Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/925 E. 2023/910 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/925
KARAR NO : 2023/910

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2022 (Dava) – 06/03/2023 (Karar)
NUMARASI : 2022/999 Esas – 2023/175 Karar
DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari
Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
BAM KARAR TARİHİ : 01/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/06/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/03/2023 tarihli 2022/999 Esas ve 2023/175 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile … Ticaret Anonim Şirketi arasında Kredi Genel Sözleşmeleri akdedildiğini, iş bu sözleşmeler uyarınca adı geçen borçluya krediler açıldığını ve kullandırıldığını, sözleşmeleri davalı borçlu …’in müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun ödenmemesinden doğan riski üstlendiğini, müvekkilinin icra takibine konu ettiği ve dosyaya ibraz ettiği esas belgenin Kredi Genel Sözleşmeleri olduğunu, bizzat davalılar tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, ödeme emrinde yazılı alacak tutarının, borçlu tarafından Bankaya ödenmeyen asıl alacak ve işlemiş faiz+BSMV ve ihtarname masrafından oluştuğunu, söz konusu asıl alacağın, borçlunun ödemede temerrüde düştüğü borç tutarı olduğunu, taraflarca imzalanmış olan Kredi Genel Sözleşmesinin 18.maddesinde Hesaplarin Kesilmesi, Temerrüt ve Borçlara Muacceliyet Verilmesi, Sözleşmenin Feshi hususlarının belirtildiğini, takip sırasında müvekkili Banka’da uygulanan cari faiz oranı yıllık %26 olduğunu, sözleşme gereği temerrüt faizi bu oranının %50 fazlası olarak kararlaştırıldığını, bu oran %39 oranı olduğunu, temerrüt faiz oranının taraflar arasında sözleşildiğini ve kabul edildiğini, temerrüt faiz oranının yasal olduğunu, kredi borçlarının zamanında ödenmemesi nedeniyle, taraflar arasında imzalanmış bulunan kredi sözleşmelerinin 18. maddesinde yer alan yetkiye istinaden müvekkili banka alacağına muacceliyet verilen alacağın ödenmesi için davalı borçlulara Beşiktaş 26. Noterliği’nin 16.03.2018 tarih ve 15462 yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, taraflar arasında tesis edilmiş bulunan kredi ilişkisinden kaynaklanan müvekkili banka alacağı 16.03.2018 tarihi itibariyle toplam 1.668.848,43-TL olduğunu, fazlaya ilişkin hakların saklı olduğunu, ihtarname keşide edilmiş olmasına rağmen müvekkili banka alacağının ödenmemesi nedeniyle borcun müteselsil kefili olan davalı borçlular hakkında İzmir 1. İcra Md.’nün 2018/5176 Esas sayılı dosyası ile alacağın tahsilinde tekerrüre sebebiyet vermemek kaydı ile takibe başlanıldığını, davalı borçlular tarafından takibe itiraz edildiğini, itiraz üzerine haklarındaki takibin durdurulduğunu, itirazlarının haksız olduğunu, icra takibi ile talep edilen tutarın likit ve davalıların da itirazlarının haksız ve kötüniyetli olduğundan İİK. 67/2 maddesine gore de takip tutarının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına da mahkum edilmeleri gerektiğini, bu nedenlerle davalı borçluların İzmir 1. İcra Müdürlüğü’nün 2018/5176 E. sayılı dosyasında aleyhlerine yapılan takipte, yapmış bulundukları tüm itirazlarının iptaline ve takibin takip talepnamesindeki talepleri ile devamına, itiraz edilen kısım üzerinden %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalı borçludan tahsiline, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptali davası ikame edilebilmesi için, dava açılmadan önce borçlu tarafın geçerli bir itirazı bulunmak zorunda olduğunu, iş bu davada geçerli bir itiraz bulunmadığını, tarafınca ilgili icra dosyasına 16/12/2022 tarihinde sunulan borca itirazdan feragat dilekçesi nedeniyle dava ile etkisiz hale getirilecek bir itiraz mevcut olmadığını, bu sebeple itirazın iptali davası açılmasının herhangi bir hukuki yararı olmadığını, dava konusu itirazdan feragat edildiği gibi davacı banka ile takip konusu kredi sözleşmesi kapsamında protokol de yapıldığını, itirazdan feragat edildikten ve protokol kapsamında teminat ödemesi yapıldıktan sonra davacı vekiline bu hususta bilgilendirme yapıldığını, müvekkili aleyhine davacı banka tarafından 11/04/2018 tarihinde İzmir 1. İcra Müdürlüğünün 2018/5176 E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu takibe yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, itiraz neticesinde takibin İzmir 1. İcra Müdürlüğünün kararı ile 17/08/2022 tarihinde durdurulduğunu, dava konusu icra takibinin durdurulması sonrasında davacı banka ile müvekkili arasında akdedilen kredi sözleşmelerine ilişkin olarak protokol görüşmelerinin başladığını, işbu görüşmeler neticesinde davacı banka ile aralarında anlaşma sağlandığını ve bu kapsamda ödeme protokolü imzalandığını, protokol kapsamına ” 001580007304159466, 4100065330, 4289450195227617, 6008485420, S011030002302, S011030002303, S01103002304 ve 6500063158 (KGF)” risk no’lu kredilerin dahil edildiğini, protokol kapsamında öncelikle 800.000,00 TL peşinat ödenmesi, akabinde kalan protokol bedelinin taksitler halinde ödenmesinin kararlaştırıldığını, işbu protokolün davacı banka ve tarafınca imzalanması akabinde davacı banka hesabına 16/12/2022 tarihinde işbu protokole ilişkin peşinat olarak 800.