Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/966 E. 2023/833 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/966
KARAR NO : 2023/833

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2022 (Dava) – 06/12/2022 (Karar)
NUMARASI : 2022/750 Esas – 2022/980 Karar
DAVA : Ölüm Nedeniyle Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Ve Manevi Tazminatı (6098 Sayılı TBK’nın 53/1-3 ve 56/2 Maddelerine Göre Açılan)
BAM KARAR TARİHİ : 17/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/05/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/12/2022 tarih ve 2022/750 Esas – 2022/980 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinin müteveffa …’ın mirasçıları oldukları, 13/11/2021 tarihinde …’ye ait srücü … sevk ve idaresindeki otomobil vasfındaki araç ile … caddesi üzerinde … kavşağı istikametinden … istikametine seyir halindeyken manevra yaptığı esnada karşı istikametten gelen seyir halinde olan müteveffa …’ın sevk ve idaresindeki motorsiklete çarpması sonucu …’nin …’ın ölümüne sebebiyet verdiğini, yapılan soruşturma neticesinde şüphelinin tutuklandığını, müteveffanın bir kusuru bulunmadığını, Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/17434 Soruşturma nolu dosyası ile Bodrum 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2022/384 Esas sayılı dosyasında bulunan bilirkişi raporu ile bu durumun sabit olduğunu, müvekkillerinin maddi ve manevi anlamda zararları olduğunu, zorunlu trafik sigortası kapsamında yapılan arabuluculuk görüşmelerinde maddi tazminat yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla poliçe limiti olan 430.000,00-TL’ye kadar ibra edildiğini, manevi tazminat yönünden ise anlaşılamadığını, manevi tazminat ve 430.000,00-TL’yi aşar miktar için kasko firması olan … şirketi ile yapılan görüşmelerin olumsuz sonuçlandığını, anlaşma sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle müvekkilleri için destekten yoksun kalmaları nedeniyle maddi ve manevi tazminat yönünden eşi … için 100 TL maddi tazminat ve 300.000 TL manevi tazminat, oğlu …, …, … için 100 TL maddi tazminat ve 200.000 TL manevi tazminat, … için 100 TL maddi tazminat ve 50.000TL manevi tazminat ile … için 100 TL ile 50.000 TL manevi tazminatın davalı kasko şirketi yönünden müteveffanın ölüm tarihi olan 14/11/2021 tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tazmini ile yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazada yer alan şirketleri tarafından sigortalanan araca ait Birleşik Kasko Sigorta Poliçesini sunduklarını, aracın teminat limitinin sınırsız olduğunu, manevi tazminat bakımından limitin 1.000.000TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun ZMMS teminat limitinin tüketildiği durumlarda başlayacağını, henüz bu durumun gerçekleştirilmediğini bu nedenle müvekkili şirketin meydana geldiği iddia edilen zarardan dolayı bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının usuli yükümlülüklerini yerine getirmeden dava açtığını bu nedenle öncelikle davanın usulden reddinin gerektiğini, zaman aşımı yönünden davanın reddedilmesi gerektiğini, aksi halde ise davanın savcılık soruşturması aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma olması halinde reddi gerektiğini, davada alacaklı ile borçlu sıfatının bulunması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davacının taleplerinin sulh ile sonuçlanmış olması halinde davanın reddi gerektiğini, gerçekleşen kaza ile ölüm arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, trafik sigortası hadlerinin üzerinde kalan ksıımların teminat altına alındığını, aktüerya hesabının yapılması gerektiğini bu hesap yapılırken asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzilinin gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; tarafların sulh anlaşması uyarınca sulh olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davacı taraflarla haricen sulh olmasına ve davacını davadan feragat ettiğine dair ibranamesi bulunmasına rağmen haksız bir şekilde müvekkili aleyhine nispi ilam ve karar harcına hükmedildiğini, yerel mahkemenin kararının bu yönüyle hukuka aykırı olduğunu, davaya konu dosyada, 13/11/2021 tarihinde sigortalı