Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/823 E. 2023/843 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/823
KARAR NO : 2023/843

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/07/2015 (Dava) – 01/07/2020 (Karar)
NUMARASI : 2015/443 Esas – 2020/151 Karar
DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararlarının İptali
BAM KARAR TARİHİ : 17/05/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 17/05/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/07/2020 tarihli 2015/443 Esas ve 2020/151 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı kooperatifin ortağı olduğunu, 28/06/2015 tarihinde 2014 yılı olağan genel kurul toplantısının yapıldığını, ancak genel kurul toplantısının gerek yasaya gerekse ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olarak yapılmış olup iptalinin gerektiğini, toplantıya 61 ortaktan, 25 ortağın asaleten, 25 ortağın da vekâleten katılması suretiyle toplam 50 ortağın katıldığını, ana sözleşmenin 34.maddesinde, genel kurul başkan ve üyelerinin, ortaklardan oluşması gerektiğinin hüküm altına alındığını, ancak toplantı tutanağı incelendiğinde görüleceği gibi Divan Başkanlığına katip üye olarak …’ın seçildiğini, …’ın kooperatif çalışanı olup üyesi olmadığını, divana sekreter olarak seçilmesinin ana sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, bunun bir iptal nedeni olduğunu, yine ana sözleşmenin 33.maddesinde, kararların ortakların 1/4’nün toplantıda hazır olması şartıyla, hazirun listesinde imzası bulunan ortakların yarıdan fazlasının oyu ile alınacağı hükmünün olduğunu, ana sözleşmenin 24. maddesinde ise; ”Yönetim kurulu başkan ve üyeleri….yönetim kurulunun ibrasına ait kararlarda oy kullanamaz” denildiğini, önce yönetim kurulunun 17 red oyuna karşılık 28 oy ile ibra edildiğinin belirtildiğini ve devamında yapılan itiraz ile yönetim kurulunun vekâleten oy kullanamayacağı belirtilerek, yeniden yapılan oylamada 20 red oyuna karşılık 22 oyla ibra edildiğinin görüldüğünü, buradan 1. oylamada, yönetimin 3 ve vekâleten de 3 olmak üzere toplam 6 oy kullanarak ibraya iştirak ettiğinin anlaşıldığını, 2. oylamada, 3 vekâlet düştüğünü 22 oyla ibra edildiğini, ana sözleşmenin 24. maddesi dikkate alındığında, yönetimin 3 asil oyunun da iptal edileceğini ve 22-3=19 oy ibrada kullanıldığından, kabul oylarının yetersiz ve red oylarının altında kalacağını, hal böyle olunca, genel kurul toplantısında yönetim ve denetim kurulunun ibrası yönünde alınan kararların da iptalinin gerektiğini, yine bilançonun ibra edildiğine dair hiçbir karar olmadığını, oylanmadığını, ana sözleşmeye aykırı olarak yapılan, bir evvelki genel kurul toplantısında alınan kararların iptali için açtıkları davanın, halen mahkemenin 2014/529 E. sırasında kayıtlı olarak devam ettiğini, bu dava kabul edildiği takdirde, kooperatif yönetim ve denetim kurulu düşeceğinden, davaya konu genel kurulun sıfatı olmayan kişiler tarafından yapılmış olacağı ve bunun da 28/06/2015 günü yapılan genel kurulun iptali nedeni olup, sonucunun bu davayı da etkileyecek olduğunu, bu nedenle mahkemenin 2014/529 E. sayılı dosyasının bekletici mesele olarak kabul edilmesini talep etme zorunluluğunun doğduğunu, genel kurul toplantısında, toplantının iptalini gerektirecek daha birçok usulsüz davranışlar olup, baştan sona CD’ye alınmış olduğunu, CD’nin istenmesine rağmen saklanarak kendilerine verilmediğini, dosyaya getirilmesini talep ettiklerini belirterek, 28/06/2015 tarihli genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili kooperatifin yapılan her