Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/914 E. 2021/1174 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/914
KARAR NO : 2021/1174
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2019
NUMARASI : 2018/388 E. 2019/830 K.
DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2021
İSTEM: Davacı vekili; davalı borçlunun 28.08.2014 tarihinde kurulmuş olan sözleşme gereği …… Sk. …… Mh. No:….. ……/İzmir adresindeki ticarethaneye ait aboneliğine bağlı olarak enerji-elektrik kullanmakta olduğunu ancak 10.04.2017 vade tarihli 27.614,80 TL, 12.04.2017 vade tarihli 3.389,20 TL, 12.05.2017 vade tarihli 1.816,40 TL olmak üzere toplam 32.820,40 TL bedelli faturalarını ödemediğini, bu nedenle İzmir 7. İcra Müdürlüğü 2017/7216 E. dosyasında 02.06.217 tarihinde sözleşme gereği fatura bedelleri, açma kapama bedeli ve ferileri toplamı 33.132,34 TL takip çıkışı ile icra takibine geçildiğini ancak borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazıyla icra takibinin durduğunu, borçlunun itirazında adresinin değiştiğini ve 2017/3,4 dönem tüketimlerinden sorumlu tutlamayacağını, bir borcu bulunmadığını ifade ettiğini, taraflar arasında düzenlenen yazılı sözleşme gereği ödenmeyen fatura bedellerinden sorumlu olduğunu, borçların doğduğu tarihlerde aboneliği sona erdirmediğini, sözleşmeyle abonelik tesis eden tarafların değişen hukuki durumları sözleşme gereği beyan sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini belirterek, davalının itirazlarının mesnetsiz ve hukuka aykırı olması sebebiyle iptaline, takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20 icra inkar tazminatına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davalı şirkete ait dava konusu aboneliğin olduğu yer olan ….. Mah. ….. Sk. No:….. adresindeki yere ait 2017 yılı Nisan ve Mayıs aylarına ait elektrik borcu için davacı tarafından dava açıldığını, söz konusu yerin tapu kayıtlarında İzmir ili ….. ilçesi, …… mevkii, ….. Mahallesi, ….. pafta,….. ada, ….. nolu parsel olarak geçtiğini, söz konusu yerin 26.04.2016 tarihinde tapuda devi yapılmak suretiyle davalı şirket tarafından tasfiye edildiğini ve kullanımının sonlandırıldığını, tapu devrinden ve söz konusu yerin tahliye edilmesinden 1 yıl sonraki döneme isabet eden uyuşmazlık konusu elektrik borçlarının müvekkil tarafından kabul edilmemesinin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, tapu devrinden sonra söz konusu taşınmaza ait tüm aboneliklerin ve borçların sonlandırıldığını, müvekkilinin bu borçtan sorumlu tutulmasının kabul edilemez olduğunu bildirerek davanın reddine, davacı aleyhine İİK 67/2 maddesi gereğince alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, harç giderleri ve vekalet giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulüyle davalı tarafın İzmir 7 İcra Müdürlüğü’nün 2017/7216 Sayılı dosyasındaki itirazının 29.020,18 TL asıl alacak, 393,52 TL işlemiş faiz , 70,83 TL işlemiş faizin KDV’si, 24,10 TL enerji kesme bedeli, 4,34 TL enerji kesme bedeli KDV’si ki toplam 29.512,97 TL üzerinden iptaliyle takibin iptal edilen bölüm üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren ticari faiz ve faizin KDV’sinin tahakkukuna, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit nitelikte olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsiliyle davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davacı ve davalı taraf istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde; hukuka aykırı ilk derece ilamının kaldırılarak yeniden yapılacak yargılama neticesinde icra takibine konu alacak kalemlerinin aynen tahsilini teminen itirazın kaldırılması ve davalının %20 icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, elektrik borcuna konu yerin malikinin borcun tahakkuk ettiği dönemde …… olup ilgili yer ile davalının bir ilgisinin bulunmadığını, tapu kayıtlarının incelenmesinden de bu durumun belirlendiğini, bu nedenle tapu devrinden ve söz konusu yerin tahliye edilmesinden 1 yıl sonraki döneme isabet eden uyuşmazlık konusu elektrik borçlarının davalı tarafından kabul edilmesinin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, alacağın yargılamaya tabi nitelikte olup yerel mahkeme tarafından davalı lehine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Taraflar arası uyuşmazlık, davacı tarafça davalı aleyhine, ödenmeyen fatura alacağına dayalı başlatılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali, takibin devamı, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine yöneliktir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Öncelikle, davalıya usulüne uygun şekilde muhtıra tebliğ edilmediği halde, istinaf harç ve giderlerini yatırmadığından bahisle istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi usule aykırı olduğundan davalı vekilinin 31.01.2020 tarihli ek karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile sözü geçen ara kararının kaldırılmasına ve tarafların istinaf itirazlarının incelenmesine geçilmesine karar vermek gerekmiştir.
İlk derece mahkemesince hukuki nitelendirmenin davadaki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlenmesine, taraflarca ileri sürülen delillerin toplanarak usulüne uygun olarak değerlendirilmesine, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunmasına, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulmasına, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edilmesine, mahkemenin karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olmasına, mahkeme hükmünün yasal unsurları taşımasına, özellikle, mahkemece benimsenen bilirkişi raporunun içeriği itibariyle ayrıntılı gerekçeli, taraf ve kanun yolu denetimine uygun olması nedeniyle hükme esas alınmasında dosya kapsamı ve yasaya aykırılık bulunmamasına, davalının aboneliğini iptal ettirdiğine ilişkin iddiasını kanıtlayamamasına, faturaya dayalı alacağın likit-belirlenebilir olması nedeniyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına, davacının kötü niyetinin kanıtlanamaması nedeniyle kötüniyet tazminatı talebinin kabul edilmemesinde de isabetsizlik bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı ve davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1)Davacı ve davalının, İzmir 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2019 tarih ve 2018/388 E. 2019/830 K. sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)Davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan tahsiline, hazineye GELİR KAYDINA,
3)Davalıdan alınması gereken 1.982,36 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40 TL maktu ve 450,00 TL nispi istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 1.477,96 TL’nin davalıdan tahsiline, hazineye GELİR KAYDINA,
4)İstinaf giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan istinaf giderlerinin ilgilisine iadesine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, HMK’nin 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 05/07/2021 günü oybirliği ile karar verildi.