rağmen dava dilekçesinde EPİAŞ çalışanları üzerine bırakması hususları dikkate alındığında, davacının kötü niyetli olduğu, söz konusu satış yapıldığı beyanını kendisinin verdiği dikkate alındığında aksini gerçek ve kesin delillerle ispatlayamadığı ve kötü niyetli olarak davrandığı hususları gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil olarak değerlendirilemeyeceğini, davacının sebepsiz zenginleşme ve sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak ödediği bedelin iadesini talep edemeyeceğini, ayrıca … tarafından, davacının doğalgazdan ürettiği elektriği ticarete konu etmesi gerekçesi ile oluşan fark faturasının sadece davacı tüketimleri baz alınarak incelenmesi neticesinde 2.120.362,69 TL’nin iadesinin yapılacağı, davalı tarafından 03.04.2019 tarihinde bildirilmiş olmasın karşın, davacının kabul etmemesi nedeniyle iadenin yapılamadığını, bu nedenle, davalının davacıya ödemeye hazır olunduğunu belirttiği bedelin, işlemiş faizi ile iadesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
Feri Müdahil vekili, yukarıda “cevap” kısmında yer verilen savunmalarına ek olarak, davacının 2018 eylül ayında doğalgazdan ürettiği elektriği ticarete konu ettiğinin sabit olduğunu, müvekkil Kuruluş ile davalı arasında akdedilen “Doğal Gaz Alım Satım Sözleşmesi”ne istinaden “… OSB” adlı “Tek Ölçüm Sistemi”nden doğal gaz satışı yapıldığından ve sözleşmeye göre hukuki teslim noktası sadece “… OSB” adlı ölçüm istasyonu olduğundan, ilk derece Mahkemesi kararında geçen “…İ’de bulunan diğer fabrikalarda üretilen elektrik enerjisinin ticari satışa konu edilmediği, satışa konu edilen ve bildirilen elektrik üretiminin yalnızca davacıya ait olduğu, buna göre düzenlenmesi gereken fark faturasının KDV dahil 451.559,60 TL olduğu”nun kabulü mümkün olmadığını, … bünyesinde yer alan ve müvekkil Kuruluşun müşterisi olmayan davacının doğal gaz tüketimi dikkate alınarak fatura düzenlenmesinin müvekkil kuruluş açısından hukuken mümkün olmadığını, dava konusu alacağın faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmiş olmasının, usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE:
Dava, doğalgaz satış sözleşmesi kapsamında ödenen fatura bedelinin istirdadı istemine ilişkin olup, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlıklar dikkate alınmak sureti ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu;
Taraflar arasında “Kesintisiz Doğal Gaz Satış Sözleşmesi” akdedildiği hususunda uyuşmazlığın bulunmadığı somut olayda; herhangi bir takip prosedürü içerisinde ya da cebri icra tehdidi altında yapılmayan ödemelerin istirdadı isteminine ilişkin davacının talebinin, İİK’nın 72. maddesi kapsamında “menfi tespit ve istirdat” davası niteliğinde olmadığı; Türk Borçlar Kanunu’nun 78. maddesi (BK’nın 62. maddesi) kapsamında olduğundan, İİK’nun 72/7 maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin somut olaya uygulama imkanı bulunmamaktadır.
Ayrıca, derdestlik itirazına konu Yargıtay onama ilamı ile kesinleşen menfi tespit istemli İzmir 6 Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki 2019/862 E. 2020/211 K. Sayılı dava dosyası ile istirdat istemli iş bu davanın dava konusu (talep sonucu) farklı olduğundan derdestlikten söz edilemeyeceği açıktır.
Öte yandan, uyuşmazlığa konu dönemde kullanılan doğalgazdan, üretilen elektriğin ticarete konu edilmediği davacı yanca ispat edilemediği belirgin olduğundan, faturalandırmanın “kompozit kullanım” tarifesi üzerinden yapılmamasında bir isabetsizlik yoktur.
Yine, davalının katılımcısı, buhar-proses elektrik üretim amaçlı doğalgaz kullanıcısı olan ve kojenerasyon tesisi bulunan dava dışı şirketler tarafından üretilen elektriğin, ticarete konu edildiği iddia ve ispat edilemediğine göre, söz konusu dava dışı şirketlere ait kojenerasyon tesisi tüketimlerinin tahakkuka esas alınmayacağına ve davacının uyuşmazlığa konu dönemdeki kendi doğalgaz tüketim miktarı ile sınırlı sorumlu olacağına, dava konusu alacağa ödeme tarihinden itibaren faiz uygulanacağına yönelik mahkeme kabulü de usul ve esas yönlerden hukuka uygun bulunmuştur.
Hal böyle olunca, incelenen kararın; dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği dikkate alınmak sureti ile davacı, davalı ve fer’i müdahil vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1)Davacı, davalı ve fer’i müdahil vekillerinin, İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.04.2022 tarih ve 2020/336 Esas – 2022/379 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurularının, HMK’nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-a)Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
b-Alınması gereken 144.841,98TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 36.291,18TL’nin mahsubu ile bakiye 108.550,80 TL harcın davalı ile fer’i müdahilden müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3)İstinaf giderlerinin yapanların üzerinde bırakılmasına,
4)İstinaf giderinin kullanılmayan kısmının HMK’nin 333/1. maddesi uyarınca ilgilisine iadesine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 23/11/2023 günü oybirliği ile karar verildi.