genel kurulu sonrasında iptal talebi ile yapay nedenler yaratıp bunlara dayanarak dava açmayı alışkanlık haline getirdiğini, bu davanın da bu alışkanlığının son görünümü olduğunu, kooperatif genel kurulu başkanlık divanı oluşumunda katip üyelik için bir aday bulunamadığını, Bakanlık temsilcilerinin onayı, genel kurulun da oy birliği ile aldığı kararla katip üyeliğe …’ın seçildiğini, bu seçimin kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığını, davacı tarafın bu karardaki oylamada vekili … aracılığı ile muhalif oy kullanmamış olup, olumlu oy kullandığını, bu nedenle bu kararın aleyhinde iptal talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, yönetim kurulunun ibrasına ilişkin kararların yasa ve ana sözleşmenin öngördüğü şekil ve sayı ile alındığını, dava dilekçesinde ne şekilde yapıldığı anlaşılamayan hesaplamanın çelişkili olduğunu, 22 oydan bir kez daha 3 oy düşülmesinin mantıklı açıklamasının olmadığını, yönetimin ibrası ile ilgili oylamaya, kanun ve sözleşmeye uygun olarak yönetim kurulunun hiçbir şekilde katılmadığını, genel kurulca yönetimin ibra edildiğini, bununla birlikte bilançonun da oylanıp ibra edildiğini, davacı tarafın şekilci değerlendirmesinin yersiz olduğunu, davacının iptal kararının geçmişe yönelik uygulanacağına ilişkin hatalı değerlendirmesi kabul edilirse kooperatiflerde bir genel kurul kararının iptali halinde o genel kurul sonrası yapılan tüm işlemlerin, sözleşmelerin, uygulamaların ortadan kalkmasının, geçersiz olmasının gerektiğini, ki böyle bir değerlendirmenin yerinde olmadığını, genel kurulda usulsüz davranışlar olmadığını, aksine davacının vekili tarafından genel kurul düzeninin sürekli olarak bozulduğunu, yönetim kurulunun, denetim kurulu raporlarını genel kurula huzur ve düzen içinde tam olarak aktaramadığını, her şeye rağmen genel kurulun yasa ve ana sözleşmeye uygun şekilde yapılıp tamamlandığını, mahkemenin talebi halinde müvekkilinin genel kurul CD kaydını dosyaya arz etmeye hazır olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI:
Mahkemece, “…Dava konusu 28/06/2015 tarihli genel kurul toplantısına katılan davacı ortağın toplantı tutanağına ekli dilekçe ile muhalefet şerhini 2 sayfa halinde yazdığı, anılan toplantıda dava konusu vakalarla ilgili olarak kararlar alındığı, davanın bir aylık süre içerisinde açıldığı, aynı mahkemenin 2014/529 Esas (yeni no:2019/295 Esas) sayılı dosyasında Yargıtay bozma kararı çerçevesinde genel kurul kararlarının iptali davasının reddine karar verildiği ve bu kararın henüz kesinleşmediği hususlarında ihtilaf bulunmadığı, tüm dosya içeriği ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; I-Kararlara muhalif kalan ortakların isimleri genel kurul tutanağına yazılmamış ise de, genel kurulda sergilediği tutum nedeniyle aksi kanıtlanmadığı için davacı vekilinin tüm kararlarda muhalif oy kullandığının kabulü gerektiği, II-Genel kurul toplantısının sağlıklı bir şekilde yönetilmesi sağlamak üzere bir başkan ve bir katip üyenin kanun ve ana sözleşmeye göre seçilmesi gerektiği, dava konusu genel kurul toplantısında zorunlu olmadığı halde, divan başkanı … ve divan katibi …’a ilaveten ortak olmayan bir kişinin (…’ın) daha katip olarak seçildiği ve görev yaptığının anlaşılmakta olduğu, divan kurulunun bu şekilde oluşumunun menfaatler dengesi, olayın özellikleri ve şartları dikkate alındığında genel kurul toplantısının geçersiz sayılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı kanaatine varıldığı, III-Davalı kooperatifin 61 ortağının bulunduğu, Koop. K.nun 45 ve ana sözleşmenin 