Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1436 E. 2023/1677 K. 06.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1436
KARAR NO : 2023/1677

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2022
NUMARASI : 2021/476 ESAS – 2022/257 KARAR

DAVA KONUSU : İstirdat
KARAR YAZIM TARİHİ: 06/10/2023

Yukarıda bilgileri yazılı bulunan, “… Tarifeler Yönetmeliğinin 14/c maddesinde yer alan “Sayaç ilk abonelik yılı bittikten sonra herhangi bir dönem içinde durmuş ise; varsa bir evvelki yılın aynı dönemine ait sarfiyatı; yok ise yıllık sarfiyat ortalaması baz alınarak ilgili dönem tarifeleri ile tahakkuk yapılır.” düzenlemesi gereğince aboneliğe ait önceki 5179047 seri numaralı sayacın yıllık sarfiyat ortalaması baz alınarak hesaplamanın yapılması gerektiği gözetilerek, kanun yolu ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak, hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesine,” dair Dairemize ait 05.07.2021 tarih, 2020/794 Esas, 2021/1167 sayılı ilam sonrası yeniden yapılan yargılama sonunda verilen kararın istinaf yolu ile incelenmesini davacı ve davalı vekillerinin yasal süre içerisinde istemeleri üzerine, dosyadaki tutanak ve belgeler okunduktan sonra gereği konuşulup düşünüldü.

