Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/280 E. 2021/314 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/280
KARAR NO : 2021/314
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01.12.2020
NUMARASI : 2020/360 Esas 2020/378 Karar
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/03/2021
İSTEM : İhtiyati tedbir talep eden, müvekkili şirketin kağıtçılık sektöründe faaliyet göstermekle birlikte Türkiye’de bulunan sayılı yabancı yatırımlardan biri olduğunu ve sektörün önde gelen firması olduğunu, … adresinde faaliyet gösteren müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği taşınmazın da 25/10/2019 tarihinden beri maliki olduğunu, söz konusu taşınmaza davalı tarafından elektrik hizmeti verildiği, müvekkili şirket tarafından her elektrik ödemesini düzenli olarak yatırdığını, müvekkilinin … sayaç numarası ile hizmet aldığını ancak 10/11/2020 tarihi itibariyle davalı şirket hiçbir açıklama veya önceden bildirim yapmaksızın müvekkili şirkete ait trafoda elektrik kesintisi gerçekleştirdiğini belirterek müvekkili şirketin faal bir şirket olduğu için herhangi bir hak kaybının yaşanmaması adına öncelikli olarak işlemin durdurulmasına karar verilmesini, konuyla ilgili olarak ihtiyati tedbir kararı alınarak işleme son verilmesini ve elektriğin tekrar bağlanmasına karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
CEVAP: Karşı taraf, davacının bağlantı anlaşmasının Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünün yazısı çerçevesinde iptal edildiğini, söz konusu yazı içeriğinde bağlantı anlaşmasının yapıldığı yapı için verilen yapı kayıt belgesinin iptal edildiği ve imarı aykırı kısımlarının yıkılması hususunda işlem yapıldığını, ayrıca ilgili hakkında C. Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunun bildirildiğini, yapı kullanma izin belgesinin iptaliyle kanun ve yönetmeliğe göre daha önce tamamlandığı kabul edilen şartlanın tamamlanmamış hale geldiğini belirterek ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: İhtiyati tedbir talep eden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden, bağlantı anlaşmasının yapıldığı taşınmazın 25.10.2019 tarihinden itibaren maliki olduğunu, söz konusu taşınmaza davalı … tarafından elektrik hizmeti verildiğinin ve faturaların düzenli olarak ödendiğini, ancak 10.11.2020 tarihinde davalı şirket hiçbir açıklama yapmadan trafodan elektriği kestiğini, karşı tarafça gönderilen abonelik belgelerinin bir önceki aboneye ait olduğunu, kendilerine ait abonelik belgelerinin gönderilmediğini, tüm yazışmaların da önceki malike yapıldığını, kendilerine herhangi bir bildirim yapılmadığını, faal bir şirket olarak hak kaybının yaşanmaması için işlemin durdurulması hususunda karar verilmesini istediklerini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini istinaf sebebi olarak bildirmiştir.
GEREKÇE:
Talep, davalı tarafça herhangi bir bildirim yapılmadan kesilen elektriğin yeniden bağlanması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece, tedbir isteminin reddine karar verildi, ihtiyati tedbir talep eden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
6100 sayılı HMK.’nun 389. maddesi; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.”
6100 sayılı HMK.’nun 390. maddesi; “tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” hükmünü içermektedir.
Geçiçi hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri; ispat ölçüsü noktasındadır. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında; yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Bu sebepledir ki, genelde geçici hukuki korumalara karar verilirken, haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür.
Dosyadaki bilgi ve belgelere, özellikle bağlantı anlaşmasının yapıldığı taşınmaz hakkında alınan yapı kayıt belgesinin iptal edilmesi ve bağlantı anlaşması için gereken şartların artık sağlanmamış olması karşısında ihtiyati tedbir talep eden tarafından yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden … Şti.’nin İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 01.12.2020 günlü, 2020/360 d.iş esas, 2020/378 karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin ihtiyati tedbir talep edenden alınarak hazineye gelir kaydına,
3)İhtiyati tedbir talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 353/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.