33.madde hükümlerine göre genel kurul toplantısının yapılabilmesi için kayıtlı ortakların en az 1/4′ ünün hazır bulunması gerektiği, buna göre toplantı nisabı yaklaşık 16 olup, genel kurul toplantısına 50 ortak katıldığından toplantı nisabının gerçekleşmiş olduğu, aynı kanunun 51. ve ana sözleşmenin 33.madde hükümleri uyarınca genel kurul kararının tesisi için toplantıda hazır bulunan ortakların yarıdan fazlasının karar lehinde oy kullanması gerektiği, olayda, genel kurul toplantısına 50 ortak katıldığına göre, özel nisap gerektiren kararlar dışında genel karar nisabının 26 olduğu, IV-A)Gündemin 1.maddesinde, faaliyet raporu ile denetim raporunun okunduğu, gündemin 2.maddesinde bilançonun okunmasından sonra okunan rapor ve hesapların görüşülmesine geçildiği, görüşmelerin tamamlanmasından sonra yapılan ilk oylamada 28 kabul (ibra edenler) ve 17 ret (kabul etmeyenler) oyu kullanıldığı, kullanılan oy sayısının 45, toplantıya katılan ortak sayısının 50′ den az olduğu, yönetim ve denetim kurulu üyelerinin oy kullanmadığı, yönetim kurulu üyelerinin vekaleten oy kullanamayacağı yönündeki itirazlar üzerine yeniden oylama yapıldığı, bu defa yönetim kurulu ibrasında 22 kabul, 20 red, denetim kurulu ibrasında 25 kabul, 20 red oy kullanıldığı ve bu ibra oylamalarında 5 ortağın oy kullanmadığı, toplantı tutanağında nisap kontrolüne ilişkin bir açıklık bulunmadığına göre genel kurul toplantısına 50 ortak ile devam edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu durumda 5 yönetim ve denetim kurulu üyesinin çıkarılması ile karar nisabının 45 ortak üzerinden hesaplanması gerektiği ve karar nisabının yaklaşık 23 olduğu, bu çerçevede denetim kurulu üyelerinin ibrasında 25 oyla karar nisabı sağlanmış ise de yönetim kurulu üyelerinin ibrasında kullanılan 22 oyun yeterli olmadığı, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmediğinin kabul edilmesinin gerektiği, B)Gündemin 2.maddesinin, okunan rapor ve hesapların ibrasına ilişkin olduğu, bu durumun yukarıda tartışıldığı, öte yandan bu maddenin altında ek madde 1’in gündeme madde ilavesine ilişkin olduğu ve bu talebin 19’a karşı 27 oy ile reddedildiği, bu kararın hukuka aykırı olmadığı; ek madde 2′ nin kooperatife ait taşınmazların değerlendirilmesine ilişkin olduğu, davacı tarafın muhalefet şerhinin bu maddeyi kapsamadığı; ek madde 3 başlığı konulmasına rağmen madde metninin bulunmadığı; ek madde 4 ile Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulma keyfiyetinin 10’a 29 oyla reddedildiği, bu hususun genel kurulun takdirinde olduğu ve mahkemece bu konuda bir karar verilmesinin usule uygun bulunmadığı kanaatine varıldığı, C)Gündemin 5.maddesinin 4.madde içinde görüşülmüş olup, huzur haklarının eskiden olduğu gibi 1.000,00 TL olarak devam etmesinin 22 oyla, aidatların 500,00 TL olmasının 33 oyla kabul edilmiş olduğu, nisap kontrolü yapılmadığından maddenin görüşülmesinde 50 ortağın hazır bulunduğunun kabulü ile kararın oluşması için 26 oy gerekirken huzur hakları ile ilgili karar 22 oyla alındığı için karar nisabının gerçekleşmemiş olup, bu kararın geçersiz olduğu, aidat ile ilgili kararın ise yeterli çoğunlukla (33 oy ile) tesis edildiği ve geçerli olduğu, D)Eksik kalan huzur haklarının ödenmesine ilişkin 6.gündem maddesinin 26 oyla kabul edilmiş olup, karar nisabının yeterli ve kararın geçerli olduğu, E)Hesap tetkik komisyonunun kararının okunması ve görüşülmesi ile ilgili 7.gündem maddesinde herhangi bir karar alınmamış olduğu, buna ilişkin iptali talebinin de yerinde olmadığı, F)Gündemin 8.maddesinin … adlı