araç sürücüsü dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araçla seyir halindeyken, … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile çarpışması neticesinde ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, davanın, karşı araç sürücüsü …’ın ölümü nedeniyle hak sahipleri için toplamda 600,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile 1.000.000 TL manevi tazminat talebi ile bu talebe 14/11/2021 tarihinden itibaren avans ile birlikte tahsili talepli olduğunu, müvekkili şirketin davacı taraflarla haricen yapmış olduğu sulh görüşmeleri neticesinde taraflarla anlaşma yoluna vardığını, bu kapsamda taraflar bir ibraname imzalayarak sulh olduklarını, yerel mahkemece karar ilam harcı yönünden kurulan hükmün açıkça hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirket aleyhine herhangi bir harca hükmedilmemesi gerektiğini, hükümde de yer verilen Harçlar Kanunu’nun 22. Maddesi hakim nezdinde olunan sulhlar için geçerli olduğunu, mahkeme karşısında sulh olunması durumunda nispi harca hükmedilebileceğini, somut olayda mahkeme nezdinde gerçekleşen herhangi bir sulhun söz konusu olmadığını, tarafların haricen sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını, davacı tarafından sunulan ibranamenin içeriğinde davacı tarafın davadan feragat ettiğinin sabit olduğunu, hem davanın konusuz kalması sebebi ile ret halinde hem de davanın feragat nedeniyle reddi halinde müvekkili şirket aleyhine karar ve ilam harcına hükmedilmesinin mümkün olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; taraflarının sulh olduğunun tespitine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davacılar dava tarihinden sonra yargılama devam ederken maddi ve manevi tazminat talepleri yönünde davalı ile sulh olmuşlar ve bu hususa ilişkin “ibraname ve sulh anlaşması” başlıklı bir protokol düzenlenmiş, bu protokol uyarınca davacılar vekili sulh sözleşmesine göre karar verilmesini talep etmiştir. Sulh anlaşmasının yapılan incelemesinde davacılar vekilinin davadan feragat yönünde dilekçe vereceği ve tarafların birbirinden vekalet ya da yargılama ücreti talebinin olmayacağı yönünde anlaşmaya varıldığı görülmüştür. Burada aslında hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp esasen ödeme sebebiyle dava konusuz kalmıştır. Mahkemenin kuracağı hüküm de bu durumda aslında bir tespit hükmü olacaktır. Bu durumda ise hükmedilecek harcın da maktu olması gerekecektir. Sulh anlaşmasının içeriğine göre yapılan ödemenin içinde yargılama giderinin de yer aldığı ve davacıların yargılama gideri talebinin olmadığı anlaşılmakla, hükmedilecek maktu harçtan davacıların sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından Dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca aşağıda yazılı şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜNE; Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/750 Esas – 2022/980 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-1-b-2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE,
“1)- 6100 sayılı HMK nun 315/1 maddesi gereğince tarafların SULH OLDUĞUNA,
2)-6100 sayılı HMK’nın 315/1 maddesine göre 22/09/2022 tarihli SULH ANLAŞMASININ;
“a)- Davacılar … için 195.000,00-TL maddi tazminat, 7.780,00- TL faiz, 30.250,00-TL ilam vekalet ücreti, … için 65.000,00-TL manevi tazminat, … için 50.000,00-TL manevi tazminat, … için 50.000,00-TL manevi tazminat, … için 50.000,00-TL manevi tazminat, … için 25.000,00-TL manevi tazminat, … için 25.000,00-TL manevi tazminat, 10.580,00-TL faiz, 40.100,00-TL ilam vekalet ücreti, Ayrıca 3.695,00-TL yargılama gideri, 58.500,00-TL icra vekalet ücreti TOPLAM 610.905,00-TL üzerinden sulh olunduğu,