İSTEM:
Davacı vekili, davacı kurumun, davalı idarenin 11272445 no’lu su abonesi olduğunu, aboneliğin kurulu bulunduğu istasyonda 2003 yılına kadar 1 görevli bulunduğunu, 2003 yılından sonra ise görevli bulunmadığını, istasyonda sadece tuvalet ve lavabo bulunduğunu, arıza durumunda veya haftada bir bakım için gelen personel tarafından ihtiyaç durumunda kullanıldığını, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 04.11.2011 tarihli yazı ile bildirilen su faturasının ödendiğini, bu tarihten beri 2017 yılına kadar kuruma herhangi bir fatura tahakkuk ettirilmediğini, 31.03.2017 tarihinde davalı idare tarafından sayaç yerinin uygun olmadığı ve değiştirilmesi gerektiğinin bildirilmesi üzerine, … başmüdürlüğü tarafından sayaç ve sayaç yeri değiştirilerek, değiştirilen sayacın 18.04.2017 tarihli yazı ile davalı idareye teslim edildiğini, yeni sayaç takıldıktan sonra 27.04.2017 tarihinde davalı idare tarafından okuma yapılarak 21 m3 su sarfiyatı fatura edildiğini, su faturasının fazlalığı nedeniyle yapılan kontrollerde su kaçağı tespit edildiğini ve onarım yapıldığını, 30.05.2017 tarihinde davalı idare tarafından okuma yapılarak 273 m3 karşılığı su sarfiyatının fatura edildiğini, yüksek fatura nedeniyle yapılan kontrollerde değişik noktalarda 4 adet su kaçağı tespit edilmesi üzerine, 400 metrelik su hattının yenilenmesine karar verildiğini, çalışmaların 08.06.2017 tarihinde başlayıp 16.06.2017 tarihinde bitirildiğini, su sayacının açıldığı 16.06.2017 tarihinde su endeksinin 332 m3 olduğunu, 29.06.2017 tarihinde yapılan kontrollerde 333 m3 olduğu 1 m3 artışın hattın dolumu ve lavabo kullanımından olduğunun tespit edildiğini, davalı idare tarafından 2011 yılında 1342 m3 karşılığı 6.360,96 TL su bedeli tahsil edildiğini, 2011 ile 2017 yılı arasında sayacın okunmayıp su faturası gönderilmediğini, 2007 ile 2017 yılları arasına 10 yıl için Nisan ve Mayıs 2017 tarihlerindeki 21 m3 ve 273 m3 lük tüketimler baz alınarak kıyas yöntemi ile geçmişe dönük su sarfiyatı hesaplaması yapılarak fatura düzenlendiğini, su kesilmesi yaşanmaması için fatura bedeli olan 136.359,74 TL nin Haziran 2017 su bedeli ile birlikte toplam 138.067 TL olarak 14.08.2017 tarihinde ödendiğini, davalı idare tarafından kıyas yöntemi ile geçmişe dönük fatura düzenlenerek bedelinin tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek 136.359,74 TL alacağın 14.08.2017 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, davacı kurum adına kayıtlı 11272445 no.lu aboneliğin 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi kanununa istinaden 15.12.2006 tarihli devir protokolü ile idareye devredildiğini, abonelik adresinde takılı olan 5179047 numaralı sayaçtan 30.06.2011 tarihinde 1373 endeks alındığını, 31.08.2007 ile 30.06.2011 tarihleri arasında kullanılan sayaç endeks farkı olan 1342 m3 sarfiyat karşılığı 6.360,96 TL tüketim bedelinin 15.08.2011 son ödeme tarihli faturada tahakkuk ettirildiğini, idare kaçak su araştırma ve denetleme servisinin 30.03.2017 tarihinde mahallinde yaptığı araştırmada iki örgü tel arasında olduğu ve sayacın okunamadığı sayaç yerinin uygun olmaması nedeniyle sayaç yerinin uygun hale getirilmesi için yazı gönderildiğini, davacı tarafın yetkisi bulunmamasına rağmen adreste takılı olan 5179047 no’lu sayacı 1373 endeksle değiştirip yerine 1452413 no’lu sayacı taktıklarını, … standartlarına uygun hale getirdiklerini dair 18.04.2017 tarihli yazı ile idareye bildirdiklerini, yeni sayacın veri sistemine 10.04.2017 tarihinde işlendiğini, eski sayacın davalı idareye teslim edildiğini, değişen sayacın muayenesinin Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğüne yaptırıldığını, 03.05.2017 tarihli yazıda sayacın bozuk olduğunun tespit edildiğini, sayacın çalışmadığı 31.08.2007 ile 10.04.2017 tarihleri arasına Tarifeler Yönetmeliğinin 14/2-a maddesi gereğince yeni takılan sayacın 10.04.2017 ile 30.05.2017(50 gün) tarihleri arasında kullanılan 294 m3 sarfiyat baz alınarak 20.639 m3 karşılığı 142.720,70 TL kıyas su bedelinin Haziran/2011 ayında tahsil edilen 6.360,96 TL tüketim bedeli mahsup edilerek geriye kalan 19.297 m3 sarfiyat karşılığı 136.359,74 TL kıyas su bedelinin Haziran 2017 dönemine tahakkuk ettirildiğini, kıyas tahakkuku yöntemi ile hesap edilen bedelin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
MAHKEME :
“… Tarifeler Yönetmeliği’nin 14/c maddesinde yer alan “Sayaç ilk abonelik yılı bittikten sonra herhangi bir dönem içinde durmuş ise de; varsa bir evvelki yılın aynı dönemine ait sarfiyatı; yok ise yıllık sarfiyat ortalaması baz alınarak ilgili dönem tarifeleri ile tahakkuk yapılır.” düzenlemesi gereğince aboneliğe ait önceki 5179047 seri numaralı sayacın yıllık sarfiyat ortalaması baz alınarak hesaplamanın yapılması gerektiği gözetilerek, kanun yolu ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak, en son karar vermemize dayanak teşkil eden usul, yasa ve mevzuata uygun 22/02/2022 tarihli bilirkişi heyet raporu doğrultusunda, tüm dosya içeriğine göre, davacı … işletmesinin … İlçesi, … Mahallesi, … Sok., No:… adresinde bulunan liman ve radar işletmesi için …’nun 11272445 no’lu aboneliğinde takılı olan 5179047 no’lu sayacın bozuk olduğunun tespit edildiği; söz konusu sayacın 01/01/2007 tarihinden, 30/06/2011 tarihine kadar gecen süreçte okunduğu ve fatura tahakkuk ettirildiği, bu dönemler içinde sadece 2 defa okuma yapıldığı ve son okuma tarihinden 30/03/2017 tarihinde yapılan sayaç yerinin uygun olmadığı tespitine kadar herhangi bir okuma yapılmadığı, bu nedenle bozuk olduğu anlaşılan sayaç için … Tarifeler Yönetmeliğinin 14/2-c maddesine kıyasen hesaplama yapılması gerektiği, bilirkişi heyetince yapılan hesaplamada 30/06/2011 – 10/04/2017 dönemi içinde kıyasen yapılan hesaplamaya göre 2.022,42 m3 sarfiyat karşılığı 16.892,21 TL (KDV dahil) olduğu, davalı idarenin … Tarifeler Yönetmeliği’nin 14/2-a maddesine göre yapılan kıyaslama sonucu 136.359,74 TL su bedeli tahakkuk ettirdiği bu bedelin davacı kurum tarafından ödediği de dikkate alındığında davacı kurumun 119.467,53 TL alacağının olduğu … ” gerekçesiyle,
“1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
119.467,53 TL nin, dava tarihinden itibaren, avans faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Falaya ilişkin talebin, REDDİNE,
Faizin başlangıcına yönelik talebinde REDDİNE,” karar vermiştir.
BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ:
Davacı vekili, davanın tam kabulü ile ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı vekili, dava konusu aboneliğe ait sayacın hangi tarihte durduğu tespit edilemediğinden, sayacın durduğu tarih aralığının başlangıcı olan 31.08.2017 tarih aynı zamanda aboneliğin aktarıldığı başlangıç tarihi olduğu için bir evvelki yılın aynı döneminde baz alınacak endeks bulunmadığından aboneliğe Tarifeler Yönetmeliğinin 142/c maddesine göre kıyas tahakkuku yapılmasının mümkün olmadığını, Tarifeler Yönetmeliğinin 14/2-a maddesine göre tahakkuk ettirilen kıyas bedelinin hesaplanmasında herhangi bir hata bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE:
Dava; abonelik sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit – istirdat istemine ilişkin olup, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlık; davacı kurum tarafından gerçekleştirilen 31.08.2007 – 10.04.2017 tarihleri arası için kıyas tahakkukundan kaynaklanmaktadır.
Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;
Dairemiz kaldırma/gönderme ilamı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına göre incelenen kararın; dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği dikkate alınmak sureti ile davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1)Davacı ve davalı vekillerinin, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22.03.2022 tarih ve 2021/476 Esas – 2022/257 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-a)Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
b)Alınması gereken 8.160,82 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 2.040,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 6.120,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3)İstinaf giderlerinin yapanların üzerinde bırakılmasına, istinaf giderinin kullanılmayan kısmının HMK’nin 333/1. maddesi uyarınca ilgilisine iadesine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, HMK’nin 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 06/10/2023 günü oy birliği ile karar verildi.