üyenin kooperatif ortaklığına dönüşüne ilişkin olup, 3’e karşı 25 oyla kabul edildiğinden 26 karar nisabının gerçekleşmemiş olduğu, dolayısıyla bu husustaki kararın geçersiz olup iptalinin gerektiği, G)Gündemin 9.maddesinin arazi satışı ve muhammen bedelinin belirlenmesine ilişkin olup, 2015 yılında yapılacak olağanüstü genel kurul toplantısında görüşülmesinin oybirliği ile kabul edildiği, bu kararın icrai bir etkisi olmadığı gibi ana sözleşmeye, kanuna ve iyi niyet kurallarına aykırı bir yönünün bulunmadığı, H)Gündemin 10.maddesinin, şirkette boşalan temsilcilik görevine …’nın atanmasına ilişkin olup 1 red oyuna karşılık 25 oy ile kabul edildiğinden, 26 oy karar nisabının gerçekleşmediği, bu nedenle bu kararın da kanuna ve ana sözleşmeye aykırı olup iptalinin gerektiği, I)Gündemin 11.maddesinin, kooperatif ait hizmet aracının satılması ve masrafların karşılanması kaydıyla yönetim kurulu başkanı …’in aracının kullanılmasının, 14’e karşı 24 oyla kabul edilmiş olup, 26 oy karar nisabı gerçekleşmediğinden, bu kararın da geçersiz olduğu, J) Gündemin 12.maddesi, son madde olup herhangi bir karar alınmamış olduğu anlaşılmakla, SONUÇ OLARAK; I-Davalı … tarafından gerçekleştirilen 28/06/2015 tarihli genel kurul toplantısında: 1-a)Yönetim kurulunun ibrasına ilişkin gündemin 2.maddesi, b)Huzur haklarının belirlenmesine ilişkin gündemin 4.maddesi, c)…’nın tekrar ortaklığa dönüşünün kabulüne ilişkin gündemin 8.maddesi, d)…’nın temsilci olarak görevlendirilmesine ilişkin gündemin 10.maddesi, e)Kooperatife ait hizmet aracının satılarak masrafların karşılanması şartıyla yönetim kurulu başkanına ait aracın kullanılmasına ilişkin gündemin 11.maddesi ile alınan kararların ayrı ayrı İPTALİNE, 2-a)Ek madde-4 ile alınan kararın iptaline ilişkin talep konusunda karar verilmesine YER OLMADIĞINA, b)Ek madde-1 ve ek madde-2 gündem maddeleri ile alınan kararlara ve yukarıda belirtilen kararlar dışında kalan diğer kararlara ilişkin iptal talebinin REDDİNE…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davalı kooperatif vekili tarafından, “…Bilirkişi raporunda ve ilk derece mahkeme kararında, karar nisabının sağlanamadığı yönündeki görüşlerin kanuna ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu, bilirkişi ve ilk derece mahkemesinin hazirun cetvelinde yer alan üye sayısını baz alarak karar nisabını hesapladığını, oysa Kooperatifler Kanunu’nun ve kooperatif ana sözleşmesinin ilgili maddelerine göre bu kararlar için o an için toplantı salonunda bulunan üye sayısı baz alınarak hesaplanması gerektiğini, karar nisabının fazlasıyla sağlandığını, ana sözleşmenin m 33 f.2 hükmüne göre; ‘Genel kurulda kararlar ortakların en az 1/4′ ünün hazır bulunması kaydıyla oylama sırasındaki mevcudun yarıdan fazlasının oyu ile alınır’ hükmünü taşıdığını, Koop. Kanunu madde 51’in; ‘Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça Genel Kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur.’ şeklinde olduğunu, yine Kooperatif ana sözleşmesinin 33.maddesinin 3.fıkrasının; ‘Kooperatifin dağılması, diğer bir kooperatifle birleşmesi ana sözleşmede değişiklik yapılması ile ilgili kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanların 2/3 çoğunluğu ile alınır’ demek suretiyle farklı bir nisap düzenlediğini ve genel kurul hazirun cetvelindeki sayıyı karar nisabında baz aldığını, genel kurul kararlarının hiçbirinde 2/3 nitelikli çoğunluk karar nisabının uygulanma imkanı bulunmadığını, burada uygulanacak karar nisabının genel kurul salonunda bulunan ortakların yarıdan bir fazlası olduğunu, mahkemenin