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacı tarafından, dava konusu yapılan Kredi Sözleşmesi ile Beşiktaş 26. Noterliğinin 16/03/2018 tarih 15462 yevmiye numaralı ihtarnamesinin 3 no’lu maddesi incelendiğinde davacı banka tarafından 6008485420, 4289450195227617, 4100065330, 001580007304159466 no’lu riskler kapsamında müvekkilinin kefil sıfatıyla sorumlu bulunduğunu, hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, müvekkilinin takip ile sorumlu tutulduğu, hesap kat ihtarnamesine konu edilen riskler ve genel kredi sözleşmesi, protokol kapsamında olup yapılandırılmış ve işbu risklere ilişkin 800.000,00 TL peşinat 16/12/2022 tarihinde davacı bankaya ödenmesi akabinde İzmir 1. icra müdürlüğünün 2018/5176 e. sayılı dosyadaki itirazdan feragat edildiğini, söz konusu takibin kesinleştirilmesinin talep edildiğini, davacı tarafından dava konusu takipte geçerli bir itiraz olmadığı bilinmesine rağmen işbu davanın yine de ikame edildiğini, bu nedenlerle davaya cevap dilekçelerinin dosyaya kabulüne, itirazın iptali dava şartı sağlanmamış olması sebebiyle işbu davanın usulden reddine, davacı tarafın usul ve yasaya aykırı mahiyetteki işbu itirazın iptali davasının reddine, davacı taraf aleyhine İİK madde 67/2 maddesi gereğince %20’ den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
İlk derece mahkemesince; “…davacı tarafça davalılar aleyhine İzmir 1. İcra Müdürlüğü’nün 2022/1074 sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine davalıların itirazı üzerine itirazlarının iptaline yönelik işbu dava açılmış ise de; davanın konusuz kalması…” gerekçesiyle; ”…konusuz kalan davada esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece borçlunun icra takibine haksız itirazına rağmen müvekkili banka lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesine ve ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar nispi vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesine yönelik olarak istinaf yoluna başvurduklarını, müvekkili bankanın harçtan ve teminatlardan muaf olması sebebiyle istinaf talepleri hakkında harç alınmamasını talep ettiklerini belirterek; yerel mahkeme kararının vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı yönünden istinaf yolu ile incelenerek düzeltilmesine veya kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla, davalı müteselsil kefil aleyhine başlatılan irca takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın konusu kalmadığından, esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davacı banka vekilinin, istinaf istemi icra inkar tazminatı ve vekalet ücretine yöneliktir.
İzmir 1.İcra Müdürlüğünün 2018/5176 sayılı takip dosyasındaki icra takibinin davacı banka tarafından, … Tic A.Ş ve … aleyhine 459.483.47 TL asıl alacak, 46.817,84 TL işlemiş faiz, 1.308,10 TL %5 BSMV toplamı 507.609,41 TL takip çıkış miktarı üzerinden ilamsız takip yoluyla yapıldığı belirlenmiştir.
Somut olayda; davalı/borçlu vekili tarafından icra dosyasında itirazdan feragat dilekçesinin 16/12/2022 günü saat 17.15′ de icra dosyasına bildirildiği, ayrıca davalı borçlunun protokol kapsamında davacı bankaya 16/12/2022 günü saat 16.37′ de 800.000,00 TL ödeme yaptığı, eldeki davanın ise 16/12/2022 günü saat 17.54′ de açıldığı anlaşılmaktadır.
Hukuki yarar dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen incelenmesi gerekir. Bu durumda, öncelikle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında dava konusu olayımızda; davalı/borçlu vekili tarafından icra dosyasında itirazdan feragat dilekçesinin 16/12/2022 günü saat 17.15′ de icra dosyasına bildirildiği, ayrıca davalı borçlunun protokol kapsamında davacı bankaya 16/12/2022 günü saat 16.37′ de 800.000,00 TL ödeme yaptığı, eldeki davanın ise 16/12/2022 günü saat 17.54′ de açıldığı, davanın açıldığı saatte geçerli ve ayakta bir itirazın mevcut olmadığı, itirazdan feragatin tek taraflı irade beyanı ile sonuç doğuran bir işlem olduğu, alacaklının kabulüne bağlı bulunmadığı, dava açılmadan önce feragat beyanının icra dosyasına ulaştığı, dolayısıyla artık davacının dava açmakta hukuki yararının kalmadığı görülmekle, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının kamu düzeni yönünden HMK 353/1-b-2. maddesi uyarınca kısmen kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak Dairemizce yeniden hüküm tesisine, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kararın kaldırılması sebep ve şekline göre incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının kamu düzeni yönünden KISMEN KABULÜ ile, İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/03/2023 tarihli 2022/999 Esas ve 2023/175 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
“a-Davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan 6100 sayılı HMK’ nın 114/1-h maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
b-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin, davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu sabit olmadığından ve şartları oluşmadığından reddine,
c-Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
ç-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
d-HUAK 18/A mad gereğince zorunlu Arabuluculuk kapsamında 3.200,00 TL Arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı yasa hükümlerine göre davacı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
e-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
f-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,”
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
2-Davacı vekilinin icra inkar tazminatı ve vekalet ücretine yönelik istinaf itirazlarının kararın kaldırılması sebep ve şekline göre incelenmesine yer olmadığına,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı harçtan muaf olduğundan istinaf başvurusu sırasında harç alınmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf incelemesi esnasında davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın, Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/06/2023