Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1412 E. 2021/1478 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2021/1412
KARAR NO : 2021/1478

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2021/166 ESAS
BİRLEŞEN İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2021/224 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN
DAVA : Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ :22/09/2021

İSTEM : Davacı vekili, davalı tarafça müvekkili aleyhine cari hesap alacağı altında 653.629 TL asıl alacak, 100.000 TL işlemiş faiz olmak üzere 753.629,00 TL miktarlı icra takibi başlatıldığını, borcun ödendiğini, icra takibinin haksız olduğunu belirterek borçlu olunmadığının tespiti ile ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin hükmün kesinleşmesine kadar durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 01.04.2021 tarihli ara kararı ile “Davacı vekilinin ihtiyatî tedbir talebinin kısmen kabulü ile; İ.İ.K. 72/3 maddesi gereğince takip konusu alacağın (468.629,00-TL) si üzerinden %20 oranında (93.725,80 -TL) teminat yatırılması ya da kesin ve süresiz banka teminat mektubu sunulması halinde; İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2020/9516 esas sayılı dosyasında icra veznesine yatan paranın 468.629,00-TL sinin alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar vermiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN : Davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde, takibin yapılan ödemeler düştükten sonra kalan miktar üzerinden yapıldığını, takip miktarının borcun bir miktarı ile ilgili olduğunu, kalan kısım yönünden ayrı bir takip yapıldığını, davacının takipte borca itiraz etmediğini, davacının ödeme iddiasıyla borcu kabul ettiğini ileri sürerek tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ödünç sözleşmesine dayalı girişilen takip nedeniyle menfi tespit istemli davada takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebine yöneliktir.
İstinaf yoluna başvurulabilecek kararların düzenlendiği HMK’nin 341. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde “ İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar”ına karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Buna göre geçici hukuki koruma yolu olan ihtiyati tedbire yönelik kararlardan, HMK 391/3. maddesi gereğince “tedbir talebinin reddi kararlarına” ve “yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir kararına”, ayrıca 394/4. maddesi gereğince “karşı taraf dinlenilmeden verilen ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz üzerine verilen kararlara” karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir.
Somut olayda, mahkemenin istinafa konu edilen ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin 01.04.2021 tarihli ara kararı davalı dinlenmeden ve onun yokluğunda verildiğinden istinafı kabil kararlardan olmayıp HMK’nun 394/1 maddesi uyarınca itiraza tabidir.
Bu itibarla, ortada istinafı kabil bir karar bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusu dilekçesinin HMK’nun 341/1, 346/1 ve 352. Maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin HMK’nin 341/1, 346/1 ve 352. maddesi uyarınca REDDİNE,
Davalı vekilinin 18.04.2021 tarihli dilekçesi itiraz niteliğinde olduğundan gereğinin ilk derece mahkemesince taktir ve ifasına,
Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının davalıya talep halinde iadesine,
İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nin 352 ve 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olarak 22/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.