bilirkişi raporuna bu yönlerden yaptıkları haklı itirazlarını dikkate almadığını, hazirun cetvelinde imzaları bulunan 50 ortağın tamamının genel kurul salonundan ayrılmadığı, olumlu olumsuz ya da çekimser oy kullanmayan büyük bir topluluğun salonda sessiz kalarak oturduğunun kabulü ile karar nisabının hazirun cetvelindeki 50 kişiye göre 26 olarak dikkate alındığını ve 26 oydan az oyla alınan kararların iptal edildiğini, oysa sunulan Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2015/4935 Esas-2015/6112 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, toplantıya katılan ortakların bir bölümünün genel kuruldan ayrılması mümkün bulunduğundan karar nisabının da her gündem maddesinin oylamasına katılan kişilerin sayısı esas alınarak belirlenmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin karar nisabını 26 olarak dikkate aldığını, oysa ki iptal kararı alınan kararların tamamında genel kurul salonunda kabul, red ve varsa çekimser oy kullanan üyelerin toplamı kadar üye olduğunu, 50 ortağın hepsi her kararda salonda bulunsa idi oylamalarda olumlu, olumsuz, çekimser oy kullanan çok sayıda üye bulunması gerektiğini, bu durumun da divan heyetinin, hükümet komiserlerinin ve tüm ortakların dikkatini çekeceğini, tamamen yapay bir varsayımla genel kurul salonundan hiçbir ortağın toplantı sonuna kadar ayrılmadığının varsayıldığını…” beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 28/06/2015 tarihli kooperatif genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yukarıda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davayı açan davacı …’in ilk derece mahkemesi kararından sonra 04.04.2022 tarihinde vefat ettiği Uyap kayıtlarından anlaşılarak, mirasçılarının tespiti ve tebliğ işlemleri ve ayrıca dava sonuna kadar kooperatif ortağı olunmasının genel kurul iptali davalarında dava şartı olması nedeniyle, davacının mirasçılarının murisin payını alarak ortaklıktan çıkma gibi bir durumlarının bulunup bulunmadığının tespiti için dosyanın Dairemizce mahalline geri çevrildiği, dönen dosyanın incelenmesinde; sunulan veraset ilamına göre iki mirasçı olduğu, mirasçı …’nın koopertaif hissesi üzerinde annesinden kalan pay ve haklarını kardeşi olan diğer mirasçı …’e devretmiş olduğu ve …’in kooperatif üyesi olarak YK kararı ile kabulünün yapıldığının kooperatif tarafından bildirildiği, bahse konu hisse devir sözleşmesinin de dosyaya sunulu olduğu anlaşılmıştır. Mirasçılardan …’nın annesinden kalan kooperatif hisse payını devretmiş olması nedeniyle artık bu davada taraf sıfatı olamayacağı, zira, eldeki dava bakımından dava sonuna kadar kooperatif ortağı sıfatının taşınmasının dava şartı olmasına göre, mahkeme kararının öncelikle bu husus yönünden kaldırılması gerekmiştir.
Davaya konu edilen kooperatif GK toplantı tutanağı incelendiğinde; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 49. maddesine göre, anasözleşmede açıklama bulunduğu takdirde, bir ortak yazı ile izin vermek suretiyle genel kurul toplantısında oyunu ancak başka bir ortağa kullandırabilir. Bir ortak genel kurulda birden fazla ortağı temsil edemez, temsilcinin ortak olması şarttır. Ancak, eş ve birinci derece akrabalar için temsilde ortaklık şartı aranmaz. Bu nedenle, davacı … adına kızı …’in vekaleten oy kullanmış olmasına usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir. Toplantı tutanağı içeriğinde, kabul ve red oyları belirtildikten sonra, …’in, oybirliği ile karar alınan ek madde 2 hariç tüm kararlara şerh düşülmesi talebinin de tutanağın sonuna yazılmış olduğu görülmüştür.
