Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/120 E. 2022/213 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2022/120
KARAR NO : 2022/213

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/11/2021
NUMARASI : 2021/1073 ESAS – 2021/83 KARAR
DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı)
KARAR YAZIM TARİHİ :27.01.2022

İSTEM:
Davacı vekili, müvekkilinin Akhisar ilçesinde lokanta işletmesi olduğunu, mevcut lokanta işletmesine yakın olan tapuda davalılardan … ait olan … İli … İlçesi … Mah. … Ada … Parsel sayılı ticari dükkân niteliğindeki taşınmazı satın alarak lokanta işletmesini oraya taşımak için bahse konu parselin kendisine satışı konusunda davalılar ile görüştüğünü, tarafların bahse konu bu taşınmazın 300.000,00 TL bedel ile satışı konusunda anlaştıklarını, tapu devri konusundaki bu anlaşmaya istinaden davalıların talebi üzerine tapu maliki …’ın vekili olduğunu beyan eden diğer davalı …’in banka hesabına müvekkili tarafından; … Mah. … Ada … Parsel satış bedeli açıklaması ile 23.10.2018 tarihinde 80.000,00 TL, 17.05.2019 tarihinde 120.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL ödeme yapıldığını, tarafların anlaştığı satış bedelinden kalan 100.000,00 TL’nin ise tapuda devir işlemlerine müracaat edildiğinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili tarafından bahse konu taşınmaz için toplamda 200.000,00 TL ödeme yapılmış olmasına ve aradan geçen uzunca bir zamana ve defalarca davalıların edimlerini ifa etmeleri istenmesine rağmen davalılarca bugüne değin tapunun müvekkiline devir işlemleri için Akhisar’a gelinmediğini ve tapuya müracaat edilemediğini, davalıların telefona bile çıkmadıklarını, satış işlemi için aracılık eden emlakçının kendilerine ulaştığında noteri evinize getireyim vekâletname verin paranızın geri kalanını alın dediğinde dahi olumsuz cevaplar verdiklerini, müvekkilinin, davalılara ulaşma konusunda yaptığı tüm girişimlerin sonuçsuz kalması üzerine Akhisar 1.Noterliğinin 05.11.2019 tarih ve 13609 Yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bahse konu taşınmazın devrinin tarafına yapılmasını, bunun yapılmaması halinde ise ödemiş olduğu 200.000,00 TL’nin güncel karşılığının tarafına ödenmesi istemli ihtarname çektiğini, davalılara çekilmiş olunan bu ihtarnamenin 21.11.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, bu ihtarnameden de sonuç elde edilememiş olması üzerine Akhisar Arabuluculuk Bürosunun 2021/83 Büro dosya numaralı başvurusu ile arabuluculuğa başvurulduğunu, bu başvuruda 20.08.2021 tarihi itibari ile anlaşamama ile sonuçlandığını, müvekkilinin arabuluculuk başvurusunun anlaşmazlık ile sonuçlanması üzerine artık ödemiş olduğu bedelin yada tapunun kendisine verilmesi konusunda bir ümidi kalmadığını beyanla 6100 sayılı HMK 107. md si uyarınca şimdilik belirsiz olan ve yargılama sonucu dava tarihi itibarı ile denkleştirici adalet ilkesine göre (ulaşacağı alım gücünün çeşitli ekonomik etkenlerin ortalamaları esas alınarak belirlenmesi) suretiyle belirlenecek olan miktarlara taleplerini arttırma hakları saklı kalmak kaydı ile 200.000,00 TL alacağın davalılardan müştereken müteselsilen dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Dava dilekçesi davalılara tebliğ edilmediğinden henüz cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
MAHKEME:
“6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3 fıkrası uyarınca dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, somut olayda uyuşmazlık, taşınmaz satışı vaadinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Her iki taraf tacir olmadığı gibi eldeki dava da Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan değildir. Bu nedenle davaya bakmaya görevi Ticaret Mahkemesinin değil Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi olduğundan, Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle,
“1-Davanın, 6100 Sayılı HMK’nun 399. Maddesi delaletiyle 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine,
2-Mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Akhisar Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Mahkememiz görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde 6100 Sayılı HMK’nun 20. Maddesi gereğince dosyanın görevli Akhisar Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine” karar vermiştir.
BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ:
Davalılar ayrı ayrı sundukları istinaf dilekçelerinde, davada görevli mahkemenin Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuğunu istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE:
İstinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlıklar dikkate alınmak sureti ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu;
6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde ticari davalar tanımlanmış ve sayılmıştır. Bu maddeye göre “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları”, “ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri” ve “tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin (a),(b),(c),(d),(e) ve (f) bentlerinde sayılan davalar ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması, ya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması, ya da açılan davanın maddede 6. bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Somut olayda; uyuşmazlık harici taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkin olup, bu nevi davaların ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. O halde, eldeki davanın ticari dava olarak kabulü ve mahkemenin uyuşmazlığı Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla çözmesi için uyuşmazlık konusu işin her iki tarafın birden ticari işletmesi ile ilgili olması zorunludur.
Somut olayda davalıların tacir sıfatı bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklandığı üzere, davalılar tacir olmadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir.
Bu halde, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu kabul edilerek dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair verilen kararın; dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği dikkate alınmak sureti ile davalılar tarafından yapılan istinaf başvurusunun, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1)Davalıların, Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.11.2021 tarih ve 2021/1073 Esas – 2021/83 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)Davalılardan ayrı ayrı alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalılardan ayrı ayrı tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3)İstinaf giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
4)İstinaf giderinin kullanılmayan kısmının HMK’nin 333/1. maddesi uyarınca davalıya iadesine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, HMK’nin 362/1-c maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 27.01.2022 günü oybirliği ile karar verildi.