b)- Davalı … ŞİRKETİ tarafından düzenlenen 1145407321 numaralı 01/04/2021 – 01/04/2022 vade tarihli poliçeye dayalı olarak taraflar arasında 13.11.2021 tarihinde gerçekleşen kaza neticesinde …’ın vefatı nedeniyle eşi …’a destekten yoksun kalma destekten yoksun kalma maddi tazminatı ve diğer hak sahiplerine manevi tazminat, ilam vekalet ücreti, icra vekalet ücreti, yargılama gideri ve tüm fer’ileri konusunda taraflar arasında TOPLAM: 610.905,00 TL üzerinden anlaşma sağlandığı, anlaşma sağlanan vekâlet ücretleri olan toplam 128.850,00- TL KDV ve Stopaj dâhil ücretler olup; bu tutarın 21.838,98-TL’si Gelir Vergisi Stopajı ve %50 KDV tevkifatı doğrultusunda 9.827,54-TL … Şirketi tarafından Vergi Dairesi’ne ödeneceği, Vergi dairesine ödenen tutarın mahsubuyla geriye kalan toplam 579.238,48-TL’nin … Bankası … Şubesi Şube kodu: …, Hesap No: … , IBAN: TR… nolu banka hesabına ödeneceği, Vekâlet ücretlerine ilişkin olarak ödenecek olan tutarın KDV dâhil tutar olup; KDV bildiriminin davacı vekilinin yükümlülüğünde olduğu,
c)-Davalı … ŞİRKETİ’nin işbu bedeli ödemekle 1145407321 numaralı poliçedeki tüm taahhütlerini tamamen yerine getirdiğinden … ŞİRKETİ’ni ve araç işleteni ile araç sürücüsünü, 06.12.2018 tarihinde gerçekleşen, mahkeme ve esas numarası aşağıda belirtilen dava konusu trafik kazası ile ilgili poliçe teminat tutarına kadar her türlü maddi ve manevi tazminattan dolayı tamamen ve kendi iradesi ile sorumlu bulunduğu poliçe teminatına kadar borç, yükümlülük, faiz ve taahhütlerinden ibra ederek feragat ettiği, Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/750 E. sayılı dosya ile bu davaya konu olayla ilgili yapılabilecek her türlü dava ve takip hakkında sigorta şirketinden yahut sigortalıdan veya sürücüden maddi tazminat, vekalet ücreti, faiz, yargılama giderleri ve tüm ferileri talebinde bulunmayacağı,
d)-Sigorta Genel ve Özel Şartları gereği yukarıda yazılı toplam 610.905,00-TL’nin ödenmesi ile teminatın dava konusu olay için tamamen sona erdiğini kabul ve beyan ettiği, ayrıca dava konusu olay nedeniyle SGK’dan herhangi bir rücuya tabi ödeme almadığı, araç sigorta ettireninden ve araç sürücüsünden herhangi bir ödeme almadığı, aksinin tespiti halinde ibranamede yazılı miktarın sigorta şirketine iade edileceği, bu kaza nedeniyle doğmuş ve doğacak poliçe teminatı tutarına kadar tüm alacaklarını … Şirketi’ne temlik ettiğini beyan ettiği, yapılan yapılan Sulh Anlaşması nedeniyle mahkemece davanın feragat yönünden reddine karar verilmesini talep ile; taraflarca karşı vekalet yahut yargılama gideri talebi olmadığından yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden hüküm kurulmamasını, işbu anlaşmanın ilam hükmünde olduğunu, Toplam Vek. (Stopaj ve KDV dahil)
128.850,00-TL, Brüt (KDV Hariç)
109.194,92-TL, Stopaj % 20 21.838,98-TL, Alınan Net Ücret 87.355,93-TL, Brüt Üzerinden % 18 KDV 19.655,08-TL, % 50 KDV Tevkifat tutarı 9.827,54-TL, Avukata Ödenecek Vekalet Ücreti 97.183,48-TL” ŞEKLİNDE OLDUĞUNA,
3)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince; peşin alınan 3.417,55 TL harçtan, alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.237,65 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
4)-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince sulh anlaşması gereğince davacılara ödenecek yargılama gideri miktarı belirlendiğinden bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince sulh anlaşması gereğince vekalet ücreti miktarı belirlendiğinden taraf vekillerinin talepleri doğrultusunda vekalet ücreti ile ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve kullanılmayan gider avansının davacıya İADESİNE,
7)-6100 sayılı HMK’nın 301/1, “Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik” in “İlâm ve suretlerin verilmesi, kesinleşme kaydı ile harçların tahsili” başlıklı 216/1 maddesi gereğince, Hâkimin re’sen harekete geçtiği hâller ile kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla taraflardan birinin talebi hâlinde hükmün bir nüshası makbuz karşılığında talep eden tarafa verilmesine ve varsa bir nüshasının da diğer tarafa TEBLİĞİNE,”
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
B-İstinaf İncelemesi Yönünden Harç ve Yargılama Masrafları;
a-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince davalı tarafa iadesine,
b-Davalı tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 492,00 TL ve posta gideri 96,50 TL olmak üzere toplam 588,50 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
c-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
ç-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
d-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/05/2023