Bahse konu 28.06.2015 tarihli kooperatif GK’unda alınan kararlar değerlendirildiğinde; bilindiği üzere 1163 S.Kooperatifler Kanunu 50.maddede; “Kooperatif işlerinin görülmesine herhangi bir suretle katılmış olanlar Yönetim Kurulunun ibrasına ait kararlarda oylamaya katılamazlar. Bu hüküm denetçiler hakkında uygulanmaz.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. GK Hazirun cetveli, genel kurul toplantısına iştirak eden ortaklara toplantıya katıldıklarını imzaları ile tasdik imkanı veren bir belge olup, hazirun cetvelinde imzası bulunanlara toplantıyı sonuna kadar izleme ve kararlara katılma yükümlülüğü getiren yasal veya sözleşmeye dayalı bir düzenleme mevcut değildir. Yasa ve anasözleşmede belirlenen toplantı nisabını etkilememek kaydıyla, toplantıya katılan ortakların bir bölümünün genel kuruldan ayrılması mümkün bulunduğundan, karar nisabının da her gündem maddesinin oylamasına katılan kişiler üzerinden belirlenmesi gerekmektedir (Yargıtay 6 HD 2021/1050 E.- 2021/616 K., Yargıtay (kapatılan) 23. HD 2015/924 E.- 2015/7848 K., 2015/6627 E.- 2015/5858 K, 2015/4935 E.-2015/6112 K…). Somut uyuşmazlıkta, denetim kurulunun ibrası oylamasına 45 ortağın, YK ibrasına dair oylamaya ise 42 ortağın katıldığı (Belirtilen gündem maddesindeki mevcut 45 ortak içindeki 3 kişilik yönetim kurulunun kendi ibralarına dair oylamaya katılmadıklarının anlaşıldığı), karar nisabının da bu sayıya göre belirlenmesi gerektiği halde, mahkemece toplantıya hazirun cetvelindeki 50 ortak ile devam edildiğinin kabulü ve buna göre karar nisabının hesaplanıp yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmediğinin kabulü doğru olmamış, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları haklı görülmüştür. Bununla birlikte, toplantı ve karar nisaplarının emredici nitelikte olmasına göre (Bu yönde bknz. Yargıtay (kapatılan) 23 HD 2016/6131 E.-2018/5820 K.); davacı tarafça GK toplantısında usulsüzlükler yapıldığına, bazı ortakların uyarılara rağmen iki eli ile oy kullanıp hatalı sayımlar yapılmasına neden olduklarına ve benzeri yöndeki somut iddialarına göre, bu doğrultuda dosyaya tüm toplantıyı içerdiği belirtilen CD kayıtlarının sunulmasına rağmen, mahkemece alınan bilirkişi raporunda anılan CD kayıtlarının incelenip değerlendirilmemesi doğru olmamıştır. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Aynı şekilde; … adlı üyenin kooperatif ortaklığına dönüşüne ilişkin karar, şirkette boşalan temsilcilik görevine …’nın atanmasına ilişkin karar, kooperatife ait hizmet aracının satılması ve masrafların karşılanması kaydıyla yönetim kurulu başkanı …’in aracının kullanılmasına dair karar bakımından, yukarıda açıklandığı şekilde değil de mahkeme kabulündeki şekilde karar nisaplarının belirlenmesi doğru olmamıştır. Bununla birlikte, anılan bu kararlar bakımından da emredici nitelikteki nisaplar yönünden CD kayıtlarının incelenmesi ve toplantının usule uygun olup olmadığının kesin olarak belirlenmesi gerekmektedir.
Mahkemece yapılması gereken iş; CD kayıtlarını inceleyip denetime elverişli şekilde ilgili görsellerin de rapora eklenmesi suretiyle ve anılan ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapmak üzere yeni bir kooperatif uzmanı bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davalı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜNE; Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/443 Esas – 2020/151 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davalı tarafından yatırılan 54,40-TL istinaf karar harcının istek halinde davalı tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 17/05/2023